Ana içeriğe atla

ALLAH DAN BAŞKA VELİLER EDİNENLERE, ALLAH’IN İKAZI…


 

Bizlerin Kur’an ı, İslam ı yaşayabilmek adına yeterli görmeyerek, İslam’ı doğru öğrenebileceğimizi zannettiğimiz veliler edinip ardına düşmemizi, onlardan medet umarak yardım istememizi, Rabbimiz bakın nasıl bizleri ikaz ediyor ve yasaklıyor.

Araf 3; Rabbinizden size indirilene uyun; O’nun berisinden bir takım VELİLERİN/EVLİYALARIN ARDINA DÜŞMEYİN! Siz ne kadar da az öğüt alıyorsunuz.

Bakar mısınız lütfen, Allah Kur’an dışından hiç kimseye uymayın, inanmayın diyor ve bizlerin dikkatini çekerek, Kur’an a yönlendiriyor. Ayette Velinin çoğulu Evliya diye geçer ve kendimizce güvenilir insanlar seçip, sorgusuzca onların sözleri ile imanınızı  yaşamayın diye Allah uyarıyor. Bundan daha açık bir ikaz/uyarı olur mu? Peki, bizler neler yapıyoruz? Doğruluğundan emin olmadığımız, Kur’an da asla bahsedilmeyen dinin emri dedikleri konulara, edindiğimiz VELİ/Evliya dediğimiz kişilerin sözlerine hiç şüphelenmeden inanabiliyoruz. Kur’an bizlere, gerekli her konudan bahsettiğini ve ibret almamız için nice örnekler verdiğini söyler. Şimdi yazacağım ayet üzerinde dikkatle düşünmenizi rica ediyorum. Din ve iman adına başka velilere/Evliyalara uyduğumuzda, ne olacağımıza ait nasılda ibretlik bir örnek veriyor Allah ve ikaz ediyor bizleri. Aklını kullanan, bu ayetten gereken dersi çıkaracaktır. Kullanmayana sözümüz yok.

Ankebut 41; Allah’ın dışında başka veliler/Evliyalar edinenlerin örneği, KENDİNE EV EDİNEN DİŞİ ÖRÜMCEK ÖRNEĞİNE BENZER. GERÇEK ŞU Kİ, EVLERİN EN DAYANIKSIZ OLANI DİŞİ ÖRÜMCEK EVİDİR. BİR BİLSELERDİ.

Bu ayeti okuduğunuzda acaba Allah ne demek istiyor diye hemen düşündünüz değil mi? Bu ayetin yüzlerce yıl önce, gerçek anlamının anlaşılmadığı çok açıktır. Bilim dişi örümcek hakkında, detaylı bilgi edindikten sonra ancak bu ayetin gerçek mucizesi anlaşılmıştır. İŞTE KUR AN DÜŞÜNENE, BÖYLE MUCİZE BİR REHBER. Yüce Rabbimiz, bizlere böyle ibretlik ama bir o kadarda bilimsel örnekler veriyor. Bizler hala Kur’an’ı yeterli görmeyip, emin olamadığımız rivayetlerin ardına düşüp Kur an dışından, Allah dan başka din ve iman adına velilere/Evliya dediğimiz kişilere uymaya devam ediyoruz. HALBUKİ ALLAH, SAKIN BU YANLIŞLARI YAPMAYIN, PİŞMAN OLURSUNUZ DİYE UYARIYOR. Şimdide ayette geçen örümcek hakkında sizlere, bilimsel bilgiler aktarmak istiyorum. 

“Halk arasında ‘’ KARADUL ‘’ denilen özellikle dişi örümcek, kendisine sevgi ve dostlukla teslim olanları, ağına yaklaşanları, kullanıp yok eden tipik bir yaratıktır. Çiftleşmeden sonra eğer kaçamazsa, eşini dahi öldüren DİŞİ ÖRÜMCEĞİN EVİ, EN YAKIN DOSTUNA BİLE BİR FELAKET YERİ OLDUĞU GİBİ, ORAYA GİREN SİNEKLER VE BÖCEKLER İÇİN DE ÖLÜM AĞIDIR. YANİ GÜVENSİZ BİR YERDİR. 

Canlı türleri genelde evlerini sıcaktan, soğuktan, düşmanlardan ve her türlü zarardan korumak için inşa ederler. OYSA DİŞİ ÖRÜMCEK EVİNİ YOK ETMEK, ZARAR VERMEK, EVİNE YANLIŞLIKLA UĞRAYANLARI DAHİ YEMEK İÇİN İNŞA EDER. BU YÜZDEN EVLERİN EN GÜVENİLMEZİ, ÖRÜMCEĞİN EVİDİR. Dişi örümcek, cinsel ilişkiye girdikten sonra eğer kaçamazsa, kendi erkeğini de yemektedir. Bu yüzden dişi örümceğin evi bırakın başkalarını, kendi eşi için bile güvenilmezdir.”

Allah’dan başka veliler/Evliyalar ( koruyucu, yardımcı dostlar ) edinenlerin durumunu, bu derece önemli bir örnekle bizlere anlatan Allah, kendisinden başka veliler edinenleri, onların ardına düşenleri, dişi örümceğin evine sığınanlara benzetiliyor. Bu örnekle sizlerin de tüyleri diken diken oldu değil mi dostlar. Tabi gözlerde perde yok sa, gönüller mühürlenmemiş ise. Allah veliler konusuna dikkatimizi çekmek ve bizleri bir kez daha uyarmak için, bakın neler söylüyor.

Zümer 3 : Gözünüzü açıp kendinize gelin! Arı-duru din yalnız ve yalnız Allah’ındır! ONUN YANINDA BİRİLERİNİ DAHA VELİLER/EVLİYALAR/DOSTLAR EDİNEREK, “BİZ ONLARA, BİZİ ALLAH’A YAKLAŞTIRMALARI DIŞINDA BİR ŞEY İÇİN KULLUK ETMİYORUZ.” diyenlere gelince, hiç kuşkusuz, Allah onlar arasında, tartışıp durdukları konuyla ilgili hükmü verecektir. Şu bir gerçek ki, Allah, yalancı ve nankör kişiyi iyiye ve güzele kılavuzlamaz.

Artık Kur’an ı anlayarak bolca okumaya ve ayetler üzerinde dikkatle düşünmeye, herhalde zaman ayırırsınız sanırım. Bu gerçekleri bizlerden saklayanlar, Rabbin huzurunda hesap vereceklerdir. Hala anlamayanlara da, sözümüz meclisten dışarı demekten başka, ne gelir elden. Bizler bu ayetleri hiç anlayarak, üzerinde düşünerek okumadığımızdan, Kur’an ın ardından değil, ne olduğunu bilmediğimiz, emin olamadığımız edindiğimiz VELİLER in ve kitaplarının ardından gidiyoruz. İşin ilginci Kur’an la uyarıldığımızda, Kur’an dan yana tavır olacağımıza, velilerin/Evliya dediğmiz kişilerin, yani batılın yanında olmayı seçiyoruz. Çünkü Kur’an ile aramıza girilmiş, yüksek duvarlar örülmüş de ondan.

HATIRLATMAK İSTEDİĞİM BİR KONU VAR. BİZLERE RESULÜN HADİSLERİ DİYE, NAKLETTİKLERİ RİVAYET SÖZLERİN HİÇ BİRİSİNDEN, ALLAH IN RESULÜNÜN HABERİ BİLE YOK. ONUN KONTROLÜNDENDE GEÇMİŞ BİLGİLER ASLA DEĞİLDİR. ALLAH KUR’AN I BEN KORUYORUM DİYOR, AMA RİVAYETLERİN BİZLERE ULAŞMASINI KORUYAN HİÇ KİMSE YOK. BU SİZCE ÇOK TEHLİKELİ VE RİSKLİ DEĞİL Mİ? HESAP GÜNÜ RESUL, ŞAHİT OLARAK ÇAĞRILDIĞINDA, SİZLERİ KUR’AN IN İPİNE SARIILMAYA DAVET ETTİM, SİZLERİN İNANDIĞINIZ BU HADİSLERDEN BENİM HABERİM YOK, BANA İFTİRA ATMIŞLAR DERSE, HALİMİZ NE OLUR? LÜTFEN BU KONUYU PİŞMAN OLMAK İSTEMİYORSAK, DİKKATLE BİR KAZ DAHA DÜŞÜNELİM.

Şunu unutmayalım ki, hesap günü yanımızda hiç kimseyi bulamayacağız ve önümüze açılan tek kitap, sorgu suale çekileceğimiz ortaya konacak yalnız ve yalnız KUR’AN OLACAKTIR. Allah bizleri affetsin. Kur’an bizlerin yol haritası, rehberi ve güneşi olduğunu Rabbimiz söylüyor, artık buna inanalım ve güvenelim. Birileri Kur’an ı siz anlayamazsınız diyorsa, bilelim ki onların bizlerden sakladıkları bir şeyler var demektir. Onları Kur’an a davet edelim, ama bunun için Kur’an ı anlayarak bizler bolca okumalıyız ve üzerinde düşünmeliyiz. Bu yolu ve yöntemi izlememizi öneren, Allah dır bunu da unutmayalım.

Bunu yapmadığımız takdir de, Allah ın Kur’an da söylediği gibi, yalnız sanıya, rivayetlere inanmaya devam ederiz ve aldanırız. Allah bu kitaptan sorumlusunuz diyorsa, bu kitap zor anlaşılır asla olamaz. Bunu söylemek ve inanmakla, Rabbin adaletine saygısızlık yaptığımızı da unutmayalım. Allah bakın, yalnız veli olarak kimi edinmemizi, ardı sıra gitmemizi, ondan yardım istememizi istiyor ve dikkatimizi çekiyor.

Araf 196: “Benim veli’m, o Kitap’ı indiren Allah’tır. O, hayır ve barış seven kulları koruyup gözetir.

Kehf 102: Küfre sapanlar, beni bırakıp da kullarımı veliler edineceklerini mi sandılar. Biz cehennemi bir konuk evi olarak inkârcılar için hazırladık.

Şura 46: Onların Allah’tan başka kendilerine yardım edecek velileri yoktur. Allah’ın saptırdığı kimse için artık hiçbir yol yoktur.

Casiye 10: Arkalarından cehennem! Kazanmış oldukları da Allah dışında edindikleri veliler de onlara hiçbir yarar sağlamayacaktır. Çok büyük bir azap vardır onlar için.

Aklını kullanana, Kur’an ın ipine sarılana, yalnız Allah ı veli edinene ne mutlu. Dilerim Rabbimden Kur’an a yaptığımız bu saygısızlığın artık farkında oluruz. Yine dilerim yardım istenecek, ardı sıra gidilecek velinin, yalnız Allah olduğu bilincinde olan, kullarından oluruz.

VİDEOYU LÜTFEN İZLEYİNİZ:       

Saygılarımla.   
Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nahl Suresi 98. Ayet. Kovulmuş Şeytandan, Allah'a Sığınırım. "Her Müslümanın Dikkatle Okuyup Düşünmesi Gereken Bir Ayet."

Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, Nahl suresi 98. ayet olacaktır. Bu ayet öne sürülerek, Kur’an okumaya başlarken Allah,  EÛZÜBİLLÂHİMİNEŞŞEYTÂNİRRACÎM” , diye okumaya başlayın, emri veriyor diye anlatılır. Bu ayetin gerçek uyarısını, İslam toplumundan gizledikleri için, ne yazık ki Kur’an’ı okumaya başlamadan önce, Allah’ın ikazını yerine getirmediğimizden her okuyan yanlış anlıyor, neden mi? Her şeyin bir kuralı var, Kur’an’ı okumanın da elbette bir kuralı olmalı değil mi? Makalemi lütfen sonuna kadar okuyunuz. Gelin bu konu üzerinde önce ayeti yazalım, daha sonrada birlikte düşünelim. Nahl 98:   ŞİMDİ KUR’ÂN OKUMAK İSTEDİĞİN ZAMAN, ÖNCE O KOVULMUŞ ŞEYTANDAN ALLAH’A SIĞIN.  (Elmalı meali) Önce ayeti lütfen doğru anlayalım. Sizce Allah bu ayette, Kur’an’ı okumaya başlamadan önce, Eûzübillâhimineşşeytânirracîm” Yani, kovulmuş şeytanın şerrinden Allah’a sığınırım, diye başlayarak okuyun emrini mi veriyor? Bizler ne yazı...

Allah’ın Resulüne Verdiği Görev Yetki Ve Sorumluluk.

Bugün sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu, İslam toplumunun hala farkında olmadığı ve onun içindir ki, Allah ile aldatanların tuzağına rahatlıkla düşütüğü bir konu üzerinde düşünmenizi rica ediyorum. Sizce Allah Resulüne, nasıl bir görev verip yetkilendirmiştir? Şöyle demiş olabilir mi, Resulüm ben sana Kur'an'da ana başlıkları indiriyorum, detayına girmeden gönderiyorum. Sen kullarıma ayetlerimi açıklayıp, nasıl hayata geçireceklerini anlatırsın diyor olabilir mi? Yada şöylemi diyor. Sana verdiğim görevin tanımını izahını yapıyorum, sakın sana indirdiğimin sınırlarını aşma. Senin görevin sadece tebliğ etmek ve toplumu sana verdiğim ilim ve bilgelikle ikna edip, Kur'an'a davet etmektir mi diyor? Bu konuya geçmeden önce, Allah'ın Resulünün Kur’an'ı daha rahat tebliğ edebilmesi, sözlerinin dinlenmesi için, bakın Resulüne kesinlikle itaat edilmesini nasıl emrediyor.    Ali İmran 32:   ŞUNU DA SÖYLE: “ALLAH’A VE RESULE İTAAT EDİN.”EĞ...

İslam’ı Sorumlu Olduğumuz Kur’an’dan Öğrenmezsek, Sonucuda İşte Böyle Olur.

  Bizler hiç düşünmeden, sorgulamadan Kur’an’dan uzak öyle bir din yaşıyoruz ki, adeta Allah’ın kitabı Kuran’ı küçümsediğimizin farkında olmadığımız gibi,  yalnız Kur’an ile İslam’ı yaşayamayacağımıza inandırıldık. İman ettik dediğimiz Kur’an, bu düşünceye onay veriyor mu, hiç baktık mı? Elbette hiç bakmadık, hatta bakmaya teşebbüs bile etmemizi engelleyip, sen Kur’an’ı anlayamazsın senin ilmin ne ki, Arapça bir kelimenin bilmem kaç anlamı var, sen hangisinin olduğunu nereden bileceksin diyerek, aklın mantığın kabul etmeyeceği düşünceleri, her nedense kabul etmekte sakınca görmedik. Arapça olan Kur’an’a bunları söyleyenler, her ne hikmetse yine Arapça olan rivayet hadislere, neden bunları söylemediklerini hala fark edemediysek, Allah ile aldatılmaktan da asla kurtulamayız.  İSLAM’I SORUMLU OLDUĞUMUZ KUR’AN’DAN ÖĞRENMEZSEK, SONUCUDA İŞTE BÖYLE OLUR . Mezheplerin hatta cemaat ve tarikatların şekillendirdiği İslam inancımızda şu mantık ve Kur’an dışı inancı, her nedense...