Ana içeriğe atla

TEVBE SURESİ 54. AYETİN UYARILARINI, LÜTFEN DİKKATE ALALIM.


 

Sizlere bu makalemde hatırlat ve üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, Tevbe suresi 54. ayet olacak. Bu ayet üzerinde dikkatle düşünmediğimiz takdirde, kitap Ehlinin yaptığı yanlışları, bizlerinde tekrar etmemiz kaçınılmaz olacaktır. Önce ayeti hatırlayalım.

TEVBE 54: ONLARIN HAYIR İÇİN HARCADIKLARININ KABULÜNE TEK ENGEL, ALLAH’A VE RASULÜ’NE ISRARLA NANKÖRLÜK-İNKÂR ETMELERİDİR; ONLAR SALATA/NAMAZA HEP ÜŞENE ÜŞENE KATILIRLAR VE ONLAR HER DAİM GÖNÜLSÜZCE HAYIR YAPARLAR.

Allah Kitap Ehlinin yaptığı çok önemli bir yanlışa, bizlerinde dikkatini çekerek bakın ne diyor. İlk cümle çok önemli. “ONLARIN, HAYIR İÇİN HARCADIKLARININ KABULÜNE TEK ENGEL” Demek ki Kitap Ehli hayırda bulunuyor, zekât veriyor ama Allah onların yaptığı bu hayrı, zekâtı yapılan infakı kabul etmiyor. PEKİ NEDEN, NE YAPIYORLARDI DA ALLAH, KABUL ETMİYORDU HAYIRLARINI?  Onunda elbette açıklamasını devamında yapıyor. Ama lütfen hiçbir etki altında kalmadan, ayeti kendi inancımıza feda etmeden, bu ayet bizlere değil kitap Ehline hitap ediyor demeden, bizlerde kıssadan hisse alıp anlamaya çalışalım ki, aynı hataya bizlerde düşmeyelim. YAPTIĞIMIZ İBADETLERİN YERİNİ BULMASINI VE ALLAH KATINDA KABUL EDİLMESİNİ İSTEYEN, BU UYARILARA DİKKAT EDER. YOKSA NE KILDIĞIMIZ NAMAZ, NEDE YAPTIĞIMIZ HAYIR, ALLAH KATINDA MAHBUL OLMAYA BİLİR.

Bakın hayırda bulunan, ama hayırları Allah tarafından kabul edilmeyen, Kitap Ehlinin yaptığı büyük yanlış neymiş. Allah ın görev verdiği Elçisine karşı gelip, onun tebliğini görmezden gelerek, böylece Allah a karşı gelmiş oldukları anlatılıyor. Lütfen bu kısmını doğru anlayalım. Bizler bu örnekten, nasıl bir ders almalıyız? Kitap Ehli inandığını söyledikleri Tevrat ve İncil içinde, aynı yanlışı yapmadılar mı? Allah ın indirdiği ile yetinmeyip, atalarının inançlarını da din diye yaşıyorlardı. Demek ki Allah Elçime uymak bana uymak gibidir dediğinde, bizlere anlatılmak istenen, RESULÜM BENİM TEBLİĞİMİ SİZLERE ULAŞTIRACAK, ONUN TEBLİĞİNE UYMAZSANIZ, BANA UYMAMIŞ OLURSUNUZ DEDİĞİ GİBİ, BU AYETTEDE RESULÜNÜN TEBLİĞİNİ ISRARLA İNKÂR ETMENİN, ALLAH I İNKÂR ETMEK OLDUĞU GERÇEĞİNİ BİZLERE ANLATIYOR.  Bizler bu ayet Kitap Ehline söyleniyor, bizleri ilgilendirmez diyemeyiz. BU AYETTEN ALMAMIZ GEREKEN ÇOK ÖNEMLİ DERS, ALLAH IN ELÇİSİLERİ, YALNIZ ALLAH IN VAHYİNİ TEBLİĞ ETTİĞİ VE ONA UYMAMANIN, ALLAH A UYMAMAK OLDUĞU ANLATILIYOR.

Allah ın Elçisi, ne diyordu Kur’an ayetlerini tebliğ ederken, tüm iman edenlere. BEN SİZLERİ YALNIZ KUR’AN İLE UYARIYORUM. BENİM GÖREVİM YALNIZ KUR’AN I TEBLİĞ ETMEKTİR. BU KUR’AN BANA VAHYEDİLDİ Kİ, ONUNLA SİZLERİ VE ULAŞTIĞI HERKEZİ UYARAYIM. ŞEFAAT TÜMDEN ALLAH A AİTTİR, HİÇ BİR ŞEFAATİN FAYDA ETMEDİĞİ O GÜNDEN SAKININ, SAKIN ALLAH DAN BAŞKA VELİLER EDİNİP, ARDI SIRA GİTMEYİN DİYE TEBLİĞ ETTİĞİ HALDE, BU VE BENZERİ AYETLERİ GÖRMEZDEN GELİYOR VE NE YANİ ALLAH, ELÇİSİNİ POSTACI DİYEMİ GÖNDERDİ, ONUNDA DİNDE KUR’AN DA BAHSEDİLMEYEN KONULARDA, HÜKÜM KOYMA YETKİSİ VARDIR DİYORDA, ELÇİSİNİ DİNDE ALLAH IN HÜKÜM ORTAĞI YAPIYORSAK, ALLAH’ IN AYETLERİNİ İNKAR ETMİŞ, YADA TÜM BU AYETLERE NANKÖRLÜK YAPMIŞ OLURUZ.  Bu yanlışı yapanların yapacağı hayrı, vereceği zekâtı, sadakayı hatta kılacağı namazı Allah, asla kabul etmem, onların imanları boşa gider diyor. Onun için Allah Zümer 3. ayetinde, ”DİKKAT EDİN! ARI DURU DİN YALNIZCA ALLAH’A AİTTİR. “ Diyerek bizleri uyarıyor ve yalnız Kur’an ın ipine sarılmamızı emrediyor. Yani katışıksız, doğruluğundan emin olacağımız saf din, Allah ın dinidir diye bizlere bildiriyor. BİR BAŞKA DEYİŞLE DİN ADINA SAHİH BİLGİ, ALLAH IN KORUMASINDAKİ KUR’AN’DIR. Ama bizler, Allah ın arı-duru dinine, doğruluğundan emin olamayacağımız, beşeri rivayetleri de sokarak, bunlarda Resulünün hükümleridir diyoruz. Böylece Allah a ve onun dinine karşı nankörlük yapıyoruz. Elçisine de iftira atanların safında oluyoruz.

KİTAP EHLİDE BU HATAYI YAPIYOR VE ALLAH IN RESULÜ HZ. MUHAMMEDE, GETİRDİĞİN YALNIZ KUR’AN İLE OLMAZ, BİZLERİN ATALARININ İNANÇLARIDA VAR, ONLARADA İNANIRIZ DEDİKLERİNDE, Allah nasıl bir ayet indirmişti hatırlayalım.” “KARŞILARINDA OKUNUP DURAN BIR KİTABI, SANA İNDİRMİŞ OLMAMIZ ONLARA YETMİYOR MU?” (Ankebut 51) Allah da onlara Beni ve Resulümü inkâr ediyorlar, nankörlük yapıyorlar diyor ve onların yapacakları hayrı, verecekleri zekâtı Kabul etmiyorum diye uyarıyor. KİTAP EHLİ, ALLAH IN GÖNDERDİĞİ KİTAPLAR İLE YETİNMEYİP, ATALARININ RİVAYET VE SANI İNANÇLARINIDA DİN DİYE YAŞAMALARININ YANLIŞLIĞI, ANLATILMIŞTIR KUR’AN DA.

Ayetin devamın da ise bu hatayı yapanların, çok büyük bir yanlışını hatırlatıyor Allah. Ayet de onların, namaza hep üşene üşene katılırlar diye tercüme edilmiş. Ayetin orijinalinde SALÂT diye geçer. Yani Salâtı üşenerek yerine getirirler diyor ve ayete açıklık getirmek adına, gönülsüzce hayır yaparlar diyor. Salâtı üşenerek yerine getirmek sözünden, yalnız namaza üşenerek katılırlar diye anlamak, Allah ın uyarısını eksik anlamamıza neden olur. ELBETTE BÖYLE İNSANLAR, GÖSTERİŞ OLSUN DİYE NAMAZ KILARLAR. NAMAZ KILMAK BÖYLE İNSANLARA ZOR GELİR. BÖYLE İNSANLAR GÖSTERİŞ OLSUN DİYEDE ÇEVRESİNE HAYIRDA BULUNUP ZEKÂT VERİRLER, İNSANLARA GÖSTERİŞ OLSUN DİYE YARDIM EDİP İNFAK EDERLER.  

Maun suresinde de, Kitap Ehlinin yaptığı bu yanlışlara örnek veriliyor, onu da hatırlayalım ki bu konu daha iyi anlaşılabilsin. Önce bu surenin, kitap Ehlinin yaptığı yanlışlara örnek verdiğini unutmayalım. Maun suresinin birinci ayetinde, dini yalanlayanı gördün mü diyor. Burada Allah ın dinini toptan inkar, ederler demiyor.Yani kendi batıl inançlarını yaşayabilmek için, gerekirse Allah ın onca ayetini yalanlayıp inkâr edip, görmezden gelip kabullenmedikleri anlatılıyor. Günümüzde de bazı ayetler için, batıl inançlarına ters düştüğünde, bu ayetin hükmü kalkmıştır, nesh edilmiştir diyenleri duyarsınız. Ayetin devamında, yetimi kollamaları gerekirken, bunu yapmayıp onları hor görürler. Yoksulu doyurmazlar, yalnız kendilerini düşünürler diyor. Maun suresi 4. ayetinde de, yazıklar olsun O namaz kılanlara diye çevrilen ayet, aslında yazıklar olsun O musallin olmayanlara yani ibadetlerinde devamlı ve sürekli olmayanlara, Allah ın emirlerini gereğince yerine getirmeyenlerden bahsediliyor. 5.6. ayetinde de onlar salatlarında gaflettedirler diyor ve salatlarında GÖSTERİŞ YAPTIKLARI UYARISINI YAPIYOR VE HAYIRDA BULUNMAKTA ÜŞENGEÇ OLDUKLARI ANLATILIYOR.

Gelelim Tevbe 54. ayete. Bu ayetin, kitap Ehlinin yaptığı yanlışlarla bizleride uyardığını, lütfen tekrar hatırlayalım. Çünkü Kur’an yeni iniyor ve Allah istiyor ki, daha önce yapılan yanlışlar, tekrar yapılmasın. Kıyam, rükû ve secde ile yaptığımız namaz, Hz. İbrahim’den bu güne emredilen bir ibadettir, kulluk görevidir. Unutmayalım Kitap Ehli bu ibadeti neredeyse terk etmiş durumdaydı. Ama Kitap Ehli Allah ın SALÂT emrini, tıpkı günümüzde olduğu gibi, bir kısmını amacından saptırıp, kendilerine uydurmuş bir şekilde yaşıyorlardı ve Allah çok önemsediği hayırda bulunma, zekât vermek yani İNFAK konusunu bile amacından saptırıldığında, nasıl hayırları kabul etmeyeceğini bizlere bildiriyor.

ELBETTE NAMAZIDA AMACINDAN SAPTIRIP GÖSTERİŞ HALİNE DÖNÜŞTÜRDÜĞÜMÜZDE, ALLAH KATINDA MAKBUL OLMAYACAĞINI LÜTFEN UNUTMAYALIM. GÜNÜMÜZDE DE MÜSLÜMAN TOPLUMUNDA NAMAZ, ZEKÂT GÖSTERİŞE DÖNÜŞTÜRÜLDÜ VE NAMAZIN İÇİ BOŞALTILIP AMACINDAN UZAKLAŞTIRILARAK, ANLAMINI DAHİ BİLMEDEN OKUDUĞUMUZ AYETLERLE, ALLAH A ULAŞILMAYA ONUN RIZASI KAZANILMAYA, DUALAR EDİLMEYE ÇALIŞILMAKTADIR. TABİ AYETLERİN HÜKÜMLERİNİN HAYATA GEÇİRİLMESİ, NE YAZIK Kİ ÖNEMSENMİYOR BİLE. Namaz kılan ama adaletten uzak Müslüman, namaz kılan ama hayrı, zekâtı gösteriş için veren, Allah benden başka şefaat edecek, yardım edecek kimseniz yok dediği halde Allah ın yanında, Elçisinden ya da edindiği Velilerden yardım-şefaat dileyen Müslümanlar haline dönüştük. Daha açıkçası Allah ın istediği MUSALLİNLERDEN olamadık.

Dilerim cümlemiz, Allah ın istediği yolda giden, yaptığı ibadetleri Allah katında Kabul edilen, Allah ın azınlık halis kullarından oluruz. Eğer dikkatli olmazsak Allah korusun bizler, Allah ın Kur’an da uyardığı gibi, farkında olmadan Yusuf suresi 106. ayetinde uyardığı gibi,  ALLAH’A ORTAK KOŞARAK ALLAH’A İMAN EDERLERDEN OLURUZ.

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nahl Suresi 98. Ayet. Kovulmuş Şeytandan, Allah'a Sığınırım. "Her Müslümanın Dikkatle Okuyup Düşünmesi Gereken Bir Ayet."

Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, Nahl suresi 98. ayet olacaktır. Bu ayet öne sürülerek, Kur’an okumaya başlarken Allah,  EÛZÜBİLLÂHİMİNEŞŞEYTÂNİRRACÎM” , diye okumaya başlayın, emri veriyor diye anlatılır. Bu ayetin gerçek uyarısını, İslam toplumundan gizledikleri için, ne yazık ki Kur’an’ı okumaya başlamadan önce, Allah’ın ikazını yerine getirmediğimizden her okuyan yanlış anlıyor, neden mi? Her şeyin bir kuralı var, Kur’an’ı okumanın da elbette bir kuralı olmalı değil mi? Makalemi lütfen sonuna kadar okuyunuz. Gelin bu konu üzerinde önce ayeti yazalım, daha sonrada birlikte düşünelim. Nahl 98:   ŞİMDİ KUR’ÂN OKUMAK İSTEDİĞİN ZAMAN, ÖNCE O KOVULMUŞ ŞEYTANDAN ALLAH’A SIĞIN.  (Elmalı meali) Önce ayeti lütfen doğru anlayalım. Sizce Allah bu ayette, Kur’an’ı okumaya başlamadan önce, Eûzübillâhimineşşeytânirracîm” Yani, kovulmuş şeytanın şerrinden Allah’a sığınırım, diye başlayarak okuyun emrini mi veriyor? Bizler ne yazı...

Allah’ın Resulüne Verdiği Görev Yetki Ve Sorumluluk.

Bugün sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu, İslam toplumunun hala farkında olmadığı ve onun içindir ki, Allah ile aldatanların tuzağına rahatlıkla düşütüğü bir konu üzerinde düşünmenizi rica ediyorum. Sizce Allah Resulüne, nasıl bir görev verip yetkilendirmiştir? Şöyle demiş olabilir mi, Resulüm ben sana Kur'an'da ana başlıkları indiriyorum, detayına girmeden gönderiyorum. Sen kullarıma ayetlerimi açıklayıp, nasıl hayata geçireceklerini anlatırsın diyor olabilir mi? Yada şöylemi diyor. Sana verdiğim görevin tanımını izahını yapıyorum, sakın sana indirdiğimin sınırlarını aşma. Senin görevin sadece tebliğ etmek ve toplumu sana verdiğim ilim ve bilgelikle ikna edip, Kur'an'a davet etmektir mi diyor? Bu konuya geçmeden önce, Allah'ın Resulünün Kur’an'ı daha rahat tebliğ edebilmesi, sözlerinin dinlenmesi için, bakın Resulüne kesinlikle itaat edilmesini nasıl emrediyor.    Ali İmran 32:   ŞUNU DA SÖYLE: “ALLAH’A VE RESULE İTAAT EDİN.”EĞ...

İslam’ı Sorumlu Olduğumuz Kur’an’dan Öğrenmezsek, Sonucuda İşte Böyle Olur.

  Bizler hiç düşünmeden, sorgulamadan Kur’an’dan uzak öyle bir din yaşıyoruz ki, adeta Allah’ın kitabı Kuran’ı küçümsediğimizin farkında olmadığımız gibi,  yalnız Kur’an ile İslam’ı yaşayamayacağımıza inandırıldık. İman ettik dediğimiz Kur’an, bu düşünceye onay veriyor mu, hiç baktık mı? Elbette hiç bakmadık, hatta bakmaya teşebbüs bile etmemizi engelleyip, sen Kur’an’ı anlayamazsın senin ilmin ne ki, Arapça bir kelimenin bilmem kaç anlamı var, sen hangisinin olduğunu nereden bileceksin diyerek, aklın mantığın kabul etmeyeceği düşünceleri, her nedense kabul etmekte sakınca görmedik. Arapça olan Kur’an’a bunları söyleyenler, her ne hikmetse yine Arapça olan rivayet hadislere, neden bunları söylemediklerini hala fark edemediysek, Allah ile aldatılmaktan da asla kurtulamayız.  İSLAM’I SORUMLU OLDUĞUMUZ KUR’AN’DAN ÖĞRENMEZSEK, SONUCUDA İŞTE BÖYLE OLUR . Mezheplerin hatta cemaat ve tarikatların şekillendirdiği İslam inancımızda şu mantık ve Kur’an dışı inancı, her nedense...