Bizler dini konulara, ya çok uzak duruyoruz, ya da Allah ın asla istemediği bir yolu izliyoruz. Çok az bir kesim ise elinden geleni yapıyor ve Kur’an ın sınırlarını aşmadan, Allah a karşı gereken saygıyı gösterme çabasında oluyor. Hâlbuki Allah yemin ederek, anlayasınız ve hayatınıza rahatlıkla geçirebilesiniz diye, sizler için Kur’an ı yemin olsun ki kolaylaştırdık dediği halde, bizler kolayda ne kadar kolay diyerek, elimizden geldiğince İslam ı zorlaştırıyoruz. Ne yazık ki Kur’an, Müslüman toplumlar tarafından terk edildi. Onun yerini, emin olamayacağımız rivayetler ve inançlar aldı. Allah dinde sakın bölünmeyin dedikçe, bölünmekte bereket ve zenginlik vardır dedik ve Allah ın uyarısını dinlemediğimiz için, birbirimize düşman olduk. Böyle olunca da, Müslüman toplumlarda ne huzur kaldı, nede mutluluk. Bunların sebebi, kendimizi temize çıkartıp, karşımızdaki kişileri neredeyse dinsiz imansız ilan ederek, düşmanlıklarımızı körükledik. Bölünmüş her mezhep, tarikat, cemaat kendilerin
HAK YOL KUR'AN. GERÇEK İSLAMA DAVET, BATILDAN HURAFEDEN UZAK, GERÇEK İSLAM I YAŞAMAK.