Ana içeriğe atla

Kayıtlar

allahın etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Gerçek İman Üzerinde Değilsek, Allah'ın Dinini Yaşamıyoruz Demektir.

  Makalemin konusu, iman ettiğimiz Kur’an’ı neden anladığımız dilden mutlaka okumalıyız konusu üzerine olacak. İsterseniz önce şöyle düşünelim. Kur’an’dan önce gelen kutsal kitaplar, hangi dilden indirilmişti? Cevap çok açık, O gün indirilen toplumun diliyle inmişti. Allah Kur’an’da bu konuda açıklama yapıyor ve neden Kur’an’ın Arapça indirdiğini söylerken, özellikle Fussilet 44. Ayetinde şunu söylüyor.  “ EĞER BİZ BU KUR'ÂN'I YABANCI BİR DİLDE İNDİRSEYDİK, ONLAR KESİNLİKLE, “ÂYETLERİNİN AÇIKLANMASI GEREKMEZ MİYDİ? BİR ARAP'A YABANCI BİR DİLLE SÖYLENİR Mİ?” DİYECEKLERDİ ”   Bu ayetten de anlaşılıyor ki, her Müslüman Kur’an’ı anladığı dilden okumalıdır, Allah'ın vahyini aracısız Kur'an'dan tebliğ almalıdır, bu Kur’an’ın emrid ir. Örneğin İncil, o günkü toplum Aramice konuştu için Aramice indirildiği halde, hiçbir Hristiyan İncil Aramice indirildi, onun için indirildiği dilden okumalıyız. Tercümesinden okursanız, ona İncil diyemeyiz demiyor. Çok ilginç değil mi? P...

Allah’ın Rasulüne ait olduğu iddia edilen, rivayet hadislerine karşı tavrımız, nasıl olmalıdır?

  Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu,  ALLAH’IN RESULÜNE AİT OLDUĞU İDDİA EDİLEN RİVAYET HADİSLERİ, NEDEN SORGUSUZ KABUL ETMEMELİYİZ  konusu üzerine olacak.  Çünkü hiç kimse rivayet edilen bu hadisleri, gerçekten bizzat Rasulün kendisine ait olduğunu bilmiyor, hatta bu konuda hiç bir delil kanıt yok ama her ne hikmetse Müslüman toplumun genel çoğunluğu, hiç kuşku duymadan Kur’an ayeti gibi,  inanmakta bir sakınca görmüyor.  Önce şunu hatırlatmak isterim, Allah’ın Rasulü elbette Kur’an’ı tebliğ ederken, O günkü topluma kendi üslubuyla, yaşanan dinin hatalarını onlara anlatıp, örnekler verip Allah’ın vahyi ile karşılaştırıp onları ikna etmeye çalışmıştır. Bunda şüphe yok. Allah’ın Rasulünün bu konuda çok zorlu bir çaba içinde olduğunu tahmin etmek zor olmasa gerek. Tabi bu ikaz ve uyarıların  TEK KAYNAĞININ, KUR’AN OLDUĞUNU LÜTFEN UNUTMAYALIM. Rabbimiz bir ayetinde, benim halis kulum her sözü dinler, daha sonra e...

ALLAH’IN BİZ KULLARINDAN ÖNCELİKLE NE İSTEDİĞİNİ, RESULÜN ÖRNEK HAYATINDAN ANLIYORUZ.

  Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu,   Hz. Muhammed’in ÜMMİ olmasına, yani hiçbir kitap Ehline tabi olmamasına rağmen, acaba neden onu seçerek Resulü yapmıştır.  Bu gerçeği fark etmeyelim diye, ÜMMİ kelimesinin anlamını bile toplumdan gizleyerek, Ümmi okuma yazma bilmeyen anlamında diyerek, Allah’ın Resulüne iftira bile atmayı göze almışlardır. Allah başka bir Resul göndermeyeceğini bildirmiştir, bu kesinleşmiş Allah emridir.  Hz. Muhammed ten sonra Resul gönderecek olsaydı Allah, sizce bugün kendilerini bilmem hangi mezhepten kabul edenlerin, cemaat ya da tarikatların arasından, Resul seçer miydi?  Lütfen bu sorumu yalnız Kur’an’ı rehber alarak düşünelim.  Çünkü Allah Şura suresi 52. Ayetinde Hz. Muhammed için ne diyordu?  “SEN DAHA ÖNCE, KİTAP NEDİR, İMAN NEDİR BİLMEZDİN”   Hiçbir inanca tabi olmayan bir kulunu Allah, sizce neden ve  hangi özelliklerini takdir ederek, güven elçisi olarak Resul...

KUR’AN’IN DIŞINA ÇIKIP, ATALARININ RİVAYET İNANÇLARINI DİN DİYE YAŞAYANLARA, ALLAH’IN UYARISI…..

  Allah Kur’an da birçok ayetinde, bizlerin emin olamayacağımız sözlerin değil,  YALNIZ ALLAH KATINDAN İNDİRİLEN KUR’AN A İNANMAMIZI EMREDER.  Verdiği onlarca örneklerde de,  Ehli kitabın yaptığı yanlışlardan bahsederek, bizlerinde aynı yanlışları yapmamamız için uyarır. Ne yazık ki bizler bu örneklerden hiç ders almayarak, Allah bu ayetlerde Ehli kitabın yanlışlarından bahsediyor, bizlere karşı söylenmemiş diyerek, hiç üstümüze alınmıyoruz ve bu yanlışlardan dersler de çıkarmaya çalışmıyoruz. Kur’an ateist, yani Allah a hiç inanmayan inkârcılardan çok fazla bahsetmez. Çünkü insanların yaradılış mayasında Allah a iman zaten vardır. Onu harekete geçirmek çok fazla çaba gerektirmez tabiata, çevremize bakarak düşünmek yeterlidir. Esas çaba harcamamız gereken, aklımızı kullanıp düşünerek, Allah ın bizlerden istediği yolun takipçileri olmamızdır. Peki Allah bu yolu, nasıl bulmamızı istiyor bizlerden? Çok net ve açık bir şekilde,  GEÇMİŞ EHLİ KİTABIN YAPTIĞI YANLIŞLAR...

BİZLERİN GENEL ÇOĞUNLUĞU, YALNIZ ALLAH IN KİTABINA DEĞİL, BEŞERİN KİTAPLARINA DA İMAN EDİYORUZ.

Makaleme, bu cümleyle başlamamın nedeni, sizlerin dikkatinizi çekmek adınaydı. Gerçekten de bizler bu hatayı yapıyor muyuz? Çünkü Allah’ın kitabının yanına, eğer beşeri kitaplar koyuyorsak ve bu bilgiler kitaplar olmasaydı, bizler Kur’an’ı anlayamazdık diyorsak,  ALLAH’IN KİTABINA ŞİRK KOŞUYORUZ   demektir. Eğer bu yanlışı yapıyorsak, gerçek iman edenlerin safında asla olamayız. Gelin birlikte bu konu üzerinde düşünelim, araştıralım bu hatayı yapıyorsak vaz geçelim. Bir Müslüman eğer Allah’a ve onun kitabı Kur’an’a iman ettiğini söylüyorsa, bunu sözde değil özünde de hayatına geçirmesi gerekir. Şunu lütfen unutmayalım, bizler dinimizi ve imanımızı yaşarken, Allah’tan başkasına muhtaç olduğumuza inanıyorsak, o kişileri de kendimize RAB edinmiş oluruz. Bunun Kur’an’dan örneklerini okuyabilirsiniz. Ayetlerin bir kısmına inanıp, bir kısmının üstünü asla örtemeyiz. Peki, bizler bunu yapıyor muyuz? Allah cahiliye toplumunun yaptığı yanlışları Kur’an’da bizlere bildirip, bizl...