Ana içeriğe atla

Kayıtlar

YUNUS SURESİ 57. AYETTEN DERS ALMAYANLAR, KENDİLERİNE ALLAH’IN YANINDA İLAH ARAYANLARDIR.

  Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim, çok önemli bir konu var. Çünkü bizler Kur’an’ı sen anlayamazsın dediklerinden, anlayarak ve düşünerek genellikle hiç okumadığımız için, Kur’an’a Allah’ın vahyine öyle saygısızlıklar yapıyoruz ki, bu hatamızdan Allah, dualarımıza karşılık vermiyor. İslam toplumunun acıklı halinden, sanırım çok açık anlaşılıyor.  Biz Müslümanların genel çoğunluğu, İslam’ı yalnız Kur’an ile yaşayamayacağımıza, Kur’an’da din adına her bilginin detaylı olmadığına, hatta Kuran’ı herkesin anlayamayacağına inandırılmışız.  Hâlbuki Allah Kur’an’da bizleri, yalnız Kur’an’ın ipine sarılın, sakın Kur’an’ın sınırlarını aşmayın, Kur’an’ı açıklamak bizim görevimiz, nice örneklerle Kur’an’ı açıkladık diye uyarmıyor muydu? Din Allah’ın dini olduğuna ve hiçbir ortağı olmadığına göre, dinin sahibi kullarına dinini, hükümlerini izah edip, detaylı anlatmadığına nasıl inanırız? Eğer bizler İslam dinini, yalnız Kur’an’dan yaşayamıyor da, Alla...

KUR’AN’IN ALLAH’IN KİTABI OLDUĞUNU, NASIL ANLARIZ. BİZLERİN DİNE İHTİYACI VARMI?

  Bu makalemin konusu, biz insanların dine ihtiyacı var mıdır? Kur’an’ın Allah’ın kitabı olduğunu, nasıl anlayabiliriz sorusuna, birlikte düşünerek cevap arayalım. Her şeyden önce bu sorunun cevabını bulabilmemiz için, önce Allah’ın varlığını da kabul etmemiz gerekir. Genelde insanlar Allah’ın yani bu eşsiz âlemi yaratan bir gücün olduğuna inanmakta zorlanmazlar. Çünkü eşsiz ve sınırını hala keşfedemediğimiz bu âlemin, bir sanatçısı ve yaratıcısı olması gerektiğini düşünmek zor olmasa gerek.  Bizim özellikle düşünmemiz gereken, biz insanların yol gösterici bir dine ihtiyacımızın olup olmadığı ve Kur’an’ın Allah katından gelip gelmediği konusu üzerine olacak. Binlerce yıl önce yaşamış toplumların yaşantısını araştırdığımızda, insanların sürekli büyük yüce bir gücün, yaratıcının arayışında olduklarını ve zor durumlarda, ona sığınma yardım isteme ihtiyacını duyduklarını, hepimiz okuduğumuz kitaplardan öğrenmişizdir. Hatta sığınmaya yardım istemeye çalıştıkları o güçlere, hayvan h...

ALLAH’A KARŞI GELDİĞİMİZİN, ADETA AYETLERİNE MEYDAN OKUDUĞUMUZUN FARKINDA MIYIZ?

  Allah bizleri,  sorumlu tuttuğu Kur’an’a sarılmasını emrediyor ve sakın Kur’an’ın sınırlarını aşmayın, Hakka batıl karıştırmayın diye uyararak,  yalnız Kur’an’dan sorumlu olduğumuz hükmünü de apaçık veriyor. Hatta Allah dinde hüküm vermek bana aittir, hükmüme hiç kimseyi ortak etmem dediği halde, bizler dinde Allah’ın yanında, dine hükümler koyanlar varda, onlara da iman ediyorsak, Allah’ın yanında onları da   İLAH EDİNİYORUZ DEMEKTİR . Bunu yapanlara Allah, bana şirk koşuyorlar diyor.  Hatta iman ettiğini söyleyenlerin çoğunluğu, bana şirk koşmadan iman etmezler diye de çok acı örneğini veriyor . Bizler Kur’an’ı tebliğ aldığımızı ve iman ettiğimiz konusunda Allah’a  söz verdiğimiz halde, sizce Allah’ın ayetlerine sıkı sıkı bağlımı kalıyoruz,  YOKSA …..? Yoksa,  TAM TERSİNİMİ YAPIYORUZ.  Gelin bu sorumuzun cevabını, yaşadığımız İslam’ı Kur’an ile karşılaştırıp, sorgulayarak birlikte alalım. Allah yemin ederek Kur’an’ı anlayasınız ve hi...

ALLAH MELEKLERDEN BİZLERE, ELÇİ/RESUL GÖNDERMİŞ OLABİLİR Mİ?

  Bu makalemde sizlerle, acaba Allah Meleklerden bizlere, Elçi göndermiş olabilir mi sorusunun cevabını, Kur’an’dan birlikte almaya çalışalım. Çünkü Kur’an’da öyle bir ayet var ki Hac 75. Ayetinde, bakın nasıl bir bilgi veriyor bizlere. Bu ayeti eğer Kur’an bütünlüğünde anlamazsak, yanlış anlayabiliriz. Önce ayeti yazalım. Hac 75:  ALLAH MELEKLERDEN DE ELÇİLER SEÇER, İNSANLARDAN DA. ŞÜPHESİZ Kİ ALLAH DUYANDIR, GÖRENDİR. (Mehmet Okuyan) Ayeti okuduğumuzda ilk önce sanki Allah bizlere Elçi olarak, bizim aramızdan insanlar gönderdiği gibi, Meleklerden de gönderiyor muş izlenimi veriyor. Hâlbuki ayette genel anlamda Allah, yarattığı tüm kullarına mesajlarını ulaştırmak için meleklerini ve insanları kullandığını, onları görevlendirdiğini anlatıyor. İsterseniz önce, Allah’ın Meleklerden de Elçi gönderir konusuna açıklık getirelim. Meleklerin genel anlamda görevinin ne olduğunu Kur’an’dan anlamaya çalıştığımızda,  ALLAH’TAN ALDIĞI MESAJI, İNSANLAR ARASINDA ALLAH’IN ELÇİ OLARAK S...

ALLAH’IN BİZ KULLARINDAN ÖNCELİKLE NE İSTEDİĞİNİ, RESULÜN ÖRNEK HAYATINDAN ANLIYORUZ.

  Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu,   Hz. Muhammed’in ÜMMİ olmasına, yani hiçbir kitap Ehline tabi olmamasına rağmen, acaba neden onu seçerek Resulü yapmıştır.  Bu gerçeği fark etmeyelim diye, ÜMMİ kelimesinin anlamını bile toplumdan gizleyerek, Ümmi okuma yazma bilmeyen anlamında diyerek, Allah’ın Resulüne iftira bile atmayı göze almışlardır. Allah başka bir Resul göndermeyeceğini bildirmiştir, bu kesinleşmiş Allah emridir.  Hz. Muhammed ten sonra Resul gönderecek olsaydı Allah, sizce bugün kendilerini bilmem hangi mezhepten kabul edenlerin, cemaat ya da tarikatların arasından, Resul seçer miydi?  Lütfen bu sorumu yalnız Kur’an’ı rehber alarak düşünelim.  Çünkü Allah Şura suresi 52. Ayetinde Hz. Muhammed için ne diyordu?  “SEN DAHA ÖNCE, KİTAP NEDİR, İMAN NEDİR BİLMEZDİN”   Hiçbir inanca tabi olmayan bir kulunu Allah, sizce neden ve  hangi özelliklerini takdir ederek, güven elçisi olarak Resul...

İSLAM’I YAŞARKEN YANLIŞ YERDEN BAŞLAMANIN, ACISINI ÇEKİYORUZ.

  Müslümanlar olarak bizler, nerede çok büyük yanlışlar yapıyoruz da, İslam toplumu olarak ne huzuru, ne mutluluğu nede adaletli bir düzeni bir türlü kuramıyoruz. Hâlbuki elimizde Allah’ın bizlere yol gösterici, rehber olsun diye gönderdiği, Allah’ın korumasındaki Kur’an var.  SANIRIM BİZLERİN EN BÜYÜK HATASI, KİME GÜVENECEĞİMİZE ÖNCE DOĞRU KARAR VEREMEDİĞİMİZDEN KAYNAKLANIYOR.  Sizlere sorsam ve desem ki, bu dünyada kendinize yol gösterici rehber olarak, kimi ya da neyi seçtiniz desem, bana nasıl cevap verirsiniz? Sanırım bir Müslüman olarak hepimiz, rehberimiz Kur’an’dır Allah’a güveniyoruz, çünkü Allah’ın Resulü de yalnız Allah’a güvenmişti diye cevap verirsiniz. Bunu söyleyen bizlerin, gerçekten söylediğimizi hayatımıza geçirip, yalnız Allah’ın vahyi Kur’an’ı mı rehber alıyoruz? Bunu gönülden ve içten mi söylüyoruz, yoksa dilimizin alışkanlığından mı? Değerli bir abimiz,  yazıma verdiği bir cevabında şöyle yazmış. “ DO Ğ RU SÖZ, KAYNA Ğ INDAN ALINANDIR.”   ...

KUR’AN’IN UYARDIĞI TAĞUT GERÇEĞİ VE MAİDE SURESİ 60. AYET.

  Değerli dostlarım, bu makalemde sizlerin, Maide suresi 60. Ayetinde, Allah’ın bizleri uyarıp, dikkatimizi çekmeye çalıştığı, bizlerinde günümüzde aynı hataları yaptığı, çok önemli bir ayeti hatırlatmak ve sizlerin bu ayet üzerinde, Kur’an bütünlüğünde düşünmenize vesile olmak istiyorum. Önce ayeti yazalım. Maide 60:  DE Kİ: “ALLAH KATINDA YERİ BUNDAN DAHA (FECİ OLAN ASIL) KÖTÜLÜĞÜ SİZE BİLDİREYİM Mİ? ALLAH’IN LANETLEDİĞİ VE GAZAP ETTİĞİ, ARALARINDAN (AHLAKEN ÂDETA) MAYMUNLAR, DOMUZ (GİBİ OLAN)LAR VE TAĞUT (AZGIN) DENEN MÜŞRİKLER VAR YA, YERİ EN KÖTÜ OLAN VE DOĞRU YOLDAN TAMAMEN SAPANLAR İŞTE BUNLARDIR.” (Mehmet Okuyan) Allah’ın kızdığı ve affetmeyeceği, mahşer günüde şiddetle cezalandıracağı kullarının, kimler olduğunu bizlere şimdiden bildiriyor. Bu konu ile ilgili ayette verdiği örneklerde, çok ilginç ve düşündürücüdür. Ayetin ilk cümlesinden başlayalım. Allah Resulüne, kullarımı şunları söyle diyerek, bakın ne diyor. Allah’ın katında en büyük günahı, sizlere hab...