Ana içeriğe atla

BAKARA SURESİ 143. AYET. BİZLER ORTA YOLU İZLEYEN, BİR TOPLUM OLABİLDİK Mİ?


 

Değerli dostlarım, sizce biz Müslümanlar Allah’ın istediği doğru bir yol üzerinde, Allah’ın indirdiği İslam dinini yaşıyor muyuz? Yoksa Allah’ın dininin yalnız adımı kaldı inancımızda, ne dersiniz? ALLAH YEMİN EDEREK KOLAYLAŞTIRDIĞINI DİNİ, NE YAZIK Kİ ELLERİMİZLE ZORLAŞTIRDIK. Çünkü Allah’ın koyduğu sınırları tanımaz olduk. Atalarımızdan rivayet zinciri ile gelen bilgilerle Allah’ın dinini harmanlayarak, ellerimizle öyle bir din yarattık ki, neredeyse Allah ne emrediyorsa Kur’an’da, tam tersini Resulün adını kullanarak yeni bir din yarattık. Sanırım Allah’ın dininden bizlere yalnız adı yani İslam kaldı. Hâlbuki İSLAM kayıtsız şartsız TESLİMİYET anlamına gelir. Peki, kime teslimiyet? ELBETTE YALNIZ VE YALNIZ ALLAH’A, YANİ ONUN KİTABI KUR'AN'A. Allah'ın Resulü yalnız Allah'a ve onun indirdiği Kur'an'a teslim olduysa, Resulüde yalnız sizleri Kur'an ile uyarıyorum diyorsa Kur'an'da bizlere,  nasıl olurda Resulüde dinde hükümler koyar diyerek, kendimizi Resule ait olduğu iddia edilen rivayetlere teslim ederiz, doğrusu bunu anlayamıyorum.

Ne yazık ki bizler günümüzde, İslam'ı yaşarken yalnız Allah'a teslim olmuyoruz. Hatta diyoruz ki; “Yalnız Kur’an ile İslam yaşanmaz. Resulün rivayet hadisleri olmasaydı, Kur’an kapalı kalır anlaşılamazdı.” Bunlar yetmiyor mezhep imamlarının, Kur’an’da bahsedilmeyen konularda da, hükümler vereceğine dahi inanıyoruz. Ne yazık ki bizler imanımızı, yalnız Allah’a yani onun kitabı Kur’an’a teslim olarak yaşamıyoruz. Onun içinde İslam toplumunda, ne huzur var nede de adalet. Hâlbuki Allah bizlerin yalnız Kur’an’ın ipine sarılmamızı emretmiyor muydu? NE YAZIK Kİ ALLAH’I DUYAN İŞİTEN YOK BATIL VE RİVAYETLER GÖZLERİMİZİ KÖR ETMİŞ, KALPLERİMİZİ TAŞ KESMİŞ. Dini ellerimizle öyle zorlaştırdık ki, şimdide neyin HAK neyin BATIL olduğunu ayıramaz olduk. Bu yanlışımız toplumu, özellikle gençleri dinden soğutuyor. Çünkü mezheplerin ve tarikatların yaşadığı din toplumun gözünü korkuttu. Hâlbuki Allah, nasıl bir yol, şeriat izlemememizi istiyordu bizlerden hatırlayalım.

Bakara 143: İŞTE BÖYLECE, SİZ İNSANLARA ŞAHİT OLASINIZ RESULDE SİZE ŞAHİT OLSUN DİYE SİZİ AŞIRILIKLARDAN UZAK (ORTA YOLU İZLEYEN, ÖRNEK) BİR ÜMMET YAPTIK. BİZ BU YÖNELDİĞİN KIBLEYİ ÖZELLİKLE RESULE UYANLARLA SIRT ÇEVİRENLERİ AÇIKÇA AYIRT EDELİM DİYE BELİRLEDİK. BU, ALLAH’IN HİDAYET VERDİĞİ KİMSELERDEN BAŞKASINA ELBETTE AĞIR GELECEKTİR. ALLAH İMANINIZI ASLA ZAYİ EDECEK DEĞİLDİR. ÇÜNKÜ ALLAH İNSANLARA KARŞI ÇOK ŞEFKATLİ, ÇOK MERHAMETLİDİR. (Kur’an yolu Diyanet işleri meali)

Bakın Allah aşırılıktan uzak, yani orta yolu izleyen ÖRNEK bir toplum yaptık sizi diyor. Aşırılıktan uzak derken bunun sınırını kim çiziyordu? Elbette Allah, Kur’an’da belirliyor ve nasıl uyarıyordu hatırlayalım. Maide suresi 77. ayetinde “DE Kİ: “EY KİTAP EHLİ! DİNİNİZDE HAKSIZ YERE HADDİ AŞMAYINIZ” Diye uyarıyor. Maide suresi 87. ayetinde;  EY İMAN EDENLER, ALLAH'IN SİZİN İÇİN HELAL KILDIĞI GÜZEL ŞEYLERİ HARAM KILMAYIN VE HADDİ AŞMAYIN. ŞÜPHESİZ ALLAH, HADDİ AŞANLARI SEVMEZ.” Araf suresi 55. Ayetinde de uyarıda bulunuyor Rabbimiz ve bakın ne diyor. "RABBİNİZE ALÇAK GÖNÜLLÜCE VE İÇİN İÇİN DUA EDİN. ÇÜNKÜ O, HADDİ AŞANLARI SEVMEZ." Buna benzer birçok ayetten de anlıyoruz ki dinin sahibi Allah’tır ve onun sınırlarını belirleyende, onun kitabı Kur’an’dır. Kur’an’ın sınırlarını aşan, Allah’ın dininden uzaklaşmış demektir. Konumuzla ilgili bir ayet daha hatırlatmak istiyorum.

Maide 77: DE Kİ: “EY KİTAP EHLİ! HAKKIN DIŞINA ÇIKARAK DİNİNİZDE AŞIRI GİTMEYİN. DAHA ÖNCE SAPMIŞ, BİRÇOKLARINI DA SAPTIRMIŞ VE DÜMDÜZ YOLDAN DA ŞAŞMIŞ BİR MİLLETİN ARZU VE KEYİFLERİNE UYMAYIN.”  (Diyanet mali)

Bakara suresi 147. Ayetinde de Rabbimiz, HAK olanın hangi bilgiler olduğunu açıklıyor ve ne diyordu? “HAK GERÇEK OLAN, RABBİNDEN GELENDİR, BUNDA HİÇ TEREDDÜDÜN OLMASIN.” Ne yazık ki bizler hak ile batılı bir birine karıştırdık, şimdide hak ile batılı bir birinden ayıramaz olduk. Peki, Bakara suresi 143. Ayetinde bahsedilen, orta yolu izlememizi hangi kaynaktan öğrenmemiz gerekiyor? Aslında bu sorumuzun cevabı da çok açık. Madem Kur’an’ın sınırlarını aşmamız yasak, orta yolu da Kur’an’dan öğrenmemiz gerekir. Eğer onun sınırlarını aşarsak, Allah’ın dininden de uzaklaşmış oluruz. Günümüzde yaşanan İslam,  genel çoğunluk tarafından Kur’an’ı yeterli görmediği için,  ne yazık ki Rivayet hadislerden ya da mezheplerin öğretilerinden yaşanıyor ve böylece sınır tanımaz bir inanç yaşıyoruz. Hâlbuki Allah bizlerin, nereye sarılmamızı istiyor ve sorumlu tutuyordu? YALNIZ KUR’AN’IN İPİNE SARILIN, KUR’AN’DAN SORUMLUSUNUZ DİYORDU. Demek ki Kur’an’a iman ettim diyen her Müslüman, vahyin birer şahididir. Ayrıca Allah’ın Resulü ’de mahşer günü tüm iman edenlere şahit olacağını bu ayet bildiriyor. Peki, hangi konuda Allah’ın Resulü şahitlik yapacak? BİZLERE TEBLİĞ ETTİĞİ KUR’AN’IN SINIRLARINI AŞMADAN, HAYATIMIZA BATIL VE HURAFE SOKMADAN, ALLAH’IN İNDİRDİĞİ İSLAM’I YAŞAYTIP YAŞAMADIĞIMIZ KONUSUNDA ŞAHİTLİK YAPACAKNe yazık ki bizler orta yolu izlemek yerine öyle aşırı gittik ki, şimdide hak ile batıl bir birine karıştı. Allah’ın Resulü benim ümmetim, tebliğ ettiğim Kur’an’ın emrettiği İslam’ mı yaşadı, yoksa Kitap Ehli gibi atalarının rivayet inançları ile bir din mi yarattılar kendilerine, onun şahidi olacak. O çetin gün hep birlikte, gerçekleri göreceğiz. Geleceği bilen Rabbimiz, Allah’ın Resulünün şahitliğinde göreceği manzara karşısında, üzüntüsünü belirtmek için ne söyleyeceğini dahi şimdiden bizlere bildiriyor ve bakın ne diyecekmiş. “RESUL ŞÖYLE DİYECEKTİR: “EY RABBİM! KAVMİM BU KUR’AN’I TERK EDİLMİŞ HALDE, YALNIZ BIRAKTI.” Furkan 30

Ayetin devamında çok önemli bir konuya açıklık getiriyor Allah ve diyor ki Resulüne, senin yöneldiğin kıbleyi özellikle, Resule uyanlara sırt çevirenleri ayırt edebilmek için belirledik diyor. Peki, ne demek istiyor KIBLE kelimesiyle Allah? Bu ve benzeri kelimelere ayetin bahsetmediği bir anlam verirde, bakın namaz kılırken kıbleye dönerek namaz kılın diyor Allah bu ayet dersek, kendimizi aldatmış oluruz. Kıble izlenecek doğru yol yön demektir. Bu ayette Allah Resulüne, seni onların inandığı atalarının dininden uzak, yalnız Hak’tan gelen doğru bir yöne, yani indirdiğimiz vahyin İslam’ına yönlendirdik ki, HAK İLE BATILI YAŞAYANLAR APAÇIK ORTAYA ÇIKSIN DİYOR. Bu gerçekler, batıla sapmış olana ağır gelir diye de açıklama yapıyor.

Bizler Allah’ın indirdiği İslam dinini, orta yolundan saptırıp öyle zorlaştırdık ki, adeta erkeklerin sultasında bir din haline dönüştürdük. Allah’ın emretmediği, açıklamadığı detay vermediği öyle şeyler uydurup, Allah’ın şeriatı ilan edip, birde sanki Allah emriymiş gibi öyle kurallar koyduk ki, o beşeri kurallara uymayanları dinsiz bile ilan etmekten çekinmedik. Elbette bunun suçlusu bizleriz. Çünkü iman ettik dediğimiz Kur’an’ı neredeyse hiç anlayarak ve Allah’ın istediği gibi düşünerek okumadık. Böyle olunca da ne anlatıldıysa, Allah’ın emri zannettik, ALLAH İLE ALDATICILARIN TUZAĞINA DÜŞTÜK. Allah’ın dinini ellerimizle zorlaştırdık, hâlbuki Allah dinini birçok kez yemin ederek kolaylaştırdığını söylediği halde, Allah’a değil rivayetlere kulak verdik.

“ANDOLSUN BİZ, KUR’AN’I DÜŞÜNÜP ÖĞÜT ALMAK İÇİN KOLAYLAŞTIRDIK. VAR MI DÜŞÜNÜP ÖĞÜT ALAN?” (Kamer 17)

“ALLAH SİZİN İÇİN KOLAYLIK İSTER, ZORLUK İSTEMEZ.” (Bakara 185);

“O SİZİ SEÇTİ VE DİNDE SİZE BİR GÜÇLÜK YÜKLEMEDİ.” (Hac, 22/78),

‘‘ALLAH KİMSEYE GÜCÜNÜN ÜSTÜNDE SORUMLULUK YÜKLEMEZ’’ (Bakara, 286)

Dilerim bu hatamızın farkında olan ve HAKKA BATIL KARIŞTIRMADAN, ALLAH’IN İSTEDİĞİ KIBLEDE İMANINI YAŞAYAN, ALLAH’IN AZINLIK SEVGİLİ KULLARINDAN OLURUZ.

Saygılarımla

Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KABEYİ İLK KİM YAPMIŞTIR?

Biz Müslümanlar her konuda olduğu gibi, Allah’ın emri Hac görevini yerine getirdiğimiz Kâbe nin, ne zaman ve kim tarafından yapıldığı konusunda bile, tam anlaşamıyor, Kur’an açıklamasına rağmen, Kur’an’ın bilgilerine inanacağımıza rivayetlerin etkisinde kalıyoruz. Televizyonlarda izlemişsinizdir, hatta kafanız da karışmıştır. Kâbe yi ilk yapanın, Hz. Âdem olduğu anlatılır. İlginçtir bu bilgilerin tamamı rivayetlerde geçer, sorumlu olduğumuz Kur’an’da tek kelime geçemez. Bakın bu konuda neler söyleniyor, önce bu rivayetlere göz atalım, daha sonra sorumlu olduğumuz Kur’an’dan gerçekleri öğrenelim. “İSLAM’DA GENEL GÖRÜŞ OLARAK KÂBE’NİN, İLK OLARAK HZ. ÂDEM TARAFINDAN YAPILDIĞI SÖYLENİR. ANCAK ONDAN GERİYE, SADECE TEMELLERİNİN KALDIĞI, SONRA HZ. ŞİT PEYGAMBER TARAFINDAN YENİDEN İNŞA EDİLDİĞİ VE NUH TUFANI SIRASINDA KUMLARA GÖMÜLDÜĞÜ ANLATILIR. DAHA SONRASINDA, KUR’AN’DA BELİRTİLDİĞİ ÜZERE, HZ İBRAHİM’İN ALLAH’IN EMRİ İLE KÂBE’NİN BULUNDUĞU YERE GİTTİĞİ VE KÂBE’NİN TEMELLERİNİ BULARAK, O

ÖLMÜŞLERİMİZE KUR’AN OKUMAK, KURBAN KESMEK DOĞRU MUDUR?

Sizce Kur’an ölmüşlerimize okunur mu, okunursa faydası olur mu? Bildiğiniz gibi günümüz İslam toplumunda, çok fazla kabul gören ve her ölen yakınlarımızın ardından Kur’an okuruz, ya da okuturuz. Kabir ziyaretlerinde görürsünüz, ölmüş kişinin mezarı başında ona Kur'an okurlar. Bu davranışımız ne kadar doğru. Gelin bu sorumuzu Kur’an'a soralım, bakalım ne cevap verecek. Allah Kur’an'ı neden ve ne amaçla indirdiğini, bakın nasıl açık bir şekilde bizlere bildiriyor. Yasin 70:   DİRİ OLANLARI UYARABİLSİN ve kâfirlere ceza hak olsun diye. ( Bayraktar Bayraklı) Fatır 22:  DİRİLER İLE ÖLÜLER DE BİR OLMAZ. Allah, dilediğine işittirir. SEN, KABİRDE BULUNANLARA İŞİTTİRECEK DEĞİLSİN. (Diyanet meali) Neml 80:  Bil ki SEN ÖLÜLERE İŞİTTİREMEZSİN, arkalarını dönüp giderlerken sağırlara da DAVETİ DUYURAMAZSIN. ( Diyanet vakfı) Aslında bu ayetleri okuyan ve iman ettiğini söyleyen bir Müslüman, Kur’an'ın yaşayan bizler için bir tebliğ, uyarı  HAKKIN YOLUNA DAVETİYE  olduğunu anlayacaktır

SALAT'IN BİR ANLAMININDA, NAMAZ OLMADIĞINI SÖYLEYEN KARDEŞLERİMİZE.

  Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu, Kur’an’da geçen SALAT kelimesi üzerinde olacak. Salat Allah’a dua etmek, toplumun birbirine destek olması ve bizlerin farsça namaz dediğimiz kıyam, rükû ve secde ile yapılan şekilsel bir dua ibadeti anlamlarına gelir. Bu makalemde üzerinde durmak istediğim konu, bazı arkadaşlarımızın kıyam, rükû ve secde ile yaptığımız ibadetin aslında, Kur'an'da geçmediğini iddia ettikleri konusu üzerinde olacak.  Her düşünceye saygılı olurda, hiç bir etki altında kalmadan, derinlemesine Kur’an ayetleri üzerinde düşünürsek, inanıyorum ki en doğru sonuca ulaşabiliriz. Eğer birbirimize saygısız tavırlar içinde olurda, bizim gibi inanmadığı için, karşımızdaki kişiyi dinsizlikle suçlarsak, daha baştan büyük hata yapmış oluruz.  ÖNCE ŞUNU ÇOK AÇIK BİR ŞEKİLDE, YAZIMIN BAŞINDA SÖYLEMEK İSTERİM. ŞU AN KILDIĞIMIZ NAMAZIN AYNISINI, DETAYLARINI KUR’AN’DA ARAMAYALIM, BULAMAYIZ. ÇÜNKÜ ALLAH BU ŞEKLİYLE, YANİ DETAYI İLE NAMAZI KUR’A