Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ekim, 2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

ALLAH HANGİ AYETLER ÜZERİNDE DÜŞÜNMEMİZİ, AKLIMIZI KULLANMAMIZI, NEDEN İSTİYOR OLABİLİR?

  Değerli dostları, bizler eğer İslam ı atalarımızın öğrettiği batıl ve rivayet bilgilerle yaşıyor da, Allah’ın emrettiği gibi Kur’an ı okumuyor ve  MUHKEM  ayetlerin üzerinde dikkatle düşünmüyorsak, inandığımız dinin, Allah ın dini olduğundan asla emin olamayız.  Dikkat ettiyseniz  MUHKEM  ayetler üzerinde düşünmemiz gerektiğinden bahsettim. Peki, neden özellikle  MUHKEM  dedim? Çünkü Allah ayetlerin bir kısmı  MUHKEMDİR  derken, Ali İmran 7. ayetinde bakın bu konuya nasıl açıklık getiriyor.  “O, SANA KİTAB’I İNDİRENDİR. ONUN/KUR’AN’IN BAZI AYETLERİ MUHKEMDİR, ONLAR KİTABIN ANASIDIR/ÖZÜDÜR.“  Demek ki Allah dinin anası, özü olan ayetleri  MUHKEM,  yani şüphe duymayacak kadar açık bir şekilde gönderdiğini söylüyor. Kur’an da birçok ayetinde Allah bizlerin ayetler üzerinde düşünmemizi, aklımızı kullanmamızı istediğine göre, bu aklın kullanılması gereken ayetlerde  MUHKEM  ayetlerdir.  Bir başka deyişle bizlerin imanımız adına sorumlu olduğumuz, bizzat hayatımıza geçirmemiz gereken ayetl

KİTAP EHLİNİN ARASINDAKİ ÇEKİŞMELERE, ALLAH’IN CEVABI……

  İnsanoğlu tarih boyunca, Allah ın indirdiği kitaplar ile yetinmeyip, adeta kendilerince bir din yaratıp Allah ın halis, katıksız, saf inancını, nefislerinin etkisi, şeytanın ve şeytanlaşmış insanların saptırmaları ile din Allah ın dini omaktan çıkmıştır. İnsanın yapısı gereği tartışmaya meyilli oluşu, imtihanda olduklarının unutulması, daima üzücü sonlar hazırlamıştır kendilerine. Günümüz İslam anlayışını, şöyle bir hatırlayalım.  Bizler Müslüman olmayan diğer kitap ehli tüm insanların, hiç ayrım yapmadan cennete giremeyeceğini, hepsinin cehennem ehli olduğunu söyleriz . Peki, bu hükme, kanıya nereden varırız? Kur’an dan dersek bu mümkün değil. Çünkü Rabbimiz böyle bir hüküm vermediği gibi, çok daha farklı açıklamalar yapar. Daha açıkçası Allah, nasıl bir kul olmamızın çok özel şartlarını koyar Kur’an da.  Bizlerde ne yazık ki Kur’an ile yetinmediğimiz için, bizden kendimizden olmayan herkese, geçmişte yapılan yanlışın aynısını yapıyor ve Allah ın hükmünde ve yetkisinde olan bir değe

YALNIZ KUR’AN DİYENLER MÜSLÜMAN DEĞİLDİR, DİYENLERE ALLAH KUR’AN’DAN CEVAP VERİYOR.

  Bazı arkadaşlarım, yayımladığım yazılarıma ya da videolarıma şöyle cevap veriyorlar.  “YALNIZ KUR’AN DİYENLER MÜSLÜMAN DEĞİLDİR.”  Gerçekten bu düşünce doğru olabilir mi? Hiç Kur’an ı okumamış bir Müslüman, eğer zerre kadar yalnız aklını kullanmış olsa bile, bunu asla söylemez. Çünkü yalnız Kur’an ile İslam yaşanmayacaksa, Allah neden Kur’an ı göndersin. İnancımız adına yeterli olmayan bir kitaptan, neden sorumlu tutsun bizleri. Eğer bizlere Kur’an yetmiyorsa, Allah kullarını kendisinden başka kullarına da mı muhtaç etti Kur’an ı anlamaları için?  HANİ DİNDE RUHBAN SINIFI YOKTU, HANİ ALLAH BİZLERİN YALNIZ KUR’AN IN İPİNE SARILMAMIZI İSTİYORDU,  HANİ ALLAH KUR’AN DA NİCE ÖRNEKLERİ, DEĞİŞİK İFADELERLE VERDİK Kİ HİÇ KİMSEYE MUHTAÇ OLMAYASINIZ DİYORDU . Bu ve benzeri ayetlere yoksa bizler iman eder gibi görünüyor, ama gereğini hayatımıza geçirmiyor muyuz yoksa? Madem Kur’an yetmez, Kur’an ı anlayabilmek için, kimlere güvenmeliyiz? Çok yakın geçmişte öve öve göklere çıkardıkları şahsın, k

TAHRİM SURESİ 1 VE 3. AYETLERİ, NASIL ANLAMALIYIZ?

  Bizler İslam ı Kur’an dan öğrenip yaşamadığımız için, Kur’an’ ın değil mezheplerin, cemaatlerin öğretisi etkisinde kalıyoruz. Öyle olunca da Allah’ın muhkem apaçık ayetlerini anladığımız dilden okuduğumuzda, karşımıza batıl inançlarımıza ters düşen ayetler çıktığında, ayetlere teslim olmamız gerekirken, ayetleri inançlarımıza uydurmanın yolunu arıyoruz. Sizlere bu konuda bir örnek ayet hatırlatmak istiyorum. Tahrim 3:  Hani, bir gün NEBİ eşlerinden birini bir hadiseden (dolayı) sırrına ortak etmişti; FAKAT EŞİ BU SIRRI İFŞA EDİP ALLAH DA ONU (NEBİ’YE) BİLDİRİNCE, (Nebi) o hadisenin bir kısmını (diğer eşine) de anlatmış, ama bir kısmından hiç söz etmemişti. Nihayet (Nebî sır tutmayan) eşine yaptığı (yanlışı) bildirince, “BUNU SANA KİM HABER VERDİ?” demişti. (Nebi de), “HER ŞEYİ BİLEN, HER ŞEYDEN HABERDAR OLAN HABER VERDİ” diye cevap vermişti. (Mustafa İslamoğlu meali) Bu ayet örnek gösterilerek, bakın Allah Resulüne Kur’an dışından da vahiy gönderiyor muş, demek ki yalnız Kur’an ile v

MAİDE 92. MÜCADELE 18-19-20-21-22. AYETLERİ BİRLİKTE DEĞERLENDİRELİM Kİ, ALLAH İLE ALDATICILARIN TUZAĞINA DÜŞMEYELİM.

  Bizler Kur’an ile doğru bir bağlantı kuramadığımız için, bizlere dinin emri diye anlatılan rivayetlere Kur’an dan delil arama çabasıyla, ayetlere öyle yanlış anlamlar veriyoruz ki, hem ayeti tahrif ettiğimiz gibi, Kur’an ayetleri arasında da çelişki yaratıyoruz. Günümüze rivayet yolla ulaşan ve Allah ın Resulüne ait olduğu iddia edilen öyle hadisler var ki, asla Kur’an’a baktığınızda onay vermez. Ama bizler bu araştırmayı yapmayalım araştırmayalım diye, Müslümanlar arasında korku salarak, sizler Kur’an ı anlayamazsınız onu veli insanlar âlimler anlar diyerek, öyle ayetler örnek verilir ki, her riayet edilen hadise kuşku duymadan toplumun inanması adeta sağlanmıştır. Bu makalemde örnek gösterdikleri bir ayeti sizlere hatırlatıp, üzerinde birlikte düşünmenize vesile olmak istiyorum. Önce ayeti yalım. MÜCADELE 20:  ŞÜPHESİZ Kİ ALLAH’A VE ELÇİSİNE KARŞI GELENLER, İŞTE ONLAR EN ALÇAKLARIN ARASINDADIR. (Mehmet Okuyan meali) Bu ayet örnek gösterilip, bakın bu ayet  ALLAH A YANİ ONUN AYETLER

İSLAM TOPLUMUNUN YAŞADIĞI, ACI GERÇEKLER.

Günümüzde atalarının rivayet ve sanı inançlarını sürdürmek isteyenlerin, çok büyük çaba içinde olduklarını görüyoruz. Bu geçmişte de böyleydi, şimdide böyle olması çok normal.  Onun için Allah, Kur’an da birçok kes, geçmişte Kitap Ehlinin yaptığı yanlışlardan örnekler verip, bizlerde aynı hatalara düşmeyelim diye uyarır. Toplumun günümüzde de Kur’an ile irtibatını keserek, atalarının rivayet inançlarından oluşan bilgileri yaşamaya devam etmek adına, Allah a ve Resulüne iftira attıklarının farkında olmadan, rivayet sözleri din diye topluma anlatmakta ve yaşamakta bir sakınca görmüyorlar. Allah Kur’an da birçok ayetinde, biz kitapta hiçbir eksik bırakmadık, hiç kimseye muhtaç olmayasınız diye, nice örneklerle Kur’an ı açıkladık dedikten sonra,  KUR’AN I AÇIKLAMAK BİZİM GÖREVİMİZ  dediği ve nice örneklerle açıkladığı halde, bizler atalarımızın rivayet ve sanı inançlarını yaşayabilmek adına, bunlara benzer onlarca ayetin üstünü örtüp, görmezden gelmekte bir sakınca görmüyoruz. Belki de bu