Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Şubat, 2023 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

ZÜMER SURESİ 32. AYET. ALLAH’A YALAN UYDURANDAN DAHA ZALİM KİM VARDIR?

  Allah Kur’an’ı bizlere bir rehber ve yol gösterici olsun diye indirdiğini söyler. Ayrıca son noktayı koyar ve  SİZLERİ KUR’AN’DAN YANİ VAHYİMDEN İMTİHAN EDİP, SORUMLU TUTACAĞINI AÇIKÇA BİLDİRİR.  Sizce Allah haşa bu sözlerinden vaz geçip, bizleri Kur’an’ın hiç bahsetmediği, detayları verilmemiş bilgilerden, hükümlerden de sorumlu tutar mı? Sanırım cevabınız elbette hayır olacaktır. Cevabımız hayır ise, lütfen bizlere yalnız Kur’an ile İslam yaşanmaz, Kur’an detay vermez özet bilgi verir, Allah’ın Resulünün de dinde hüküm koyma yetkisi vardır diyerek, Allah a iftira etmeyelim.  ÇÜNKÜ ALLAH KATINDA EN BÜYÜK GÜNAH, ALLAH SÖYLEMEDİ, HÜKÜM VERMEDİĞİ HALDE, BU ALLAH’IN/DİNİN EMRİDİR DEMEK, ALLAH’A İFTİRA ATMAKTIR.  Hangimiz Allah’a iftira atmak ister? Hiç birimiz elbette istemeyiz ama iftira atmamak içinde bizler, imanımızı bilinçli yaşamalıyız. Bilinçli olmak içinde Allah’ın birçok ayetinde uyardığı gibi, Kur’an’ı yani Allah’ın mesajlarını dikkatle düşünerek okumalıyız ve hayatımıza geçir

KEHF SURESİ 103,104,105,106. AYETLERE KULAK VERMEZSEK, KAYBEDENLERDEN OLURUZ.

  Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayetler, Kehf suresi 103 ve devamındaki ayetler olacak. Bu ayetleri okuyan ve iman ettiğini söyleyen hiç kimse, nedense üzerine bu ayetleri hiç alınmıyor. Bu ayetlerde bahsedilenler bizler değiliz, Allah iman etmeyen kâfirlerden bahsediyor diyerek, ayetlerin üstünde bile durmadıklarını hatırlatmak isterim.  Önce ayetleri yazalım ve Kur’an bütünlüğünde, Allah bu ayetlerde kimlerden bahsediyor ve ne maksatla bu sözleri söylüyor, uyarıyor onu anlamaya çalışalım. Kehf 103-104-105-106:  DE  Kİ: “(YAPTIKLARI) İŞLER BAKIMINDAN EN ÇOK KAYBEDENLERİ SİZE BİLDİRELİM Mİ?  (BUNLAR) İYİ İŞLER YAPTIKLARINI SANDIKLARI HÂLDE, DÜNYA HAYATINDA ÇABALARI BOŞA GİDEN KİŞİLERDİR. İŞTE ONLAR, RABLERİNİN AYETLERİNİ VE O’NA KAVUŞMAYI İNKÂR EDEN, BU YÜZDEN İŞLERİ BOŞA GİDEN KİŞİLERDİR Kİ BİZ ONLAR İÇİN KIYAMET GÜNÜNDE HİÇBİR ÖLÇÜ (TERAZİ) TUTMAYACAĞIZ. İŞTE, İNKÂR ETTİKLERİ İÇİN, (AYRICA) AYETLERİMLE VE ELÇİLERİMLE ALAY ETTİKLERİ İÇİN ONLARIN CE

RESULE AİT OLDUĞU İDDİA EDİLEN HADİSLERE, BAKIŞ AÇIMIZ NASIL OLMALIDIR?

  Sizlere şöyle bir soru sorsam, nasıl cevap verirdiniz.  İSLAM’I YAŞARKEN, KUR’AN AYETLERİNE GÜVENDİĞİMİZ GİBİ, ALLAH’IN RESULÜNE AİT OLDUĞU İDDİA EDİLEN, RİVAYET HADİSLERE DE ŞÜPHE DUYMADAN GÜVENEBİLİR MİYİZ?  Ne dersiniz? Eğer evet güvenebiliriz diyorsanız, sizlere tekrar bir soru daha sormak isterim. Allah, yalnız Kur’an’ın ipine sarılın, çünkü sizleri Kur’an’dan sorumlu tutuyorum, sakın emin olmadığınız bilgilerin/sözlerin/hadislerin peşine düşmeyin, hesabını sorarım dediği halde, aradan geçen 1400 sonra, günümüze rivayet yollarla ulaşan bilgilere, nasıl olurda hiç şüphe duymadan Kur’an gibi güveniriz. Eğer bunu yapıyorsak hatırlatırım, Rivayet hadisleri Kur’an ile eş değerde tutmuş oluruz ki, buda şirktir. Allah bu yanlışları yapanlara müşrik hatta kâfir diyor. Kâfir kelimesinin anlamı, Allah’a ve kitaplarına hiç inanmayanlara söylendiği gibi, iman ettikleri halde, imanlarının tam tersini yaşayanlara da Allah, kâfir oldular diyor. Kâfir kelimesi  ÖRTEN, İNKÂR EDEN, GİZLEYEN ANLAM

KUR’AN DAKİ RESUL İLE MEZHEPLERİN ANLATTIĞI RESUL ARASINDAKİ FARKLAR.

  Bu makalemde sizlerin üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu,  KUR’AN DAKİ RESUL  konusu üzerine olacak. Birçok yazıma cevap veren arkadaşımız, siz Peygamber siz bir din yaşamak istiyorsunuz diyerek, sitemlerini bildiriyorlar. Sizce Kur’an’a iman ettiğini söyleyen bir Müslüman, Allah’ın Resulünü görmezden gelebilir mi? Bu mümkün değil.  Çünkü Allah görev verdiği Resulünü bizlere örnek göstermiştir.  Madem Allah’ın Resulü bizler için örnek, onu devre dışı bırakıp görmezden gelirsek, nasıl olur Allah’ın Resulünün örnek alırız. Acaba bu sloganı, atalarının batıl inançlarına perde yapmak isteyenler mi kullanıyor, gelin onu anlamaya çalışalım. Ama önce bizler şunu düşünmeliyiz.  Allah’ın Resulünün örnekliğini, sizce bizler nereden öğreneceğiz? Kur’an’dan mı, yoksa Rivayet edilen bizlere ulaşmış sözlerden/hadislerden mi, ne dersiniz?  Sizler Allah’ın Resulünü devre dışı bırakıyorsunuz söyleminde bulunanlar, acaba bu sloganı ne maksatla ve hangi konular öne sürülerek söyledikleri

BAKARA SURESİ 9….13 VE MAİDE 49. AYETLERDEN BİZLER DERS ALDIK MI?

  Bu makalemde sizlere, Kitap Ehlinin ve bizlerin günümüzde yaptığımız yanlışlara ışık tutacak, örnek ayetleri hatırlatmak ve üzerinde sizleri düşünmeye davet etmek istiyorum. Önce Bakara suresi 8. Ayeti yazalım. “İNSANLAR İÇİNDEN BAZILARI VARDIR, “ALLAH’A VE ÂHİRET GÜNÜNE İNANDIK!” DERLER AMA ONLAR ASLINDA İNANMIŞ DEĞİLLERDİR.” (Bakara 8) Allah iman ettiğini söyleyen, öyle bir toplumdan bahsediyor ki, bunlar Allah’a yani onun indirdiği kitaba ve ahiret gününe iman ettik diyorlar ama Allah, bunların inançlarında samimi olmadıklarını, imanlarının sözde kaldığını bizlere hatırlatmak istiyor. Allah’a, onun kitabına ve hesap gününe iman ettiğini söyleyen bu insanlar, sözlerinde durmadıkları için, iman eder görünümünde olduklarından, onların imanlarını kabul etmiyorum diyor. Devamındaki ayete bakalım, bu konuda nasıl açıklama yapılıyor. Bakara 9: ALLAH’I VE İMAN EDENLERİ ALDATMAYA ÇALIŞIYORLAR. HÂLBUKİ ONLAR KENDİLERİNİ ALDATIYORLAR DA, BUNUN FARKINDA DEĞİLLERDİR. (Bayraktar Bayraklı) İman

NECM SURESİ 26. AYETİ, KUR’AN IŞIĞINDA NASIL ANLAMALIYIZ?

  Kur’an’ı doğru anlayabilmek çabasında olan kardeşlerimiz, Kur’an’ın tercümesinden/mealinden faydalanırken, bazen tedirgin oluyorlar. Çünkü tercümeler öyle yapılıyor ki, farlı anlamlara da çekilebiliyor. Tavsiyem farklı tercümelere de bakmanız ve ayetleri anlamaya çalışırken, mutlaka Kur’an’ın diğer ayetlerinden de istifade etmeliyiz. Lütfen unutmayalım, Allah bir ayetinde verdiği hükmün tam tersini, bir başka ayetinde vermez. Kur’an da aynı konuların birçok kez tekrar edilmesinin nedeni de, yanlış anlamanın önüne geçmek içindir. Bu makalemde, sizlerin üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, Necm suresi 26. Ayet olacak. Bu ayeti özellikle iki farklı mealden yazıyorum ki, konuyu daha doğru anlayabilelim. Necm 26:  GÖKLERDE NİCE MELEKLER VARDIR Kİ, ONLARIN ŞEFAATLERİ HİÇBİR İŞE YARAMAZ. Ancak Allah’ın dilediği ve razı olduğuna izin vermesinden sonraki durum hariç. (Mehmet Okuyan.) Necm 26:  GÖKLERDE NİCE MELEKLER VARDIR Kİ, ONLARIN ŞEFAATLERİ; ancak Allah’ın izniyle, dilediği

BAKARA SURESİ 254-255. AYETLER VE ŞEFAAT KONUSU.

  Bizler Kur’an’ı Allah ne emrediyor diye okuma yerine, atalarımızdan intikal eden rivayet ve sanı inançlarımızı, nasıl Kur’an’a aklatırız, onun için bakıyoruz ve okuyoruz. Bu konu ile ilgi bir ayeti sizlere hatırlatmak ve bu ayette geçen bir kelimeye, nasıl Kur’an’ın onlarca ayetine ters düşen anlam verip, Kur’an da çelişki yaratmak pahasına, batıl ve yanlış inancımıza kanıt yaratmaya çalıştığımızı göstermek istiyorum. Önce ayeti yazalım. Bakara 255:  Allah, kendisinden başka hiçbir ilâh olmayandır. Diridir, kayyumdur. O’nu ne bir uyuklama tutabilir, ne de bir uyku. Göklerdeki her şey, yerdeki her şey O’nundur. İZNİ OLMAKSIZIN, O’NUN KATINDA ŞEFAATTE BULUNACAK KİMDİR? O, kulların önlerindekileri ve arkalarındakileri (yaptıklarını ve yapacaklarını) bilir. Onlar O’nun ilminden, kendisinin dilediği kadarından başka bir şey kavrayamazlar. O’nun kürsüsü, bütün gökleri ve yeri kaplayıp kuşatmıştır. (O, göklere, yere, bütün evrene hükmetmektedir.) Gökleri ve yeri koruyup gözetmek O’na güç ge