Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ocak, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

GÜNÜMÜZDE ŞERİAT İSTERİZ DİYENLERİN, ASIL AMACINI DOĞRU ANLAYALIM.

  ŞERİAT İSTERİZ  sloganlarını sık sık duyarsınız. Genelde İslam’ı mezheplerin etkisinde tarikat ve cemaat merkezli yaşayan guruplarda, bu konu çok sık dile getirilir. Şunu hatırlatmak isterim,  ŞERİAT  kelimesi Kur’an’da geçer.  Müslümanım diyen herkes, Allah’ın Kur’an’da hükmettiği şeriat kanunları ile yönetilmek ve yaşamak ister . Peki,  ŞERAT İSTERİZ  nutukları atan bu guruplar, bu durumda haklıdır diyebilir miyiz? Değerli dostlarım bende elbette şeriat istiyorum  AMA KİMİN ŞERİATINI, İŞTE BU ÇOK ÖNEMLİ.  Şeriat kelimesinin  YAŞADIĞIMIZ DİN İLE DİREK BAĞLANTILI OLDUĞUNU ÖNCE HATIRLATMAK İSTERİM.  Peki, şeriat ne demek önce onu doğru anlayalım.  Çok kısaca tarif etmek gerekirse  ALLAH’IN VAHYİ KUR’AN İLE SINIRLARI BELİRLENMİŞ, İZLENMESİ GEREKEN DOĞRU YOL  anlamındadır diyebiliriz.  Peki, Allah’ın bizlerden istediği, bizlerin izlemesi gereken şeriatını yani doğru yolu, nerede anlatıp izah edip, ona uymamızı istiyordu?  ELBATTE KUR’AN’DA . Allah çok açık ve net kendi sünnetine yani şe

KASAS SURESİ 47. AYETİN UYARILARININ FARKINDA OLMAYANLARA, ALLAH’IN DİKKAT ÇEKİCİ, BU DÜNYADAKİ SON UYARISIDIR.

  Bu makalemde sizlerin üzerinde çok fazla durmadığınızı tahmin ettiğim, çok önemli bir ayet üzerinde düşünmenize vesile olmak istiyorum. Allah yarattığı biz kullarını o kadar çok seviyor ve bizlerin bu dünyadaki imtihanımızda başarılı olabilmemiz için, öyle yardımlar yapıyor ki, adeta gelecekte yapacağımız yanlışlarımızı bizlere hatırlatıp, o yanlışları yapmamızı engellemeye çalışıyor. Ama bizler Allah’ın mesajı olan Kur’an ile gereken bağı kuramadığımız için, o uyarılardan ne yazık ki istifade edemiyoruz. Allah Kur'an'da biz kullarını uyarırken,  SAKIN SİZLERİ ALLAH İLE ALDATMASINLAR  ikazını, Kur’an’ı anladığımız dilden düşünerek hiç okumadığımız için bu ikazı ya alamadık, ya da sakın Kur’an’ın Türkçe tercümesini okumayın, dinden saparsınız diyenlerin tuzağına düştüğümüzden,  ALLAH İLE ALDATILDIĞIMIZI HİÇ FARK EDEMEDİK. Bizler günümüzde İslam’ı ne yazık ki Allah’ın çizdiği sınırlar içinde yaşamıyoruz. Hâlbuki Allah Maide suresi 77. Ayetinde nasıl uyarıyordu bizleri?  “ DE Kİ

HUCURAT SURESİ 15-16-17. AYETLERİN UYARILARINI, HİÇ DİKKATE ALMADIĞIMIZ ANLAŞILIYOR.

    Makaleme başlamadan önce şunu belirtmek isterim. İslam dini Allah’ın dinidir ve hükmüne şeriatına hiç kimseyi ortak etmeyeceğini bizlere apaçık Kur’an’da bildirmiştir. Bizler gerçek iman edenlerden olmak istiyorsak, bu ve benzeri ayetlerin hükmünü hayatımıza geçirip, hiç kimseyi Allah’ın dinine ortak etmeye çalışmamalıyız. Kur’a’da bildirdiği gibi imanımızı yalnız Allah’ın boyası ile boyamalı ve onun dışına çıkarak beşeri boyalar asla ilave etmemeliyiz. Bunu yapanlara Allah,  BANA ŞİRK KOŞUYORLAR DİYOR.  Çok daha ilginç olanı, iman ettiğini söyleyen çoğunluğun ise şirk koşmadan iman etmediklerini Allah’ın söylemesidir. Bizler iman ettiğimizi söylüyoruz ama kime neye iman ettiğimizden, ne yazık ki çok fazla emin değiliz. Kur’an’ın hiç bahsetmediği öyle şeyleri dinin emri gibi anlatıyoruz ki,  ADETA ALLAH’A DİNİMİZİ ÖĞRETİR GİBİ DAVRANIYORUZ.  Allah Kur’an’da, inancında imanında doğru olanların, bakın kimler olduğunu söylüyor. Hucurat 15:  GERÇEK MÜMİNLER ANCAK ALLAH’A VE ELÇİSİNE İM

NİSA SURESİ 87, MAİDE 50, ANKEBUT 51. AYETLERİ LÜTFEN HAYATIMIZA GEÇİRELİM, YOKSA HESAP GÜNÜ PİŞMAN OLURUZ.

  Değerli dostlarım, bizler Allah’ın indirdiği İslam dinini yaşadığımızı zannediyoruz ama inanın yaşamıyoruz. Peki, İslam dini diye neyi yaşıyoruz? Yahudi ve Hristiyan toplumunun yaşadığı atalarının dinini bizlerde yaşıyoruz. Onlar Allah’ın indirdiği kitaplarla yetinmeyip, geleneksel atalarının mezhep inancını yaşadıkları için Allah, en son Resul gönderdiğini ve onunla da uyarıcı olarak Kur’an’ı indirdiğini, çok açık bizlere bildiriyor ve diyor ki,  SAKIN SİZLERDE ONLAR GİBİ, İNDİRDİĞİM VAHYİMDEN SAPMAYIN, ATALARINIZIN RİVAYET, SANI İNANÇLARINA YÖNELMEYİN, BUNUN HESABINI VEREMEZSİNİZ DİYOR.  Bu makalemde bu konuyla ilgili üç ayet örnek vermek istiyorum ki, hatamızı anlayalım, yaşadığımız inancımızı Kur’an ile sorgulayalım. Eğer bir tanesi bile Kur’an ile uyuşmuyor Kur’an’a ters düşüyorsa, maher günü pişman olmak istemiyorsak , ondan hemen vaz geçip uzaklaşalım. İlk önce Nisa suresi 87. Ayetinde Allah, bakın kullarının yaptığı yanlışlara dikkatimizi çekmek için nasıl bir soru soruyor. N

ALİ İMRAN SURESİ 144. AYETTEN, HİÇ DERS ALMADIĞIMIZ ANLAŞILIYOR.

  Makalemin konusu Ali İmran suresi 144. Ayet üzerine olacak. Bu makalede Allah, Elçisinin bizler gibi bir ölümlü olduğuna sizce neden işaret edip, bizlere hatırlatmak istiyor olabilir. Aslında hepimiz bunu biliyor olmalıyız. Bunun çok önemli bir nedeni olması gerekmez mi sizce. Önce ayeti yazalım, daha sonra ayet üzerinde Kur’an bütünlüğünde birlikte düşünelim. Eminin benim aklıma gelmeyen konularda sizlerin aklınıza gelecektir. Ali İmran 144:   MUHAMMED SADECE BİR RESUL/ELÇİDİR. ONDAN ÖNCE DE ELÇİLER ELBETTE GEÇMİŞTİR. O ÖLÜR VEYA ÖLDÜRÜLÜRSE, TOPUKLARINIZ ÜZERİNE (GERİYE, ESKİ DİNİNİZE) Mİ DÖNECEKSİNİZ? Kim (böyle) iki topuğu üzerine (geri) dönerse, (bilsin ki) Allah’a asla zarar veremeyecektir. ALLAH ŞÜKREDENLERİ İLERİDE ÖDÜLLENDİRECEKTİR. (Mehmet Okuyan) Ayetin ilk cümlesin de, Muhammed sadece bir Resul/Elçidir diyor. Peki, neden bunu söyleme gereği duyuyor olabilir Allah. Demek ki o günkü toplum, kendilerine gönderilen Elçilerin vefatından sonra, Elçileri adeta yüceltip, onlarınd

ALLAH’A VE ELÇİSİNE UYUN SÖZLERİNİ ÇARPITARAK, BATILI HAK YAPMAYA ÇALIŞIYORUZ.

  Bu makalemde sizlerin üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu, Kur’an’da çokça geçen  ALLAH’A VE RESULÜNE UYUN  sözüyle Kur’an ne anlatmak istiyor, onu birlikte anlamaya çalışalım. Bu konuda birçok makale yazdım, bıkmadan yazmaya devam edeceğim Allah’ın izniyle.  ÇÜNKÜ HURAFE İNANÇLARIMIZI YAŞAYABİLMEK İÇİN, NE YAZIK Kİ ALLAH’IN AYETLERİNE KENDİMİZCE ANLAMLAR VERİYOR VE AYETLERİN ANLAMINI BİLE BİLE TAHRİF EDİYORUZ.  Bu ayetler örnek gösterilip, bakın Allah Resulüne uyun, bir sorun olduğunda Resulüme gidin ona sorun diyor, demek ki İslam dininde Kur’an’dan sonra dinin ikinci kaynağı, Resulün rivayet hadisleridir diyerek, kendilerine delil yaratmaya çalışıyorlar. Sizce bu doğru olabilir mi? Allah biz iman eden Müslümanların inancımızı yaşarken, bu ayetler gereği hem Kur’an’a hem de Resule ait olduğu iddia edilen rivayet hadislere de uymamızı istiyor diyebilir miyiz? Kur’an’ı dikkatle okuyan ve ayetler arasında bağlantı kurarak üzerinde çok değil biraz düşünen, bu söylenenlerin

KUR’AN’DA GEÇEN MUCİZELER KONUSUNU, NASIL ANLAMALIYIZ?

  Allah gönderdiği Resullerine birçok mucizelerle, görevlerini daha kolay yerine getirebilmesi için destek olmuştur. Şunu da hatırlatmak isterim, bu mucizeler Allah’ın emri ile olmaktadır. Enam suresi 109. Ayetinde mucizeler konusunda ne diyordu hatırlayalım.  “ DE Kİ: “MUCİZELER ANCAK ALLAH KATINDADIR.”  Kur’an’ı bir kez dikkatli ve düşünerek okuyan, bu mucizeleri Allah yalnız Resulüne yardım için değil, iman edenlerin imanlarını kat kat artırmak, hatta iman etmeyenleri imana yöneltmek için, mucizelerle Resullerini desteklemiştir.  YANİ MUCİZELER ALLAH KATINDANDIR, ASLA RESULLERİN BİZZAT KENDİLERİNİN BÖYLE BİR GÜCÜ YOKTUR, ONLARDA BİZLER GİBİ İNSANDIR. Peki Allah yalnız Resullerine mi mucizelerle desteklemiştir, bizlerin imanımızı güçlendirmek için GÖZLERİMİZİN ÖNÜNE SERDİĞİ MUCİZELERİ YOKMUDUR? Zerre kadar düşünen bir insan, aynaya baktığında bizzat kendisinin bir mucize olduğunu görecektir. Yüzünü gökyüzüne kaldırdığında ise, hala keşfedilmeyen mucizeyi görecektir.  KUR'AN AYETL

UYUDUĞUMUZDA, NEDEN RÜYA GÖRÜYOR OLABİLİRİZ?

  Bu makalemde sizleri, çok önemli bir konuda düşünmeye davet etmek istiyorum. Biliyorsunuz Kur’an’da Allah ayetler üzerinde, bizlerin düşünmesini aklımızı kullanmamızı özellikle ister.  Çünkü aklını kullanmayanların pislik ve rezillik içinde kalacakları uyarısını yapar. Daha da önemlisi, aklını kullanmayanların imanlarının kalplerine, gereği gibi yerleşemeyeceğini Kur’an’a göre söylememiz yanlış olmaz . Bu örnekleri, neden verdiğime gelince. Sizlere şöyle bir soru sorsam, bana nasıl cevap verirsiniz?  “NEDEN UYUYORUZ VE RÜYA GÖRÜYOR OLABİLİRİZ?”  Sanırım çok fazla düşünmediğimizde, bedenimizin ve özellikle komuta merkezi beynimizin dinlenmesi ve Allah kuluna huzurlu bir zaman ayırmak için uykuyu ve rüyayı yaratmış diye cevap vermeniz, çok yanlış olmayacaktır. Uyku belki tam bir bilinçsizlik hali olmayıp,  ÖZEL BİLİNÇ HALİ  ama adeta bedenimizin felç olmuşçasına hareketsiz olduğunu söyleyebiliriz. Onun içindir ki Allah Resullerine VAHYİNİ rüyasında değil, uyanıkken bilincimizin tam açı