Ana içeriğe atla

Araf Suresi 179. Ayetin Uyarılarını Göz Ardı Etmeyelim, Yoksa Çok Pişman Oluruz.


 

Bizler Kur’an’ı rehber alarak, yalnız Allah’ın ipine sarılarak İslam’ı yaşamadığımız için, Allah’ın O nurlu kitabının ışığından, gereği gibi faydalanamıyoruz. Kur’an’da geçen ve bizleri aslında çok düşünmeye yönlendiren bir ayeti, sizlere hatırlatmak ve üzerinde düşünmenize vesile olmak istiyorum. Bakın Allah öyle kullarından bahsediyor ki, bunlar için cehennemi hazırladım diyor. Peki kim bunlar, iman etmeyen Allah, kitap bilmeyenler mi? Yoksa…., evet bu yoksanın cevabını aramayanlar, hesap günü pişman olanların safında olacaklardır. Ayeti hatırlayalım.

Araf 179: YEMİN OLSUN Kİ (AKIL EDEN) KALPLERİ OLMASINA RAĞMEN ANLAMAYAN, GÖZLERİ OLMASINA RAĞMEN GÖRMEYEN, KULAKLARI OLMASINA RAĞMEN DUYMAYAN, SADECE HAYVANLAR GİBİ, HATTA DAHA DA ŞAŞKIN BİR HÂLDE BULUNAN VE SONUNDA HABERSİZMİŞ GİBİ DAVRANAN PEK ÇOK CİN VE İNSANI CEHENNEM İÇİN HAZIRLAMIŞIZDIR. (Mehmet Okuyan meali)

BU AYETTEN ÇIKARACAĞIMIZ SONUÇ GERÇEĞE İTİBAR ETMEMEK, HAKİKATİ GÖRÜP DİNLEMEMEK, GÖRMEZDEN GELMEK “SEBEP”, CEHENNEME GİDİYOR OLMAK İSE “SONUÇ”TUR. Allah verdiği örneklerle, bizlerin aklımızı başımıza almamızı ve düşünerek batıla değil, yalnız Kur’an’ın ipine sarılarak İslam’ı yaşamamızı özellikle istiyor. Böyle yapmayanlar içinde cehennemi hazırladık diyor. Allah ayetinde çok önemli duyu, hissetme ve görme organlarımızdan bahsederek bakın ne diyor. Kalpleri olduğu halde, kalbinin hassasiyetini, özelliğini kullanmayanlardan bahsediyor. Demek ki insanın kalbi, bazı gerçekleri fark ediyor ve o duyguları beyne iletiyor. Beyinde kendisine verilen bilgiler ışığında değerlendirme yapıyor. Gözleri olup da, görme duyusunu kullanmayıp, apaçık gördükleri halde, nefsinin ve batıl inançlarının esiri olup, gerçeklere HAK OLAN BİLGİLERE KARŞI kör olanlardan bahsediyor. Yine bir insanın en önemli duyu organlarından olan kulakları olup da, bunlarla apaçık Kur’an gerçeklerini duydukları halde, ATALARININ İNANCINI YAŞAMAYA DEVAM ETMEK İÇİN duymazlık tan gelenlerden, gerçeklerin üstünü örtenlerden bahsederek, işte biz verdiğimiz bu özellikleri kullanmayan kullarımız için, cehennemi hazırladık diyor.  Bu ayeti Furkan suresi 44. ayet ile birlikte anlamalıyız. bakın Allah böyle kulları hakkında, Resulüne ne diyor.   YOKSA SEN BUNLARIN ÇOĞUNUN İŞİTTİKLERİNİ, AKLETTİKLERİNİ Mİ SANIYORSUN? ONLAR HAYVANLAR GİBİDİRLER, HATTA YOLCA, HAYVANLARDAN DA ŞAŞKINDIRLAR.” 

Allah’ın saydığı bu organların, insana has değerler olduğunu anlatmaya çalışıyor ayetinde ve bu gerçeklerin gereğini yerine getirmeyenler, hayvanlardan farksızdır, hatta onlardan daha aşağılıktır örneğini veriyor. Bu ayette anlatılmak istenen, bizlerin doğruyu bulabilmemiz için, Allah’ın bizlere verdiği bu özellikleri mutlaka kullanarak özgür irademizle, hiç kimsenin etkisi altında kalmadan yaşamamız gerektiği vurgulanıyor. BİZ İNSANLARIN HAYVANLARDAN FARKIMIZIN DÜŞÜNEREK, GÖREREK, DUYARAK VE DUYGULARIMIZLA HİSSEDEREK YAŞAMAK OLDUĞU ANLATILIYOR ve özelliklerimizi kullanmayanlarında, insan sayılamayacağını, hatta hayvandan daha beter olduğu uyarısı yapılıyor. HATIRLATIRIM BU UYARI, GERÇEK HAK OLAN ALLAH’IN VAHYİ İLE BULUŞTUĞU HALDE, SANKİ KÖR MÜŞ, SAĞIRMIŞ GİBİ HAREKET EDENLERDEN BAHSEDİYOR. Sanırım bunların kimler olduğunu anladınız.

Çok ilginçtir, Kur’an’a iman ettiğimizi söyleyen biz Müslümanlar olarak, genel çoğunluğumuz nelere inanıyoruz, hatırlayalım isterseniz. “Kur’an’ı herkes anlayamaz. Zaten akılla ayetleri anlayacağını söyleyen yanılır. Kur’an’da her bilgide zaten detaylı yoktur. İslam inancında her şey akılla anlaşılmaz. Kur’an’ı veli insanlar anlar.” Kur’an tam tersini onlarca ayetinde söylüyor, bizler gördüğümüz, duyduğumuz tebliğ aldığımız halde nelere inanıyoruz. Ondan sonrada, biz Kur’an’a iman eden Müslümanlarız diyoruz. Ama Allah böyle sözlere inananları nasıl tanımlıyordu, lütfen ayeti tekrar okuyalım ki, bunlara dikkat etmediğimizde, Allah’ın katında nasıl bir varlık olacağımızı hiç aklımızdan çıkarmayalım. Bu ayetteki uyarıları biraz daha açmak gerekirse, Allah bizleri bu dünyada imtihan için yarattığını söylüyor ve diyor ki, sizlere insanlara has çok değerli tespit edici, doğruyu eğriden ayırıcı organlar verdik. Bu organlarınızı kullandığınızda, doğruyu bulacak ve gerçekleri göreceksiniz. 

Bugün bizler bu ayetlerden, gereken dersi alıyor muyuz? Hiç sanmıyorum. Çünkü Allah sizleri Kur’an’dan sorumlu tutuyorum, biz her şeyi Kur’an’da sayıp döktük, eksik bırakmadık açıkladık, sakın emin olmadığınız bilgilerin ardına düşmeyin, veliler edinmeyin, çünkü güvenilecek yardım istenecek veliniz yalnız Allah dır, yalnız Kur’an’ın ipine sarılın dediği halde, ne yazık ki Allah’ın uyarılarını duymazlıktan geliyoruz. Tüm bu açık ayetleri gördüğümüz halde, yalnız Kur’an ile İslam yaşanmaz, velisi olmayan cennete gidemez, Kur’an’ı anlayamaz deme yanılgısına düşüyoruz. SANI VE HURAFE İNANÇLARIMIZI YAŞAMAYA DEVAM EDEBİLMEK İÇİN, ADETA SAĞIR OLDUK, APAÇIK AYETLERİ GÖRMEZDEN GELEREK KÖR OLDUK. ÖYLE OLUNCA DA KALPLER TAŞ KESİLDİ, HİSSETMEZ VE DUYMAZ, BEYİNLER DOĞRU DÜŞÜNEMEZ OLDU.   

Lütfen bu ayeti dikkatle okuyalım ve bu uyarıyı üzerimize alalım. Bu ikazlar Kitap Ehline yapılıyor diyerek kör ve sağır kesilmeyelim. Böyle yaparsak, Allah’ın gazabından bu dünyada kurtulamadığımız gibi, hesabın görüleceği o çetin günde, cehennemin kalıcısı oluruz. Günümüzde bu gerçeğin farkında olamayan, çok fazla Müslüman kardeşimiz var. Bizlere düşen din kardeşini, yalnız Allah’ın kelamı Kur’an ile uyarmaktır. Çünkü Allah kurtuluşa ereceklerin, bakın yalnız kimler olduğunu söylüyor.

Bakara 5: İşte onlar, RABLERİNDEN GELEN BİR HİDAYET ÜZEREDİRLER VE KURTULUŞA ERENLER DE ANCAK ONLARDIR. 

Allah’ın bu uyarısını görene, duyana ve kalbinde hissedene ne mutlu. Dilerim körlerin ve sağırların safında olmayan Allah’ın emrettiği gibi, Kur’an’ın sınırlarını aşmadan yalnız onun ipine sarılarak imanını hayatını yaşayan, Allah’ın azınlık sevgili kullarından oluruz.

Saygılarımla

Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KABEYİ İLK KİM YAPMIŞTIR?

Biz Müslümanlar her konuda olduğu gibi, Allah’ın emri Hac görevini yerine getirdiğimiz Kâbe nin, ne zaman ve kim tarafından yapıldığı konusunda bile, tam anlaşamıyor, Kur’an açıklamasına rağmen, Kur’an’ın bilgilerine inanacağımıza rivayetlerin etkisinde kalıyoruz. Televizyonlarda izlemişsinizdir, hatta kafanız da karışmıştır. Kâbe yi ilk yapanın, Hz. Âdem olduğu anlatılır. İlginçtir bu bilgilerin tamamı rivayetlerde geçer, sorumlu olduğumuz Kur’an’da tek kelime geçemez. Bakın bu konuda neler söyleniyor, önce bu rivayetlere göz atalım, daha sonra sorumlu olduğumuz Kur’an’dan gerçekleri öğrenelim. “İSLAM’DA GENEL GÖRÜŞ OLARAK KÂBE’NİN, İLK OLARAK HZ. ÂDEM TARAFINDAN YAPILDIĞI SÖYLENİR. ANCAK ONDAN GERİYE, SADECE TEMELLERİNİN KALDIĞI, SONRA HZ. ŞİT PEYGAMBER TARAFINDAN YENİDEN İNŞA EDİLDİĞİ VE NUH TUFANI SIRASINDA KUMLARA GÖMÜLDÜĞÜ ANLATILIR. DAHA SONRASINDA, KUR’AN’DA BELİRTİLDİĞİ ÜZERE, HZ İBRAHİM’İN ALLAH’IN EMRİ İLE KÂBE’NİN BULUNDUĞU YERE GİTTİĞİ VE KÂBE’NİN TEMELLERİNİ BULARAK, O

ÖLMÜŞLERİMİZE KUR’AN OKUMAK, KURBAN KESMEK DOĞRU MUDUR?

Sizce Kur’an ölmüşlerimize okunur mu, okunursa faydası olur mu? Bildiğiniz gibi günümüz İslam toplumunda, çok fazla kabul gören ve her ölen yakınlarımızın ardından Kur’an okuruz, ya da okuturuz. Kabir ziyaretlerinde görürsünüz, ölmüş kişinin mezarı başında ona Kur'an okurlar. Bu davranışımız ne kadar doğru. Gelin bu sorumuzu Kur’an'a soralım, bakalım ne cevap verecek. Allah Kur’an'ı neden ve ne amaçla indirdiğini, bakın nasıl açık bir şekilde bizlere bildiriyor. Yasin 70:   DİRİ OLANLARI UYARABİLSİN ve kâfirlere ceza hak olsun diye. ( Bayraktar Bayraklı) Fatır 22:  DİRİLER İLE ÖLÜLER DE BİR OLMAZ. Allah, dilediğine işittirir. SEN, KABİRDE BULUNANLARA İŞİTTİRECEK DEĞİLSİN. (Diyanet meali) Neml 80:  Bil ki SEN ÖLÜLERE İŞİTTİREMEZSİN, arkalarını dönüp giderlerken sağırlara da DAVETİ DUYURAMAZSIN. ( Diyanet vakfı) Aslında bu ayetleri okuyan ve iman ettiğini söyleyen bir Müslüman, Kur’an'ın yaşayan bizler için bir tebliğ, uyarı  HAKKIN YOLUNA DAVETİYE  olduğunu anlayacaktır

SALAT'IN BİR ANLAMININDA, NAMAZ OLMADIĞINI SÖYLEYEN KARDEŞLERİMİZE.

  Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu, Kur’an’da geçen SALAT kelimesi üzerinde olacak. Salat Allah’a dua etmek, toplumun birbirine destek olması ve bizlerin farsça namaz dediğimiz kıyam, rükû ve secde ile yapılan şekilsel bir dua ibadeti anlamlarına gelir. Bu makalemde üzerinde durmak istediğim konu, bazı arkadaşlarımızın kıyam, rükû ve secde ile yaptığımız ibadetin aslında, Kur'an'da geçmediğini iddia ettikleri konusu üzerinde olacak.  Her düşünceye saygılı olurda, hiç bir etki altında kalmadan, derinlemesine Kur’an ayetleri üzerinde düşünürsek, inanıyorum ki en doğru sonuca ulaşabiliriz. Eğer birbirimize saygısız tavırlar içinde olurda, bizim gibi inanmadığı için, karşımızdaki kişiyi dinsizlikle suçlarsak, daha baştan büyük hata yapmış oluruz.  ÖNCE ŞUNU ÇOK AÇIK BİR ŞEKİLDE, YAZIMIN BAŞINDA SÖYLEMEK İSTERİM. ŞU AN KILDIĞIMIZ NAMAZIN AYNISINI, DETAYLARINI KUR’AN’DA ARAMAYALIM, BULAMAYIZ. ÇÜNKÜ ALLAH BU ŞEKLİYLE, YANİ DETAYI İLE NAMAZI KUR’A