Ana içeriğe atla

HUCURAT SURESİ 15-16-17. AYETLERİN UYARILARINI, HİÇ DİKKATE ALMADIĞIMIZ ANLAŞILIYOR.


 


 

Makaleme başlamadan önce şunu belirtmek isterim. İslam dini Allah’ın dinidir ve hükmüne şeriatına hiç kimseyi ortak etmeyeceğini bizlere apaçık Kur’an’da bildirmiştir. Bizler gerçek iman edenlerden olmak istiyorsak, bu ve benzeri ayetlerin hükmünü hayatımıza geçirip, hiç kimseyi Allah’ın dinine ortak etmeye çalışmamalıyız. Kur’a’da bildirdiği gibi imanımızı yalnız Allah’ın boyası ile boyamalı ve onun dışına çıkarak beşeri boyalar asla ilave etmemeliyiz. Bunu yapanlara Allah, BANA ŞİRK KOŞUYORLAR DİYOR. Çok daha ilginç olanı, iman ettiğini söyleyen çoğunluğun ise şirk koşmadan iman etmediklerini Allah’ın söylemesidir. Bizler iman ettiğimizi söylüyoruz ama kime neye iman ettiğimizden, ne yazık ki çok fazla emin değiliz. Kur’an’ın hiç bahsetmediği öyle şeyleri dinin emri gibi anlatıyoruz ki, ADETA ALLAH’A DİNİMİZİ ÖĞRETİR GİBİ DAVRANIYORUZ. Allah Kur’an’da, inancında imanında doğru olanların, bakın kimler olduğunu söylüyor.

Hucurat 15: GERÇEK MÜMİNLER ANCAK ALLAH’A VE ELÇİSİNE İMAN EDEN, SONRASINDA ŞÜPHE DUYMAYAN, ALLAH YOLUNDA MALLARIYLA VE CANLARIYLA [CİHAD] EDENLERDİR (FEDAKÂRLIK YAPANLARDIR). İŞTE (İNANCINDA) DOĞRU OLANLAR SADECE BUNLARDIR. (Mehmet Okuyan)

Allah Kur’an’ı biz açıkladık, hem de hiç kimseye muhtaç olmayasınız diye, nice örneklerle detaylandırdık diye bizlere bilgi verir. Gelin bu ayeti, Kur’an’ın diğer ayetlerinden istifade ederek, doğru anlamaya çalışalım ki, Allah’ın doğru yolunda emin adımlarla yürüyen kullarından olalım. Ayetin başında Allah, gerçek müminler Allah’a ve Elçisine iman eden, sonrada RESULÜN TEBLİĞ ETTİKLERİNE HİÇ ŞÜPHE DUYMADAN, Allah yolunda mallarıyla canlarıyla mücadele edenlerdir diyor. Tam burada hatırlatmak isterim ayette, Allah’a ve Resulüme iman eden diyor. Peki burada Resule iman nasıl olur? Bizzat kendisinin sözlerine iman olması mümkün değil, yoksa bu din Allah ve Resulünün ortak dini olur ki, bu mümkün değil çünkü ben hükmüme hiç kimseyi ortak etmem diyordu. Sizce Resulüme de iman edin derken, günümüzde Resule ait olduğu iddia edilen RİVAYET HADİSLERİNEDE UYUN İMAN EDİN diyor olabilir mi? Elbette mümkün değil. Allah’a ve Resulüme iman edin demek, benim ona bildirdiğim Resulümün sizlere tebliğ ettiği vahye iman edin, ondan şüphe duymayın demektirLütfen bu hatayı yapmayalım. Kur’an’da geçen Allah’a ve Resulüne uyun ona itaat edin ayetlerini, ne yazık ki Kur’an bağlamında anlamak yerine, adeta haşa Allah’a din öğretircesine, Resulünün hadisleri olmasa Kur’an anlaşılmaz kapalı kalırdı diyebiliyoruz. Hâlbuki Allah özellikle Elçisinin, hangi bilgileri tebliğ edeceğini söylüyordu, ayetleri hatırlayalım. “BU KUR’AN BANA VAHYOLUNDU Kİ, ONUNLA SİZİ VE ULAŞTIĞI HERKESİ UYARAYIM.” (Enam 19) “RESULE DÜŞEN APAÇIK TEBLİĞDEN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİLDİR.” (Ankebut 18)

Bizler ne yazı ki bu ayetlerden ders almadık, hatta görmezden gelerek, Allah’ın hükmü gibi Resulünün de dinde hükümler vereceğini, onun içinde Resulün rivayet hadislerine de uymanın, iman etmenin, Allah emri olduğuna inandırıldık. Tabi Kur’an ile bir bağ kurmamıza mani olanlar, gerçeklerle buluşmamızı engellediler. Allah’ın hükmüme hiç kimseyi ortak etmem diye uyardığı gerçek, toplumdan gizlendi ki batıl hurafe ve atalarının inancı yaşanmaya devam edilebilsin. Ayette ŞÜPHE DUYULMADAN RESULE İTAAT İMAN EMRİ, ALLAH’IN RESULÜNÜN TEBLİĞ ETTİĞİ KUR’AN AYETLERİNE İTAAT VE İMANDIR. Kur’an’da Allah özellikle Kitap Ehlini uyarıyor ve atalarınızın inancını bırakın, yalnız Kur’an’ın ipine sarılın çünkü sizleri Kur’an’dan, vahyimden sorumlu tutuyorum diyordu. HATIRLATIRIM ALLAH’IN DOĞRU YOLUNDA GİDENLERİN, SADECE ALLAH’IN RESULÜNÜN TEBLİĞ ETTİĞİ VE ŞÜPHE DUYULMADAN İNANMAMIZ GEREKEN KUR’AN AYETLERİDİR. Peki bizler bu ayetin uyarılarını hayatımıza geçiriyormuyuz? Hiç sanmıyorum. Bu uyarının tam tersini yapan tüm iman edenlere Allah, Hucurat 16. Ayetinde, bakın nasıl uyarıyor.

Hucurat 16: DE Kİ: “ALLAH GÖKLERDE VE YERDE OLANLARI BİLMEKTEYKEN, SİZ DİNİNİZİ ALLAH’A MI ÖĞRETİYORSUNUZ!”  ALLAH HER ŞEYİ BİLENDİR. (Mehmet Okuyan)

Bakın Allah Resulüne, deki kullarıma diyerek yaptıkları yanlış konusunda nasıl uyarıyor. Allah göklerde ve yerde her şeyi biliyor. Ama sizler benim indirdiğim dini yaşamayıp, sanki yaşadığınız batıl din, gerçek din gibiymiş gibi DİNİNİZİ ALLAH’A ÖĞRETMEYE ÇALIŞIYORSUNUZ DİYOR. Lütfen bu uyarıyı dikkate alalım, yoksa hesap günü çok ama çok pişman oluruz. Bizler gerçekten Allah’a din öğretmeye çalışıyoruz hem de kendi uydurduğumuz dini, Allah’ın dini gibi anlatıyoruz. YÜCE RABBİMİZ BU BÜYÜK HATAMIZ KONUSUNDA BİZLERİ UYARIYOR. Uyarıyı dikkate alıp, batıl ve hurafeden uzak, yalnız Allah’ın ipine sarılana ne mutlu. Bizler bu konuda o kadar ileri gittik ki, Allah’ın dininin sınırlarının çizildiği Kur’an’ı yeterli görmüyor, detay sız ve açıklanmamış buluyor, yetmiyor atalarımızdan intikal eden rivayetlerle Resulünün adını kullanarak, Allah’ın dinini ellerimizle şekillendirip bu kaynaklar olmasaydı İslam dinini yaşayamazdık, Kur’an kapalı kalırdı diyebiliyoruz. ALLAH BU YAPILAN YANLIŞ KARŞISINDA, BANA BENİM DİNİMİ ÖĞRETMEYE ÇALIŞIYORSUNUZ DİYE KIZIYOR. Bu hatada devam edersek, hesap günü inanın bunun altından kalkamayız. Bu ayetin devamında, Allah’ın Resulüne iman edenlerin bir kısmının, bakın nasıl hatalar yaptığı örnekleri veriliyor.

Hucurat 17: ONLAR, MÜSLÜMAN OLMALARINI SENİN BAŞINA KAKIYORLAR. DE Kİ: “MÜSLÜMANLIĞINIZI BENİM BAŞIMA KAKMAYIN! DOĞRUYSANIZ BİLİN Kİ SİZE İMANI GÖSTERDİĞİ İÇİN ASLINDA, ALLAH SİZE İYİLİKTE BULUNMAKTADIR.” (Mehmet Okuyan)

Aslında bu ayet, bugün bizlere çok önemli bilgiler veriyor. Allah’ın Resulüne inanıp Müslüman olanların bir kısmı, sanki dinin sahibi Allah’ın Resulüymüş gibi, Müslüman olmalarını Allah’ın Resulünün başına kakarak, kendisinden iman etmelerinin karşılığını istiyor olmalılar ki, Allah’ta bunun yanlış olduğunu iman edenlere anlatabilmek için, Deki kullarıma diye bakın ne söylemesini istiyor. MÜSLÜMANLIĞINIZI BENİM BAŞIMA KAKMAYIN! DOĞRUYSANIZ BİLİN Kİ SİZE, NASIL İMAN EDİLECEĞİNİ GÖSTERDİĞİ İÇİN ASLINDA, ALLAH SİZE İYİLİKTE BULUNMAKTADIR”

Bu bilgiler aslında çok önemli yanlışlarımızı da açığa çıkarıyor. Bana sitem etmeyin diyor Allah’ın Resulü, sizler Allah’ın doğru yolundaysanız, yani sizlere tebliğ ettiğim vahye uyuyorsanız, Allah size yardım edecek iyilik ve güzellikler verecektir. Çünkü gerçek imanı doğru yolu size, ALLAH GÖSTERDİ MÜKAFATINIZIDA O VERECEKTİR DİYOR. Ama bizler öyle bir din yarattık ki kendimize, adeta Allah’a dinini öğretmeye çalıştık. Yardımı şefaati yalnız benden dileyin diye uyardığı halde Allah, ŞEFAATİ YARDIMI RESULÜNDEN, EDİNDİĞİMİZ VELİLERDEN, GAVSLARDAN İSTER, BEKLER OLDUK.

Bakara suresi 138. Ayetinde Allah bizlerin yaptığı o büyük yanlışımızı hatırlatmak adına bakın ne diyor. ”ALLAH’IN BOYASI  (İLE BOYANIN)! ALLAH’IN BOYASINDAN DAHA GÜZEL BOYASI OLAN KİMMİŞ! BİZ YALNIZCA O’NA KULLUK EDİCİLERİZ.” Bu uyarıyı Allah Rum suresi 30. Ayetinde açıklayarak, bizlerin yalnız Allah’a onun dinine yönelerek, onun çizdiği sınırlarda batıl ve hurafeden uzak İslam’ı Allah’ın koyduğu hükümlerle yaşayarak, yalnız Allah’a kulluk etmemizi emrediyor. Ne yazık ki bizler Allah’ın yanında edindiğimiz Velilere de kulluk etmekte bir sakınca görmüyor, Allah’ın boyası ile değil batılın boyasıyla boyanarak, Allah’ın dinini yaşadığımızı zannediyoruz.

Evet dostlarım, bu hataları bizler her geçen gün artırarak devam ettiriyor ve ÇOK ÜZGÜM AMA BİZLER, MEZHEPLERİN YANLIŞ İNANÇLARINI, İSLAM DİNİ DİYE ALLAH’A ÖĞRETMEYE ÇALIŞIYORUZ. Tabi Allah bu hatalarımızdan dolayı dualarımıza karşılık vermiyor.  İslam toplumunun içler acısı durumunun nedenini, sanırım anlamışsınızdır. Dilerim Kur’an gerçeklerinin farkında olabilen, Allah’a din öğretmeye çalışmak yerine, ALLAH’IN BOYASI İLE BOYANIP ONUN DİNİNE, ŞERİATINA UYAN TABİ OLAN, ALLAH’IN AZINLIK HALİS KULLARINDAN OLURUZ.

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

HACER ÜL ESVED TAŞI VE GERÇEKLER.

Bugünkü yazımın konusu, Kâbe yi tavaf ederken elle selamlanan ve kutsallığına inanılan, Hacer’ül Esved taşı hakkında olacaktır. Gelin önce geleneksel İslam’ın, bu konuda kabul ettiği rivayetlere ve inançlarına bakalım kısaca. Bakalım da batıla inandığımızda, bizleri nasıl aklın mantığın ötesinde akıl almaz şeylere nasıl inandırıldığımızı da farkında olalım. Konuyla ilgili erişebildiğim tüm rivayetleri yazıyorum. Ders alabilene ne mutlu. Allah onun için, emin olmadığın bilgilerin ardına düşmeyin, hesabını sorarım diye boşuna uyarmıyor. “RİVAYETE GÖRE, HZ. İBRAHİM, KÂBE’NİN İNŞASINI BİTİRDİKTEN SONRA, OĞLU İSMAİL İLE TAVAFA BAŞLANGIÇ SIRASINI BİLDİRMEK İÇİN: “İSMAİL, BANA BİR TAŞ GETİR DE TAVAFIN NEREDEN BAŞLAYACAĞINI İŞARET EDEYİM” DEDİ. HZ. İSMAİL DE CEBEL-İ KUBEYS’TEN BİR TAŞ ALIP BABASINA VERDİ. O DA TAVAFIN BAŞLAYACAĞI BUGÜNKÜ KÂBE’NİN KÖŞESİNE TAŞI KOYDU.” “RİVAYETE GÖRE İBRAHİM PEYGAMBERİMİZ, BU TAŞI KÂBE NİN KÖŞESİNE YERLEŞTİRMİŞTİR. EBU DAVUD’UN RİVAYET ETTİĞİ BİR HADİSE GÖRE,

İSLAM DİNİNDE, HAREMLİK SELAMLIK VAR MIDIR?

Değerli din kardeşlerim, bizler Kur’an ayetlerini eğer, Allah’ın örnek verdiği diğer ayetlerinden yardım alarak anlamaya çalışmaz da geleneğin, rivayetlerin ve Mezheplerin dayattığı beşeri fıkıh inancının etkisiyle anlamaya çalışırsak, Allah’ın istediğini değil, kendi nefislerimizde yarattığımız dini yaşamış oluruz. Bugünkü makalemin konusu  İSLAM DİNİNDE, HAREMLİK SELAMLIK VAR MIDIR  ve bir kadın evli olmadığı bir erkeklerle beraber aynı ortamda oturamaz mı, bu konuda sizleri Kur’an’ı rehber alarak, düşünmeye davet etmek istiyorum.  Günümüz Mezheplerin, beşeri FIKIH inancının öğretisine baktığımızda, bir kadın evli olmadığı başka bir erkekle aynı ortamda oturamaz, ya da toplu halde bulunamaz şeklinde anlatılır. Bunun detayına girmek istemiyorum, çünkü bizler için beşeri fikirler değil, Allah’ın bizleri sorumlu tutacağına hükmettiği Kur’an önemlidir. Bu konudaki Kur’an ayetlerine bakmadan önce, genel anlamda düşünelim.  Bir kadının yalnız başına dışarı çıkamayacağına dair, bir hüküm v

İSLAM DİNİNİN TEK KAYNAĞI KUR’AN’DIR. “KUR’AN, SÜNNET, İCMA, KIYAS, KONUSU.”

Herhangi bir konuyu daha iyi öğrenmek adına, araştırma yaptığımızda, birçok kaynaktan, kitaptan faydalanırız. Bunun sebebi öğrenmek istediğimiz konu hakkında, daha detaylı bilgi almak, farklı düşünce ve fikirlerden yararlanmaktır amaç. Araştırmalarımız sonucunda, kendimizce bir sonuca ulaşırız ve yine bulduğumuz verilere göre bir karar veririz, değerlendirme yaparız.  DEĞERLENDİRMEMİZDEKİ EN ÖNEMLİ ETKEN, ARAŞTIRDIĞIMIZ KONUNUN DEĞİŞMEZ, SABİT VERİLERİ ÜZERİNE OLUR.  Çünkü bizler bilgi sahibi olmak istediğimiz konunun, önce ana hatlarını öğreniriz. Bu bilgiler üzerine, araştırmalarımız sonucunda kararlarımızı veririz. Bu araştırmayı yaparken, güvenilir bilgi ve kaynaklardan özellikle faydalanırız. Din konusunda da aynı yolu izlememiz, elbette çok normal. Araştırıp, sormalıyız hatta birçok kitaplar okumalı, öğrenmek istediğimiz konu hakkında detaylı bilgi sahibi olmalıyız. Çünkü Allah ayetler üzerinde düşünmemizi, araştırıp sorgulayarak iman etmemizi ister.  Acaba araştırmalarımız