Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ağustos, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

FURKAN SURESİ 63. AYET VE BİZLERE VERDİĞİ DERSLER.

  Değerli din kardeşlerim, bugün sizlere Furkan suresi 63. ayeti hatırlatıp, sizleri üzerinde düşünmeye davet etmek istiyorum. Önce ayeti yazalım. Furkan 63:   RAHMAN’IN HAS KULLARI, YERYÜZÜNDE VAKAR VE TEVAZU İLE YÜRÜYEN KİMSELERDİR. CAHİLLER ONLARA LAF ATTIKLARI ZAMAN, “SELÂM!” DER (GEÇER)LER.  (Diyanet meali) Allah ayetinde, çok önemli üç konuyu bizlere hatırlatıyor ve üzerinde düşünmemizi istiyor. 1. Allah'ın gerçek, doğru yolda giden kulları kimlerdir? 2. Rabbin gerçek kulları nasıl davranırlar? 3. Cahiller yani Kötü niyetli, dar kafalı insanlar kimlerdir, nasıl davranırlar ve neden?  Gelin bu sorular üzerinde düşünelim ve ayetin bizlere neler anlatmak istediğini anlamaya çalışarak, günümüz gerçekleri ile karşılaştıralım. Allah'ın gerçek, halis kulları kimler olabilir. İşte bunu Kur’an bütünlüğünde önce düşünmeli ve ona göre davranmalıyız ki, Rabbin halis kulları olabilelim. Yoksa kendimizi kandırmaktan öte gidemeyiz, Allah korusun. Çünkü Allah Kur’an'da; " O HALD

BİZLER İSLAM’I KUR’AN DIŞI RİVAYETLERDEN, BÖYLE Mİ ANLAYIP YAŞAYACAĞIZ?

  Bir kardeşimiz yazıma verdiği cevabında, günümüze rivayet yolla ulaşan hadislerin İslam’ı yaş adına, olmazsa olmazını anlatmaya çalışırken, bakın nasıl bir cevap vermiş yazıma. “KUR’AN’IN BİR İNSAN ÜZERİNDE, NASIL UYGULANMASI GEREKTİĞİNİ PEYGAMBER ÖRNEKLİYOR, BIRAK 600 SAHİFELİK BİR KİTABI, İKİ SATIR YAZIYI ONLARCA İNSAN FARKLI ANLIYOR. SADECE TESETTÜRÜ YÜZLERCE PROF FARLI TANIMLIYOR. TESETTÜRÜN NASIL OLMASI GEREKTİĞİNİ, PEYGAMBER HANIMLARI ÜZERİNDEN İNSANLIĞA GÖSTERİYOR. KUR’AN’I İNGİLİZCEYE ÇEVİRİN, YÜZ TANE YABANCI PROFA OKUTUN, YÜZ ÇEŞİT İBADET TÜRÜ ÇIKACAKTIR. OYSA DÜNYANIN MİLYONLARCA CAMİSİNDE, İBADETLER AYNI YAPILIR. DÜNYANIN HER YERİNDE HUTBE VARDIR. DÜNYANIN HER YERİNDE AKŞAM NAMAZI ÜÇ REKATTIR. DÜNYANIN HER YERİNDE SÜNNET NAMAZLARI VARDIR. BU PEYGAMBERE İTAATTİR….” Bizler eğer Allah’a söz verip, Kur’an’ın tamamına iman eden bir Müslüman isek, asla hiçbir ayete uygun olmayan, aklın ve mantığın kabul etmediği hiçbir söze de inanmamalıyız, hiçbir ayeti de görmezden gelemeyiz.

EHLİ KİTABIN YAPTIĞI YANLIŞLARI, TEKRAR EDİYORUZ. MAİDE SURESİ 116-117. AYETLER.

  İslam Allah’a boyun eğmek, teslim olmak demektir. Onun yanında asla hiç kimseye teslim olamayız, boyun eğemeyiz. Bunu yapıyorsak, Allah’ın yanında onları da İLAH edinmiş oluruz. Yani Allah’tan başka hiç kimsenin sözlerine/hadislerine boyun eğmeyip, yalnız Kur’an’ın hükümlerine boyun eğeceğimiz anlamındadır.  Bizler inancımızı yaşarken, Ehli kitabın yaptığı yanlışları ne yazık ki tekrar ediyoruz. Hâlbuki aynı yanlışları yapmayalım diye Allah, onların hatalarından birçok örnekler vermiştir Kur’an’da. Fakat batıl ve ataların inancı içimizde çok baskın ki, Kur’an gerçeklerini fark eden ne yazık ki çok az.  İşin kötüsü sanki Allah, hiç uyarmamış gibi davranıyoruz. Ehli kitap, Allah’ın gönderdiği Elçileri kutsallaştırmış, sonunda hepsi Allah’ın oğlu, yani İLAH ilan edilmiştir.  Belki bizler Allah’ın Elçisine, İLAH yakıştırmasında bulunmadık, ama neredeyse daha ileri giderek, Allah’ın bu dünyayı, Hz. Muhammed için yarattığını söyleyebildik. Daha neler neler anlattık,  Kur’an’da Rabbimiz tek

BÖLÜNEN İSLAM TOPLUMLARININ, KENDİLERİNE VERDİĞİ İSİMLER VE EHLİ SÜNNET ANLAYIŞI.

  Allah Kur’an'da, geçmiş toplumların yaptığı yanlışları bizlere hatırlatıp, sakın dinde bölünenler gibi olmayın uyarısını yapmıştır. Kur’an’da Fussilet suresi 33. ayetinde söylediği gibi “ BEN, KESİNLİKLE MÜSLÜMANLARDANIM DİYENDEN DAHA GÜZEL SÖZLÜ KİM VARDIR ”   ayetini göz ardı edip, bununla yetinmeyip bizler kendimize başka isimler takıyorsak, dinde bölünmüş fırkalara, mezheplere hatta tarikatlara ayrılmış, Allah’ın yolundan sapanlardan olmuşuz demektir. Kur’an’a iman eden bir Müminin ismi  MÜSLÜMANDIR . Başka bir ismi yoktur. Müslüman kelimesinin anlamı, Allah’ın hükümlerine bağlı yalnız onun ipine bağlanan, batıl ve hurafeden uzak inancını yaşayan anlamındadır. Kendisine mezhep ya da cemaat, tarikat isimlerini de veriyorsa bir Müslüman , ALLAH’IN YANINDA O BEŞERİ KİŞİLERİN HÜKÜMLERİDE, DİNİN EMRİ GİBİ YAŞIYOR VE ALLAH’A ŞİRK KOŞUYOR DEMEKTİR . Hatırlatırım Allah’ın Resulü, ben sizi yalnız Kur’an ile uyarma görevi aldım diyor ayette. Lütfen bu gerçeğin farkında olalım. Bizler İ

KUR’AN’DA ALKOL VE KUMAR KONUSUNDA GEÇEN, AYETLER ÜZERİNDE BİRLİKTE DÜŞÜNELİM.

  Değerli dostlarım, bu makalemde sizlerin üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu, Kur’an’da  ALKOL VE KUMAR  konusunda geçen ayetleri, Kur’an bütünlüğünde düşünmeye davet etmek istiyorum. Bizler geleneğin ve mezheplerin öğretisiyle ayetleri anlamaya çalıştığımız için, kendimizce kelimelere farklı anlamlar verip, Allah’ın bizlere anlatmaya çalıştığından, farklı anlamlar yüklüyoruz ayetlere. Konumuzla ilgili önce iki ayeti hatırlatmak istiyorum. Maide 90:  EY İNANANLAR! ALKOL, KUMAR, DİKİLİ TAŞLAR, FAL OKLARI ŞEYTAN İŞİ BİRER PİSLİKTİR. BUNLARDAN KAÇININIZ Kİ KURTULUŞA ERESİNİZ. (Bayraktar Bayraklı) Maide 91:   ŞEYTAN, İÇKİ VE KUMAR YOLUYLA ARANIZA YALNIZCA DÜŞMANLIK VE KİN SOKMAK, (DAHASI), SİZİ ALLAH’I HATIRLAMAKTAN VE SALÂT TAN (İBADETTEN) ALIKOYMAK İSTER. (ARTIK BUNLARDAN)  VAZGEÇTİNİZ DEĞİL Mİ?  (Mehmet Okuyan) Bu iki ayette bahsedilen iki konu üzerinde özellikle durmak istiyorum.  ALKOL VE KUMAR .  Allah bu ikisi içinde, dikkat ederseniz, bunlar haramdır deyip kestirip a

KALBİNİZDE KÖRLÜK OLUP OLMADIĞINI, HİÇ KONTROL ETTİNİZ Mİ?

  Bu makalemde sizleri, Kur’an’da geçen  KALPLERİN KÖR OLMASI  konusu üzerinde, düşünmenize vesile olmak istiyorum. Acaba bizlerinde kalbinde, imanımızı yaşarken herhangi bir körlük var mı, hiç düşündünüz mü? Bu konu ile ilgili bir ayeti hatırlayalım. Hac 46:  YERYÜZÜNDE GEZİP DOLAŞMADILAR MI Kİ, DÜŞÜNECEK KALPLERİ, İŞİTECEK KULAKLARI OLSUN? (DOLAŞTILAR, AMA İBRET ALMADILAR). ÇÜNKÜ GERÇEKTE GÖZLER DEĞİL, GÖĞÜSLERDEKİ KALPLER (KALP GÖZLERİ) KÖR OLUR. (Diyanet meali) Allah biz kullarını bakın nasıl uyarıyor. Yeryüzünde gezip dolaşmadılar mı, yani çevresine bakıp araştırıp sormadılar mı, düşünmediler mi?  GÖRDÜKLERİNDEN HİÇ Mİ ETKİLENİP, KALPLERİNDE BİR MUTLULUK, BİR HEYECAN OLUP, AKILLARINI BAŞLARINA GETİRMEDİLER DİYOR.  Şöyle sorabilirsiniz, kalp düşünme organı değil ki kalple düşünsün diyebilirsiniz. Evet, kalp düşünme organı değil, peki neden Allah kalbimizi sanki düşünme organımız gibi söylemiş olabilir? Çünkü düşünme organına bilgi toplayan, beyni etkileyen insanın duyu organlarıdır

SALAT’I GEREĞİ GİBİ YERİNE GETİRMEYİNCE, ORTAYA ÇIKAN SONUÇTA BÖYLE OLACAKTIR.

  Bir arkadaşımızın paylaştığı bir yazıdan sizlere alıntı yapmak ve üzerinde birlikte sizleri düşünmeye davet etmek istiyorum. İlk okuduğunuzda belki, çok haklı arkadaşımız diyebilirsiniz ama biraz düşündüğünüzde, hatta çevremizde yaşananlara baktığımızda, bir yerlerde sorun olduğunu fark edeceksiniz. Gelin bu arkadaşımızın paylaştığı sözleri önce yazalım, daha sonra birlikte Kur’an merkezli üzerinde düşünelim. Konu önemli onun için detaylı yazmak zorunda kaldım, lütfen sabırla sonuna kadar okuyunuz. “MALESEF ÜLKEMİZDE “NAMAZ OLMADANDA MÜSLÜMANLIK OLUR” ZİHNİYETİ ÇOK YAYILMIŞTIR. BU ÇOK YANLIŞ BİR ZİHNİYETTİR. NAMAZ DİNİN DİREĞİDİR. NAMAZI OLMAYANIN DİNİ YIKILIR. NAMAZ KILMAYAN İMANIN MÜRİVVETİNİ GÖREMEZ. İMAN NAMAZLA MEYVE VERİR. İNANAN BİR KİMSE MÜSLÜMAN OLDUĞUNU NAMAZLA ANLAR. NAMAZ YÜCE YARADAN’LA BULUŞMADIR.” Yazının en son cümlesinden başlamak istiyorum makaleme. Namaz yüce Yaradan’la buluşmadır diyor. Çok doğru, hatta o kadar doğru ki, salat/namaz Allah ile buluştuğumuz, onu tes