Ana içeriğe atla

SAYIN NOUMAN ALİ KHAN’IN, KUR’AN SÖYLEMLERİ ÜZERİNE…

 



Bugünkü makalemde, sanal âlemde özellikle Amerika ve diğer ülkelerde tanınan ve bilinen, Nouman Ali Khan isimli bir gencin, İslam dini hakkında ki söylemlerinden örnekler verip, üzerinde sizleri düşünmeye davet etmek istiyorum. Çünkü bu düşünce ve inanç ülkemizde de kabul görüyor ama Sayın Ali Khan, bu sözleri ne maksatla söylüyor burası çok önemli. Bu kişi hakkında çok kısa bilgi vermem gerekirse, şunları söyleyebiliriz.

“1978 doğumlu, Nouman Ali Khan, Bayyinah Enstitüsünün kurucusu ve yönetim kurulu başkanı olmakla birlikte, enstitünün “Klasik Arapça’nın Temelleri” ve “Kutsal Kelâm” da dâhil olmak üzere bir kısım derslerinin ana okutmanıdır. Suudi Arabistan’ın Riyad şehrinde tamamladığı giriş seviyedeki eğitimi, onun Arapça çalışmalarının başlangıcıdır.”

İnternette bu ismi aradığınızda, konuşmalarının birçoğunu cazip bulabilir, hatta beğenebilirsiniz. Tabi önemli olan tüm düşünce ve söylemlerinin aynı çizgide olması önemlidir, ve söylediklerinin ne anlama geldiği de önemli. Gerçek düşüncelerini yalnız Allah bilir. Yoksa günümüzde de içimizden bazı kişilerin yaptığı gibi, güzel ve doğru bilgilerin arasına, eğer zehir enjekte ediliyorsa, söylenen doğru bilgilerinde bir hükmü olmayacaktır. Gerçek Müslüman, düşünen aklını Kur’an merkezli kullanandır. Bu kişinin bir söylemi üzerinde, önce durmak istiyorum. Çünkü bugün tüm İslam âleminin yaptığı bir yanlışa güzel bir örnek teşkil ediyor ve buna benzer söylemlere farklı anlamlar verilerek dine batıl, nifak sokmanın yolu açılıyor. Bakın Bu kişi nasıl bir söz söylemiş, tabi ne maksatla söylediğini Allah bilir. 

“ALLAH BİZE, SADECE MÜKEMMEL BİR KİTAP GÖNDERMEDİ, AYRICA BİZE KİTABI ÖĞRETMESİ İÇİN, MÜKEMMEL BİR ELÇİ GÖNDERDİ.”   Nouman Ali Khan.

Bu sözlerin detayına girmeden baktığınızda görünürde, söylenen sözler çok güzel, hepimizin kabul ettiği, hatta gönlünü okşayan sözler olduğunu görüyoruz. Ama bu düşünce günümüzde yanlış yollara çekiliyor ve farklı amaçlarda kullanılıyor. Ne yazık ki İslam toplumuna fitne sokmak ve dini kendi çıkarları doğrultusunda saptırmak isteyenler, Kur’an hakkında öyle cümleler kuruyorlar ki, toplum bu sözlerden tedirgin oluyor ve Kur’an ı kendisi bizzat anlamaya çalışmaktan, hata yaparım düşüncesiyle uzak duruyor. Çünkü Kur’an tek başına anlaşılamayan, birileri tarafından açıklanmaya muhtaç bir rehber kitap olduğu, toplum arasında kabul gören bir inanç haline getirildi. Düşünemediğimiz ise, HÂŞÂ Allah ın bizlere direk anlatamadığını, izah edemediğini, Allah ın Resulümü açıkladı diye kendimize sormuyoruz.  Gelin bu sözler üzerinde birlikte düşünelim, ama rehberimiz yalnız Kur’an olmalı. Bu sözü söylerken, Sayın Nouman Ali beyin, bu maksatla bu sözleri söylediğinden bahsetmiyorum, önce onu belirtmeliyim.

Düşünebiliyor musunuz Allah,  BİZLERE MÜKEMMEL EŞİ BENZERİ OLMAYAN BİR YOL GÖSTERİCİ REHBER, İMTİHAN OLACAĞIMIZI SÖYLEDİĞİ BİR NUR, IŞIK GÖNDERİYOR, AMA BU KİTABIN MUHKEM AYETLERİNİ BİZLER, OKUDUĞUMUZDA ANLAYAMIYORUZ, BİR ANLATANA, İZAH EDENE İHTİYAÇ DUYUYORUZHEMEN KENDİMİZE SORMAMIZ GEREKMEZ Mİ, NEDEN ALLAH AÇIKLAMAMIŞ? MADEM ALLAH KUR’AN DAN BİZLERİ HESABA ÇEKECEK, DETAYLI AÇIKLAMASI GEREKMEZ Mİ? Gelelim Allah ı Resulünün konumuna. Elbette O örnek insan Allah ın Resulü, Hz. Muhammed Kur’an ı tebliğ ederken, bir başka görevi daha vardı. Ehli kitaba ve Ümmilere yaptıkları yanlışları anlatmak, onlara izah etmek ve onları ikna etmek, yeni indirilen Kur’an ile onları uyarmak, onun en zor görevleri arasındaydı. Çünkü Ehli kitabın elinde bulunan, Allah ın daha önce gönderdiği kitaplarda, bazı konuları Allah nesh etmiş, yani hükmünü kaldırmıştı. Özellikle Ehli kitap bunları kabul etmiyor, itiraz ediyorlardı. İşte Allah ın Resulünün en önemli ve zor görevi de burada başlıyordu. Tüm bunları topluma anlatmak, izah etmek, açıklamak, kabul ettirmek Allah ın yeni gönderdiği Kur’an ın hükümlerine toplumu inanmaya davet etmekti görevi. RESULÜN KUR’AN I AÇIKLAMASINI, İZAH ETMESİNİ, ÖĞRETMESİNİ, BUNUN DIŞINDA BİR MANTIKLA ANLARSAK, KUR’AN IN YÜZLERCE AYETİNE GÖZLERİMİZİ VE KULAKLARIMIZI KAPATMIŞ OLURUZ. ALLAH AÇIKLAMADIĞI, DETAY VERMEDİĞİ BİR KİTAPTAN NASIL KULLARINI SORUMLU TUTAR?  Örnekler verelim ki, konu daha iyi anlaşılsın. 

“BİZ ONU OKUTTUĞUMUZ ZAMAN, ONUN OKUNUŞUNU TAKİP ET! SONRA ONU AÇIKLAMAK DA YALNIZ BİZE DÜŞER.” (Kıyame 18-19)

“Andolsun biz Kur an’ı, ÖĞÜT ALMAK İÇİN KOLAYLAŞTIRDIK. Öğüt alan yok mudur?”(Kamer 17) 

“Yemin olsun ki biz, KUR AN’I ÖĞÜT VE İBRET İÇİN KOLAYLAŞTIRDIK. Fakat düşünen mi var?” (Kamer 22)

“Andolsun ki biz size (gerekeni) AÇIK AÇIK BİLDİREN AYETLER İNDİRDİK.” ( Nur 34)

“Peki bunlar, Kur’an’ın anlamını İNCEDEN İNCEYE DÜŞÜNMÜYORLAR MI?” (Muhammed 24)

“Resule de düşen, AÇIK BİR TEBLİĞDEN BAŞKA ŞEY DEĞİLDİR.”(Ankebut 18)

“Artık sen öğüt ver! SEN ANCAK BIR ÖĞÜT VERICISIN. “(Gaşiye 21)

“Senin görevin SADECE TEBLİĞ ETMEKTİR. Hesap görmek ise bize aittir.”(Rad 40)

“Allah’tan ve O’nun âyetlerinden sonra, HANGİ SÖZE İNANACAKLAR?” (Casiye 6)

“Karşılarında okunup duran bir kitabı SANA INDIRMIŞ OLMAMIZ ONLARA YETMIYOR MU?” (Ankebut 51)

BİLEREK HAKKI BATIL İLE KARIŞTIRMAYIN, hakkı gizlemeyin. (Bakara 42)

“Hakkında BİLGİN BULUNMAYAN şeyin ardına düşme.”(İsra 36)

Tüm bu ayetleri okuduğunuzda anlaşılmayan, ALLAH IN ELÇİSİ TARAFINDAN AÇIKLANMAYA MUHTAÇ, AYETLERİ RESULÜN AÇIKLADIĞINI MI ANLADINIZ?  Bir an öyle anladığımızı düşünelim. O zaman yazdığım ayetlerin hiç birisinin, bir önemi bizler için yok demektir. Allah yemin ederek bu kitabı anlayalım ve hiç kimseye muhtaç olmayalım diye kolaylaştırdığını söyleyecek, ama bizler Allah katından indirilen bu NURU, bizler okuduğumuzda anlayamayız deme gafletinde bulunacağız. LÜTFEN ŞUNU UNUTMAYALIM. EĞER BİZLER KUR’AN I OKUDUĞUMUZDA ANLAYAMIYOR OLSAYDIK, ALLAH BU KİTAPTAN BİZLERİ ASLA SORUMLU TUTMAZDI. Böyle olsaydı Allah ın Resulü Kur’an ı, bizlerin anlayacağı şekilde kayda alıp, bizlere tebliğ etmez miydi? Bakın düşünce ve inanç yanlış olunca, nasıl mantıksız bir sonuç çıkıyor ortaya. Hatırlatırım Hz. Muhammed ALLAH IN ELÇİSİYDİ. ELÇİLER ANLAŞILMAYAN BİR KONUYU AÇIKLAYAN, İZAH EDEN DEĞİL, TAM TERSİNE BİREBİR NAKLEDEN, TEK KELİME BİLE EKLEMEDEN, TEBLİĞ EDENDİR. Batıl inançlarımızı aklayabilmek için, lütfen Kur’an ın onaylamadığı düşüncelerin ardına düşmeyelim. ALLAH IN RESULÜNÜ, DİNDE ALLAH IN ORTAĞI YAPMAYA ÇALIMAYALIM, BUNUN HESABINI VEREMEYİZ.

Diyelim ki bir an, Allah ın Resulünün hadisleri olmasaydı, Kur’an bugün anlaşılamazdı. Peki, hangi bilgilere göre günümüzde anlayacağız Kur’an ı, şuanda Allah ın Resulü aramızda yok ve ALLAH’IN RESULÜ SAĞLINDA KUR’AN DIŞINDAN, DİN ADINA TEK BİR BİLGİYİ YAZIYA GEÇİRMEMİŞ, KAYDA ALDIRMAMIŞ. ONUN İÇİN HADİSLER NAKLEDİLİRKEN, BİR RİVAYETE GÖRE DİYE BAŞLAR. VEFATINDAN YÜZLERCE YIL SONRA YAZILMAYA BAŞLANMIŞTIR. İKİNCİ, ÜÇÜNCÜ ŞAHISLARIN DUYUMLARIYLA HADİSLER NAKLEDİLİR. SİZCE BU YOL VE YÖNTEMLE BİZLERE ULAŞMIŞ BİLGİLERİN, DOĞRU OLMA ŞANSI NE KADARDIR? BUNU TARAFSIZ OLARAK DÜŞÜNEN, GERÇEKLERİ GÖRECEKTİR

Bunu söyleyince bazı kardeşlerimizin, Allah ın Resulü Kur’an ı yazdırdığı gibi hadislerini de yazdırmıştır diyorlar. Hatırlatırım Allah ın Resulü sağlığında önce izin verdiği ama daha sonra gördüğü yanlışlar nedeniyle, HADİS NAKLİNİ VE YAZIMINI YASAKLAMIŞTIR.  Çünkü Resulün söyledikleri, ilaveler ve nakleden kişinin anlayış ve düşünceleri ile şekillenerek, öyle yanlış sözlerle nakledildiğini görmüş ki Allah ın Resulü, bundan sonra benden, Kur’an dan başka hiçbir şey nakletmeyin demiştir. Allah ın Resulü bu yasağı, dört halife devrinde de devam etmiş ve bu dönemde de hadis nakletmek ve kayda almak yasaktı. Şöyle diyebilirsiniz, işinize geldiği zaman mı hadislerden örnek veriyorsunuz. Elbette hayır, önemli olan rivayet edilen hadisin, Kur’an dan onay alıp almadığı çok önemlidir.

Bu bilgiler ışığında düşündüğümüzde, Allah ın Resulü bizlerin Kur’an ı okuduğumuzda, anlayamayacağımızı düşünmüş olsaydı, sizce böylemi yapardı? Elbette hayır. Allah hem emin olmadığın bilginin ardına düşme hesap sorarım diyecek, hem de bizlerin emin olamayacağımız, her mezhebin hatta her nakleden kişinin düşünceleri karışmış olabilecek aynı konuda bir birinden farklı, rivayet ve sanı bilgiler ışığında mı Kur’an ı anlamamıza göz yumacak? Unutmayalım Allah, geleceği bilen ve ona göre önlem alandır. Böyle bir düşünceyi ve inancı, Rabbime isnat etmekten, yine yüce Rabbime sığınırım. LÜTFEN UNUTMAYALIM ALLAH, KURANI AÇIKLAMAK BİZİM GÖREVİMİZDİR DİYOR VE NİCE ÖRNEKLERLEDE AÇIKLADIĞINI, İZAH ETTİĞİNİ BİRÇOK AYETİNDE BİLDİRİYOR. KİME İNANACAĞINIZ SİZE KALMIŞ.

Allah bir ayetinde hükmünü veriyor ve ne diyordu? “SİZLERİ KUR’AN DAN SORUMLU TUTUYORUM.” Bu hükmü veren Rabbimize karşı, bizler nasıl olurda her okuyan ve düşünen aklı başında bir insanın, Kur’an ı okuduğunda bizlerin sorumlu olduğu MUHKEM ayetleri, anlayamayacağımızı söyleriz. BÖYLE BİR ADALETSİZLİĞİ, NASIL ALLAH A NİSPET EDERİZ?  Yazıma konu olan bu kişinin, iki çok önemli sözünü de sizlere nakletmek istiyorum ki, bahse konu kişiye haksızlık etmiş, yanlış anlaşılmalara neden olmuş olmayayım. 

“BAŞKALARINDAN BEKLEME, YALNIZCA ALLAH DAN BEKLE. Hak ettiğin neyse, onu Allah verecektir.”

“ALLAH IN KİTABINA GÖRE YAŞAMAK İSTİYORSAN, ÖNCELİKLE ALLAH IN KİTABINI ANLAMAN GEREK. Eğer iyi anlamıyorsan, iyi uygulayamazsın. Bu kitap bir dergi, bir makale veya blog gibi değildir. Kur’an ın hazinesine ulaşmak için, ona sadece göz gezdiremezsin. “ONLAR KUR’AN I DÜŞÜNMÜYORLAR MI”?”  (Nouman Ali Khan.)

Ne kadar güzel düşünceler, sözler. Biz Allah ın kulları olarak yardımı, şefaati, doğru yolu bulmayı beşerden edindiğimiz velilerden, şeyhlerden değil, yalnız Allah dan beklemeliyiz. Allah ın kitabına göre yaşamak istiyorsak, önce Allah ın kitabını anlamamız gerektiğini söylüyor. Buda çok doğru. Aynı kişinin, yazımın başında örnek verdiğim sözleri, günümüzde bazı kişilerin ekmeğine yağ sürecek gibi görünüyor ve yanlış anlaşılmalara neden olabiliyor. Hatta ne diyorlar? NE YANİ PEYGAMBERİMİZ POSTACIMIYDI. Elbette postacı değildi, ama Dinde Allah ın ortağı da olmayıp, Allah ın HAŞA açıklayamadığı ayetleri açıklayan ve izah edende değildi. Sözlerinin devamında, eğer Kur’an ı iyi anlayamıyorsak, iyi ve doğru uygulamamızda mümkün olamaz diyor. Ne kadar güzel ve doğru sözler. Unutmayalım lütfen Allah ın Resulü Kur’an ı farklı değil, kelimesi kelimesine aynı tebliğ etmiştir ümmetine, bunlarda anlaşılır ve Allah tarafından bizzat açıklanmıştır. ADI ÜSTÜNDE SORUMLU OLDUĞUMUZ DİNİN ANASI AYETLER, MUHKEMDİR DİYOR ALLAH. ÇÜNKÜ KUR’AN BİZZAT KENDİSİNİ ANLATAN, İZAH EDEN, AÇIKLAYAN EŞİ BENZERİ OLMAYAN BİR REHBERDİR, NURDUR. BU SÖZLER KUR’AN IN SÖZLERİDİR.

Hemen bu sözleri üzerinde düşünelim. Bizler okuduğumuzda Kur’an ı anlayamıyorsak ve de doğru anlamamız gerekiyorsa, günümüzde bizler kimin sözleriyle, hangi bilgiler ışığında Kur’an ı anlamalıyız diye bir soru geliyor akla. ŞU ANDA ALLAH IN RESULÜ ARAMIZDA OLMADIĞINA GÖRE, KİME GÜVENİP DE SORMALIYIZ, DANIŞMALIYIZ? İşte izlediğimiz yol yanlış olunca, yolumuzda böyle sonsuz çatallaşıyor. Doğruyu bulmak neredeyse imkânsız oluyor. 

Çok ilginçtir, herhangi bir konuda beşeri bir yazarın yazdığı kitapları okunduğunda anlaşılıyor, okullarda öğrenciler yetiştiriliyor, UZAKTAN EĞİTİMLE GENÇLER EĞİTİM ALIYOR ÖĞRETMENSİZ, ama Allah katından indirilen, eşi benzeri olmayan ve bizlere rehber olan bir NUR, okunduğunda herkes tarafından anlaşılamıyor, birilerine muhtaç oluyoruz öylemi? Bunu söylemekten ve inanmaktan RABBİME SIĞINIRIM. İşte topluma böyle tuzaklar kuruluyor ve kolaylıkla Allah ile aldatılabiliyor.

Sayın Nouman Ali, sözlerinin sonunda, aslında ilk söylenen sözlerinin, yanlış anlaşılmaya neden olabilecek bölümlerine, açıklık getiriyor bana göre. Bu kitap bir dergi, ya da makale değil, ona göz gezdirip geçiştirmek olmaz diyor ve sonunda, (“ONLAR KUR’AN I DÜŞÜNMÜYORLAR MI”?) diyerek,  Kur’an ayetleri üzerinde düşündüğümüzde, aklımızı kullandığımızda, Allah ın verdiği örnekleri ve bizlerin izlemesi gerektiği yolun anlaşılacağını açıkça söylüyor. 

Değerli din kardeşlerim. Şeytan ve yardakçıları insanlar, günümüzde çok güç kazanmış bir durumda, lütfen dikkatli olalım. Hayatımızda yapacağımız en küçük bir işte, günlerce düşünüyor, araştırmalar yaptıktan sonra karar veriyorsak, lütfen ebedi hayatımız içinde, aynı hassasiyeti gösterelim, yoksa O çetin gün pişman olanların safında oluruz.

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nahl Suresi 98. Ayet. Kovulmuş Şeytandan, Allah'a Sığınırım. "Her Müslümanın Dikkatle Okuyup Düşünmesi Gereken Bir Ayet."

Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, Nahl suresi 98. ayet olacaktır. Bu ayet öne sürülerek, Kur’an okumaya başlarken Allah,  EÛZÜBİLLÂHİMİNEŞŞEYTÂNİRRACÎM” , diye okumaya başlayın, emri veriyor diye anlatılır. Bu ayetin gerçek uyarısını, İslam toplumundan gizledikleri için, ne yazık ki Kur’an’ı okumaya başlamadan önce, Allah’ın ikazını yerine getirmediğimizden her okuyan yanlış anlıyor, neden mi? Her şeyin bir kuralı var, Kur’an’ı okumanın da elbette bir kuralı olmalı değil mi? Makalemi lütfen sonuna kadar okuyunuz. Gelin bu konu üzerinde önce ayeti yazalım, daha sonrada birlikte düşünelim. Nahl 98:   ŞİMDİ KUR’ÂN OKUMAK İSTEDİĞİN ZAMAN, ÖNCE O KOVULMUŞ ŞEYTANDAN ALLAH’A SIĞIN.  (Elmalı meali) Önce ayeti lütfen doğru anlayalım. Sizce Allah bu ayette, Kur’an’ı okumaya başlamadan önce, Eûzübillâhimineşşeytânirracîm” Yani, kovulmuş şeytanın şerrinden Allah’a sığınırım, diye başlayarak okuyun emrini mi veriyor? Bizler ne yazı...

Allah’ın Resulüne Verdiği Görev Yetki Ve Sorumluluk.

Bugün sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu, İslam toplumunun hala farkında olmadığı ve onun içindir ki, Allah ile aldatanların tuzağına rahatlıkla düşütüğü bir konu üzerinde düşünmenizi rica ediyorum. Sizce Allah Resulüne, nasıl bir görev verip yetkilendirmiştir? Şöyle demiş olabilir mi, Resulüm ben sana Kur'an'da ana başlıkları indiriyorum, detayına girmeden gönderiyorum. Sen kullarıma ayetlerimi açıklayıp, nasıl hayata geçireceklerini anlatırsın diyor olabilir mi? Yada şöylemi diyor. Sana verdiğim görevin tanımını izahını yapıyorum, sakın sana indirdiğimin sınırlarını aşma. Senin görevin sadece tebliğ etmek ve toplumu sana verdiğim ilim ve bilgelikle ikna edip, Kur'an'a davet etmektir mi diyor? Bu konuya geçmeden önce, Allah'ın Resulünün Kur’an'ı daha rahat tebliğ edebilmesi, sözlerinin dinlenmesi için, bakın Resulüne kesinlikle itaat edilmesini nasıl emrediyor.    Ali İmran 32:   ŞUNU DA SÖYLE: “ALLAH’A VE RESULE İTAAT EDİN.”EĞ...

İslam’ı Sorumlu Olduğumuz Kur’an’dan Öğrenmezsek, Sonucuda İşte Böyle Olur.

  Bizler hiç düşünmeden, sorgulamadan Kur’an’dan uzak öyle bir din yaşıyoruz ki, adeta Allah’ın kitabı Kuran’ı küçümsediğimizin farkında olmadığımız gibi,  yalnız Kur’an ile İslam’ı yaşayamayacağımıza inandırıldık. İman ettik dediğimiz Kur’an, bu düşünceye onay veriyor mu, hiç baktık mı? Elbette hiç bakmadık, hatta bakmaya teşebbüs bile etmemizi engelleyip, sen Kur’an’ı anlayamazsın senin ilmin ne ki, Arapça bir kelimenin bilmem kaç anlamı var, sen hangisinin olduğunu nereden bileceksin diyerek, aklın mantığın kabul etmeyeceği düşünceleri, her nedense kabul etmekte sakınca görmedik. Arapça olan Kur’an’a bunları söyleyenler, her ne hikmetse yine Arapça olan rivayet hadislere, neden bunları söylemediklerini hala fark edemediysek, Allah ile aldatılmaktan da asla kurtulamayız.  İSLAM’I SORUMLU OLDUĞUMUZ KUR’AN’DAN ÖĞRENMEZSEK, SONUCUDA İŞTE BÖYLE OLUR . Mezheplerin hatta cemaat ve tarikatların şekillendirdiği İslam inancımızda şu mantık ve Kur’an dışı inancı, her nedense...