Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Yunus Suresi 69 Ve Araf 33. Ayetlerin, Dikkat Çekici Uyarıları.

  Bu makalemde sizlere, çok önemli bir ayeti hatırlatmak istiyorum. Eğer bizler Kur’an’da Allah’ın uyarılarını dikkate almayıp, Kur’an’ın onayını almayan, mezheplerin geleneksel fıkıh inancını yaşarsak, kaybedenlerin safında olacağımızı, lütfen unutmayalım.  Yunus sürtesi 69. Ayetinde Allah, çok önemli bir konuda bizlerin dikkatini çekiyor ve bakın ne diyor. Yunus 69:  De ki: “ALLAH HAKKINDA YALAN UYDURANLAR, ASLA KURTULUŞA ULAŞAMAZLAR.” (Bayraktar Bayraklı) Siz bu ayette geçen, Allah hakkında yalan uyduranlar sözünden ne anladınız? Demek ki Allah’ın bazı kulları, Allah’ın adını kullanarak, A llah söylemediği hüküm vermediği halde, bunlarda Allah’ın dininin emridir, ya da Allah’ın emridir diyenlere, ALLAH HAKKINDA YALAN SÖYLÜYORLAR DİYOR.  Bizlerde aramızda, herhangi bir arkadaşımız bize, söylemediğimiz bir sözü bize isnat edip, söyledi dese sanırım onunla tüm arkadaşlığımızı keseriz. İşte Allah’ta, ben hüküm vermediğim halde, kim bu Allah’ın emri ya da dinin em...

ENFAL SURESİ 1-41, HAŞR SURESİ 7. AYETLER. GANİMETİN DAĞITILMASI KONUSU.

  Bu makalemin konusu, Allah’ın Resulünün zamanında, savaşta elde edilen ganimetlerin nasıl dağılacağı ve bu konuda Allah, nasıl hükümler veriyor, bu konuyu gelin Kur’an’ın diğer ayetlerinden istifade ederek anlamaya çalışalım. Bu konuyu anlamaya çalışırken, lütfen o devrin geleneklerini, kanun ve kurallarını düşünerek, konuyu anlamaya çalışalım. Bazı kişiler Enfal suresi 1. Ayeti örnek gösterip, ganimetler Allah’a ve Resulüne aittir diyor, demek ki bu ve benzeri ayetleri Allah değil Elçisi yazmış Kur’an a diyerek, karşı çıkıyorlar. Önce ayeti yazalım, daha sonra ayeti Kur’an bütünlüğünde ve o günün şartlarında anlamaya çalışalım. ENFAL 1:  (Ey Muhammed!) Sana ganimetler hakkında soruyorlar. De ki: “GANİMETLER, ALLAH’A VE RESULÜNE AİTTİR. O HÂLDE, EĞER MÜMİNLER İSENİZ ALLAH’A KARŞI GELMEKTEN SAKININ, ARANIZI DÜZELTİN, ALLAH VE RESULÜNE İTAAT EDİN.” (Diyanet meali) Savaşta ganimet, ya da günümüz tabiriyle savaş tazminatı almak her zaman var olmuş bir gerçektir. Allah da bu konu...

HELALLEŞME KONUSUNU, KUR’AN MERKEZLİ BİRLİKTE DÜŞÜNELİM.

  İslam toplumunun geleneğinde,  HELALLEŞME  adı altında bir söylem çok kullanılır. Peki, bu kelimeyi hangi anlamda kullanırız? Kısaca şöyle diyebiliriz. Helalleşmek  İNSANLARIN BİRBİRLERİ ÜZERİNDEKİ HAKLARINI, KARŞILIKLI OLARAK HELÂL ETMELERİ .  Bu konuda Kur'an dan delil kanıt bulamayanlar, rivayet hadislerden örnek verirler. Lütfen unutmayalım, Allah'ın Resulü yürüyen Kur'an'dı, onun için Kur'an'ın onaylamadığı hiç bir sözü söylemeyeceğini de unutmayalım. Delimiz ve kanıtımız yalnız Kur'an olsun. Şunu önce söylemek isterim, bir insan hatasını görüp, karşısındakinden özür dilemesi, erdemliktir ama helalleşme konusu çok farklı.  Peki, bizlerin Allah katında geçerli olacak, böyle bir yetkisi, hakkı var mı?   BİR HARAMI, GÜNAHI BİZLER KENDİ ARAMIZDA HELAL YAPABİLİR MİYİZ, ALLAH’IN İZNİ OLMADAN.  Eğer bu dünyada imtihan olduğumuzu söylüyor ve her yaptıklarımızdan sorgulanacağımıza inanıyorsak, kendi kendimizi yargılayıp, temize çıkarıp hüküm vereme...

ENAM SURESİ 51-19. AYETLERİ GÖRMEZDEN GELİRSEK, PİŞMAN OLURUZ.

  Bizler öyle bir İslam yaşıyoruz ki, Allah’ın Kur’an da emrettiklerinin neredeyse tam tersini yaşadığımızın, farkında bile olamıyoruz. Çünkü Müslümanların Kur’an ile direk bağlantı kurmasını engellediler. Peki, ne dediler? Kur’an’ın tercümesi Kur’an değildir. Zaten sen okusan da Kur’an’ı anlayamazsın. Kur’an’ı Veli olanlar, âlimler anlar. Hâlbuki Allah yemin ederek, Kur’an’ı anlayasınız ve hiç kimseye muhtaç olmayasınız diye kolaylaştırdık diye, üstüne basa basa birçok kez Kur’an’da söylüyor. Ama bizlere yüce Rabbimize değil, edindiğimiz veli, alim dediğimiz kişilerin sözlerine inanmayı daha uygun gördük. Eğer bizler Kur’an’ı anlayamıyorsak okuduğumuzda ve Kur’an da bizim dilimize tam çevrilmiyorsa,  BU DURUMDA ALLAH BİZLERİ KUR’AN’DAN SORUMLU TUTMAZ, DEMEMİZ GEREKİRKEN, HİÇ DÜŞÜNMEDEN HER SÖYLENENİ KABUL ETMİŞİZ.  Onun için Allah düşün, aklını kullan ey kulum diyor. Eğer Müslümanlar olarak Kur’an’ı anladığımız dilden okumuş olsaydık, Allah’ın yemin ederek Kur’an’ı anlay...

ZÜMER SURESİ 32. AYET. ALLAH’A YALAN UYDURANDAN DAHA ZALİM KİM VARDIR?

  Allah Kur’an’ı bizlere bir rehber ve yol gösterici olsun diye indirdiğini söyler. Ayrıca son noktayı koyar ve  SİZLERİ KUR’AN’DAN YANİ VAHYİMDEN İMTİHAN EDİP, SORUMLU TUTACAĞINI AÇIKÇA BİLDİRİR.  Sizce Allah haşa bu sözlerinden vaz geçip, bizleri Kur’an’ın hiç bahsetmediği, detayları verilmemiş bilgilerden, hükümlerden de sorumlu tutar mı? Sanırım cevabınız elbette hayır olacaktır. Cevabımız hayır ise, lütfen bizlere yalnız Kur’an ile İslam yaşanmaz, Kur’an detay vermez özet bilgi verir, Allah’ın Resulünün de dinde hüküm koyma yetkisi vardır diyerek, Allah a iftira etmeyelim.  ÇÜNKÜ ALLAH KATINDA EN BÜYÜK GÜNAH, ALLAH SÖYLEMEDİ, HÜKÜM VERMEDİĞİ HALDE, BU ALLAH’IN/DİNİN EMRİDİR DEMEK, ALLAH’A İFTİRA ATMAKTIR.  Hangimiz Allah’a iftira atmak ister? Hiç birimiz elbette istemeyiz ama iftira atmamak içinde bizler, imanımızı bilinçli yaşamalıyız. Bilinçli olmak içinde Allah’ın birçok ayetinde uyardığı gibi, Kur’an’ı yani Allah’ın mesajlarını dikkatle düşünerek okumal...

KEHF SURESİ 103,104,105,106. AYETLERE KULAK VERMEZSEK, KAYBEDENLERDEN OLURUZ.

  Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayetler, Kehf suresi 103 ve devamındaki ayetler olacak. Bu ayetleri okuyan ve iman ettiğini söyleyen hiç kimse, nedense üzerine bu ayetleri hiç alınmıyor. Bu ayetlerde bahsedilenler bizler değiliz, Allah iman etmeyen kâfirlerden bahsediyor diyerek, ayetlerin üstünde bile durmadıklarını hatırlatmak isterim.  Önce ayetleri yazalım ve Kur’an bütünlüğünde, Allah bu ayetlerde kimlerden bahsediyor ve ne maksatla bu sözleri söylüyor, uyarıyor onu anlamaya çalışalım. Kehf 103-104-105-106:  DE  Kİ: “(YAPTIKLARI) İŞLER BAKIMINDAN EN ÇOK KAYBEDENLERİ SİZE BİLDİRELİM Mİ?  (BUNLAR) İYİ İŞLER YAPTIKLARINI SANDIKLARI HÂLDE, DÜNYA HAYATINDA ÇABALARI BOŞA GİDEN KİŞİLERDİR. İŞTE ONLAR, RABLERİNİN AYETLERİNİ VE O’NA KAVUŞMAYI İNKÂR EDEN, BU YÜZDEN İŞLERİ BOŞA GİDEN KİŞİLERDİR Kİ BİZ ONLAR İÇİN KIYAMET GÜNÜNDE HİÇBİR ÖLÇÜ (TERAZİ) TUTMAYACAĞIZ. İŞTE, İNKÂR ETTİKLERİ İÇİN, (AYRICA) AYETLERİMLE VE ELÇİLERİMLE ALAY E...

RESULE AİT OLDUĞU İDDİA EDİLEN HADİSLERE, BAKIŞ AÇIMIZ NASIL OLMALIDIR?

  Sizlere şöyle bir soru sorsam, nasıl cevap verirdiniz.  İSLAM’I YAŞARKEN, KUR’AN AYETLERİNE GÜVENDİĞİMİZ GİBİ, ALLAH’IN RESULÜNE AİT OLDUĞU İDDİA EDİLEN, RİVAYET HADİSLERE DE ŞÜPHE DUYMADAN GÜVENEBİLİR MİYİZ?  Ne dersiniz? Eğer evet güvenebiliriz diyorsanız, sizlere tekrar bir soru daha sormak isterim. Allah, yalnız Kur’an’ın ipine sarılın, çünkü sizleri Kur’an’dan sorumlu tutuyorum, sakın emin olmadığınız bilgilerin/sözlerin/hadislerin peşine düşmeyin, hesabını sorarım dediği halde, aradan geçen 1400 sonra, günümüze rivayet yollarla ulaşan bilgilere, nasıl olurda hiç şüphe duymadan Kur’an gibi güveniriz. Eğer bunu yapıyorsak hatırlatırım, Rivayet hadisleri Kur’an ile eş değerde tutmuş oluruz ki, buda şirktir. Allah bu yanlışları yapanlara müşrik hatta kâfir diyor. Kâfir kelimesinin anlamı, Allah’a ve kitaplarına hiç inanmayanlara söylendiği gibi, iman ettikleri halde, imanlarının tam tersini yaşayanlara da Allah, kâfir oldular diyor. Kâfir kelimesi  ÖRTEN, İNKÂR E...