Ana içeriğe atla

BAKARA SURESİ 257. AYET VE VELİ/EVLİYA KONUSU ÜZERİNE….


 

Bizler öyle bir din yarattık ki kendimize, Allah ın dininden uzak. Toplumu istedikleri gibi yönetmek isteyenler, Allah ın dinini kendi çıkarlarına kullanabilmek için, batıl ve hurafe inancı dine ilave ettiler ve bunu da yaparken Allah ın Elçisinin ismini kullandılar ki, toplumun sesi çıkmasın itiraz etmesin. Daha doğrusu Müslümanların, Allah ın Elçine karşı coşkun sevgisini kötüye kullandılar. Allah ın Resulünün söylemesi mümkün olmayan sözleri, sanki O söylemiş gibi topluma anlattılar. Bu aldatmaca Kitap Ehlinin zamanında vardı ve Allah bunları Kur’an da ikaz ederek uyarıyordu ki, bizler aynı yanlışları yapmayalım. Ama aramızdaki din tacirleri, bu yağlı kaymaklı tuzağın Müslümanlar tarafından fark edilmemesi için, toplumu Kur’an dan uzak tutmak adına, sizler Kur’an ı anlayamazsınız, onu ancak VELİ insanlar alimler anlar diyerek, bizleri de aynı tuzağa düşürdüler.

Allah Kur’an da Veli, bu kelimenin çoğulu olan Evliya kelimesini farklı anlamlarda kullanır. Tıpkı Salât kelimesini farklı anlamlarda kullandığı gibi. Örneğin Tevbe suresi 71. ayette de, MÜMİN ERKEKLERLE MÜMİN KADINLAR DA BİRBİRLERİNİN VELİLERİDİRLER. İYİLİĞİ EMREDER, KÖTÜLÜKTEN ALIKOYAR DİYE GEÇER. Bu ayette de aslında velinin çoğulu EVLİYA diye geçer. Bu ayette anlatılmak istenen, Allah ın doğru yolunda gidenler ancak bir birileri ile dost, arkadaş olur anlamında söylenmiştir. Yine Tevbe 23. ayetinde, EY İMAN EDENLER! EĞER KÜFRÜ İMANA TERCİH EDİYORLARSA, BABALARINIZI VE KARDEŞLERİNİZİ DOST YANİ EVLİYA EDİNMEYİN diyerek, en yakınımız bile Allah ın yolundan batıla sapmışsa, onlardan uzak durun güvenmeyin uyarısı yapılıyor.  Gelelim VELİ/EVLİYA kelimesinin, çok yanlış kullanılarak, farklı anlamlar verildiği konusuna. Bakın Allah bu konuda ne diyor.

Bakara 257: ALLAH’TIR İMAN EDENLERİN VELİSİ. Onları (kalp gözünü kör eden) karanlıklardan iç aydınlığına çıkarır. KÜFREDEN KİMSELERİN VELİLERİ/EVLİYALARI İSE PUTLAŞTIRILMIŞ AZGINLARDIR. ONLARI AYDINLIKTAN ÇIKARIP, KARANLIKLARA İTERLER. İşte onlar ateş ashabıdırlar, onlar orada kalıcıdırlar. (Mustafa İslamoğlu meali)

Allah bu ayette bizlerin yanlış kullandığı, farklı anlamlar verdiği VELİ/EVLİYA konusuna çok net bir açıklama yapıyor ve İMAN EDENLERİN VELİSİ ALLAH TIR DİYOR. Yalnız Allah ı veli edinenleri Allah, karanlıktan yani yanlış yoldan aydınlığa çıkaracağını söylüyor. YANİ BİZLERİ DOĞRU YOLA ÇIKARACAK YALNIZ ALLAH OLDUĞU ÇOK NET ANLAŞILIYOR. Burada özellikle tekil anlamda kullanılan VELİ kelimesinin anlamı, hiç şüphe duyulmayacak ve ardı sıra gidilecek, en güvenilir veli Allah benim diyor. Ayetin devamında ise Kendilerine Allah ın yanında doğru yola iletecek, tıpkı Allah gibi güvendikleri EVLİYALAR edinenlere Allah, yoldan sapmış adeta küfre sapan, insanları putlaştırmış, ilahlaştırmış azgınlar olarak niteliyor. Dikkat ettiyseniz ayette, Veli kelimesinin çoğulunu özellikle kullanarak, kendilerine EVLİYALAR edinenlerden bahsediyor. Böyle insanları edindikleri Evliyalar kendilerini, aydınlıktan karanlığa sürükleyeceklerini bildiriyor. BUNCA AÇIK ALLAH IN UYARILARINI GÖRDÜĞÜMÜZ HALDE, HALA BİZLER, VELİSİ(EVLİYASI OLMAYAN CENNETE GİDEMEZ, VELİSİ OLMAYANIN VELİSİ ŞEYTANDIR DEME GAFLETİNE DÜŞÜYORUZ. Bu konuda yaptığımız yanlışlarımızı, daha iyi anlayabilmemiz için, birkaç ayet örneği daha vermek istiyorum.

“Rabbinizden size indirilene uyun; ALLAH’A DAHA YAKINDIR DİYE EVLİYAYA UYMAYIN. Bilgilerinizi ne kadar az kullanıyorsunuz!” Araf 3
“Düşmanlarınızı en iyi Allah bilir. VELİ OLARAK ALLAH SİZE YETER; YARDIMCI OLARAK DA ALLAH YETER. “(Nisa 45)
“Yerlerin ve göklerin egemenliğinin Allah’a ait olduğunu bilmez misin? Sizin için ALLAH’IN YANI SIRA NE BİR VELİ NE DE BİR YARDIMCI VARDIR.” (Bakara 107)
“De ki: “Gökleri ve yeri yoktan var eden, yedirdiği halde yedirilmeyen ALLAH’TAN BAŞKASINI MI VELİ EDİNECEĞİM?” De ki: “Bana, Müslüman olanların ilki olmam ve müşriklerden olmamam emredildi.”( Enam 14)
“Rablerine doğru haşrolunmaktan korkanları, onunla (Kur’an ile) korkutup uyar. ONLAR İÇİN O’NUN DIŞINDA BİR VELİ YA DA ŞEFAATÇİ YOKTUR. Umulur ki Allah’tan sakınırlar.” (Enam 51)

Ayetleri dikkatle okuduğunuzda,  bizlere yol gösterecek, yardım edecek VELİMİZİN yalnız Allah olduğunu, üstüne basa basa söylüyor. Araf 3. ayetinde özellikle, Allah a daha yakındır diye, yani bizlerin günümüzde söylediği gibi, BU İNSAN ALLAH DOSTUDUR, ALLAH A DAHA YAKINDIR VELİ KİŞİDİR, ONLAR EVLİYA İNSANLARDIR DİYEREK, ONLARIN SÖZLERİNE KOŞULSUZ ARAŞTIRMADAN UYMAYIN, PEŞİ SIRA GİTMEYİN DİYOR. Çünkü Allah Kur’an da kimin doğru yolda olduğunu, kimlerin sizlere zarar verip düşmanlarınız olabileceğini, yalnız ben bilirim diye birçok ayette uyarıyordu. Nisa 45. Bakara 107. ayetlerin de VELİ, YARDIMCI, ŞEFAATÇI OLARAK ALLAH SİZE YETER, ALLAH IN YANI SIRA ONUNLA BİRLİKTE NE BİR VELİ NE DE BİR YARDIMCI YOKTUR DİYOR. Sizce bu hükmü veren ve bizleri uyaran Allah, daha sonra hâşâ sözünden cayıp başka bir ayetinde, benim yanımda Allah dostları veliler, şeyhler edinip ardı sıra gidin, diyebilecek bir ayet indirebilir mi? Karar sizin.

Allah ın yanında, tıpkı onun gibi zamandan münezzeh, eşi benzeri olmayan, hatasız bizlere yol gösterecek, şefaat edecek veliler edinemeyeceğimizi, Enam suresi 14. ayetinde de Allah Resulüne DEKİ KULLARIMA diyerek, ne diyordu hatırlayalım. “ALLAH’TAN BAŞKASINI MI VELİ EDİNECEĞİM?” Demek i Allah ın Resulünün de VELİSİ, YALNIZ ALLAH MIŞ. ELBETTE BİZLERİNDE GÜVENECEĞİMİZ YALNIZ VELİMİZ, ALLAH OLACAKTIR. Yine Enam 51. ayetinde aynı ikazı yaparak, ONLAR İÇİN ALLAH IN DIŞINDA, BİR VELİ YA DA ŞEFAATÇİ YOKTUR. Bizlerin gözlerine perde çekilmesine sebep olan din tacirleri, kulaklarımızı ve kalbimizi mühürleten din simsarları, ne yazık ki Allah ın ayetlerinin üstünü örterek, Allah ın gerçeklerini görmemizi engellemişlerdir.  Allah ın ayetlerinin üzerinde kelime oyunları yapanlara, bir örnek vermek istiyorum.

“BİLESİNİZ Kİ, ALLAH’IN DOSTLARINA(EVLİYALARINA) KORKU YOKTUR, ONLAR ÜZÜLMEYECEKLERDİR.” (Yunus 62)

Kur’an ın onlarca ayetine gözlerini yumanlar, bu ayet üzerinde anlam tahrifatı yapmaya çalışarak, bakın bu ayette Allah ı çok özel evliya kişilerinden bahsediyor, onlara korku yoktur, üzülmeyeceklerdir diyor. Demek ki bizlerde Allah ın evliyalarına uymamız, neden yanlış olsun diyebiliyorlar. Bu düşünceye inandığımızda, yazdığım ve yazmadığım onlarca ayete tamamen ters bir anlamı, ayete vermiş oluyoruz. Buda bizleri Allah ın yolundan saptırıyor ve edindiğimiz VELİ/EVLİYA diye adlandırdığımız kişilerin oyuncağı yapıyor.

Hâlbuki Yunus 62. ayetinde, Allah ın doğru yolunda giden tüm kullarından bahsediyor ve diyor ki Allah, benden başka kendisine VELİ/EVLİYA edinmemiş, yalnız Allah a güvenip dayanan, yalnız ondan yardım isteyen ve yalnız Allah ı veli edinip, onun Elçileri kanalıyla gönderdiği kitaba uyanlara, asla korku yoktur. Onlar Allah dostudur ve onların korkmasına gerek yoktur diyor ayette. Çünkü onlar üzülmeyecek, mükâfatlandırılacaklardır diyor.

Kur’an ı, kafamızdaki tüm batıl ve hurafe inançlarımızdan kurtulup, yalnız Allah a güvenip dayanarak ayetleri, anladığımız dilden düşünerek okumaya başladığımızda, ALLAH IN GERÇEKLERİ İLE MUTLAKA BULUŞACAĞIMIZ MÜJDESİNİ VERİYOR. DİLERİM ALLAH IN BU YOLDA GİDEN, AZINLIK HALİS KULLARI ARASINDA OLURUZ.

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İmtihanımızda, Kaybedenlerden Olmak İstemiyorsak.

  Allah Asr suresinde, iman ettiğini söyleyen kullarım, birbirine Hak olanı,  YANİ YALNIZ ALLAH KATINDAN GELENİ, KUR’AN’I TAVSİYE ETMEDİĞİ SURECE ZİYANDADIR  diyor. Çünkü hak olanın yalnız Allah katından geldiğini yine Kur’an’da bildiriyor. Bizler böylemi yapıyoruz? Rabbimiz iman ettiğini söyleyen kullarını uyarmak için,  “ONLARIN ÇOĞU ALLAH’A, ANCAK ORTAK/ŞİRK KOŞARAK İNANIRLAR”  diyerek, iman ettiğini zannedenlerin, nasıl büyük bir yanılgı içinde oldukları uyarısını yapıyor. Tabi bir başka ayetinde de kendisine  ŞİRK/ORTAK KOŞANIDA AFFETMEYECEĞİ  bilgisini veriyor. Peki, bizler böyle büyük hatalar yapıyor muyuz? İnancımızı Kur’an ile sorguladık mı? Gelin sorgulayalım. Bizler yalnız Allah’ın katından gelen HAK olan Kur’an’a mı iman ediyoruz? Yoksa yalnız Kur’an ile İslam yaşanmaz,  KUR’AN+RESULÜN SÜNNETİ+MEZHEP İMAMLARININ İCHATLARI ile birlikte  mi yaşanır diyoruz.  Eğer bunu söylüyorsak, Allah’ın uyardığı gibi...

İslam’ı Sorumlu Olduğumuz Kur’an’dan Öğrenmezsek, Sonucuda İşte Böyle Olur.

  Bizler hiç düşünmeden, sorgulamadan Kur’an’dan uzak öyle bir din yaşıyoruz ki, adeta Allah’ın kitabı Kuran’ı küçümsediğimizin farkında olmadığımız gibi,  yalnız Kur’an ile İslam’ı yaşayamayacağımıza inandırıldık. İman ettik dediğimiz Kur’an, bu düşünceye onay veriyor mu, hiç baktık mı? Elbette hiç bakmadık, hatta bakmaya teşebbüs bile etmemizi engelleyip, sen Kur’an’ı anlayamazsın senin ilmin ne ki, Arapça bir kelimenin bilmem kaç anlamı var, sen hangisinin olduğunu nereden bileceksin diyerek, aklın mantığın kabul etmeyeceği düşünceleri, her nedense kabul etmekte sakınca görmedik. Arapça olan Kur’an’a bunları söyleyenler, her ne hikmetse yine Arapça olan rivayet hadislere, neden bunları söylemediklerini hala fark edemediysek, Allah ile aldatılmaktan da asla kurtulamayız.  İSLAM’I SORUMLU OLDUĞUMUZ KUR’AN’DAN ÖĞRENMEZSEK, SONUCUDA İŞTE BÖYLE OLUR . Mezheplerin hatta cemaat ve tarikatların şekillendirdiği İslam inancımızda şu mantık ve Kur’an dışı inancı, her nedense...

Enam Suresi 38. Ayet. “Biz Kitapta Hiç Bir Şeyi Eksik Bırakmadık.”

Bizler Kur’an ayetlerini doğru anlamak istiyorsak, mutlaka yine Kur’an’ın açıklamalarından, verdiği örneklerden yola çıkarak, anlamanın yolunu yöntemini seçmeliyiz. Bu konuda bir örnek vermek istiyorum, önce ayeti yazalım daha sonra üstünde birlikte düşünelim. Enam 38:  Yeryüzünde gezen her türlü canlı ve (gökte) iki kanadıyla uçan her tür kuş, sizin gibi birer topluluktan başka bir şey değildir. BİZ KİTAP’TA HİÇBİR ŞEYİ EKSİK BIRAKMADIK. Sonunda hepsi Rablerinin huzuruna toplanıp getirilecekler. (Diyanet meali) Bu ayette geçen çok dikkat çekici bir cümle var.  BİZ KİTAP’TA HİÇBİR ŞEYİ EKSİK BIRAKMADIK . Sizce Allah, hangi kitaptan bahsediyor olabilir? Ne yazık ki geleneksel İslam anlayışı bu ayette geçen, bu cümleden çok rahatsız, onun içinde bu cümleye öyle bir anlam yüklüyorlar ki, ayette geçen bu cümlenin, neredeyse bizlere vermesi gereken anlamını alıp götürüyor. Siz ayeti okuduğunuzda ne anladınız? Yani Allah hangi kitapta, hiçbir eksik bırakmadığından bahsedi...