Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ağustos, 2023 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

SİZCE BİZLER, RESULÜN YOLUNDAN GİDİYOR OLABİLİR MİYİZ?

  Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu, Allah’ın Resulü biz ümmetini kime çağırıyor ve neye davet ediyor konusu üzerinde olacak. Tabi Allah’ın Resulü de din ve iman adına nereye, hangi bilgilere sarılma emri almış, onu da doğru anlayalım. Bu konu ile ilgili sizlere önce bir ayet hatırlatmak istiyorum. Lütfen bizlere dinin emri diye anlatılanlarla, Allah’ın ayetlerini karşılaştıralım ki, doğru yolda mıyız, onu anlayabilelim. Yusuf 108:  DE Kİ: “İŞTE BU, BENİM YOLUMDUR. ALLAH’A ÇAĞIRIYORUM; BEN VE BANA UYANLAR AYDINLIK BİR YOL ÜZERİNDEYİZ. ALLAH YÜCEDİR! BEN ASLA ORTAK KOŞANLARDAN DEĞİLİM.” (Mehmet Okuyan) Bakın Allah Resulünü uyarıp, bizlere ne söylemesini istiyor. Hatırlatmak isterim, buna benzer Kur’an’dan birçok ayet vardır. Eğer tek bir inancımız, bu ayetlere uymuyor ve ters düşüyorsa, bizler Resulün yolunu takip etmiyoruz demektir. Bakın Allah’ın Resulü ne diyor. Bu benim yolumdur. Peki, bu yol hangi yol olabilir? Devamında onu da açıklıyor.  “BEN

ALLAH’IN İNDİRDİĞİ DİN İLE UYDURULAN VE YANLIŞ YÖNTEMLERLE TEBLİĞ EDİLEN, ANLATILAN DİN ARASINDAKİ FARK.

  Kur’an’ı Allah bizlere Rehber, yol gösterici olsun diye indirdiğini çok açık söyler. Kur’an’ın rehberliğinden istifade edebilmemiz içinde, anlayarak ve ayetler üzerinde düşünerek okumamızı emreder. Yani bizler Kur’an’ın rehberliğinden istifade edebilmemiz için, önce tebliği almamız ve anlamamız gerekir. Eğer anladığımız dilden Kur’an’ı okumuyorsak, kendimizi Kur’an okumamış saymalıyız. Çünkü vahyi tebliğ almadan anlamadan, nasıl hayata geçirebiliriz? İnsanlar arasında en çok istismar edilen,  DİNİ KONULARDIR.  Onun için Allah, size Elçilerim vasıtası ile gönderdiğim vahyimi, birilerinden öğrenmek yerine, yani kendimize güvenilecek, ardına düşülecek Veliler edinmeden, mutlaka bizler bizzat kendimiz okuyup öğrenmemiz, tebliği almamız gerektiği konusunda uyarılar yapar.  ÇÜNKÜ ALLAH BİLİYOR Kİ, KULLARIMI KENDİ ÇKARLARI İÇİN, ALLAH İLE ALDATANLAR ÇIKACAKTIR.   Bunu söylediğimde, Kur’an ile gereği gibi buluşamamış kardeşlerimiz hemen şu tepkide bulunuyorlar.  “NE YANİ ALLAH RESULÜNÜ, POST

BİZLER ALLAH’A, ŞİRK KOŞUYOR OLABİLİR MİYİZ?

  Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu,  ŞİRK  üzerine olacak. Hatırlatmak istediğim çok önemli konu,  ALLAH KATINDA EN BÜYÜK GÜNAH, ALLAH’A ŞİRK KOŞMAKTIR . Onun için bu konuyu Kur’an’dan, mutlaka doğru öğrenmeliyiz. Hatırlatırım Allah’a şirk koşmak, onun yanına başka Allah koymak değildir. Önce Kur’an’da geçen bu çok önemli konunun ne olduğunu doğru anlayalım ki, bu hataya düşmeyelim. Çünkü Allah şirk konusundaki uyarılarını, özellikle tek bir Allah’a iman edenlere yapıyor.  Kur’an’da geçen şirk kelimesini birkaç kelimeyle tarif etmek gerekirse  EŞKOŞMA, YANİ ALLAH’IN YETKİLERİNİ, BAŞKA BİR YARATILANA VERME  anlamında diyebiliriz. Bu kelimeyi Kur’an ne anlamda özellikle kullandığına gelmeden önce, şunu tekrar hatırlatmak isterim. Kur’an ŞİRK koşanlar kelimesini, özellikle kendilerinin Allah’a iman ettiğini söyleyen kişiler için kullanıyor. Çok ilginç değil mi? Çünkü bir insanın şirk yani eş koşabilmesi için, önce Allah’a iman etmesi gerekir. K afirl

KUR’AN İNSANLARIN BİRBİRİNE BEDDUA ETMESİ, KÖTÜ SÖZ SÖYLEMESİ VE LANETLEMESİ KONUSUNDA, NELER SÖYLÜYOR.

  Kur’an beddua ve küfür, hakaret etmek ile ilgili neler söylüyor diye baktığımızda, O konu hakkında da elbette bilgiler veriyor, tavsiyelerde bulunuyor. Önce şunu net söylemeliyim ki, Kur’an’a iman eden bir Müslüman kendisine karşı kötülük yapmayana karşı, asla ne kötü davranmaya, neden kötü bir söz söyleme iznini vermiyor.  Bu konuyu doğru anlayabilmek için, sizlere örnek bir ayet hatırlatmak istiyorum. Enam 108:   ALLAH’IN PEŞİ SIRA (VARLIKLARA) YALVARANLARA (BİLE) SÖVMEYİN; (SONRA) ONLAR DA BİLMEYEREK ALLAH’A SÖVERLER. BÖYLECE BİZ HER ÜMMETE KENDİ İŞLERİNİ SÜSLÜ GÖSTERDİK. SONUNDA DÖNÜŞLERİ SADECE RABLERİNEDİR. O DA YAPTIKLARINI KENDİLERİNE BİLDİRECEKTİR.  (Mehmet Okuyan) Bakın bu ayet aslında günümüz toplumunun yaptığı yanlışa, çok güzel bir örnek.  Allah sakın dinde bölünenler gibi olmayın dediği halde bizler, mezheplere, cemaat Lara, tarikatlara bölünmekte zenginlik vardır diyerek, bir birimize düşman olduk. Hatta öyle bir düşman olduk ki, bir birimize yaptığımız hakaretlerden,

BİZLERİ İNANCIMIZ VE İMANIMIZ ADINA YARGILAYACAK, YALNIZ ALLAH’TIR.

  Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim bir konuyu, vereceğim örnek üzerinden düşünmenizi rica ediyorum. Hepimiz bir arkadaşımızla, ya da tanımadığımız bir kişiyle herhangi bir konuda tartışmışızdır. Genel çoğunlukla herkes, kendisini haklı çıkarmak için elinden geleni yapar ve sonunda genelde haklı ve haksız konusunda anlaşmaya varılmaz.  ÇÜNKÜ HERKES KENDİSİNİN HAKLI OLDUĞUNU SÖYLER, İNSANIN DUYGULARI KENDİ YÖNÜNDE AĞIR BASAR. Tartıştığımız konu önemli bir konuysa, kendi aramızda anlaşamadığımızda, bu sorunu adaletin çözmesi için, şahitler delil ve kanıtlarla mahkemeye başvururuz. Hâkim eldeki veriler doğrultusunda,  HAKLININ HAKSIZIN KİM OLDUĞU KONUSUNDA KARAR VERİR.   Neticede bu karara herkesin uyması gerekir ve zaten bu karara uymayanlar, cezalandırılır.  Şunu da hatırlatmak isterim,  BAZEN HÂKİMLER YANLIŞ DA KARAR VEREBİLİRLER. BUNUN ÖRNEKLERİNİ GÖRÜYORUZ. Çünkü oda bir insandır, yanılabilir.  Bu örnek ve düşünce ışığında, sizlere şöyle bir soru sors

ZÜMER SURESİ 38. AYETİN UYARILARINA, LÜTFEN KULAK VERELİM.

  İslam’ı yaşarken eğer bizler, Kur’an’ı rehber almıyor Kur’an dışı bilgilere ve Allah’ın yanında edindiğimiz  VELİ, ÂLİM, GAVS  dedikleri kişilerin ardına düşüyor, İslam’ı onların sözleriyle yaşıyorsak, Allah’ın indirdiği İslam’ı asla yaşamıyoruz demektir. Bu makalemde bu konuyla ilgili, Zümer suresi 38. Ayeti sizlere hatırlatmak ve üzerinde düşünmenize vesile olmak istiyorum. Önce ayeti yazalım. Zümer 38:   Ve eğer onlara “GÖKLERİ VE YERİ YARATAN KİMDİR?” DİYE SORSAN, KESİNLİKLE “ALLAH’TIR” DERLER. Sor onlara: “Allah dışında yalvarıp yakardığınız varlıklara hiç baktınız mı? Eğer Allah benim için bir zarar Murad etse, O’ndan gelecek zararı onlar def edebilirler mi? Veya bana bir rahmet dilese, onlar O’nun rahmetine engel olabilirler mi?” İlan et: “ALLAH BANA YETER! ARTIK O’NUN (KULUNA YETECEĞİNE) GÜVENEN HERKES, SADECE O’NA DAYANSIN! ( Mustafa İslamoğlu meali) Ayete bakar mısınız lütfen. Yalnız bu ayet bile bizlerin, İslam’ı Kur’an merkezli yaşamadığımızı gösteriyor. Bakın Allah Resul

ALLAH’IN RESULÜNÜ, HİÇ ÖRNEK ALAMADIK.

  Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu, Allah’ın Kur’an’da bizlere örnek gösterdiği Resulü ile ilgili olacak. Makalemin başında şunu söylemek isterim. Bizler Allah’ın Resulünü hiç örnek alamadık.  HATTA ÖRNEK BİLE ALMAK İSTEMEDİK. GELENEĞİN BASKISI, KUR’AN’IN ÖNÜ GEÇTİ DERSEK, YANLIŞ SÖYLEMİŞ MOLMAYIZ . Bu yaşadığımız İslam’dan anlaşılıyor. Allah Resulünü bizlere, örnek model olarak gösteriyor ve bizlerinde onun gibi olmamızı özellikle istiyor. Sizce bizler Allah’ın örnek olarak bizlere gösterdiği Resulünün hangi özelliklerini örnek alıyoruz? Ya da örnek alıyor muyuz? Bizler üzgünüm ama, Allah’ın Resulü şöyle kıyafet giyerdi, şöyle sakal bırakırdı’nın dışında, Resulü örnek aldığımızı hiç sanmıyorum. Allah Ahzab suresi 21. Ayetinde bakın ne diyor. “ANDOLSUN, ALLAH’IN RESÛLÜNDE SİZİN İÇİN; ALLAH’A VE AHİRET GÜNÜNE KAVUŞMAYI UMAN, ALLAH’I ÇOK ZİKREDEN KİMSELER İÇİN,  GÜZEL BİR ÖRNEK VARDIR.”   Ayette çok önemli bir konuya dikkat çekiliyor. Allah’a ve ahi