Ana içeriğe atla

AYETLERİ RİVAYETLER IŞIĞINDA ANLAMAYA ÇALIŞMANIN TEHLİKESİNE, DİKKAT ÇEKİCİ BİR ÖRNEK….


 

Geleneksel fıkıh İslam anlayışında, Kur’an ayetlerini herkesin anlayamayacağı, ayetleri Resulün rivayet hadisleri ya da fıkıh âlimlerinin açıklayabileceği kabul gören bir inançtır. Hâlbuki Allah Kur’an ayetlerini açıklamak bizim görevimizdir diyerek, ayetleri hiç kimseye muhtaç olmayalım diye, nice örneklerle açıkladığını Kur’an’da bildirmiştir. Ne yazık ki günümüz İslam anlayışında Kur’an değil, rivayetler şüphe duyulmadan araştırılmadan kabul ediliyor ve inanılıyor. Bu makalemde sizlere çok kabul gören, hatta bazılarının deyimiyle bunlara da ayetlere inandığımız gibi inanmalıyız, yoksa küfre düşeriz dedikleri Kütüb-i sitteden bir hadis örneği vermek istiyorum. Çok ilginç olanı ise bu rivayet hadisin, Bakara suresi 223. ayetin, ne maksatla indirildiğini açıkladığına inanılmaktadır . Önce ayeti yazalım.

Bakara 223: KADINLARINIZ SİZİN EKİNLİĞİNİZDİR. EKİNLİĞİNİZE DİLEDİĞİNİZ BİÇİMDE VARIN. KENDİNİZ İÇİN (GELECEĞE HAZIRLIK OLARAK) GÜZEL DAVRANIŞLAR TAKDİM EDİN. ALLAH’A KARŞI GELMEKTEN SAKININ VE HER HÂLDE ONUN HUZURUNA VARACAĞINIZI BİLİN. (Ey Muhammed!) MÜ’MİNLERİ MÜJDELE. (Diyanet meali)

Ayeti okudunuz, sanırım anlaşılmayacak bir şey yok. Evlendiğimiz eşimizin ailenin çoğalabileceği, çocuklarımızı dünyaya getirecek en özel insanların eşlerimiz, kadınlarımız olduğunu söylüyor ve evli eşlerimiz ile çekinmeden birlikte olabileceğimiz vurgusu yapılıyor. Dilediğiniz gibi varın sözünden, kural yok her şey serbest anlamını lütfen çıkarmayalım. Çünkü Allah her şeyin sınırlarını belirlemiştir. Hiç kimse, gem vurulmaz duygularını tatmin için, bu sınırları aşamaz. Burada bahsedilen ekinlik ya da tarla anlamları verilmesindeki amaç, kadınların BEREKETLİ, ÜRETKEN, ÇOĞALTAN ANLAMINDA OLUP aynı zamanda eşlerimizin bizlerin tarlasıdır anlamını da verilmiştir ayette. Tarla kelimesinin de özel bir anlamı vardır. TARLA DEDİĞİMİZDE SINIRLARI BELLİ, EKİME ELVERİŞLİ VERİMLİ ANLAMINA GELİR. Bu ayet çok açık anlaşılıyor, farklı bir şey anlamakta mümkün değil zaten. Bu ifade ile kadın aşağılanmamış, aksine “insanın yaratıldığı öz” anlamında toprak benzetmesi ile yüceltilmiştir. İnsan kadında yaratılır; öyleyse kadın verimin, üretkenliğin ve değerin kaynağıdır.

Bu ayeti açıkladığına ve Allah’ın ne maksatla ayeti indirildiğini iddia edenler, hani diyorlar ya bazen, SEN BU AYETİN NÜZUL SEBEBİNİ BİLİYOR MUSUN? Bunu söyleyenler, bakın bu ayetin neden ve hangi konuya açıklık getirdiğini söylüyorlar. Aslında yazmaya utanıyorum ama bazı gerçekleri bilmemiz için, bu örneği vermek zorundayım. Okurlarımdan şimdiden özür diliyorum.

481 – Câbir (radıyallahu anh) anlatıyor: “Yahudiler: “KADINA ARKA İSTİKAMETİNDEN TEMAS EDİLİRSE ÇOCUK ŞAŞI DOĞAR” derlerdi. Bunun üzerine: “Kadınlarınız sizin (evlad yetiştiren) tarlanızdır. O HALDE TARLANIZA DİLEDİĞİNİZ GİBİ GELİN” ayeti nazil oldu” (Bakara 223).
Buhari, Tefsir, Bakara2, 39; Müslim, Nikah 117 (1435); Ebu Davud, Nikah 46, (2163); Tirmizi, Tefsir, Bakara 2, (2982).

Bakar mısınız lütfen, şu iftiraya. İnsanlar sapkın inançlarını bile, ayetlere söyletmeye çalışıyorlar, ama nafile mutlaka belalarını bulacaklardır. Bundan daha sapkın bir inanç olabilir mi? Siz bu hadisten ne anladınız? Yahudilerin söyledikleri ile ayetin ne maksatla indirildiği arasında o kadar farklı ve ayetle hiçbir ilgisi olmayan, öyle bir anlam çıkıyor ki ortaya, ben söylemeye utanıyorum. SANIRIM SİZLER, MEZHEP VE FIKIH İNANCININ TOPLUMDA AÇTIĞI YARANIN, NE DENLİ BÜYÜK, DERİN OLDUĞUNU VE BÖYLECE, ERKEKLERİN KENDİ NEFİSLERİNİN ARZULARINI MEŞRULAŞTIRMAK İÇİN, NASIL BİR YÖNTEM KULLANDIĞINA, GEREKTİĞİNDE HADİSLER UYDURDUKLARINA ŞAHİT OLDUNUZ. Allah ayetlerini bizzat Kur’an’da, kendisinin açıkladığını söylüyor. Bakara suresi 223. ayetin bir öncesindeki ayette de, eşlerimizle nasıl birleşeceğimiz konusuna da açıklık getiriyor ve bakın nasıl bir bilgi veriyor. 

Bakara 222: SANA KADINLARIN AY HÂLİNİ SORARLAR. DE Kİ: “O BİR EZADIR (RAHATSIZLIKTIR). AY HÂLİNDE KADINLARDAN UZAK DURUN. TEMİZLENİNCEYE KADAR ONLARA YAKLAŞMAYIN. TEMİZLENDİKLERİ VAKİT, ALLAH’IN SİZE EMRETTİĞİ YERDEN ONLARA YAKLAŞIN. ŞÜPHESİZ ALLAH ÇOK TÖVBE EDENLERİ SEVER, ÇOK TEMİZLENENLERİ SEVER.” (Diyanet meali)

Bakın ne kadar açık bir şekilde izah ediyor ve diyor ki Allah, “ALLAH’IN SİZE EMRETTİĞİ YERDEN ONLARA YAKLAŞIN.” Lütfen dikkat! Ayette çoğul değil, tekil kullanılarak, Allah'ın emrettiği yerden ifadesi özellikle kullanılıyor. Peki, Allah’ın emrettiği neresi olabilir? Elbette cinsel organı, çünkü yaratılış amacı bu. Çünkü insanın bedeninde cinsellik ve çoğalma organlarımız bellidir. Bunun dışında yapmanın doğru olmadığı anlatılıyor ayette. Ama nefislerinin esiri olanlar, ALLAH’IN SÖYLEMEDİĞİ BİR ŞEYİ, ALLAH’A SÖYLETMEYE ÇALIŞMAKTAN, KELİMELERİN ANLAMLARI İLE OYAMAKTAN KORKMUYORLAR VE SAPKINLIKLARINI MEŞRULAŞTIRMAYA ÇALIŞIYORLAR.

Değerli kardeşlerim, lütfen Allah’ın kelamı Kur’an’ı onun ayetlerini anlayabilmek adına, rivayet ve sanı bilgilerden faydalanmayı bırakalım. Bunlar bizleri bataklığa götüreceği gibi yanıltabilir, geri dönüşü olamayacak yaralar açabilir. Allah Kur’an’ı açıklamak bize düşer dedikten sonra, nice örneklerle açıkladığını ve yemin ederek Kur’an’ı kolaylaştırdığını söylüyorsa, GELİN ALLAH’A GÜVENELİM VE SARILALIM, DOĞRULUĞUNDAN ASLA EMİN OLAMAYACAĞIMIZ RİVAYETLERE DEĞİL.

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nahl Suresi 98. Ayet. Kovulmuş Şeytandan, Allah'a Sığınırım. "Her Müslümanın Dikkatle Okuyup Düşünmesi Gereken Bir Ayet."

Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, Nahl suresi 98. ayet olacaktır. Bu ayet öne sürülerek, Kur’an okumaya başlarken Allah,  EÛZÜBİLLÂHİMİNEŞŞEYTÂNİRRACÎM” , diye okumaya başlayın, emri veriyor diye anlatılır. Bu ayetin gerçek uyarısını, İslam toplumundan gizledikleri için, ne yazık ki Kur’an’ı okumaya başlamadan önce, Allah’ın ikazını yerine getirmediğimizden her okuyan yanlış anlıyor, neden mi? Her şeyin bir kuralı var, Kur’an’ı okumanın da elbette bir kuralı olmalı değil mi? Makalemi lütfen sonuna kadar okuyunuz. Gelin bu konu üzerinde önce ayeti yazalım, daha sonrada birlikte düşünelim. Nahl 98:   ŞİMDİ KUR’ÂN OKUMAK İSTEDİĞİN ZAMAN, ÖNCE O KOVULMUŞ ŞEYTANDAN ALLAH’A SIĞIN.  (Elmalı meali) Önce ayeti lütfen doğru anlayalım. Sizce Allah bu ayette, Kur’an’ı okumaya başlamadan önce, Eûzübillâhimineşşeytânirracîm” Yani, kovulmuş şeytanın şerrinden Allah’a sığınırım, diye başlayarak okuyun emrini mi veriyor? Bizler ne yazı...

Allah’ın Resulüne Verdiği Görev Yetki Ve Sorumluluk.

Bugün sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu, İslam toplumunun hala farkında olmadığı ve onun içindir ki, Allah ile aldatanların tuzağına rahatlıkla düşütüğü bir konu üzerinde düşünmenizi rica ediyorum. Sizce Allah Resulüne, nasıl bir görev verip yetkilendirmiştir? Şöyle demiş olabilir mi, Resulüm ben sana Kur'an'da ana başlıkları indiriyorum, detayına girmeden gönderiyorum. Sen kullarıma ayetlerimi açıklayıp, nasıl hayata geçireceklerini anlatırsın diyor olabilir mi? Yada şöylemi diyor. Sana verdiğim görevin tanımını izahını yapıyorum, sakın sana indirdiğimin sınırlarını aşma. Senin görevin sadece tebliğ etmek ve toplumu sana verdiğim ilim ve bilgelikle ikna edip, Kur'an'a davet etmektir mi diyor? Bu konuya geçmeden önce, Allah'ın Resulünün Kur’an'ı daha rahat tebliğ edebilmesi, sözlerinin dinlenmesi için, bakın Resulüne kesinlikle itaat edilmesini nasıl emrediyor.    Ali İmran 32:   ŞUNU DA SÖYLE: “ALLAH’A VE RESULE İTAAT EDİN.”EĞ...

İslam’ı Sorumlu Olduğumuz Kur’an’dan Öğrenmezsek, Sonucuda İşte Böyle Olur.

  Bizler hiç düşünmeden, sorgulamadan Kur’an’dan uzak öyle bir din yaşıyoruz ki, adeta Allah’ın kitabı Kuran’ı küçümsediğimizin farkında olmadığımız gibi,  yalnız Kur’an ile İslam’ı yaşayamayacağımıza inandırıldık. İman ettik dediğimiz Kur’an, bu düşünceye onay veriyor mu, hiç baktık mı? Elbette hiç bakmadık, hatta bakmaya teşebbüs bile etmemizi engelleyip, sen Kur’an’ı anlayamazsın senin ilmin ne ki, Arapça bir kelimenin bilmem kaç anlamı var, sen hangisinin olduğunu nereden bileceksin diyerek, aklın mantığın kabul etmeyeceği düşünceleri, her nedense kabul etmekte sakınca görmedik. Arapça olan Kur’an’a bunları söyleyenler, her ne hikmetse yine Arapça olan rivayet hadislere, neden bunları söylemediklerini hala fark edemediysek, Allah ile aldatılmaktan da asla kurtulamayız.  İSLAM’I SORUMLU OLDUĞUMUZ KUR’AN’DAN ÖĞRENMEZSEK, SONUCUDA İŞTE BÖYLE OLUR . Mezheplerin hatta cemaat ve tarikatların şekillendirdiği İslam inancımızda şu mantık ve Kur’an dışı inancı, her nedense...