Ana içeriğe atla

CUM’A SURESİ 9. AYET ÜZERİNDE, GELİN BİRLİKTE DÜŞÜNELİM. "CUMA NAMAZI"

 



Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, CUM’A suresi 9 ayet olacak.  Bu ayet üzerinde farklı düşüncelerin olduğunu ve ayette bahsedilmeyen birçok konu dâhil edilerek, anlatıldığına şahit oluyoruz. Örneğin bu ayetin farklı bir namaz olmadığını, öğle vaktinde toplu kılınan bir namaz olduğu da söylenmektedir. Önce ayeti yazalım, daha sonra üzerinde birlikte düşünelim.

Cum’a 9: Ey iman edenler! CUMA GÜNÜ NAMAZ İÇİN ÇAĞRI YAPILDIĞI ZAMAN, hemen ALLAH’IN ZİKRİNE KOŞUN ve alışverişi bırakın. Eğer bilirseniz bu, sizin için daha hayırlıdır. (Diyanet meali).

Önce şunu hatırlatmak isterim, ayette hitap kadın erkek ayırmadan tüm iman edenlere yapılıyor. Yani cuma salatı, kadınlara farz değildir demek, Allah'a iftira atmaktır. Ayette geçen CUM’A/CUMUA kelimesinin gün anlamında değil, TOPLANMAK/CEM ETMEK anlamında olduğunu söylemek isterim. Ayette geçen Yevmilcumua kelimesi toplantı günü anlamına geliyor. Amacımız Allah'ın ayetini, özünde anlayabilmektir. Küçük farklılıkların bir önemi yoktur. Ayeti anlamaya çalıştığımızda bu toplantının her gün kılınan namazdan farklı olduğunu, TOPLANTININ AMACININ YALNIZ NAMAZ OLMADIĞI ANLAŞILIYOR. Ayette salat geçiyor ama toplantı salatının amacı çok geniş. Çünkü namazı herkes evinde kılıp, Allah'ı zikredip, ibadetini kendiside yapabilir. Buradaki toplanmanın çok farklı amaçlarının olduğu anlaşılıyor.  Demek ki Allah bu ayette bizlere, farklı daha detaylı bir toplantı salâtından bahsediyor.  SİZCE ALLAH, NEDEN TOPLANIP SALÂT ETMEMİZİ ÖZELLİKLE İSTİYOR OLABİLİR? BURASI ÇOK ÖNEMLİ.

Bildiğiniz gibi SALÂT, bizlerin Farsçadan namaz diye çevirdiğimiz bir ibadet olduğu gibi, Allah'ı zikrederek onu anmak ona dua ederek, ondan yardım istemek anlamına da gelir. ZATEN AYETTEDE TOPLU OLARAK ALLAH' I ZİKRETMEKTEN, ONU ANMAKTAN BAHSEDİLİYOR. Ayrıca Müslümanların birbirine yardımda bulunması, destek olması anlamını da taşıyor salât. Allah bu ayet ile Müslümanların çağrıldıklarında bir araya gelerek birbirleri ile tanışmasını, adeta sosyalleşmenin, yardımlaşmanın, toplu ibadetin emrini vermiştir. Bizler yalnız Kur’an'ı dinde rehber almadığımız için mezheplerin ve rivayetlerin etkisiyle, Allah'ın çok önemsediği bu toplantı salâtından kadınlarımızı uzak tutarak, çok büyük bir yanlış yaptığımızın, hala farkında değiliz. MÜSLÜMAN TOPLUMLARININ GENEL ÇOĞUNLUĞUNUN, SOSYAL BİR TOPLUM OLAMAMASININ NEDENLERİNDEN BİRİSİDE, CUM’A SALÂTINDAN KADINLARIMIZI UZAK TUTMALARI ETKEN OLMUŞTUR. AYETE LÜTFEN DİKKAT. EY İMAN EDENLER DİYOR. Bu hitabı görmezden gelerek, doğru olmayan rivayet hadislerin etkisiyle, Cum’a salâtı kadınlara farz değildir diyenlere inanmakta, bir kusur görmüyoruz.

Bildiğiniz gibi Yahudi ve Hıristiyanlarda da çağrıldıklarında haftanın bir günü, toplu ibadetleri vardır. Allah biz Müslümanlara da bu emri vermiştir. Ayete dikkat ettiyseniz çağrıldığın da ibaresi vardır. Ama bu çağrılmanın gündüz iş vakti olduğunu, çağrı yapıldığında işimizi bırakarak çağrıya uymamız gerektiğini anlıyoruz. Allah şu saatte yapacaksınız hükmünü asla vermemiştir. İş vakti olduğunu ve toplu salâtın bitiminde, işlerimize hemen geri dönmemizi istediğini ayetten anlıyoruz. Yalnız bu konuda hatırlatmak istediğm bir ayet var. Bakara suresi 238. ayette, salata ve özellikle VUSTA yani en iyi orta salata devam edin emrini vermiştir. Ne yazık ki bizler O, en iyi VUSTA salatından, Allah'ın neyi kast ettiği konusunda bir anlam birliği sağlayamamışız. SİZLERE SORMAK İSTERİM, ACABA ALLAH NAMAZLARINZA DEVAM EDİN DEDİKTEN SONRA, AYRI BİR NAMAZ OLARAK VUSTA NAMAZI, SİZCE CUMA NAMAZI OLABİLİR Mİ? BİRAZDA BU KONU ÜZERİNDE LÜTFEN DÜŞÜNELİM.

Hatırlatmak istediğim konu ise ayetin, Cuma günü SALATA çağrı yapıldığı zaman sözleri üzerine olacak.  Ayette Allah, CUM’A günü namaza/salata çağrıldığında çağrıya uyun demiyor. TOPLANTI SALÂTI İÇİN YANİ TOPLANTI GÜNÜ ÇAĞRILDIĞINDA, ÇAĞRIYA UYUN DİYOR. O günkü Arap toplumunun cuma günü, adı üstünde toplantı günü olduğu gerçeğinden yola çıkarak, bu ayeti cuma günü namaza çağrıldığında diye tercüme edildiğini düşünüyorum. Elbette hiç bir sakıncası yok. Bakın bu ayette Allah çağrıdan bahsediyor, ama çağrının şekline dahi karışmıyor, Müslümanlara bırakıyor. Aynı şekilde toplantı salâtı için, çağrıldığında işinizi gücünüzü bırakın çağrıya uyun diyor. Bu konu ile ilgili lütfen araştırma yapınız, Kur’an'ın bahsetmediği birçok rivayetleri okuyacaksınız.

Bir konudan daha bahsetmek istiyorum. Bazı kardeşlerimiz cuma yani toplantı salatı namaz değildir, Cuma günü Müslümanların sorunlarının konuşulduğu gündür diyorlar. Ayette özellikle salat tan bahsettiği gibi, Allah'ı zikretmekten anmaktan da özellikle bahsediliyor. Sizlere sormak isterim, Müslümanlar bir araya gelmişken, hep birlikte salatın bir anlamıda olan kıyam, rüku ve secde ile Allah'ı zikrettiğimiz onun şanını yüceltip, ondan yardım istediğimiz namazı neden birlikte kılmayalım. BUNDAN DAHA İYİ GÜZEL BİR ZAMAN MI OLUR? Lütfen birilerinin öğretilerini değil, kendi düşüncelerimizi Kur'an ile birleştirmenin çabası içinde olalım. Hatırlayınız aynı toplu ibadet, Hacca gittiğimizde yapılıyor. Orada namaz emretmiyor tavaf emrediliyor diyebilir misiniz? Tavaf ederken ne yapılıyor? Allah anılıyor, zikrediliyor dualar ediliyor ve ondan yardım isteniyor.  Kıyam rüku ve secde ile yaptığımızda farklı değil, oda dua ve Allah'ı zikredip ondan yardım dilemenin bir başka şeklidir.

Şöyle sorabiliriz, peki Cuma namazı nasıl Cuma günü yapılmış ve günümüze kadar gelmiştir. Anlatılan rivayetlerden kısaca bahsetmek gerekirse, namaza çağrı şeklini Peygamberimiz yakın ashabıyla birlikte konuşarak, günümüzdeki namaza çağrı EZANI belirlemişlerdir. Yine toplu salâtın/namazın hangi gün yapılacağı konusu da tartışılmış, YAHUDİLER CUMARTESİ, HIRİSTİYANLAR PAZAR GÜNÜ TOPLU İBADETLERİNİ YAPIYOR, BİZLERDE CUMA GÜNÜ YAPALIM DÜŞÜNCESİ KABUL EDİLEREK, o gün Cuma namazı kılınması Peygamberimizin zamanında kabul edilmiştir.

Araplarda daha önceleri Cuma günü toplu ibadet yapılması, hatta bu günde bazı sorunların çözülmesi için toplantılar yapılmasının bir gelenek olduğu anlatılır. Araplarda bu günün Cum’a adını alması, bilhassa toplantı günü olmasından kaynaklanmaktadır. Ayrıca Kureyşliler Cuma günü toplanıp, öğütlerde bulundukları bir gün olarak da bilindiği bilgisini hatırlatmak isterim. Diyanet sitesinde Cuma namazı ile ilgili şöyle bir bilgi var. “CUMA GÜNÜ ÖĞLE VAKTİNDE, ÖĞLE NAMAZI YERİNE KILINAN NAMAZA, CUMA NAMAZI DENİR.” İlginçtir Kur’an da, asla böyle bir bilgiyi, Allah'ın hükmünü göremezsiniz. Öğlen namazının farz olduğuna inanan bir Müslümanın, bu farz emrin Cuma günü uygulanmayıp, onun yerine Cum’a namazının kılınacağı hükmünü, yalnız Allah'ın verebileceğini bilmesi gerekir. Bildiğiniz gibi cuma günü, öğlen namazı kılınmaz, Cuma namazı kılınır. Aslında buda düşündürücü değil mi?

Lütfen İslam'ı, kendi rivayet inançlarımızla şekillendirmeyelim, büyük yanlışa düşeriz. Allah ayetlerimi, anlayacağınız şekilde nice örneklerle açıkladık diyorsa Kur’an'da, bizlere düşen emin olamayacağımız bilgiler ışığında değil, Allah'ın ayetleri ışığında konuları anlamaya çalışmak olmalıdır. Hatırlatmak isterim Allah Kur'an'da, namaz vakti belirlenmiş bir ibadet olduğunu söyler. Cum’a yani toplantı salâtı/namazı, Allah'ı topluca zikredeceğimiz o özel gün konusunda ise belirli bir zamandan bahsetmez ama Bakara suresi 238. ayette geçen VUSTA namazının cuma namazının vakti olacağı konusu, İslam toplumunda hep tartışılmıştır onuda hatırlatmak isterim.  Yani Cum’a namazı/salâtı, belirli bir namaz vaktinin yerine yapılan bir ibadet olmadığını, ayetten anlıyoruz.

Ben Allah'ın ayetleri üzerinde düşündüğümde, bunları anladım. Yazdıklarım benim imtihanımdır ve yalnız beni bağlar. Sizlere de düşen, rivayet ve sanı bilgilerin etkisinde kalmadan, Allah'ın bizleri sorumlu tutacağına hükmettiği Kur’an'ı anlayarak ve üzerinde düşünerek anlamaya ve yaşamaya çalışmak olmalıdır. DİLERİM CÜMLEMİZ ALLAH'IN VAHYİNİ ANLAYABİLMEK ADINA, VAR GÜCÜ İLE ÇABA HARCAYAN, ALLAH'IN EN AZ HATA YAPAN KULLARI ARASINDA OLURUZ.

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nahl Suresi 98. Ayet. Kovulmuş Şeytandan, Allah'a Sığınırım. "Her Müslümanın Dikkatle Okuyup Düşünmesi Gereken Bir Ayet."

Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, Nahl suresi 98. ayet olacaktır. Bu ayet öne sürülerek, Kur’an okumaya başlarken Allah,  EÛZÜBİLLÂHİMİNEŞŞEYTÂNİRRACÎM” , diye okumaya başlayın, emri veriyor diye anlatılır. Bu ayetin gerçek uyarısını, İslam toplumundan gizledikleri için, ne yazık ki Kur’an’ı okumaya başlamadan önce, Allah’ın ikazını yerine getirmediğimizden her okuyan yanlış anlıyor, neden mi? Her şeyin bir kuralı var, Kur’an’ı okumanın da elbette bir kuralı olmalı değil mi? Makalemi lütfen sonuna kadar okuyunuz. Gelin bu konu üzerinde önce ayeti yazalım, daha sonrada birlikte düşünelim. Nahl 98:   ŞİMDİ KUR’ÂN OKUMAK İSTEDİĞİN ZAMAN, ÖNCE O KOVULMUŞ ŞEYTANDAN ALLAH’A SIĞIN.  (Elmalı meali) Önce ayeti lütfen doğru anlayalım. Sizce Allah bu ayette, Kur’an’ı okumaya başlamadan önce, Eûzübillâhimineşşeytânirracîm” Yani, kovulmuş şeytanın şerrinden Allah’a sığınırım, diye başlayarak okuyun emrini mi veriyor? Bizler ne yazı...

Allah’ın Resulüne Verdiği Görev Yetki Ve Sorumluluk.

Bugün sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu, İslam toplumunun hala farkında olmadığı ve onun içindir ki, Allah ile aldatanların tuzağına rahatlıkla düşütüğü bir konu üzerinde düşünmenizi rica ediyorum. Sizce Allah Resulüne, nasıl bir görev verip yetkilendirmiştir? Şöyle demiş olabilir mi, Resulüm ben sana Kur'an'da ana başlıkları indiriyorum, detayına girmeden gönderiyorum. Sen kullarıma ayetlerimi açıklayıp, nasıl hayata geçireceklerini anlatırsın diyor olabilir mi? Yada şöylemi diyor. Sana verdiğim görevin tanımını izahını yapıyorum, sakın sana indirdiğimin sınırlarını aşma. Senin görevin sadece tebliğ etmek ve toplumu sana verdiğim ilim ve bilgelikle ikna edip, Kur'an'a davet etmektir mi diyor? Bu konuya geçmeden önce, Allah'ın Resulünün Kur’an'ı daha rahat tebliğ edebilmesi, sözlerinin dinlenmesi için, bakın Resulüne kesinlikle itaat edilmesini nasıl emrediyor.    Ali İmran 32:   ŞUNU DA SÖYLE: “ALLAH’A VE RESULE İTAAT EDİN.”EĞ...

İslam’ı Sorumlu Olduğumuz Kur’an’dan Öğrenmezsek, Sonucuda İşte Böyle Olur.

  Bizler hiç düşünmeden, sorgulamadan Kur’an’dan uzak öyle bir din yaşıyoruz ki, adeta Allah’ın kitabı Kuran’ı küçümsediğimizin farkında olmadığımız gibi,  yalnız Kur’an ile İslam’ı yaşayamayacağımıza inandırıldık. İman ettik dediğimiz Kur’an, bu düşünceye onay veriyor mu, hiç baktık mı? Elbette hiç bakmadık, hatta bakmaya teşebbüs bile etmemizi engelleyip, sen Kur’an’ı anlayamazsın senin ilmin ne ki, Arapça bir kelimenin bilmem kaç anlamı var, sen hangisinin olduğunu nereden bileceksin diyerek, aklın mantığın kabul etmeyeceği düşünceleri, her nedense kabul etmekte sakınca görmedik. Arapça olan Kur’an’a bunları söyleyenler, her ne hikmetse yine Arapça olan rivayet hadislere, neden bunları söylemediklerini hala fark edemediysek, Allah ile aldatılmaktan da asla kurtulamayız.  İSLAM’I SORUMLU OLDUĞUMUZ KUR’AN’DAN ÖĞRENMEZSEK, SONUCUDA İŞTE BÖYLE OLUR . Mezheplerin hatta cemaat ve tarikatların şekillendirdiği İslam inancımızda şu mantık ve Kur’an dışı inancı, her nedense...