Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Temmuz, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Allah’ın Kitabına, Adaletine Saygısızlık Yapmayalım. Pişman Oluruz.

Bizler inancımızı doğru yaşayabilmek adına, önce Kur’an ile bir bağ kuramadıysak yani anladığımız dilden Kur'an'ı okuyup, Allah'ın mesajını tebliğini tebliğ alamadıysak, onun vereceği ışıktan da asla faydalanamayız, en doğru yolu bulamayız. Allah bizlerin düşünmemizi ve aklımızı kullanarak, Kur’an'a iman etmemizi ister bizlerden. Bunu söyleyen Rabbimiz, bizlerin sorumlu olduğu, dinin anası olan MUHKEM ayetleri, sizce bizlerin aracısız anlayamayacağı, izah edilmemiş bir şekilde göndermiş olabilir mi?    Bu sorunun cevabını eğer Kur’an'dan öğrenemediysek, bizler daha baştan hataların en büyüğünü yapmış oluruz. Dinin sahibinin yalnız Allah olduğunu, hükmüne hiç kimseyi ortak etmeyeceğini, Allah kulları arasında tebliğden sonra elçisini bile aracı kabul etmeyip, kulum ile aramdan çekil diyorsa,  SİZCE KUR’AN'DAN SORUMLU TUTTUĞUNA HÜKMETTİĞİ MUHKEM AYETLERİ ALLAH, AÇIK OLMAYAN İZAHA MUHTAÇ BİR ŞEKİDE GÖNDERMİŞ OLABİLİR Mİ?  Ne yazık ki buna inanan...

CENNETİN ANAHTARINA SAHİP OLABİLMEK İSTİYORSAK........

Değerli dostlar, biz insanoğlu olarak bu dünyada, bir evimiz birde arabamız olmasını çok isteriz. Daha açıkçası iki anahtar peşinde koşarız yaşamımız boyunca. Çünkü o iki anahtarı almak, yaşantımızın kalitesini önemli ölçüde etkiler. Aslında bir anahtarın daha peşindeyizdir, bu dünya da kalıcı olmadığımızı hatırladığımızda, o anahtarın peşinden gitmenin, ona sahip olmanın hep kolay yollarını ararız,  DİĞER ANAHTARLARA SAHİP OLMAK İÇİN HARCADIĞIMIZ ÇABAYI, BU ANAHTARA SAHİP OLMAK İÇİN DE GÖSTERMEYİZ.  BU ANAHTAR ELBETTE, CENNETİN ANAHTARIDIR.  Fakat Dünyada edinmek istediğimiz diğer anahtarlar, genelde çok fazla ağır bastığı için, cennetin anahtarını hep birilerinden kolayca edineceğimize inandırıldığımızdan kolayı seçeriz, birilerine havale ederiz. Diğer anahtarların peşinden koşmaktan, o anahtarı elde etmek için çok zaman ayırmak, işimize pek gelmez her nedense.  Bir ev ya da araba almak istediğimizde bizler, çalışır çabalar ve alın terimizle kazandığımız parala...

RUHBANLIK GERÇEĞİNİ FARK EDEBİLMEK İÇİN, KUR'AN I DİKKATLE, DÜŞÜNEREK OKUYALIM.

Bugünkü makalemin konusu,  RUHBANLIK  üzerine olacaktır. Ruhban dediğimizde hepimizin aklına Yahudi ve genelde Hıristiyan inancında  DİN ADAMLARINA  verilen isim gelir aklımıza. Ruhban kelime anlamı olarak,  korkmak çekinmek anlamlarına gelir. Yani Allah'a karşı hata yapmamak adına, çok hassas davranan, itina gösteren kişiler anlamında,  DİN ADAMLARINA VERİLEN BİR İSİMDİR.  Yani toplum içinde, dini en iyi bilen, anlatan, yaşayan toplumu din adına yönlendiren kişiler sınıfıdır ruhbanlık. Elbette her Müslüman Allah'a karşı hata yapmaktan korkmalıdır, dikkat etmelidir ama bu davranışı kişiye üstünlük sağlamaz toplumda. Hemen kendimize soralım, Allah böyle bir sınıfın olmasına onay veriyor mu ve bu konularda neler söylüyor isterseniz önce ona bakalım, daha sonra üzerinde birlikte düşünelim.  Ama önce Allah'ın uyarısını hatırlatmak isterim. Allah güvenilecek veliniz yalnız benim, sakın kendinize veliler edinip, ardı sıra gitmeyin, yalnız...

Yunus Suresi 100. Ayet Bizlere Neler Anlatıyor?

Kur’an öyle bir rehber kitap ki, ona nasıl yaklaşırsanız, size niyetiniz nispetince cevaplar verir. Okuduğumuz okul dönemlerini hatırlayınız, aynı kitabı okumamıza rağmen, herkes farklı notlar alırdı. Peki, bu farklı notlar alışımız, acaba yalnız akıl kapasitemizle mi ilgiliydi dersiniz? Elbette hayır. Kimi arkadaşların ders çalışma niyeti dahi olmadan, zorla ders çalıştığını çok iyi bilirim. Daha açıkçası gönülsüz baktığımız her kitap, ya da herhangi bir işten tam verim almamız, ondan gereği gibi faydalanmamızda mümkün olmayacaktır. İşte Kur’an'a gönülsüz ve art niyetle bakan, Rabbin ne anlatmak istediğini anlamak yerine,  BATIL İNANÇLARINA DELİL ARAYANLARA,  elbette niyetleri ölçüsünce cevap verecektir. Bir örnek vermek istiyorum.    Bir arkadaşımız Kur’an'da,  ALLAH'IN İZNİ OLMADIKÇA KİMSE İMAN EDEMEZ DİYOR.  Madem Allah izin vermiyor, benim iman etmemde mümkün olamaz demiş. Bu durumda bende hiçbir şeyden sorumlu olamam şeklinde bir yaklaşımla, K...