Ana içeriğe atla

MAİDE SURESİ 101. AYET ÜZERİNDE, LÜTFEN DİKKATLE DÜŞÜNELİM.


 


Bizler günümüzde İslam'ı yaşarken, nasıl bir yol izlememiz gerektiği konusunda, ne yazık ki bir karmaşanın içinde, ne yapacağımızı bilemez durumdayız. Kur’an ile bir bağ kuramadıysak, güvenerek hiç düşünmeden birilerine tabi olduysak, adeta sele kapılmış bir dal misali, selin bizleri götürdüğü yere doğru gitmekten başka hiçbir çaremiz olmuyor. Tabi selin bitiminde, ortaya çıkan üzücü tablo neyse, düşünmeden aklını kullanmadan iman edeninde sonu, ne yazık ki aynı olacaktır. Bu makalemde sizlerin düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, Maide suresi 101. ayet olacak. Acaba Allah bu ayette bizleri hangi konuda uyarıyor, gelin birlikte anlamaya çalışalım.

Maide 101: Ey iman edenler! AÇIKLANDIĞI ZAMAN HOŞUNUZA GİTMEYECEK ŞEYLERİ SORMAYINIZ. EĞER KUR'ÂN İNDİRİLİRKEN ONLARI SORARSANIZ, SİZE AÇIKLANIR. Açıklamadığına göre Allah onları affetmiştir. Zira Allah çok bağışlayıcıdır; yumuşak davranandır. (Bayraktar Bayraklı)

Allah bu ayetiyle, özellikle Kur’an'ın indirildiği dönemdeki tüm iman edenlere, öyle bir bilgi veriyor ve uyarıda bulunuyor ki, günümüzde bizlerin bu ayetten alacağımız çok önemli dersin olduğuna inanıyorum.  Bakın Allah ayetlerin indirildiği, özellikle o günkü topluma ne diyor. Ayetler sizlere indirildiği zaman, ayetlerin konusu ve verdiği hükümler konusunda, hoşunuza gitmeyen, yani daha önce yaşadığınız inançlara uymayan, hatta onlara ters düşen hükümler görürseniz, O konular hakkında telaş edip, hatta itiraz ederek, Resulüme karşı çıkmayın, ona itiraz edip sorular sormayın diyor. Hatırlatmak isterim, bu ayette bahsedilen konu, Allah'ın Elçisinin yaşadığı dönem ve ayetler tek tek indirilmeye devam ettiği zaman ile ilgili.

Ayetin devamında ise çok önemli bir konuda açıklama yapıyor Allah ve diyor ki, hoşunuza gitmeyen, sizin inandığınız inanca uymayan konular varsa, ayetlerim indirilirken bu konuları sorarsanız, size açıklanır diyor. PEKİ, BU SORULARI KİME SORUN DİYOR? ELÇİSİNE ELBETTE. PEKİ, ELÇİSİMİ CEVAP VERECEK DİYOR, YOKSA BU AÇIKLAMAYI ALLAH, VAHİYLE İNDİRDİĞİ AYETLE BİZ Mİ YAPACAĞIZ DİYOR?  İşte burası çok önemli. Bizler bu ve benzeri onlarca ayeti görmezden gelerek, Allah'ın Elçisi Kur’an'ı açıklar, ayetler kapalı ve detay sızdır diye inandırıldığımız halde, Allah tam tersini ayetlerde söylüyor. ÇOK DAHA İLGİNCİ, ALLAH'IN KUR’AN'DA AÇIKLAMADIĞI, DETAY VERMEDİĞİ BİR KONUDA ARANIZDA TARTIŞIYORSANIZ, BU TARTIŞTIĞINIZ KONU GEÇMİŞTE SİZE EMRETTTİĞİM BİR HÜKÜM BİLE OLSA, KUR’AN'DA BAHSETMEDİĞİNE GÖRE, ALLAH O HÜKMÜNÜ KALDIRMIŞ DEMEKTİR DİYOR.

Tekrar etmek istiyorum, bu ayette de Allah, indirilen ayetler ya da inanç konuları hakkında hoşunuza gitmeyecek konular varsa, O anda sorun, daha sonra sormayın. Vahiy indirilirken sorduğunuz soruları, ALLAH BEN YİNE VAHİYLE AÇIKLARIM, DETAYLI İZAH EDERİM DİYOR. Kafanızda oluşan, hoşunuza gitmeyen ya da daha önce vah yedildiği halde, Kur’an'da bahsedilmeyen konularda, Kur’an'da herhangi bir açıklama yoksa, Allah onları nesh etmiş, kaldırmış affetmiştir diyor. Allah'ın çok bağışlayıcı olduğunu da ayetin sonunda bildiriyor. Kur'an'ı dikkatle okuyan bir Müslüman şunu açıklıkla görecektir. Allah Resulüne yalnız vahiyle konuşma, hükmetme görevi vermiştir. Din adına sorulacak soru varsa onu ben cevaplarım diyor Kur'an'da. Örneğin Allah'ın Resulüne, sana Allah yolunda ne harcayacaklarını soruyorlar diyor ve hemen vahyini indirip bu soruya Allah cevap veriyor. Yine sana içki ve kumar konusunda soruyorlar diyerek, cevabı yine Allah vahyi ile veriyor. Sana kendilerine nelerin helal kılındığını soruyorlar diyerek, Resulüne Allah hemen vahyin indirip bizzat Allah cevap veriyor. Bu soruları çoğaltabiliriz. SONUÇ OLARAK ŞUNU RAHATLIKLA SÖYLEYEBİLİRİZ. ALLAH'IN RESULÜ KONUŞURKEN, HİÇ BİR ZAMAN KUR'AN'IN DIŞINA ÇIKMAMIŞ, SORULAN SORULARA KUR'AN'IN SINIRLARI İÇİNDE CEVAP VERMİŞTİR. KUR'AN'DA YOKSA, O SORUYADA ALLAH CEVAP VERMİŞTİR DİYEBİLİRİZ. Günümüzde Kur'an'ın emrettikleri bizlerin uyacağı hükümler olup, onun bahsetmediği hiç bir konuda dinin yani Allah'ın emri değildir. Geleneklerin dine yaptığı ilavelerdir diyebiliriz. Eğer Kur'an ile çelişmiyorsa, yapmakta elbette bir sakınca yoktur. Çelişiyorsa derhal vaz geçmeliyiz.

Allah Enam suresi 38. ayetinde ne diyordu hatırlayalım. “BİZ KİTAP’TA HİÇBİR ŞEYİ EKSİK BIRAKMADIK.” Batıl ve rivayeti, din diye yaşamak için kendilerine Kur’an'dan delil arayanlar, bu ayette geçen kitap Kur’an değildir, Allah katındaki kitaptan bahsediyor diyorlar. Allah'ın Resulünün Kur’an'ı açıklayan hadisleri ve dine ilave ettiği hükümlerinin olduğuna inanabilmek adına, ayetleri tahrif etmekten çekinmiyorlar. Hâlbuki Maide 101. ayet bile, bu yanlış inancı yalanlıyor ve Allah'ın Elçisinin, dine asla ilave yapamayacağını, dinin sahibinin yalnız Allah olduğunu, imanımız adına her bilgiyi Kur’an'da bizlere bildirdiğini, bahsedilmeyenlerin ise dinimiz adına bizleri bağlamadığını açıkça bildiriyor. Kıyamet suresi 19. ayetinde Allah, Kur’an için ne diyordu hatırlayalım. “SONRA ONU AÇIKLAMAK DA YALNIZ BİZE DÜŞER.” Bu uyarıyı, bilgiyi aldığımız halde, bizler nasıl olurda Kur’an açıklanmamıştır, onu Elçisi hadisleri ile açıklamıştır deriz? Ne yazık ki bu hatayı, mezheplerin dine ilave ettiği birçok konuları, Kur’an'da göremediğimizde yapıyor ve bakın Kur’an da, namazın kaç rekât olduğu bile yazmıyor diyerek, adeta Kur’an eksik ve detaysız görülüyor. DAHA DOĞRUSU ZORLA KENDİ İNANÇLARIMIZI, ALLAH'A SÖYLEYMEYE ÇALIŞIYORUZ. Allah zor bir anımızda kılacağımız, kısaltılmış namazı açıklamış ve izah etmişse, normal bir zamanda huzuruna duracağımız namaz konusunda, bir sınırlama koymamışsa, bunu nasıl olurda bir eksik gibi gösteririz? Sizlere son olarak bazı ayetler daha hatırlatmak istiyorum.

Taha 114: GERÇEK HÜKÜMDAR OLAN ALLAH YÜCEDİR. Sana vahyedilmesi tamamlanmadan önce Kur’an’ı okumakta acele etme. “Rabbim! İlmimi arttır” de.

Kıyame 16–17–18–19: Onu aceleye getiresin diye dilini onunla hareketlendirme! ONU TOPLAMAK VE OKUMAK BİZE DÜŞER. O halde, biz onu okuduğumuzda, sen onun okunuşunu izle. SONRA ONU AÇIKLAMAK DA BİZİM İŞİMİZ OLACAKTIR.

Nisa 105: ALLAH’IN SANA GÖSTERDİĞİ ŞEKİLDE, İNSANLAR ARASINDA HÜKMEDESİN DİYE SANA KİTABI KUR’AN’I BİR AMAÇ İLE İNDİRDİK;  HAİNLERDEN TARAF OLMA!

Ne dersiniz, her şey çok açık izah edilmemiş mi ayetlerde. ALLAH KUR'AN'I AÇIKLAMAK BİZİM GÖREVİMİZ DİYOR, BİZLER İSE İNATLA ADETA ALLAH'A KARŞI GELİR GİBİ, HAYIR KUR’AN AÇIK VE ANLAŞILIR DEĞİLDİR, ONU ALLAH'IN RESULÜNÜN RİVAYET HADİSLERİ AÇIKLAMIŞTIR, DEMEYE İNANTLA DEVAM EDİYORUZ. Neden Allah açıklamamıştır da, bizleri rivayetlere muhtaç bırakmıştır diye sormayı da mı akıl edemiyoruz? Demek ki gözlerin perdelenmesi, gönüllerin mühürlenmesi böyle bir şey olsa gerek.  Allah bizleri sorumlu tutacağına hükmettiği kitabı, bizlerin anlayacağı şekilde açıklamayıp, detaylandırmayıp, daha sonrada tüm kullarını bu kitaptan sorumlu tutar mı?

Gerçek hükümdar olan, yani hüküm veren yalnız Allah yücedir diye ayeti tebliğ alacağız, üstüne yetmiyor Allah, hükmüme hiç kimseyi ortak etmem diye de izah edecek, ayrıca Resulüne verdiği görev ve yetki konusunda açıklama yaparak; “BİZ RESULLERİ, SADECE MÜJDELEYİCİLER VE UYARICILAR OLARAK GÖNDERİRİZ.”  (Kehf 56) “SENİN GÖREVİN SADECE TEBLİĞ ETMEKTİR.” (Rad 40) diye Allah açıklama yapacak, AMA BİZLER ÇIKIP ALLAH'IN RESULÜDE, ALLAH GİBİ KUR’AN'DA BAHSEDİLMEYEN HÜKÜMLER VERME YETKİSİ VARDIR DİYECEĞİZ, ÖYLE Mİ? Allah açıkça sana gönderdiğimiz Kur’an ile kullarımın aralarında hükmet diye apaçık bildirdiği halde, Kur’an'dan hak olan gerçekleri görmezden geliyorsak, bizler Allah'ın dini İslam'ı yaşamıyoruz demektir. Kur’an'ı dikkatle okuyan onlarca ayetin de, bu düşüncelerin yanlış olacağını görecektir. Hatırlayınız bizlerin hiç kimseye muhtaç olmamamız için Allah yemin ederek, Kur’an'ı birçok kez kolaylaştırdığını söylemiyor mu? Sanırım Kur’an ile gereken bir bağ kuramayanlar, Allah'ın kitabına iman ettiğini zannedip, beşerin yarattığı bir dine inandıklarını ancak, mahşer günü fark edeceklerdir.

ALLAH CÜMLEMİZİN YARDIMCISI OLSUN VE KUR’AN GERÇEKLERİ İLE BULUŞUP, RİVAYET VE BATILDAN UZAK, KUR’AN'I ANLAMAMIZI NASİP ETSİN İNŞALLAH.

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nahl Suresi 98. Ayet. Kovulmuş Şeytandan, Allah'a Sığınırım. "Her Müslümanın Dikkatle Okuyup Düşünmesi Gereken Bir Ayet."

Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, Nahl suresi 98. ayet olacaktır. Bu ayet öne sürülerek, Kur’an okumaya başlarken Allah,  EÛZÜBİLLÂHİMİNEŞŞEYTÂNİRRACÎM” , diye okumaya başlayın, emri veriyor diye anlatılır. Bu ayetin gerçek uyarısını, İslam toplumundan gizledikleri için, ne yazık ki Kur’an’ı okumaya başlamadan önce, Allah’ın ikazını yerine getirmediğimizden her okuyan yanlış anlıyor, neden mi? Her şeyin bir kuralı var, Kur’an’ı okumanın da elbette bir kuralı olmalı değil mi? Makalemi lütfen sonuna kadar okuyunuz. Gelin bu konu üzerinde önce ayeti yazalım, daha sonrada birlikte düşünelim. Nahl 98:   ŞİMDİ KUR’ÂN OKUMAK İSTEDİĞİN ZAMAN, ÖNCE O KOVULMUŞ ŞEYTANDAN ALLAH’A SIĞIN.  (Elmalı meali) Önce ayeti lütfen doğru anlayalım. Sizce Allah bu ayette, Kur’an’ı okumaya başlamadan önce, Eûzübillâhimineşşeytânirracîm” Yani, kovulmuş şeytanın şerrinden Allah’a sığınırım, diye başlayarak okuyun emrini mi veriyor? Bizler ne yazı...

Allah’ın Resulüne Verdiği Görev Yetki Ve Sorumluluk.

Bugün sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu, İslam toplumunun hala farkında olmadığı ve onun içindir ki, Allah ile aldatanların tuzağına rahatlıkla düşütüğü bir konu üzerinde düşünmenizi rica ediyorum. Sizce Allah Resulüne, nasıl bir görev verip yetkilendirmiştir? Şöyle demiş olabilir mi, Resulüm ben sana Kur'an'da ana başlıkları indiriyorum, detayına girmeden gönderiyorum. Sen kullarıma ayetlerimi açıklayıp, nasıl hayata geçireceklerini anlatırsın diyor olabilir mi? Yada şöylemi diyor. Sana verdiğim görevin tanımını izahını yapıyorum, sakın sana indirdiğimin sınırlarını aşma. Senin görevin sadece tebliğ etmek ve toplumu sana verdiğim ilim ve bilgelikle ikna edip, Kur'an'a davet etmektir mi diyor? Bu konuya geçmeden önce, Allah'ın Resulünün Kur’an'ı daha rahat tebliğ edebilmesi, sözlerinin dinlenmesi için, bakın Resulüne kesinlikle itaat edilmesini nasıl emrediyor.    Ali İmran 32:   ŞUNU DA SÖYLE: “ALLAH’A VE RESULE İTAAT EDİN.”EĞ...

İslam’ı Sorumlu Olduğumuz Kur’an’dan Öğrenmezsek, Sonucuda İşte Böyle Olur.

  Bizler hiç düşünmeden, sorgulamadan Kur’an’dan uzak öyle bir din yaşıyoruz ki, adeta Allah’ın kitabı Kuran’ı küçümsediğimizin farkında olmadığımız gibi,  yalnız Kur’an ile İslam’ı yaşayamayacağımıza inandırıldık. İman ettik dediğimiz Kur’an, bu düşünceye onay veriyor mu, hiç baktık mı? Elbette hiç bakmadık, hatta bakmaya teşebbüs bile etmemizi engelleyip, sen Kur’an’ı anlayamazsın senin ilmin ne ki, Arapça bir kelimenin bilmem kaç anlamı var, sen hangisinin olduğunu nereden bileceksin diyerek, aklın mantığın kabul etmeyeceği düşünceleri, her nedense kabul etmekte sakınca görmedik. Arapça olan Kur’an’a bunları söyleyenler, her ne hikmetse yine Arapça olan rivayet hadislere, neden bunları söylemediklerini hala fark edemediysek, Allah ile aldatılmaktan da asla kurtulamayız.  İSLAM’I SORUMLU OLDUĞUMUZ KUR’AN’DAN ÖĞRENMEZSEK, SONUCUDA İŞTE BÖYLE OLUR . Mezheplerin hatta cemaat ve tarikatların şekillendirdiği İslam inancımızda şu mantık ve Kur’an dışı inancı, her nedense...