Ana içeriğe atla

Kayıtlar

ANLAMALIYIZ etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

ALLAH'IN LANET ETMESİ VE TEBBET SURESİ 1 VE 2. AYETLERİ, NASIL ANLAMALIYIZ?

  Kur’an’da dikkatinizi çekmiştir, Allah bazı ayetlerinde toplumu doğru yolundan saptıranlara lanet ettiğini görürsünüz. Örneğin Yahudilerin, Allah’ın yolundan saparak onun ayetlerinin anlamlarını değiştirip, kendi batıl inançlarını Allah’ın dini diye anlattıkları için,  “ ALLAH ONLARA LANET ETMİŞTİR”  diye geçer. Yine Maide suresi 64. Ayetinde Yahudilerin söyledikleri şu sözden dolayı da Allah bakın, sapkın Yahudilere nasıl lanet ediyor.  “YAHUDİLER “ALLAH’IN ELİ BAĞLIDIR / SIKIDIR!” DEDİLER. DEDİKLERİ YÜZÜNDEN, ELLERİ BAĞLANASI VE LANET OLASICALAR!”  Bu konu ile ilgili, bir başka ayete bakalım şimdide. Bakara 159: KİTAPTA İNSANLARA, AÇIKÇA GÖSTERDİKTEN SONRA İNDİRDİĞİMİZ APAÇIK DELİLLERİ VE HİDAYETİ GİZLEYENLERE HEM ALLAH, HEM DE BÜTÜN LANET EDİCİLER LANET EDER.  (Mehmet Okuyan) Önce beddua ve lanet kelimelerinin ne anlama geldiğini doğru anlamalıyız. Beddua adından da belli olduğu gibi, kötü dua anlamındadır. Peki, lanet ne anlama geliyor? Kızdığımız ama kendisine zarar veremediğimi

KUR’AN’DA GEÇEN MUCİZELER KONUSUNU, NASIL ANLAMALIYIZ?

  Allah gönderdiği Resullerine birçok mucizelerle, görevlerini daha kolay yerine getirebilmesi için destek olmuştur. Şunu da hatırlatmak isterim, bu mucizeler Allah’ın emri ile olmaktadır. Enam suresi 109. Ayetinde mucizeler konusunda ne diyordu hatırlayalım.  “ DE Kİ: “MUCİZELER ANCAK ALLAH KATINDADIR.”  Kur’an’ı bir kez dikkatli ve düşünerek okuyan, bu mucizeleri Allah yalnız Resulüne yardım için değil, iman edenlerin imanlarını kat kat artırmak, hatta iman etmeyenleri imana yöneltmek için, mucizelerle Resullerini desteklemiştir.  YANİ MUCİZELER ALLAH KATINDANDIR, ASLA RESULLERİN BİZZAT KENDİLERİNİN BÖYLE BİR GÜCÜ YOKTUR, ONLARDA BİZLER GİBİ İNSANDIR. Peki Allah yalnız Resullerine mi mucizelerle desteklemiştir, bizlerin imanımızı güçlendirmek için GÖZLERİMİZİN ÖNÜNE SERDİĞİ MUCİZELERİ YOKMUDUR? Zerre kadar düşünen bir insan, aynaya baktığında bizzat kendisinin bir mucize olduğunu görecektir. Yüzünü gökyüzüne kaldırdığında ise, hala keşfedilmeyen mucizeyi görecektir.  KUR'AN AYETL

NECM SURESİ 26. AYETİ, KUR’AN IŞIĞINDA NASIL ANLAMALIYIZ?

  Kur’an’ı doğru anlayabilmek çabasında olan kardeşlerimiz, Kur’an’ın tercümesinden/mealinden faydalanırken, bazen tedirgin oluyorlar. Çünkü tercümeler öyle yapılıyor ki, farlı anlamlara da çekilebiliyor. Tavsiyem farklı tercümelere de bakmanız ve ayetleri anlamaya çalışırken, mutlaka Kur’an’ın diğer ayetlerinden de istifade etmeliyiz. Lütfen unutmayalım, Allah bir ayetinde verdiği hükmün tam tersini, bir başka ayetinde vermez. Kur’an da aynı konuların birçok kez tekrar edilmesinin nedeni de, yanlış anlamanın önüne geçmek içindir. Bu makalemde, sizlerin üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, Necm suresi 26. Ayet olacak. Bu ayeti özellikle iki farklı mealden yazıyorum ki, konuyu daha doğru anlayabilelim. Necm 26:  GÖKLERDE NİCE MELEKLER VARDIR Kİ, ONLARIN ŞEFAATLERİ HİÇBİR İŞE YARAMAZ. Ancak Allah’ın dilediği ve razı olduğuna izin vermesinden sonraki durum hariç. (Mehmet Okuyan.) Necm 26:  GÖKLERDE NİCE MELEKLER VARDIR Kİ, ONLARIN ŞEFAATLERİ; ancak Allah’ın izniyle, dilediği

TAHRİM SURESİ 1 VE 3. AYETLERİ, NASIL ANLAMALIYIZ?

  Bizler İslam ı Kur’an dan öğrenip yaşamadığımız için, Kur’an’ ın değil mezheplerin, cemaatlerin öğretisi etkisinde kalıyoruz. Öyle olunca da Allah’ın muhkem apaçık ayetlerini anladığımız dilden okuduğumuzda, karşımıza batıl inançlarımıza ters düşen ayetler çıktığında, ayetlere teslim olmamız gerekirken, ayetleri inançlarımıza uydurmanın yolunu arıyoruz. Sizlere bu konuda bir örnek ayet hatırlatmak istiyorum. Tahrim 3:  Hani, bir gün NEBİ eşlerinden birini bir hadiseden (dolayı) sırrına ortak etmişti; FAKAT EŞİ BU SIRRI İFŞA EDİP ALLAH DA ONU (NEBİ’YE) BİLDİRİNCE, (Nebi) o hadisenin bir kısmını (diğer eşine) de anlatmış, ama bir kısmından hiç söz etmemişti. Nihayet (Nebî sır tutmayan) eşine yaptığı (yanlışı) bildirince, “BUNU SANA KİM HABER VERDİ?” demişti. (Nebi de), “HER ŞEYİ BİLEN, HER ŞEYDEN HABERDAR OLAN HABER VERDİ” diye cevap vermişti. (Mustafa İslamoğlu meali) Bu ayet örnek gösterilerek, bakın Allah Resulüne Kur’an dışından da vahiy gönderiyor muş, demek ki yalnız Kur’an ile v

MÜMİNUN SURESİ 34. AYETİ, NASIL ANLAMALIYIZ?

  Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, Müminun suresi 34. ayet olacaktır. Bu ayetin bizlere neler anlattığını, eğer doğru anlayabilirsek, günümüzde izlenen yanlış yol ve yönteminde farkında olabiliriz. Önce ayeti yazalım, daha sonrada birlikte ayet üzerinde düşünelim Müminun 34: ANDOLSUN, KENDİNİZ GİBİ BİR BEŞERE İTAAT EDERSENİZ, MUTLAKA ZİYANA UĞRARSINIZ.” (Diyanet meali) Ayeti okuduğunuzda, hemen aklınıza şöyle bir soru geldiğine eminim. İyide bizlerde bizim gibi beşer olan,  Allah ın Resulüne uyuyor ona itaat etmiyor muyuz? Gerçektende ilk okuduğumda benimde aklıma bunlar geldi. Bu ayette Allah kimlerden bahsediyor ve bu sözü kimler ne maksatla söylüyor, hangi konuda bizlerin dikkatini çekerek uyarıyor ve itaat konusunda nasıl bir ikazda bulunuyor, şimdide onu anlayabilmemiz için, bu ayetin bir öncesindeki ayete bakalım. Müminun 33: İnkâr eden ve âhiret buluşmasını yalanlayan kavminin ileri gelenleri ve kendilerine dünya hayatında nimet verdikle

BAKARA SURESİ 183 VE 187. AYETLERİ NASIL ANLAMALIYIZ?

  Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, Bakara suresi 183 ile 187. ayetler arasında geçen, ORUÇ konusu ile ilgili ayetler olacak.  Önce Bakara suresi 183. ayeti hatırlayalım. “EY İMAN EDENLER! ALLAH’A KARŞI GELMEKTEN SAKINMANIZ İÇİN ORUÇ, SİZDEN ÖNCEKİLERE FARZ KILINDIĞI GİBİ, SİZE DE FARZ KILINDI.” (Bakara 183) Ayette çok açık bir bilgi veriyor Allah bizlere ve diyor ki, Allah a karşı gelmekten sakınmanız için,  ORUÇ SİZDEN ÖNCEKİ TOPLUMLARA FARZ KILINDIĞI GİBİ, SİZLEREDE FARZ KILINDI . Siz bu ayetten ne anladınız? Sizden önceki toplumlara da Orucu emretmiştim, Orucun nasıl tutulduğunu, şartlarını onlardan öğrenin ve orucu tutmaya başlayın diye emretmiştir diye mi anladınız, yoksa Allah bu ayette, geçmiş Kitap ehline de Orucu emretmiştim, size de emrediyorum diyerek, daha sonraki ayetlerde Oruç hakkında detaylı bilgileri mi veriyor, ne dersiz?  Allah sizce açıklamayıp, detay vermediği bir emri verip, detayını geçmiş toplumlardan öğrenin der mi?    Al

ENFAL SURESİ 12. AYETİ NASIL ANLAMALIYIZ?

  Bu makalemde, sizlerin üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, Enfal suresi 12. ayet olacaktır. Bu ayet öne sürülerek, bazı cemaat, tarikat ve mezhepler inkârcıların Allah ın elçisine, Kur’an a iman etmeyenlerin, kafalarının kesilerek öldürüleceğine, hatta parmaklarının kesilebileceği hükmünü çıkarmışlardır. Bizler ayetleri eğer, Kur’an ı referans almadan, rivayet edilen ve doğru olması Kur’an a göre mümkün olmayan bilgilerle ayetleri anlamaya çalışırsak, Kur’an ı asla doğru anlayamayacağımız gibi, kendimizi de kandırmış oluruz. Konumuzla ilgili ayeti önce yazalım, daha sonra hiçbir etki altında kalmadan, Kur’an ın diğer ayetlerinden yardım alarak, ayeti anlamaya çalışalım. Enfal 12:  HANİ RABBİN MELEKLERE, “Ben sizinle beraberim. İman edenlere sebat verin. Ben kâfirlerin kalplerine korku salacağım. ŞİMDİ VURUN BOYUNLARININ ÜSTÜNE. VURUN, ONLARIN BÜTÜN PARMAKLARINA” diye vahyediyordu (Diyanet meali) Ayette dikkat ettiyseniz, ilk hitap meleklere. Allah Meleklerine diyor ki,