Ana içeriğe atla

ALLAH VE ELÇİSİNİ BİRLİKTE ANMAK, İSMİNİ YAN YANA YAZMAK ŞİRK MİDİR?


 

Bu makalemde, şu sorunun cevabını almaya çalışalım. “ALLAH İLE ELÇİSİNİ BİRLİKTE ANMAK, YA DA İSMİNİ YAN YANA YAZMAK, ŞİRK OLABİLİR Mİ?” Bizler ne yazık ki dini konularda, Kur’an ın değil bazı kişilerin çok fazla etkisinde kalıyoruz. Bazı düşünce ve yazılarını beğendiğimiz şahıslar, bazen öyle yanlış söylemlerde bulunuyorlar ki, konuyu Kur’an dan araştırmıyor ve dikkatle düşünmüyorsak, aynı yanlışı bizlerde söyleme, savunma hatasına düşüyoruz. Onun için Allah, sizleri tek tek Kur’an dan imtihan ediyorum, onun için benden başka veliler edinip ardı sıra gitmeyin, onlar sizleri yanlışa götürebilir diye Kur’an da Allah bizleri uyarıyor. HATIRLATMAK İSTERİM ŞİRK, KELİME ANLAMI OLARAK EŞ KOŞMAK, AYNI DEĞERDE GÖRMEK ANLAMINA GELİR. Eğer bizler Allah ın Elçisine, Allah ın Yetkilerini verir ve buna inanırsak, işte o zaman Allah a şirk koşmuş oluruz.

Lütfen unutmayalım. Hatasız, kusursuz yalnız Allah tır. Onun dışında her insan hata yapabilir. Onun için Allah elçisini sürekli takip ettirdiğini ve vahyi doğru tebliğ edilip edilmediğini kontrol ettiğini bizlere bildiriyor. Hatta en küçük yanlışında, ikaz edildiği örneklerini de Kur’an da Allah bizlere bildiriyor. Çok daha net bir hükümle de,  Kur’an ı bizzat Allah ın koruduğunu bildiriyor. Bunun dışında bizlere ulaşan rivayet sözlerin, bilgilerin asla Allah ın kontrolünde olmadığını bilelim ve onların insanlar tarafından bilerek ya da bilmeyerek, yanlış kayda geçirilmiş nakledilmiş olabileceğini, asla unutmayalım. Bizlere ulaşan hadislerin hiç birisinin, Peygamberimizin kontrolünden, onayından geçmediğini lütfen unutmayalım BİZLERE DÜŞEN, PEYGAMBER SÖZÜDÜR/HADİSİDİR DİYE NAKLEDİLEN HER BİLGİYİ, MUTLAKA KUR’AN DAN ONAYINI ALMALIYIZ. BUNU YAPMAZSAK, ŞEYTANIN TUZAKLARINDAN ASLA KURTULAMAYIZ VE ŞİRK BATAĞINA BATARIZ.

Gelelim konumuza. Allah ile elçisini birlikte anmak, isimlerini yan yana yazmanın şirk olduğunu söylemek, Kur’an ı rehber almamakla aynıdır. Kur’an da birçok ayetinde Allah ile Elçisi birlikte anılır. Çünkü Elçiler Allah ın temsilcileri güven elçileridir ve vahyi tek kelime bile değiştirmeden, ilave yapmadan tebliğ edenlerdir. Bu durumda Allah ve Elçisini aynı anda zikretmek, ya da ismini yan yana yazmak neden şirk olsun? O devirde bugünkü gibi teknoloji olsaydı, Peygamberimizin resminin yanına Allah ın ismini yazarak, İŞTE ALLAH IN RESULÜ, ONA İNANIN DİYE TEBLİĞ YAPARLARDI. Allah ile Resulünün yan yana yazılmasını, İŞTE ALLAH IN RESULÜ, DİYE ANLAMAKTAN BAŞKA NASIL BİR ANLAMI OLABİLİR? LÜTFEN KENDİ KAFAMIZDAN BU KONUYA, FARKLI ANLAMLAR VEREREK, ALLAH IN RESULÜNÜ, ALLAH IN YANINDA ZİKRETMEKTEN, YAYINLAMAKTAN TOPLUMU ALI KOYMAYALIM, HATA EDERİZ.

Kur’an da Nisa 13. ayetinde bakın ne diyor. “Kim ALLAH’A VE O’NUN RESULÜNE İTAAT EDERSE Allah onu, altından nehirler akan cennetlere, orada sürekli kalıcılar halinde, sokar. “ Devamındaki ayette de yine Allah ve Elçisini birlikte zikredip, KİM DE ALLAH’A VE ELÇİSİ’NE İSYAN EDERSE.. Diye devam ediyor. Nisa 80. ayette ise Allah Elçisini adeta koruması altına alarak, ona itaat edilmesini kolaylaştırabilmek adına bakın ne diyor. “KİM RESUL’E İTAAT EDERSE, ALLAH’A İTAAT ETMİŞ OLUR. “ Allah bu sözleriyle elçisini kendisiyle eş tutmuyor, çünkü bu konuda onlarca ayetinde açıklama yapıyor bizlere. Enfal suresi 20. ayette de bakın ne diyor. “EY İMAN EDENLER, ALLAH’A VE RESULÜ’NE İTAAT EDİN.” Bu ayetlere benzer, onlarca ayet yazabilirim. Allah Elçisini  birlikte birçok kez zikrediyor ve Elçime uymak bana uymak gibidir diyorsa, nasıl olurda Allah ın yanında elçisinin ismini yazamayız, birlikte anamayız bu şirktir deriz. ALLAH, ELÇİM BENİM YETKİLERİME SAHİPTİR DEMİYOR, ONA VAHYETTİĞİMİ YANLIZ SİZLERE TEBLİĞ İÇİN GÖREVLİDİR DİYOR.

Bu ve benzeri ayetlerin tamamında Allah, Elçime uyun diyor ama Elçisine de birçok ayetinde, nasıl bir yetki ve sorumluluk veriyordu hatırlayalım. RESULE DÜŞEN APAÇIK TEBLİĞDEN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİLDİR. (Ankebut 18) BEN SADECE BANA VAHYEDİLENE UYARIM. BEN SADECE APAÇIK BİR UYARICIYIM. (Ahkaf 9 ) BİZ RESULLERİ, SADECE MÜJDELEYİCİLER VE UYARICILAR OLARAK GÖNDERİRİZ.  (Kehf 56) Bu tebliği alan Allah ın Elçisi, sizce Allah ın vahyinin dışına çıkar mı? Elbette çıkamaz. Onun içindir ki Allah, Elçime uymak bana uymak gibidir diyerek onun, tebliği daha kolay yapmasını ve ona gereken saygıyı gösterilmesini istiyor.

T ekrar etmek istiyorum şirk koşmak, Allah ile Elçisini birlikte anmak ya da ismini yan yana yazmakla değil, ALLAH IN VERMEDİĞİ YETKİ VE SORUMLULUKLARI, ELÇİSİNE BİZLERİN VERMESİ İLE OLUR. ŞİRK, ELÇİSİNİ ADETA ALLAH İLE DİNDE HÜKÜM ORTAĞI YAPMAKTIR. İslam akıl ve mantık dini, lütfen Kur’an ın vermediği bir hükmü bizler vermeye çalışmayalım. Bakın Allah şirk konusunda ne diyor.

Enam 82: İNANIP DA, İMANLARINA HERHANGİ BİR ŞİRKİ BULAŞTIRMAYANLAR VAR YA, işte güven onlarındır ve onlar doğru yolu bulanlardır. (Bayraktar Bayraklı meali)

Bizler eğer şirke bulaşmadan iman etmek istiyorsak, kendi nefislerimizde değerlendirmeler yapıp hükümler vermek yerine, Allah ın hükümleri üzerinde kararlar vermeliyiz. Şirk ten uzaklaşmak, Allah ın vermediği bir hükmü başka kaynaklarda aramadan, İslam ı yalnız Kur’an merkezli yaşamakla olur. Eğer bizler bazı konuları, güvendiğimiz kişilerin düşünce ve inançlarından alıyor ve onların söylemlerini dinin gereği gibi görüyorsak, işte bu Allah ın dinine şirk koşmaktır. Unutmayalım dinde tek kaynak Kur’an dır.  Çünkü Allah hükmüme hiç kimseyi ortak etmem diye bizlere bildirmiş, bizleri yalnız Kur’an dan hesaba çekeceğine hükmetmiştir.

Konuyu özetlemek gerekirse, Allah ile Elçisini beraber anmak ya da ismini birlikte yayınlamak, asla şirk değildir. “La ilahe illallah, Muhammedün resulullah”  demek de asla şirk değildir. Bu sözle bizler şunu söylüyoruz. “Allah dan başka İlah yoktur, Muhammed onun Resulüdür.” Bunun neresi şirk olsun? Bunu söyleyen Allah. Muhammed benim Resulümdür diyor, bizlerde iman ettiğimizi söylüyoruz, tekrar ediyoruz. Şunu da söyleyebilirsiniz hiçbir sakıncası yok. Allah dan başka ilah yoktur, İbrahim, Musa, İsa, Muhammed Allah ın Resulüdür. ÖNEMLİ OLAN BİZLERİN SÖZLERİMİZE, KURDUĞUMUZ CÜMLELERİMİZE VERDİĞİMİZ MANA, ANLAMDADIR. KİMİN NE SÖYLEDİĞİ DEĞİL, BİZLERİN SÖYLEDİĞİMİZİ, HANGİ ANLAMDA SÖYLEDİĞİMİZ ÖNEMLİDİR.

Dilerim cümlemiz, Kur’an ın ışığıyla aydınlanan, rivayet ve sanı bilgilerden uzak, kişileri değil, yalnız Allah ı VELİ EDİNEN, böylece yalnız Kur’an ın ipine sarılıp düşünen, aklını kullanan, Allah ın azınlık sevgili kulları arasında oluruz.

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nahl Suresi 98. Ayet. Kovulmuş Şeytandan, Allah'a Sığınırım. "Her Müslümanın Dikkatle Okuyup Düşünmesi Gereken Bir Ayet."

Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, Nahl suresi 98. ayet olacaktır. Bu ayet öne sürülerek, Kur’an okumaya başlarken Allah,  EÛZÜBİLLÂHİMİNEŞŞEYTÂNİRRACÎM” , diye okumaya başlayın, emri veriyor diye anlatılır. Bu ayetin gerçek uyarısını, İslam toplumundan gizledikleri için, ne yazık ki Kur’an’ı okumaya başlamadan önce, Allah’ın ikazını yerine getirmediğimizden her okuyan yanlış anlıyor, neden mi? Her şeyin bir kuralı var, Kur’an’ı okumanın da elbette bir kuralı olmalı değil mi? Makalemi lütfen sonuna kadar okuyunuz. Gelin bu konu üzerinde önce ayeti yazalım, daha sonrada birlikte düşünelim. Nahl 98:   ŞİMDİ KUR’ÂN OKUMAK İSTEDİĞİN ZAMAN, ÖNCE O KOVULMUŞ ŞEYTANDAN ALLAH’A SIĞIN.  (Elmalı meali) Önce ayeti lütfen doğru anlayalım. Sizce Allah bu ayette, Kur’an’ı okumaya başlamadan önce, Eûzübillâhimineşşeytânirracîm” Yani, kovulmuş şeytanın şerrinden Allah’a sığınırım, diye başlayarak okuyun emrini mi veriyor? Bizler ne yazı...

Allah’ın Resulüne Verdiği Görev Yetki Ve Sorumluluk.

Bugün sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu, İslam toplumunun hala farkında olmadığı ve onun içindir ki, Allah ile aldatanların tuzağına rahatlıkla düşütüğü bir konu üzerinde düşünmenizi rica ediyorum. Sizce Allah Resulüne, nasıl bir görev verip yetkilendirmiştir? Şöyle demiş olabilir mi, Resulüm ben sana Kur'an'da ana başlıkları indiriyorum, detayına girmeden gönderiyorum. Sen kullarıma ayetlerimi açıklayıp, nasıl hayata geçireceklerini anlatırsın diyor olabilir mi? Yada şöylemi diyor. Sana verdiğim görevin tanımını izahını yapıyorum, sakın sana indirdiğimin sınırlarını aşma. Senin görevin sadece tebliğ etmek ve toplumu sana verdiğim ilim ve bilgelikle ikna edip, Kur'an'a davet etmektir mi diyor? Bu konuya geçmeden önce, Allah'ın Resulünün Kur’an'ı daha rahat tebliğ edebilmesi, sözlerinin dinlenmesi için, bakın Resulüne kesinlikle itaat edilmesini nasıl emrediyor.    Ali İmran 32:   ŞUNU DA SÖYLE: “ALLAH’A VE RESULE İTAAT EDİN.”EĞ...

İslam’ı Sorumlu Olduğumuz Kur’an’dan Öğrenmezsek, Sonucuda İşte Böyle Olur.

  Bizler hiç düşünmeden, sorgulamadan Kur’an’dan uzak öyle bir din yaşıyoruz ki, adeta Allah’ın kitabı Kuran’ı küçümsediğimizin farkında olmadığımız gibi,  yalnız Kur’an ile İslam’ı yaşayamayacağımıza inandırıldık. İman ettik dediğimiz Kur’an, bu düşünceye onay veriyor mu, hiç baktık mı? Elbette hiç bakmadık, hatta bakmaya teşebbüs bile etmemizi engelleyip, sen Kur’an’ı anlayamazsın senin ilmin ne ki, Arapça bir kelimenin bilmem kaç anlamı var, sen hangisinin olduğunu nereden bileceksin diyerek, aklın mantığın kabul etmeyeceği düşünceleri, her nedense kabul etmekte sakınca görmedik. Arapça olan Kur’an’a bunları söyleyenler, her ne hikmetse yine Arapça olan rivayet hadislere, neden bunları söylemediklerini hala fark edemediysek, Allah ile aldatılmaktan da asla kurtulamayız.  İSLAM’I SORUMLU OLDUĞUMUZ KUR’AN’DAN ÖĞRENMEZSEK, SONUCUDA İŞTE BÖYLE OLUR . Mezheplerin hatta cemaat ve tarikatların şekillendirdiği İslam inancımızda şu mantık ve Kur’an dışı inancı, her nedense...