Ana içeriğe atla

Kayıtlar

KIYAME SURESİ 30-31-32. AYETLERİN UYARILARINDAN, DERS ALDIK MI?

En son yayınlar

ENFAL SURESİ 35. AYETTE ISLIK ÇALMAK VE EL ÇIRPMAK SÖZÜYLE, NE KAST EDİLİYOR?

  Değerli dostlarım bizler İslam’ı, Kur’an ayetlerini rivayet ve emin olamayacağımız bilgiler ışığında anlamaya çalıştığımız içindir ki, Allah’ın Kur’an’da ki uyarılarının ne yazık ki tam olarak farkına varamıyor, Kitap Ehlinin yaptığı aynı yanlışları bizlerde yaşıyoruz. Bu makalemde de sizlere, aynı yanlışı nasıl yaptığımız bir ayeti hatırlatmak ve bu ayeti dikkatle düşünerek Kur’an’ın diğer ayetlerinden faydalanarak anlamak yerine, rivayetlerden yardım alarak nasıl anlamaya çalıştığımıza, güzel bir örnek vermek istiyorum. Önce ayeti yazalım, daha sonra birlikte ayet üzerinde düşünelim. Enfal 35:  ONLARIN, KÂ’BE’NİN YANINDA SALATI/DUALARI ISLIK ÇALIP EL ÇIRPMAKTAN İBARETTİR. ÖYLE İSE (EY MÜŞRİKLER) İNKÂR ETMEKTE OLDUĞUNUZDAN DOLAYI TADIN AZABI. (Diyanet meali) Önce ayette bahsedilenlerin, kimler olduğunu doğru anlamalıyız.  Bu ayetin öncesine baktığımızda, bu kişilerin Kitap Ehlinden olup, Hz. Muhammed’e ve getirdiği Kur’an’a iman etmek istemeyenler olduğunu anlıyoruz. Hatta Resul onl

BİZLERE İSLAM’I ANLATANLARIN YÖNTEMİ VE TERAVİH NAMAZI KONUSUNDA VERDİĞİ ÖRNEKLER.

  Bizler İslam’ı yaşarken, Allah ne emrediyor diye sorumlu olduğumuz Kur’an’a bakmamız gerekirken, tabi olduğumuz beşeri mezhep inancımız ne diyor diye, ona bakmayı İslam’ı en doğru yaşanacak yol yöntem olarak görüyoruz. Bunun nedeni bizlerin Kur’an ile gereken bağı kurmayıp, Allah’ın emrettiği gibi,  YALNIZ KUR’AN’IN İPİNE  sarılmamamızdan kaynaklanıyor. Daha doğrusu bizler  İSLAM’I DİNİN SAHİBİ ALLAH’IN HÜKÜMLERİ İLE DEĞİL, KENDİ ELLERİMİZLE YARATTIĞIMIZ MEZHEPLERİN KABUL ETTİĞİ, BEŞERİ HÜKÜMLERLE YAŞIYORUZ. Hâlbuki mezhep inancının din olmadığının, yüzlerce yıl önce toplumların İslam’ı kendi düşünceleri, gelenekleri doğrultusunda yaşama şekilleri olduğunun, farkında bile değiliz. BU HATAYI YAPMAMIZIN NEDENİ, BU YOLUN VE YÖNTEMİN DOĞRU OLDUĞUNA İNANDIRILMAMIZDAN KAYNAKLANIYOR.  Çünkü bizlere siz Kur’an’ı anlayamazsınız, Kur’an’ı âlim olanlar anlar. Yüzlerce yıldır din âlimlerimiz bu konu üzerinde çalışmış araştırmış ve bizlere tüm bilgileri sunmuştur diyenlere, ne yazık ki inanmışız.

TAHA SURESİ 14, ANKEBUT 45. AYETLERDE GEÇEN SALAT'IN ÖZÜNÜ, DOĞRU ANLAYAMADIK.

  Kur’an’ı tercüme edenlerin genel çoğunluğu, ayetlerde geçen her  SALAT  kelimesini, geleneksel İslam’ın öğretisi Farsça olan  NAMAZ  diye tercüme ediyorlar. Bu hatamız bizlerin onlarca ayeti gereği gibi anlamamızı engelliyor.  SALAT  kelimesi Kur’an’da  KIYAM, RÜKÛ VE SECDE  ile yaptığımız Farsça namaz anlamına geldiği gibi, birçok ayetinde yalnız  ALLAH’A DUA ETMEK  ve Müslümanların kendi arasında birbirine  DESTEK OLMASI, YARDIMLAŞMASI  anlamına da geliyor. Eğer ayetlerde geçen salat kelimesinin, bu üç anlamını göz ardı edip, yalnız  NAMAZ  anlamını verirsek,  ALLAH’IN BU KONUDAKİ UYARILARININ ÖZÜNÜ, BİZLERDEN BU KONUDA NE İSTEDİĞİNİ, DOĞRU ANLAYAMAYIZ.   Allah Bakara suresi 153. ayetinde bakın salat konusunda ne diyor. " EY İMAN EDENLER! SABIR VE SALÂT İLE ALLAH'TAN YARDIM İSTEYİN. ÇÜNKÜ ALLAH SABREDENLERLE BERABERDİR." Bu ayet ne yazık ki tercüme edilirken yalnız namaz ile Allah'tan yardım dileyin şeklinde yazılıyor. Halbuki bu ayette Allah salat kelimesini özel

KARŞISINDAKİ KİŞİYE, HADİS İNKARCISI İTHAMINDA BULUNANLARIN, YAŞADIĞI İSLAM ANLAYIŞI.

  Günümüzde bizler, İslam’ı Kur’an merkezli yaşamadığımız için, inancımızı adeta Kur’an’dan uzaklaşıp sloganlaştırdık. Allah’ın vahyi Kur’an ile buluşamayanlar, onun uyarılarından da elbette habersiz olacaklardır. Çok ilginçtir öyle cevaplar alıyorum ki, Allah’ın apaçık hükmüne, bunlar dini bozmaya çalışan İsrail ajanları, bunlara itibar etmeyin diyenlerin inançlarının, Yahudi inancından batıl olarak kendisine, İslam’ın emri diye inandırıldığını fark edemiyorlar.  HAKKI BATIL GÖRÜP, BATILI HAK ZANNETMEK GERÇEKTEN ÇOK ACI . Sanırım gözlerine perde çekilmesi, kulakların ve kalbin mühürlenmesi bu olsa gerek. Kur’an’ın indiriliş amaçlarından biride, daha önce Allah’ın indirdiği kitaplardan toplumun uzaklaşarak, atalarının rivayet inançlarına yönelmeleri konusunda, onları uyarmak olduğunu Kur’an’dan anlıyoruz. Ankebut suresi 51. Ayetinde Allah, Kitap Ehlinin Allah’ın vahyinin dışına çıktıkları uyarısını yapıp, yalnız VAHYE dönmeleri için nasıl uyarmıştı hatırlayalım.  “KARŞILARINDA OKUNUP D

ALLAH’A, KENDİ DİNİNİ ÖĞRETMEYE ÇALIŞTIĞIMIZIN FARKINDA MISINIZ?

  Değerli dostlarım, bizler öyle bir İslam yarattık ki kendimize , ALLAH’IN DİNİNİ ADETA ALLAH’ A ÖĞRETMEYE ÇALIŞIYORUZ, BUNUN FARKINDA MISINIZ?  Bunu yapan bizlerin, sizce hesabın görüleceği o çetin gün halimiz nasıl olur? Ben düşünmek bile istemiyorum. Lütfen makalemi sonuna kadar sabırla okuyunuz ve mezheplerin bizlere öğrettiklerini bir an unutup, Kur’an merkezli bahsettiğim bilgiler ışığında düşününüz .  Allah hükmüme hiç kimseyi ortak etmem dediği halde, bizler Allah’ın Resulünün haberi olmadan, Allah’ın dinine ortak ettik. Ellerimizle kurduğumuz mezheplerin dine koyduğu hükümlerle tarikat ve cemaat liderlerinin, Allah’ın dininde hiç bahsetmediği şeyleri de dine ilave etmelerine hiç birimiz ses çıkarmadık.  HATIRLATIRIM BİZLER İMAN ETTİK DERKEN, ALLAH’IN SINIRLARINI TANIYACAĞIMIZA, ALLAH’TAN BAŞKA GÜVENİLİR VELİ EDİNMEYECEĞİMİZE VE YALNIZ ALLAH’IN İPİ KUR’AN’A SARILACAĞIMIZA SÖZ VERDİK . Bu sözümüzde durduk mu? Allah Kur’an’da, sakın koyduğum sınırları aşmayın, biz kitapta hiçbir