Ana içeriğe atla

BAKARA SURESİ 204. AYETTEN DERS ALMAZSAK, AYNI ACIYI TEKRAR YAŞARIZ.


Bu makalemde sizlere, öyle bir ayet hatırlatmak istiyorum ki, okuduğunuzda toplumu din adına aldatan,  insanları güzel sözlerle, gözyaşlarıyla kandıran bir zalim, vatan haini gelecek hemen aklınıza. Bu ve benzeri insanlar, toplumun içinde ne yazık ki sinsi bir şekilde yetişti, büyüdü ama toplum bunların gerçek yüzlerini ne yazık ki fark edemiyor. Çünkü bu zalimler, din tacirleri, BİZLERİN GENEL ÇOĞUNLUĞU, KUR’AN İLE ARAMIZA GİRDİLER, KUR’AN I SİZLER ANLAYAMAZSINIZ, KUR’AN I HERKES ANLAYAMAZ, BİZ ANLATIRIZ SİZLERE DİYEREK, BİZLERİ ALDATTILAR. Eğer bizler bizzat kendimiz anladığımız dilden Kur’an ı okumuş olsaydık, bu din tacirlerinin foyasını ortaya çıkartır, oyunlarına tuzaklarına düşmezdik. Onun için toplumun Kur’an ı anlamadan okuması için, ellerinden geleni yaptılar. Konumuz ile ilgili ayeti önce yazalım.

Bakara 204: İnsanlardan kimi de vardır ki, DÜNYA HAYATI HAKKINDAKİ SÖZLERİ SENİN HOŞUNA GİDER VE O KALBİNDEKİNE ALLAH'I ŞAHİT TUTAR. Hâlbuki O, İslâm düşmanlarının en yamanıdır. (Elmalı meali)

Sanırım bu zalim din düşmanının, kim olduğunu hemen anladınız. Evet yakın geçmişte, bu zalim insanlık düşmanı, toplum tarafından çok saygın bir insan olarak gösteriliyor ve kendisine HOCA EFENDİ diyerek önünde saygıyla eğiliyorlardı. Tabi bu insanın, toplumu din adına nasıl aldattığını bilen, Kur’an ile fark edebilen Müslümanlar elbette vardı. Ama toplumun büyük bir bölümünde, gerçek yüzlerinin anlaşılmadığını söylemek isterim. Hatta bu insana inanmayın, bunlar Allah ile aldatıcı zalimlerdir diyenlere, neler söylediklerini ve bu zalim insanı nasıl savunduklarını unutmak mümkün değil.

Bu İslam düşmanı, gerçekten de Allah ın dediği gibi, çok yaman ve insanlara gerektiğinde ne derece zalim olduğunu bizlere gösterdi. Müslüman ı Müslüman a öldürttü. AMACA ULAŞMAK İÇİN HER ŞEY MUBAHTIR DİYEREK, MÜSLÜMANLARI ADETA İKİYÜZLÜ YAPMAYA ÇALIŞTI. Bu kişinin konuşmalarını hatırlayınız lütfen, bu dünya ve ahiret ile ilgili konuşmalarına baktığınızda, ağzından bal akıyor gibi, bu şahsa güvenenlerin ağzı açık, çok hoşnut bir şekilde bu şahsı dinleyenleri hatırlayın. Gözyaşları sel olmuş, TOPLUMUN ADETA KALPLERİNE, NİŞAN ALDIĞI ZEHRİNİ AKITIRCASINA, Müslümanların dini duyguları ile oynuyor ve bir kısım toplumun bu sözler ve davranışlar çok hoşuna gidiyordu. 

Çok daha ilginci, toplumun Kur’an ile bağını kesen bu insanlar, öyle şeyler anlatıyorlardı ki, Allah ın Kur’an da tek kelime bile bahsetmediği, hatta Kur’an ın bahsettiğinin tam tersi sözleri, SANKİ DOĞRUYMUŞ VE ALLAH KATINDAN MIŞ GİBİ, BİRDE ALLAH I ŞAHİT GÖSTERİYORDU. Kur’an dan habersiz Müslümanlar, söylenenleri Allah katından zannederek, şüphe duymadan inanmakta bir kusur görmüyorlardı. Ne yazık ki toplumumuz hala bu yanlışı yapmaya devam ediyor. ÇÜNKÜ ESKİ YANLIŞ, BATIL BİLGİLER KUR’AN İLE GÜNCELLENMİYOR. Sen Kur’an ın MUHKEM ayetlerini anlayamazsın, onu veli insanlar anlar diyerek, veliler, şeyhler, din ulemaları edinmeye ve onların sözlerini sorgusuzca din adına kabul etmeye devam ediyoruz.  Hele bir gurup var ki, Kur’an ı anlamak, İslam ı doğru yaşamak istiyorsan, Risale-i Nur kitaplarını okuyacaksın diyerek, adeta Kur’an a şirk koşanları biliyorum. Bu arkadaşlarımızla bir arada olduğum bir zamanda, gelin önce Kur’an ı anlayarak okuyalım, Allah ne diyor bakalım, daha sonra bunları da okuyalım ki, doğruları anlayalım dediğimde, bana söyledikleri o sözü hiç unutamıyorum. Bana şunu söyleme cesaretini gösterdiler. “SEN KUR’AN I OKU, BİZİM KAYBEDECEK ZAMANIMIZ YOK.” Yorumunu sizlere bırakıyorum. 

Allah çok açık ve net ayetinde, sakın benden başka veliler edinip adı sıra gitmeyin, diye uyarısını Müslüman toplumlar olarak Kur’an dan alamadık, hayatımıza geçiremedik. Geçirebilmiş olsaydık, bu zalimlerin tuzağına asla düşmezdik. LÜTFEN ALLAH IN BİZLERE DERS OLSUN DİYE YAŞATTIĞI, AMA ŞÜKÜRLER OLSUN Kİ BİZLERİN YANINDA OLUP, BU ZALİMLERE BAŞARI NASİP ETMEDİĞİ İÇİN, ALLAH A ŞÜKRETMELİYİZ. Şükretmeliyiz ama bir daha aynı yanlışı yapmamak şartıyla. Aynı yanlışı yapmaya devam edersek, bir daha Allah ın yardımını, yanımızda bulamayabiliriz. Böylece Allah bizleri, ceza olsun diye, bu zalimlere muhtaç bırakabilir, ALLAH KORUSUN. Bakara suresi 204. ayetin devamında böyle insanların, yönetime geldiklerinde, bakın neler yapabileceğini, Allah şimdiden bizlere bildiriyor.

Bakara 205: İŞ BAŞINA GEÇTİ Mİ YERYÜZÜNDE BOZGUNCULUK ÇIKARMAK, ekini ve nesli helak etmek için koşar. Allah ise bozgunculuğu sevmez. (Elmalı meali)

Bakın bu din tacirleri, Allah ile toplumu aldatan din simsarcıları, toplumu yönetmeye geldiklerinde, toplum arasında bozgunculuk çıkaracaklarını, yani adaletsizce yöneteceklerini, yaşanan doğru bir düzeni yıkarak, neslin bozulması için ellerinden geleni yaparlar diyor.  Şükürler olsun Rabbimize ki, Allah bu zalimlere fırsat vermedi. Şükürler olsun ki, Allah biz günahkâr kullarına bir fırsat daha verdi. Lütfen bu fırsatı doğru kullanalım. Yoksa aynı fitneyle, zalimlerle tekrar karşılaşmamız sürpriz olmayacaktır.

Değerli din kardeşlerim. Lütfen Kur’an ı anladığımız dilden dikkatle, düşünerek okuyalım. Kendimize veliler, efendiler, şeyhle edinmeyelim. Allah bu konuda uyarıyor ve bizlere öyle bir örnek veriyor ki ayetinde, Allah ın yanında yardımcı veliler, dostlar edinenlerin akıbetinin, ne derece tehlikeli olduğunu, ancak düşünen, aklını kullananlar anlayacaktır. Lütfen ayet üzerinde dikkatle düşününüz.

Ankebut 41: ALLAH'TAN BAŞKA DOSTLAR/VELİLER EDİNENLERİN DURUMU, DİŞİ ÖRÜMCEĞİN DURUMU GİBİDİR. O, bir yuva edinir. Hâlbuki yuvaların en çürüğü şüphesiz dişi örümceğin yuvasıdır. Keşke bilselerdi! (Bayraktar Bayraklı)

Sizce Allah bu ayette, örümceğin evi ile Allah ın yanında güvenebileceğimiz, yardım isteyeceğimiz veli ve dostları neden yuva yapan örümceğe benzetiyor olabilir? Sanırım bu ayet uzun süre, gereği gibi anlaşılmamış olsa gerek. Bu ayeti ve veliler edinmenin tehlikesini anlayabilmemiz için, bu ayette örnek verilen örümceğin ve yaptığı evin özelliklerini tam olarak bilmemiz gerekir. Size örümcek ve evi konusunda edindiğim bilgileri paylaşıyorum ki, Allah ın bizleri bu konudaki uyarısı tam olarak anlaşılabilsin.

“Halk arasında ‘’ KARADUL ‘’ denilen özellikle dişi örümcek, kendisine sevgi ve dostlukla teslim olanları, ağına yaklaşanları, kullanıp yok eden tipik bir yaratıktır. Çiftleşmeden sonra eğer kaçamazsa, EŞİNİ DAHİ ÖLDÜREN DİŞİ ÖRÜMCEĞİN EVİ, EN YAKIN DOSTUNA BİLE BİR FELAKET YERİ OLDUĞU GİBİ, ORAYA GİREN SİNEKLER VE BÖCEKLER İÇİN DE ÖLÜM AĞIDIR. YANİ GÜVENSİZ BİR YERDİR. 

Canlı türleri genelde evlerini; sıcaktan, soğuktan, düşmanlardan ve her türlü zarardan korumak için inşa ederler. OYSA DİŞİ ÖRÜMCEK EVİNİ; YOK ETMEK, ZARAR VERMEK, EVİNE YANLIŞLIKLA UĞRAYANLARI DAHİ YEMEK İÇİN İNŞA EDER. Bu yüzden evlerin en güvenilmezi, örümceğin evidir. Dişi örümcek, cinsel ilişkiye girdikten sonra eğer kaçamazsa, kendi erkeğini de yemektedir. Bu yüzden dişi örümceğin evi bırakın başkalarını, kendi eşi için bile güvenilmezdir.”

Sanırım bu bilgilerden sonra, Allah ın yanında din ve iman adına güvenebileceğimiz hiçbir velinin, şeyhin, efendinin olmadığını çok açık bir şekilde, Allah ın ayetlerinden anladık. Eğer hala bu uyarılardan sonra dersler almayıp, aynı hataları yaparak, kendimize şüphe duymadan sorgusuzca, Allah dan başka veliler, dostlar edinip de, ardı sıra gidersek, Allah dan cezaların en büyüğüne çarptırılacağımızı lütfen unutmayalım.

Araf 3: Rabbinizden size indirilene uyun; O'NUN BERİSİNDEN BİRTAKIM VELİLERİN ARDINA DÜŞMEYİN. Siz ne kadar da az öğüt alıyorsunuz! (Yaşar Nuri meali)

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nahl Suresi 98. Ayet. Kovulmuş Şeytandan, Allah'a Sığınırım. "Her Müslümanın Dikkatle Okuyup Düşünmesi Gereken Bir Ayet."

Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, Nahl suresi 98. ayet olacaktır. Bu ayet öne sürülerek, Kur’an okumaya başlarken Allah,  EÛZÜBİLLÂHİMİNEŞŞEYTÂNİRRACÎM” , diye okumaya başlayın, emri veriyor diye anlatılır. Bu ayetin gerçek uyarısını, İslam toplumundan gizledikleri için, ne yazık ki Kur’an’ı okumaya başlamadan önce, Allah’ın ikazını yerine getirmediğimizden her okuyan yanlış anlıyor, neden mi? Her şeyin bir kuralı var, Kur’an’ı okumanın da elbette bir kuralı olmalı değil mi? Makalemi lütfen sonuna kadar okuyunuz. Gelin bu konu üzerinde önce ayeti yazalım, daha sonrada birlikte düşünelim. Nahl 98:   ŞİMDİ KUR’ÂN OKUMAK İSTEDİĞİN ZAMAN, ÖNCE O KOVULMUŞ ŞEYTANDAN ALLAH’A SIĞIN.  (Elmalı meali) Önce ayeti lütfen doğru anlayalım. Sizce Allah bu ayette, Kur’an’ı okumaya başlamadan önce, Eûzübillâhimineşşeytânirracîm” Yani, kovulmuş şeytanın şerrinden Allah’a sığınırım, diye başlayarak okuyun emrini mi veriyor? Bizler ne yazı...

Allah’ın Resulüne Verdiği Görev Yetki Ve Sorumluluk.

Bugün sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu, İslam toplumunun hala farkında olmadığı ve onun içindir ki, Allah ile aldatanların tuzağına rahatlıkla düşütüğü bir konu üzerinde düşünmenizi rica ediyorum. Sizce Allah Resulüne, nasıl bir görev verip yetkilendirmiştir? Şöyle demiş olabilir mi, Resulüm ben sana Kur'an'da ana başlıkları indiriyorum, detayına girmeden gönderiyorum. Sen kullarıma ayetlerimi açıklayıp, nasıl hayata geçireceklerini anlatırsın diyor olabilir mi? Yada şöylemi diyor. Sana verdiğim görevin tanımını izahını yapıyorum, sakın sana indirdiğimin sınırlarını aşma. Senin görevin sadece tebliğ etmek ve toplumu sana verdiğim ilim ve bilgelikle ikna edip, Kur'an'a davet etmektir mi diyor? Bu konuya geçmeden önce, Allah'ın Resulünün Kur’an'ı daha rahat tebliğ edebilmesi, sözlerinin dinlenmesi için, bakın Resulüne kesinlikle itaat edilmesini nasıl emrediyor.    Ali İmran 32:   ŞUNU DA SÖYLE: “ALLAH’A VE RESULE İTAAT EDİN.”EĞ...

İslam’ı Sorumlu Olduğumuz Kur’an’dan Öğrenmezsek, Sonucuda İşte Böyle Olur.

  Bizler hiç düşünmeden, sorgulamadan Kur’an’dan uzak öyle bir din yaşıyoruz ki, adeta Allah’ın kitabı Kuran’ı küçümsediğimizin farkında olmadığımız gibi,  yalnız Kur’an ile İslam’ı yaşayamayacağımıza inandırıldık. İman ettik dediğimiz Kur’an, bu düşünceye onay veriyor mu, hiç baktık mı? Elbette hiç bakmadık, hatta bakmaya teşebbüs bile etmemizi engelleyip, sen Kur’an’ı anlayamazsın senin ilmin ne ki, Arapça bir kelimenin bilmem kaç anlamı var, sen hangisinin olduğunu nereden bileceksin diyerek, aklın mantığın kabul etmeyeceği düşünceleri, her nedense kabul etmekte sakınca görmedik. Arapça olan Kur’an’a bunları söyleyenler, her ne hikmetse yine Arapça olan rivayet hadislere, neden bunları söylemediklerini hala fark edemediysek, Allah ile aldatılmaktan da asla kurtulamayız.  İSLAM’I SORUMLU OLDUĞUMUZ KUR’AN’DAN ÖĞRENMEZSEK, SONUCUDA İŞTE BÖYLE OLUR . Mezheplerin hatta cemaat ve tarikatların şekillendirdiği İslam inancımızda şu mantık ve Kur’an dışı inancı, her nedense...