Ana içeriğe atla

Bizler Allah’ın Güneşi Kur’an İle Beşeri Kitapları Karşılaştırırsak, Bataklıktan Asla Kurtulamayız, Battıkça Batarız.




                                                        


Biz Müslümanlar imanımızın temellerini, sorumlu olduğumuz Kur’an ile sağlamlaştırmayıp, bunlarda dinin emri dedikleri ve doğruluğundan asla emin olamayacağımız rivayetlerle oluşturduğumuz için, yanlış inancımızı ve yaşadıklarımızı savunurken de çok büyük hatalar yaptığımızın farkında olamıyoruz. Öyle örnekler veriyoruz ki rivayet inançlarımızı aklayabilmek için, adeta Kur’an’a inanılmaz saygısızlık yapıyoruz. Yine yayımladığım Say. Mehmet Okuyan’ın videosuna cevap veren bir kardeşimiz, bakın ona hitaben nasıl bir cevap vermiş.

“SİZ YETİYOR DİYORSUNUZ, EYVALLAH NE GÜZEL. PEKİ, YETEN KİTABI AÇIKLAYAN 30 CİLT TEFSİRİ NEDEN YAZDINIZ O ZAMAN? VERİN MEALİ HERKES İŞİNİ GÖRSÜN, OLMAZ MI? BİZİM 100 KÜSÜR MADDEDEN MÜTEŞEKKİL BİR ANAYASAMIZ VAR. AMA ONU AÇIKLAYAN ON BİRLERCE KANUN, BİR O KADAR YÖNETMELİK, GENELGE VS VAR. HEPSİ ANAYASAYA DAYANIYOR. ŞİMDİ BUNLARIN HEPSİNİ KALDIRALIM, BİZE ANAYASA YETER DİYEN KİMSEYE, BU İŞTEN MİLLET NE DER?”

Önce şunu hatırlatmak isterim. Rabbimiz Resulünün Kitap Ehline Kur’an’ı tebliğ ederken, onların kendi batıl inançlarını da yaşayabilmek için, Hz. Muhammed’den kendi inançlarını onaylayacak sözler, ayetlerde istemişlerdi. Bunu Kur’an’dan öğreniyoruz. Kitap Ehline karşı Rabbimiz kendilerine indirilen Kur’an’ın yeteceği konusunda nasıl uyarmıştı hatırlayalım. “KARŞILARINDA OKUNUP DURAN BIR KİTABI, SANA İNDİRMİŞ OLMAMIZ ONLARA YETMİYOR MU?” (Ankebut 51) Bu ayet hangi konuda uyarıyor sizce Kitap Ehlini? Aslında çok açık ama batılın etkisinde kalanlar, ne yazık ki gerçekleri Kabul etmekte zorlanıyorlar, tıpkı günümüzde biz Müslümanlarda olduğu gibi. SİZE İNDİRDİĞİM KUR’AN YETER DİYOR. Hatta ikaz edici ve uyarıcı ayetlerinde ne diyordu? “ALLAH'TAN DAHA İYİ KANUN KOYUCU OLABİLİR Mİ?” (Maide 50) “SÖZ BAKIMINDAN ALLAH'TAN DAHA DOĞRU KİM VARDIR!” (Nisa 87) Demek ki Kur’an’ın bizlere yeteceğini söyleyen Yüce Rabbimizmiş. O söylüyorsa doğrudur, buna inanmayanın güvenmeyenin zaten imanı, kalplerine yerleşmemiş demektir.

Gelelim arkadaşımızın söylediklerine. Önce güzel, size demek ki Kur'an yetiyor demiş ama devamında, madem yetiyor 30 ciltlik tefsiri neden yazdınız diyerek, demek ki size de yetmiyor ki ciltlerce kitap yazmışsınız diye de sitemde bulunuyor. Kur'an ile buluşamayana, Kur'an gerçeklerinden de söz etmek çok fayda etmeyecektir. yaşadığımız İslam o kadar Kur'an'dan uzak yaşanıyor ki, BU YANLIŞLIĞI ANLATMAK İÇİN DEĞİL 30 CİLT KİTAP YAZMAK, 60 CİLT YAZSANIZ FAYDA ETMEYECEKTİR. ÇÜNKÜ GÖZLERDE BATILIN, HURAFENİN PERDESİ VARSA, AKIL DEVRE DIŞIYSA, KUR'AN GERÇEKLERİNİ ANLATMAK, KABUL ETTİRMEK İNANIN ÇOK ZOR. Daha sonrada verdiği örnek çok ilginç. İnsanların kendilerini yönetecek çıkardığı beşeri kanunlarla, Kur’an’ı karşılaştırıyor. Peki bu karşılaştırma sizce normal miBİR TARAFTA EŞİ BENZERİ OLMAYAN RABBİMİZİN KANUNLARI, MESAJI, UYARILARI, DİĞER TARAFTA HER ZAMAN HATASI OLABİLECEK, ZAMAN GEÇTİKÇE YENİLERİ İLE DEĞİŞME İHTİYACI OLACAK BEŞERİ KANUNLAR. İnanın bu karşılaştırmayı yapmak bile Allah’ın kitabına şirk koşmaktır. Neden karşılaştıramayız biliyor musunuz? Karşılaştırma aynı değerde ölçüde olan şeyler arasında yapılır da ondan. Hatırlayınız Rabbimiz biz kullarına meydan okuyarak indirdiği Kur’an hakkında nasıl bir uyarıda bulunuyordu, birçok ayette hatırlayalım.

 “YOKSA “ONU UYDURDU” MU DİYORLAR? DE Kİ: “EĞER DOĞRU İSENİZ, ALLAH'TAN BAŞKA, GÜCÜNÜZÜN YETTİKLERİNİ ÇAĞIRINIZ DA, ONUN BENZERİ BİR SÛRE GETİRİNİZ.” (Yunus 38)

“KULUMUZA İNDİRDİKLERİMİZDEN ŞÜPHE İÇİNDEYSENİZ, ONUN (KUR’AN’IN) BENZERİ HERHANGİ BİR SURE GETİRİN! DOĞRUYSANIZ ALLAH’TAN BAŞKA ŞAHİTLERİNİZİ (YARDIMCILARINIZI) DA ÇAĞIRIN! (Bakara 23)

“YOKSA “KUR’AN’I KENDİSİ UYDURDU” MU DİYORLAR? DE Kİ: “EĞER DOĞRU SÖYLÜYORSANIZ ALLAH’TAN BAŞKA ÇAĞIRABİLDİĞİNİZ HERKESİ YARDIMA ÇAĞIRIN DA, SİZ DE ONUN GİBİ UYDURULMUŞ ON SÛRE GETİRİN!” (Hud 13)

Bu uyarıları okudunuz, bu ayetlerde Rabbimiz yalnız Kur’an ile benim dinimi yaşayamazsınız, Resulüm size gereken açıklamaları yapacak, benim ayetlerim gibi hadisler/sözler iletecek mi diyor, yoksa sakın onun dışında hiçbir söze/hadise uymayın YALNIZ KUR’AN’IN İPİNE SARILIN, SİZLERİ KUR’AN’DAN MI HESABA ÇEKECEĞİM DİYOR? Ne dersiniz, ayetler çok açık, Kur’an ile sakın hiçbir sözü/hadisi beşeri kitapları karşılaştırmayın mı diyor yoksa.

Kur’an tefsiri yazanların ne maksatla, niyetle yazdıklarını yalnız kendileri bilir, onlar hakkında yorum yapamam. Çünkü bir tefsire bakıyorsunuz, ayetleri mezhep rivayet inançlarına delil yaratacak şekilde, yani adeta ayetler tahrif edilerek yapılıyor, bir diğerine bakıyorsunuz yapılan yanlışları doğrultmaya çalışıyor. Doğru çaba gösterenlerden, Allah razı olsun. Ama şunu söylemek isterim, Rabbimiz YEMİN EDEREK birçok kez Kur’an’ı anlayalım ve hiç kimseye muhtaç olmayalım diye KOLAYLAŞTIRDIĞINI söylüyorsa ,Allah'ın kitabı Kur'an'ın tefsire yani açıklanmaya ihtiyacı yoktur. Allah kuluna, vahyini haşa iletemiyor mu? Kime inanacağınız size kalmış. Aslında Kur’an’a ve Rabbimize iman eden bir Müslüman, Zuhruf suresi 44. Ayetinde bizlere indirdiği Kur’an’dan, yani vahiyden sorumlu tutacağının hükmünü verdiyse, SİZCE ALLAH HAŞA SÖZÜNDEN DÖNER DE BAŞKA BİLGİLERDEN, KAYNAKLARDAN KUR’AN’IN HİÇ BAHSETMEDİĞİ KONULARDAN DA HESAP SORAR MI? Bu sorumun cevabını herkes kendisine vermelidir.

Tefsir kelime anlamı olarak, yorumlama yani anladığını kendi düşünceleri doğrultusuna söylemek demektir. Peki Kur’an için bunu yapma gereği var mı? Yani Kur’an açık ve anlaşılır değil mi? Sizce Allah her aklı başında kulunun anlamayacağı bir uyarı, ikaz rehber gönderip tüm kullarını sorumlu tutar mı? Sanırım hepimiz tutmaz diyeceksiniz. O zaman lütfen Kur’an’a kulak verelim, rivayetlere beşeri sözlere/hadislere değil. Rabbimiz özellikle bizlerin sorumlu olduğu ayetleri MUHKEM, yani şüphe duyulmayacak kadar açık gönderdiğini söylediği gibi, nice örnekler verip, AÇIKLADIĞINIDA SÖYLÜYOR. Hatta Kur’an’ı açıklamak bizim görevimizdir diyerek te, bu konuyu pekiştiriyor. Peki hala Allah’a haşa inanmamakta neden direniyor ve Kur'an açıkta ne kadar açık herkes anlayabilir mi, bakın devletin kanunlarını açıklayan onlarca kitap yazılmış diyerek, direk beşeri örneklerle nasıl olurda batıl, hurafe inançlarımızı aklamaya çalışırız, doğrusu hala bunu anlamakta zorlanıyorum. Sizce Kur’an’ı aklı başında bir kulu okuduğunda anlayamayacak olsa, Rabbimiz bu ayetleri arka arkaya indirir miydi?

“ANDOLSUN BİZ, KUR’AN’I DÜŞÜNÜP ÖĞÜT ALMAK İÇİN KOLAYLAŞTIRDIK. VAR MI DÜŞÜNÜP ÖĞÜT ALAN?” (Kamer 17)

“ANDOLSUN Kİ BİZ, KUR'AN'I DÜŞÜNÜP ÖĞÜT ALMAK İÇİN KOLAYLAŞTIRDIK. VAR MI DÜŞÜNÜP ÖĞÜT ALAN?” (Kamer 22)

“AND OLSUN Kİ, KURAN'I ÖĞÜT OLSUN DİYE KOLAYLAŞTIRDIK; ÖĞÜT ALAN YOK MUDUR?” (Kamer 32)

Bizlerin bu ve benzeri hataları yapmamızın nedeni Kur’an ile hiç buluşamadığımızı Rabbimizi ve onun Resulünü Kur’an’dan hiç tanıyamadığımızı gösteriyor. Batılın ve rivayetlerin etkisinden kurtulup kendisini Kur’an’a teslim edenler, inanın bu hataları asla yapmıyor. YAPANLAR BATILIN HURAFENİN ETKİSİNDE SÖYLÜYOR BU SÖZLERİ. Dilerim Kur’an gerçekleri ile buluşan, Allah’ın azınlık halis kulları arasında oluruz.

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İmtihanımızda, Kaybedenlerden Olmak İstemiyorsak.

  Allah Asr suresinde, iman ettiğini söyleyen kullarım, birbirine Hak olanı,  YANİ YALNIZ ALLAH KATINDAN GELENİ, KUR’AN’I TAVSİYE ETMEDİĞİ SURECE ZİYANDADIR  diyor. Çünkü hak olanın yalnız Allah katından geldiğini yine Kur’an’da bildiriyor. Bizler böylemi yapıyoruz? Rabbimiz iman ettiğini söyleyen kullarını uyarmak için,  “ONLARIN ÇOĞU ALLAH’A, ANCAK ORTAK/ŞİRK KOŞARAK İNANIRLAR”  diyerek, iman ettiğini zannedenlerin, nasıl büyük bir yanılgı içinde oldukları uyarısını yapıyor. Tabi bir başka ayetinde de kendisine  ŞİRK/ORTAK KOŞANIDA AFFETMEYECEĞİ  bilgisini veriyor. Peki, bizler böyle büyük hatalar yapıyor muyuz? İnancımızı Kur’an ile sorguladık mı? Gelin sorgulayalım. Bizler yalnız Allah’ın katından gelen HAK olan Kur’an’a mı iman ediyoruz? Yoksa yalnız Kur’an ile İslam yaşanmaz,  KUR’AN+RESULÜN SÜNNETİ+MEZHEP İMAMLARININ İCHATLARI ile birlikte  mi yaşanır diyoruz.  Eğer bunu söylüyorsak, Allah’ın uyardığı gibi...

Enam Suresi 38. Ayet. “Biz Kitapta Hiç Bir Şeyi Eksik Bırakmadık.”

Bizler Kur’an ayetlerini doğru anlamak istiyorsak, mutlaka yine Kur’an’ın açıklamalarından, verdiği örneklerden yola çıkarak, anlamanın yolunu yöntemini seçmeliyiz. Bu konuda bir örnek vermek istiyorum, önce ayeti yazalım daha sonra üstünde birlikte düşünelim. Enam 38:  Yeryüzünde gezen her türlü canlı ve (gökte) iki kanadıyla uçan her tür kuş, sizin gibi birer topluluktan başka bir şey değildir. BİZ KİTAP’TA HİÇBİR ŞEYİ EKSİK BIRAKMADIK. Sonunda hepsi Rablerinin huzuruna toplanıp getirilecekler. (Diyanet meali) Bu ayette geçen çok dikkat çekici bir cümle var.  BİZ KİTAP’TA HİÇBİR ŞEYİ EKSİK BIRAKMADIK . Sizce Allah, hangi kitaptan bahsediyor olabilir? Ne yazık ki geleneksel İslam anlayışı bu ayette geçen, bu cümleden çok rahatsız, onun içinde bu cümleye öyle bir anlam yüklüyorlar ki, ayette geçen bu cümlenin, neredeyse bizlere vermesi gereken anlamını alıp götürüyor. Siz ayeti okuduğunuzda ne anladınız? Yani Allah hangi kitapta, hiçbir eksik bırakmadığından bahsedi...

İslam’ı Sorumlu Olduğumuz Kur’an’dan Öğrenmezsek, Sonucuda İşte Böyle Olur.

  Bizler hiç düşünmeden, sorgulamadan Kur’an’dan uzak öyle bir din yaşıyoruz ki, adeta Allah’ın kitabı Kuran’ı küçümsediğimizin farkında olmadığımız gibi,  yalnız Kur’an ile İslam’ı yaşayamayacağımıza inandırıldık. İman ettik dediğimiz Kur’an, bu düşünceye onay veriyor mu, hiç baktık mı? Elbette hiç bakmadık, hatta bakmaya teşebbüs bile etmemizi engelleyip, sen Kur’an’ı anlayamazsın senin ilmin ne ki, Arapça bir kelimenin bilmem kaç anlamı var, sen hangisinin olduğunu nereden bileceksin diyerek, aklın mantığın kabul etmeyeceği düşünceleri, her nedense kabul etmekte sakınca görmedik. Arapça olan Kur’an’a bunları söyleyenler, her ne hikmetse yine Arapça olan rivayet hadislere, neden bunları söylemediklerini hala fark edemediysek, Allah ile aldatılmaktan da asla kurtulamayız.  İSLAM’I SORUMLU OLDUĞUMUZ KUR’AN’DAN ÖĞRENMEZSEK, SONUCUDA İŞTE BÖYLE OLUR . Mezheplerin hatta cemaat ve tarikatların şekillendirdiği İslam inancımızda şu mantık ve Kur’an dışı inancı, her nedense...