Ana içeriğe atla

YUSUF SURESİ 40.AYET.”ALLAH ONLAR HAKKINDA, HİÇ BİR KANIT İNDİRMEMİŞTİR.”

 


Günümüz İslam anlayışında, öyle yanlış bilgilerin, sözlerin ardı sıra gidiyoruz ki, yaptıklarımızın doğru olup olmadığını, Kur’an’dan sorgulama gereği duymuyoruz. Eğer sorgulamış, araştırmış olsaydık, inanın ilk okuduğumuz ayetten bile, yaptığımız yanlışları fark edebilirdik. Bu makalemde sizlere hatırlatmak ve üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayette Allah, çok dikkat çekici bir cümleyle bizleri uyarıyor. Önce ayeti yazalım.

“O’NUN YANINDA NELERE KULLUK EDİYORSUNUZ? SADECE BİR TAKIM İSİMLERE Kİ, ADLARINI SİZ VE ATALARINIZ KOYMUŞTUR. ONLAR HAKKINDA ALLAH, HİÇBİR KANIT İNDİRMEMİŞTİR. HÜKÜM YALNIZ ALLAH’INDIR. O, yalnız ve yalnız kendisine kulluk etmenizi emretti. Eskimez ve pörsümez din işte budur. Ama insanların çokları bilmiyorlar.” (Yusuf 40)

Ayette dikkatinizi çeken uyarıyı lütfen dikkatle tekrar okuyalım, bakın ne diyor. SADECE BİR TAKIM İSİMLERE Kİ, ADLARINI SİZ VE ATALARINIZ KOYMUŞTUR. ONLAR HAKKINDA ALLAH, HİÇBİR KANIT İNDİRMEMİŞTİR.” Bugün din adına bizlere ÖYLE KİŞİLERDEN BAHSEDİLİP, öyle sözler söylüyor ve anlatıyorlar ki, Allah bu konularda Kur’an’da tek kelime bile bahsetmemiştir. Bu ayetten ‘de anlaşılıyor ki, ALLAH’IN KUR’AN’DA BAHSETMEDİĞİ HİÇ BİR ŞEY, DİNİN EMRİ, İSLAM DİNİNDE KANIT, DELİ OLAMAZ. Allah bizlerin dikkatini çekiyor ve diyor ki, Ey kullarım sizleri din adına ilgilendiren, sorumlu olduğunuz tek kitap Kur’an’dır. Ben sizlere Kur’an’da ne açıkladıysam, neyi izah ettiysem, neyi yasakladıysam, sizlerden istediğim onlardır. Bunun dışında sizlere bazı kişiler, şu kişi Allah dostudur diyor ve bu insanlar Kur’an’da Allah bahsetmemiş yok ama bunlarda Allah’ın, dinin emridir diyorlarsa, sakın onlara inanmayın diye uyarıyor ayette. Bu sözler onların atalarının, kendi uydurdukları sözleridir, inançlarıdır diye de açıklama yapıyor. Allah Kitap Ehlinin yanlışına örnek veriyor ki, bizler aynı yanlışları yapmayalım. Peki ders alıyor muyuz bu uyarılardan? Elbette hayır, hatta şunu söylüyoruz bir çok ayet için. Bu ayetler Kitap Ehline hitaben indirilmiştir, bizi bağlamaz.

Bizler buna benzer Allah’ın ayetlerine, gözlerimizi ne yazık ki kapatıyoruz. Kur’an’ın hüküm vermediği ama dinin emri dedikleri, Kur’an’ın asla onaylamadığı batıl hadisleri, tıpkı ayette verilen örnekte olduğu gibi, atalarımızdan rivayet yolla intikal ettiği şekliyle, bu hadis Allah’ın Resulünden diyerek, hiç sorgulamadan dinin emri kabul edip inanıyoruz. Bu hatayı yaparak kendimizi aldattığımız gibi, Allah’ın Resulüne ‘de iftira attığımızın farkında olamıyoruz. Bu sözler, bilgiler bizleri tahmin edemeyeceğimiz kadar yanlışlara götürüyor. Tabi Allah’ın verdiği cezalardan da kurtulamıyoruz. İslam toplumları olarak halimiz ortada.

Değerli din kardeşlerim, tekrar hatırlatmak istiyorum, Allah uyarısında ONLAR HAKKINDA ALLAH, HİÇBİR KANIT İNDİRMEMİŞTİR.” Diye bizleri uyarıyor ve ALLAH’IN YANINDA HİÇ BİR BEŞERE KULLUK EDEMEYECEĞİMİZİ BİLDİRİYORSA, BİZLER BU UYARILARA HALA, NASIL GÖZLERİMİZİ YUMARIZ VE VELİSİ OLMAYANIN VELİSİ ŞEYTANDIR DERİZ. Halbuki bir Müslümanın velisi, yalnız Allah olmalıdır ayetine iman etmiyor muyuz yoksa? Bu ayetten çok açık anlaşılıyor ki, ALLAH’IN KUR’AN’DA AÇIKÇA İNDİRMEDİĞİ BİR KANIT, DİNDE DELİL OLARAK ASLA KULLANILAMAZ. Lütfen Allah’ın Kur’an’da bahsetmediği hiçbir bilginin, sözün/hadisin ardı sıra gitmeyelim ve bu rivayetlerin din olmadığının artık farkında olalım.

Allah bir ayetinde hüküm verdiği konuda, asla bir başka ayetinde bunun tersini söylemez. Söylediğini iddia edenler, kelimelerin anlamını eğip bükenler, Allah’a iftira atanlardır. Lütfen onların sözlerine inanmayınız. Bu sözlerin ardı sıra giderseniz, mahşer günü inanın çok ama çok pişman olanların safında olursunuz. Allah bu ayetin sonunda eskimez, yıpranmaz, arı, duru, katıksız gerçek halis din işte budur diyerek, gerçek Allah’ın dinine, hiçbir beşerin ilave edemeyeceğini açıkça bildiriyor.

Allah yukarıdaki ayette ne diyor? “HÜKÜM YALNIZ ALLAH’IN’DIR”  Din adına hükmü yalnız ben veririm diyorsa Allah, nasıl olur din adına hüküm Resulü ya da bir başkasının da verebileceğini, yani dine ilaveler yapabileceğine inanırız. Buna inanırsak, Allah’ın yanında edindiğimiz velileri İlahlaştırmış oluruz. Buda şirktir. Bu kadar mı aklımızı yitirdik te, bunun farkında değiliz. Bu hükmü veren Yaradan, sizce daha sonra bu hükmünden vazgeçip, elçisini ya da bir başkasını, Kur’an’da hiç bahsedilmeyen konularda, dinde hüküm ortağı yapar mı? Bunu söylemek ve inanmak Kur’an’da çelişki yaratır, ayrıca Allah’a saygısızlıktır.

Karar sizlerin. Bir Müslüman’a düşen din kardeşini, yalnız Kur’an ile uyarmak olmalıdır. Gerisi kendisine kalmıştır. Hepimiz imtihandan geçiyoruz, lütfen unutmayalım Allah bizleri, yalnız Kur’an’dan imtihan ettiğini söylüyor. İsteyen Allah’a güvenir ve inanır, isteyen atalarının rivayet inançlarına inanır. İmtihan işte böyle bir şey. Tüm gerçekleri hesap günü hep birlikte göreceğiz.

Saygılarımla

Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KABEYİ İLK KİM YAPMIŞTIR?

Biz Müslümanlar her konuda olduğu gibi, Allah’ın emri Hac görevini yerine getirdiğimiz Kâbe nin, ne zaman ve kim tarafından yapıldığı konusunda bile, tam anlaşamıyor, Kur’an açıklamasına rağmen, Kur’an’ın bilgilerine inanacağımıza rivayetlerin etkisinde kalıyoruz. Televizyonlarda izlemişsinizdir, hatta kafanız da karışmıştır. Kâbe yi ilk yapanın, Hz. Âdem olduğu anlatılır. İlginçtir bu bilgilerin tamamı rivayetlerde geçer, sorumlu olduğumuz Kur’an’da tek kelime geçemez. Bakın bu konuda neler söyleniyor, önce bu rivayetlere göz atalım, daha sonra sorumlu olduğumuz Kur’an’dan gerçekleri öğrenelim. “İSLAM’DA GENEL GÖRÜŞ OLARAK KÂBE’NİN, İLK OLARAK HZ. ÂDEM TARAFINDAN YAPILDIĞI SÖYLENİR. ANCAK ONDAN GERİYE, SADECE TEMELLERİNİN KALDIĞI, SONRA HZ. ŞİT PEYGAMBER TARAFINDAN YENİDEN İNŞA EDİLDİĞİ VE NUH TUFANI SIRASINDA KUMLARA GÖMÜLDÜĞÜ ANLATILIR. DAHA SONRASINDA, KUR’AN’DA BELİRTİLDİĞİ ÜZERE, HZ İBRAHİM’İN ALLAH’IN EMRİ İLE KÂBE’NİN BULUNDUĞU YERE GİTTİĞİ VE KÂBE’NİN TEMELLERİNİ BULARAK, O

İmtihanımızda, Kaybedenlerden Olmak İstemiyorsak.

  Allah Asr suresinde, iman ettiğini söyleyen kullarım, birbirine Hak olanı,  YANİ YALNIZ ALLAH KATINDAN GELENİ, KUR’AN’I TAVSİYE ETMEDİĞİ SURECE ZİYANDADIR  diyor. Çünkü hak olanın yalnız Allah katından geldiğini yine Kur’an’da bildiriyor. Bizler böylemi yapıyoruz? Rabbimiz iman ettiğini söyleyen kullarını uyarmak için,  “ONLARIN ÇOĞU ALLAH’A, ANCAK ORTAK/ŞİRK KOŞARAK İNANIRLAR”  diyerek, iman ettiğini zannedenlerin, nasıl büyük bir yanılgı içinde oldukları uyarısını yapıyor. Tabi bir başka ayetinde de kendisine  ŞİRK/ORTAK KOŞANIDA AFFETMEYECEĞİ  bilgisini veriyor. Peki, bizler böyle büyük hatalar yapıyor muyuz? İnancımızı Kur’an ile sorguladık mı? Gelin sorgulayalım. Bizler yalnız Allah’ın katından gelen HAK olan Kur’an’a mı iman ediyoruz? Yoksa yalnız Kur’an ile İslam yaşanmaz,  KUR’AN+RESULÜN SÜNNETİ+MEZHEP İMAMLARININ İCHATLARI ile birlikte  mi yaşanır diyoruz.  Eğer bunu söylüyorsak, Allah’ın uyardığı gibi  ZİYANDAYIZ  yani kaybedenlerdeniz demektir. Allah ayetlerinde bizleri uy

ÖLMÜŞLERİMİZE KUR’AN OKUMAK, KURBAN KESMEK DOĞRU MUDUR?

Sizce Kur’an ölmüşlerimize okunur mu, okunursa faydası olur mu? Bildiğiniz gibi günümüz İslam toplumunda, çok fazla kabul gören ve her ölen yakınlarımızın ardından Kur’an okuruz, ya da okuturuz. Kabir ziyaretlerinde görürsünüz, ölmüş kişinin mezarı başında ona Kur'an okurlar. Bu davranışımız ne kadar doğru. Gelin bu sorumuzu Kur’an'a soralım, bakalım ne cevap verecek. Allah Kur’an'ı neden ve ne amaçla indirdiğini, bakın nasıl açık bir şekilde bizlere bildiriyor. Yasin 70:   DİRİ OLANLARI UYARABİLSİN ve kâfirlere ceza hak olsun diye. ( Bayraktar Bayraklı) Fatır 22:  DİRİLER İLE ÖLÜLER DE BİR OLMAZ. Allah, dilediğine işittirir. SEN, KABİRDE BULUNANLARA İŞİTTİRECEK DEĞİLSİN. (Diyanet meali) Neml 80:  Bil ki SEN ÖLÜLERE İŞİTTİREMEZSİN, arkalarını dönüp giderlerken sağırlara da DAVETİ DUYURAMAZSIN. ( Diyanet vakfı) Aslında bu ayetleri okuyan ve iman ettiğini söyleyen bir Müslüman, Kur’an'ın yaşayan bizler için bir tebliğ, uyarı  HAKKIN YOLUNA DAVETİYE  olduğunu anlayacaktır