Ana içeriğe atla

Kayıtlar

SİZLER etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Mahşer Günü Sizler, İblisi Mi Yoksa Allah’ı Mı Haklı Çıkaranlardan Olmak İstersiniz?

  Bu makalemde sizleri çok önemli bir konuda düşünmeye davet etmek istiyorum. Değerli arkadaşlarım, Hicr suresinde Allah’ın İblise Hz. Âdeme secde et yani saygılı ol emrini verdiğinde, bildiğiniz gibi kendisini üstün gördüğünden, Allah’ın emrine itaat etmemiş ve Hicr 33. Ayetinde nasıl bir cevap vermişti Rabbimize? “İblis dedi ki:  “BEN, KURU BİR ÇAMURDAN, ŞEKİLLENMİŞ BALÇIKTAN YARATTIĞIN İNSAN İÇİN SAYGI İLE EĞİLEMEM.”  Çünkü İblis dediğimiz yoldan sapmış kişi cinlerden olup, ateşten yaratılmıştı. Onun için ben ateşten yaratıldım, çamurdan balçıktan yaratılandan üstünüm diye böbürlenip öğündüğünden, Allah’ın emrine uymak istememişti.  Ne yazık ki bizlerin içinde de bazen kendilerine, gerek makamından gerekse zenginliğinden dolayı çok güvenerek üstünlük taslayan, insanlara topluma saygısızlık ve eziyet edenleri görüyoruz. Lütfen unutmayalım üstünlük YARATICIDADIR, yaratılanlar arasındaki üstünlükte, yalnız TAKVADADIR. lütfen bunu unutmadan yaşayalım ve şunu düşü...

Sizler Hiç Allah’ı Hayal Ettiniz Mi?

  Değerli dostlarım sizlere bir soru sorsam ve desem ki, siz hiç Allah’ı hayal ettiniz mi? Allah sizce nasıl bir varlık? Biraz düşündüğümüzde, soruyu bile sorarken, yanlış sordum.  ALLAH VARLIK MI?  Bunu bilerek özellikle yazdım. Eğer varlık dersek haşa, Allah’ı kendimizle eş tutmuş oluruz. Bu hatayı çok yapıyoruz ve Allah’ın hükmüne Resulünü ortak etmekten çekinmiyoruz.  Yaratılmış bir varlıkla, tarifini bile yapamadığımız bir gücün hükmünü, nasıl bir arada düşünürüz, lütfen çok değil biraz aklımızı kullanalım.  Çünkü bu dünyada bizlerde birer varlığız ve bizleri de yaratan Allah. Demek ki Allah varlık değil. Varlık dememiz için onu da birisi yaratması gerekir. Ama Allah ne doğmuş nede doğrulmuştur diyor. Kendisine ne uyku gelir nede uyuklama diye kendisini tanıtırken bilgiler veriyor. Bir başka deyişle söylemek gerekirse, evrende var olan her şey varlıktır diyebiliriz. Evreni Allah ben yarattım diyor, bu durumda yüce Rabbimizi de kimse yaratmadıysa, O nu nasıl...

Araf Suresi 194. «Gerçek Şu Ki, Allah’ın Dışında Yalvarıp Yakardıklarınız Da, Tıpkı Sizin Gibi Birer Kuldur.»

  Biz Müslümanlar, eğer Allah’ın Kur’an’da ki mesajlarını uyarı ve ikazlarını anladığımız dilden okumadıysak, vahyi tebliğ almadığımız için, inanın iman kalplerimize yerleşmeyecek, böylece Allah’ın dinini asla doğru yaşayamayacağız. Kur’an’ın genel çoğunluğu, daha önce yapılan yanlışların ikazı ve uyarılarını içerir. Rabbimiz bu yanlışlardan örnekler verir ki, kullarım bu hatalarından vaz geçsinler. Sizlere sormak isterim, siz Allah’ın vahyini anladığınız dilden okuyup ve Allah’ın emrettiği gibi ayetler üzerinde Kur’an bütünlüğünde düşünüp,  ALLAH’IN YAPTIĞI UYARI VE İKAZLAR IŞIĞINDA MI İSLAM’I YAŞIYORSUNUZ?  Lütfen bu soruyu kendimize soralım ve hala yapmadıysak, hatamızı telafi edelim ki mahşer günü;  “AMAN ALLAH’IM KUR’AN ELİMİN ALTINDAYKEN, BEN BU YANLIŞLARI NASIL YAPMIŞIM”  demeyelim. Bu makalemde Allah Kur’an’da uyardığı halde, ne yazık ki bu uyarıdan habersiz yaptığımız yanlışımıza, bir örnek ayet hatırlatmak istiyorum. Önce ayeti yazalım. Araf 194: ...

Sizler MUTTAKİLERDEN Olan, TAKVA Sahiplerinden Misiniz?

  Lütfen bu soruyu kendimize soralım. Bizler muttakilerden olan, Takva sahiplerinden miyiz? Değilsek, Allah’a kulluk adına yaptığımız her ibadetin, boşa gitme ihtimali çok yüksek demektir. Çünkü Kur’an bu iki kelimeye çok önem veriyor ve bizleri ikaz edip uyarıyor. Gelin bu konuyu birlikte Kur’an ışığında anlamaya çalışalım. Türk dil kurumuna göre  MUTTAKİ  kelimesinin anlamı  DAYANMIŞ, SIRTINI YASLAMIŞ, ÇEKİNEN  anlamına geliyor. Demek ki muttaki olan İslam inancını yaşarken, yalnız Allah’a güvenip ona sırtını dayamış ve yalnız Allah’tan korkup çekinerek ondan yardım, şefaat dileyen kişi anlamına geliyor diyebiliriz. Bir başka şekilde söylemek gerekirse,  KUR’AN’IN EMİR VE TAVSİYELERİNE HARFİYEN UYAN HARAM VE GÜNAHLARDAN SAKINMA HUSUSUNDA GÖSTERİLEN TİTİZLİK ANLAMINDA BİR KAVRAM OLDUĞUNU, SÖYLEYEBİLİRİZ.  Çünkü Allah Kur’an’da nasıl uyarıyordu bizleri? Benden başka Veliler edip ardı sıra gitmeyin, güvenilecek ve yardım istenecek Veliniz yalnız benim, ...

SİZLER ALLAH’IN İSTEDİĞİ, BÖYLE BİR İMANI, YAŞAYABİLİYOR MUSUNUZ?

  Sizce biz Müslümanlar, Allah’ın bizlerden istediği iman üzerine mi İslam’ı yaşıyoruz? Bu soruma siz nasıl cevap verirsiniz bir Müslüman olarak? Tabi bu sorumun cevabını herkes kendisine mutlaka vermelidir. İsterseniz gelin yaşadığımız İslam ile Allah’ın indirdiği İslam’ı kısaca sorgulayalım, bakalım bizler Allah’ın istediği doğru yolda mıyız, yoksa  BİZLERİ ALLAH İLE ALDATANLARIN TUZAĞINA MI DÜŞMÜŞÜZ,  on u anlamaya çalışalım. Allah birçok ayetinde, güvenilecek ve ardı sıra gidilecek  VELİNİZ  yalnız benim. Sakın kendinize benim yanımda  VELİLER  edinmeyin diye uyardığı halde, bizler Allah’ın bu uyarısına karşı; Dinin sahibi Allah’tır, O ne emrettiyse onu yerine getirmek görevimizdir diyerek, bizler yalnız Allah’a onun kitabına güvenerek,  YALNIZ ALLAH’I VELİ EDİNİYOR  ve İslam’ı yaşıyorsak, demek ki Allah’ın doğru yolundan gidiyoruz demektir. Allah sakın emin olmadığınız bilgilerin ardına düşmeyin, Kur’an’ın sınırlarını aşmayın , YALN...

SİZLER CAHİLİYE DEVRİNDE YAŞIYOR OLSAYDINIZ, NE YAPARDINIZ?

  Bu makalemde sizleri, çok önemli bir konuda düşünmeye davet etmek istiyorum. Bir an şöyle düşünelim. Biz günümüzde değil de,  Allah’ın Resulünün döneminde yaşadığımızı farz edelim. Hemen Kur’an’dan aldığımız bilgileri hatırlayalım ve O dönemle ilgili Kur’an’ın bahsettiklerini şöyle bir gözden geçirelim.  Yahudiler ve Hıristiyanlar öyle bir din yaşıyorlardı ki, genel çoğunluğunun Allah’ın indirdiği din ile hiçbir alakası kalmamış, atalarından kendilerine intikal eden, rivayet inançları da din edindiklerini görüyoruz.  Hepsi de Tevrat’a, İncil’e iman ettiklerini söylüyorlardı, ama atalarının batıl inançları, Allah’ın kitabının önüne geçmişti. Onun için Allah yeni bir kitap ve uyarıcı Elçi gönderme gereğini duymuş. Hatırlarsanız Kur’an sürekli, atalar dini konusunda uyarır ve ikazlar yapar. Hatta şunu söyleyebiliriz, Kur’an’ın genel çoğunluğu ateistleri yani Allah’a hiç inanmayanları Allah’a davet etmek için değil, Allah’a iman ettiğini söyleyen Kitap Ehlinin yan...

AHZAB SURESİ 21. ALLAH'IN RESULÜ, SİZLER İÇİN GÜZEL BİR ÖRNEKTİR.

Yaşadığımız İslam inancında öyle hatalar yapıyoruz ki, Kur’an ne yazık ki terk edildi ve onun yerini, nefislerimizin eseri olan beşeri rivayet ve batıl inançlar aldı. Allah Kur’an'ın ipine sarılın dedikçe, bizler yalnız Kur’an ile İslam yaşnmaz dedik. Allah sizleri Kur’an'dan sorumlu tutuyorum dediği halde, ne yazık ki adeta Allah'a inatla,  İMTİHAN OLDUĞUMUZ KİTABI DİN ADINA YETERLİ GÖRMEYEREK KÜÇÜMSEDİK VE YERİNE KUR'AN'I AÇIKLADIĞINI İDDİA ETTİĞİMİZ KİTAPLARI KOYDUK.  Allah'ın Resulünün dine ilaveler yaptığını, açıklanmayan ayetleri açıkladığını iddia ettikleri sözler bilgiler ve onun kitapları, adeta Kur’an'ın yerini aldı. Çünkü Kur’an'ı, her bilginin açıklanmadığı özet bir kitap ilan ettik. Allah bizleri affetsin.  İslam toplumunda karmaşanın, yanlışın ana nedeni inancımız adına  TEK BİR KAYNAĞIN, KUR’AN'IN ÇEVRESİNDE BULUŞAMADIĞIMIZDAN KAYNAKLANIYOR.  Hâlbuki Allah bizleri yalnız Kur’an'a yönlendirmiş ve din adına her bilginin açıklandığını...