Ana içeriğe atla

RİVAYET HADİSLERE SORGUSUZCA İNANMAK, İŞTE BU KADAR TEHLİKELİ. DİKKAT ÇEKİCİ BİR ÖRNEK.


 

Bizler günümüzde öyle bir İslam yaşıyoruz ki, HEM ALLAH’A HEMDE RESULÜNE, FARKINDA OLMADAN ÇOK BÜYÜK İFTİRALAR ATIYORUZ. Hangimiz böyle büyük bir günahın içinde olmak ister? Elbette hiç birimiz ama bu yanlışı yapmak istemiyorsak, önce Allah’ın Kur’an da ki mesajlarını, uyarılarını direk Allah’ın kitabı Kur’an’dan aracısız almalıyız. Yoksa bizleri Allah ile aldatanların tuzağına düşmekten, hiç kimse kurtaramaz.

Bu hafta Cuma namazında vaiz hoca, Allah’ın Resulüne ait olduğunu iddia ettiği bir rivayet hadisinden örnek verdi. Sizce yazacağım bu hadiste geçen konuları Allah söylemiş ve Resulü de ümmetine tebliğ etmiş olabilir mi?  Anlatılan hadis üzerinde, lütfen çok değil biraz düşelim. Gerçekten Allah böyle bir şey yapar mı, Allah’ın Resulü de böyle bir söz/hadis söylemiş olabilir mi?

“EĞER SİZ HİÇ GÜNAH İŞLEMESEYDİNİZ, ALLAH TEÂLÂ HAZRETLERİ SİZİ HELAK EDER VE YERİNİZE, GÜNAH İŞLEYECEK (FAKAT TÖVBELERİ SEBEBİYLE) MAĞFİRET EDECEĞİ  KİMSELER YARATIRDI.” [Müslim, Tevbe, 9, (2748); Tirmizî, Da’avât 105, (3533).]

Sanırım akıl tutulması ve aklın kullanılmaması, böyle sözleri insanlara söyletebiliyor ve inandırabiliyor. KUR’AN’IN İNDİRİLMESİNİN AMACI, İNSANLARIN GÜNAH TAN SAPKINLIKLARDAN, BATILDAN UZAK DURMASI İÇİN İNDİRİLDİ. O HALDE ALLAH IN VE RESULÜNÜN BU SÖZÜ SÖYLEDİĞİNE NASIL İNANIRIZ. Kur’an’ı çok değil, dikkatle anlayarak ve düşünerek bir kez okuyan bir Müslüman, böyle bir şeyi ne Allah’ın söylediğine ve yapacağına, nede Resulün bu sözü ümmetine söylediğine asla inanmaz. BATILI VE RİVAYETLERİ DİN DİYE TOPLUMA BU ŞEKİLDE ANLATIRSAK, ÖNCE ALLAH IN ADALET ANLAYIŞINI YANLIŞ ANLAYACAĞIMIZ GİBİ, ALLAH’IN RESULÜNÜDE YANLIŞ TANIMIŞ, YANLIŞ ÖRNEK ALMIŞ OLURUZ. Hatırlayınız Allah Resulünü bizlere, örnek gösteriyor du Kur’an da. Doğru olması mümkün olmayan rivayet hadisler, işte böyle tehlike saçıyor topluma. Ama Diyanet gibi bir kurum bu yanlışı yapıyorsa, cemaat ve tarikatlardan ne beklenir, onlar neler anlatır, doğrusu düşünmek bile istemiyorum.

Bu ve benzeri Kur’an’a asla uymayan, Kur’an’ın onayından geçmeyen rivayet hadisler, TOPLUMU GÜNAH İŞLEMEYE YÖNLENDİRİR. Hatta günah işlemekten korkmayan,  sıkma canını gönlünce günah işle Allah affeder zihniyeti, bugün Müslüman toplumlarını ne hale getirdiğini hepimiz görüyor ve üzülüyoruz. Hatta çok daha kolayını bulmuşuz ve daha da ileri giderek diyoruz ki, Allah BÜYÜK GÜNAH İŞLEMEZSENİZ DİĞERLERİNİN ÜSTÜNÜ ÖRTERİM, affederim dediği halde, adeta korkma Allah’ın affetmediği O büyük günahı da, Allah’ın Resulünün şefaati ile O bağışlayacak diyebiliyoruz. Rivayet edilen hadise bakar mısınız lütfen, bunu Allah’ın Resulü söylemesi mümkün mü Kur’an a göre. “BENİM ŞEFAATİM KIYAMET GÜNÜNDE, ÜMMETİMDEN BÜYÜK GÜNAH İŞLEYENLEREDİR.” 

Değerli din kardeşlerim. Kur’an’ı hiç okumamış bir insan biraz düşünse, şunu söyler bu hadisi okuyunca. Demek ki Allah’ın Resulünün yetkileri, Allah’ın yetkileri ile aynıymış çok güçlü, hatta Allah’ın yetkilerinden daha güçlü. Biliyorsunuz bu sözler şirktir. HAŞA. Kur’an’ı bir kez okuyan ama ayetler üzerinde hiç düşünmeyen de şunu söyler. İnanılmaz bir yetki, ALLAH IN AFFETMEDİĞİNİ RESULÜ AFFEDİYOR, BU BİZİM İÇİN ÇOK GÜZEL, YAŞADIK. BÖYLE BİR TOPLUM,  GÜNAH İŞLEMEKTEN KORKAR MI? Günah işle, Allah’a dua et, bağışlanma af dile affetsin. Allah affetmezse, Resulü şefaat ederek affımızı sağlar nasıl olursa zihniyeti, bu toplumda sapkınlığın, ahlakın, düzenin çivilerinin neredeyse hepsini gevşetmiş yerinden sökmüştür. Hâlbuki Allah Resulüne, günahların için bana dua et demiyor muydu ayetinde? Allah’ın Resulü kendi günahı için Allah a dua ediyorsa, bizim büyük günahlarımıza nasıl şefaat eder de affını sağlar, bunu da mı akıl edemiyoruz? Ne dediğimizin nelere inandığımızın farkında mısınız? Hiç sanmıyorum. Eğer Kur’an’dan haberdar olan topluma,  böyle bir hadisi söylediğinizde genel çoğunluğunun itiraz etmesi gerekmez mi? Ama itiraz eden yok, ÇÜNKÜ MÜSLÜMANLARIN, KUR’AN’DAN HABERİ YOK. Haberi olmaması içinde ellerinden geleni yapıyorlar.

Allah bu dünyada bizleri davranışlarımızdan, yaptıklarımızdan imtihan ettiğini birçok ayetinde söylüyor. İstemeden yaptığımız hatalarımız konusunda da, bağışlanma af dilememiz gerektiğinde af edileceğimiz müjdesini veriyor. Ama yapılan her şeyin, iyi ya da kötü, hem bu dünyada hem de huzuru mahşerde hesabının sorulacağı açıkça bildiriliyor. Unutmayalım ne yaparsak, onun karşılığını mutlaka göreceğiz. Lütfen kendi kafamızda adaletsizliği Allah a ve Resulüne nispet ederek, kendimizi kandırmayalım. Öyle kolay kurtulmak yok. Hatırlatmak isterim Allah, tüm kullarını HİÇ GÜNAH İŞLEMEYEN, HATA YAPMAYAN, YARDIM SEVER VE ADALETLİ OLMAMIZI KUR’AN DA İSTEDİĞİ HALDE, NASIL OLURDA HİÇ GÜNAH İŞLEMEYEN TOPLUMLARI ALLAH HELAK EDER, YERİNE GÜNAH İŞLEYEN AMA   GÜNAHINDAN ALLAH’A DUA EDİP KURTULAN TOPLUM GETİRİR DERİZ VE BUNU SÖYLEYENLERE İNANIRIZ. DEMEK Kİ BU KADAR AKIL DEVRE DIŞI. 

Lütfen kendimize gelelim. Rivayet hadislere sorgusuzca inanmak, işte bu kadar tehlikeli. İnandığımızda Allah a ve Resulüne iftira atmış olacağımızı unutmayalım.  Böyle sözler/hadisler ne Allah a, nede Resulüne yakışmayan sözlerdir. Asla böyle düşünceleri, sözleri Allah a ve Resulüne nispet ederek söylemeyelim. İNANIN BUNU YAPANLARIN ALLAH, GÜNAHLARINI AFFETMEYECEĞİ GİBİ, KENDİLERİNİ CEHENNEMİN KALICILARI ARASINDA BULURLAR.

“VE BİZ, KIYAMET GÜNÜ DOSDOĞRU TARTAN TERAZİLER KURARIZ DA, HİÇBİR KİŞİ EN KÜÇÜK BİR HAKSIZLIĞA UĞRATILMAZ. HATTA HARDAL TANESİ AĞIRLIĞINDA BİR ŞEY OLSA, ONU DAHİ GÜNDEME GETİRİRİZ. BİZ, HESAP GÖRÜCÜ OLARAK YETER DE ARTARIZ BİLE.” (Enbiya 47)

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

HACER ÜL ESVED TAŞI VE GERÇEKLER.

Bugünkü yazımın konusu, Kâbe yi tavaf ederken elle selamlanan ve kutsallığına inanılan, Hacer’ül Esved taşı hakkında olacaktır. Gelin önce geleneksel İslam’ın, bu konuda kabul ettiği rivayetlere ve inançlarına bakalım kısaca. Bakalım da batıla inandığımızda, bizleri nasıl aklın mantığın ötesinde akıl almaz şeylere nasıl inandırıldığımızı da farkında olalım. Konuyla ilgili erişebildiğim tüm rivayetleri yazıyorum. Ders alabilene ne mutlu. Allah onun için, emin olmadığın bilgilerin ardına düşmeyin, hesabını sorarım diye boşuna uyarmıyor. “RİVAYETE GÖRE, HZ. İBRAHİM, KÂBE’NİN İNŞASINI BİTİRDİKTEN SONRA, OĞLU İSMAİL İLE TAVAFA BAŞLANGIÇ SIRASINI BİLDİRMEK İÇİN: “İSMAİL, BANA BİR TAŞ GETİR DE TAVAFIN NEREDEN BAŞLAYACAĞINI İŞARET EDEYİM” DEDİ. HZ. İSMAİL DE CEBEL-İ KUBEYS’TEN BİR TAŞ ALIP BABASINA VERDİ. O DA TAVAFIN BAŞLAYACAĞI BUGÜNKÜ KÂBE’NİN KÖŞESİNE TAŞI KOYDU.” “RİVAYETE GÖRE İBRAHİM PEYGAMBERİMİZ, BU TAŞI KÂBE NİN KÖŞESİNE YERLEŞTİRMİŞTİR. EBU DAVUD’UN RİVAYET ETTİĞİ BİR HADİSE GÖRE,

İSLAM DİNİNDE, HAREMLİK SELAMLIK VAR MIDIR?

Değerli din kardeşlerim, bizler Kur’an ayetlerini eğer, Allah’ın örnek verdiği diğer ayetlerinden yardım alarak anlamaya çalışmaz da geleneğin, rivayetlerin ve Mezheplerin dayattığı beşeri fıkıh inancının etkisiyle anlamaya çalışırsak, Allah’ın istediğini değil, kendi nefislerimizde yarattığımız dini yaşamış oluruz. Bugünkü makalemin konusu  İSLAM DİNİNDE, HAREMLİK SELAMLIK VAR MIDIR  ve bir kadın evli olmadığı bir erkeklerle beraber aynı ortamda oturamaz mı, bu konuda sizleri Kur’an’ı rehber alarak, düşünmeye davet etmek istiyorum.  Günümüz Mezheplerin, beşeri FIKIH inancının öğretisine baktığımızda, bir kadın evli olmadığı başka bir erkekle aynı ortamda oturamaz, ya da toplu halde bulunamaz şeklinde anlatılır. Bunun detayına girmek istemiyorum, çünkü bizler için beşeri fikirler değil, Allah’ın bizleri sorumlu tutacağına hükmettiği Kur’an önemlidir. Bu konudaki Kur’an ayetlerine bakmadan önce, genel anlamda düşünelim.  Bir kadının yalnız başına dışarı çıkamayacağına dair, bir hüküm v

İSLAM DİNİNİN TEK KAYNAĞI KUR’AN’DIR. “KUR’AN, SÜNNET, İCMA, KIYAS, KONUSU.”

Herhangi bir konuyu daha iyi öğrenmek adına, araştırma yaptığımızda, birçok kaynaktan, kitaptan faydalanırız. Bunun sebebi öğrenmek istediğimiz konu hakkında, daha detaylı bilgi almak, farklı düşünce ve fikirlerden yararlanmaktır amaç. Araştırmalarımız sonucunda, kendimizce bir sonuca ulaşırız ve yine bulduğumuz verilere göre bir karar veririz, değerlendirme yaparız.  DEĞERLENDİRMEMİZDEKİ EN ÖNEMLİ ETKEN, ARAŞTIRDIĞIMIZ KONUNUN DEĞİŞMEZ, SABİT VERİLERİ ÜZERİNE OLUR.  Çünkü bizler bilgi sahibi olmak istediğimiz konunun, önce ana hatlarını öğreniriz. Bu bilgiler üzerine, araştırmalarımız sonucunda kararlarımızı veririz. Bu araştırmayı yaparken, güvenilir bilgi ve kaynaklardan özellikle faydalanırız. Din konusunda da aynı yolu izlememiz, elbette çok normal. Araştırıp, sormalıyız hatta birçok kitaplar okumalı, öğrenmek istediğimiz konu hakkında detaylı bilgi sahibi olmalıyız. Çünkü Allah ayetler üzerinde düşünmemizi, araştırıp sorgulayarak iman etmemizi ister.  Acaba araştırmalarımız