Ana içeriğe atla

ŞUARA SURESİ 78. AYETTEN ALACAĞIMIZ DERSLER.




Bizler İslam ı öyle yanlış bilgilerle yaşıyoruz ki batılı hak, hakkı batıl görür olmuşuz. Allah emin olmadığın bilgiden uzak dur, yalnız Kur’an ın ipine sarıl, sakın Allah dan başka güvenilecek, yardım istenecek veliler edinmeyin diye uyarır bizleri. Kur’an ile aramıza ördüğümüz duvar, ne yazık ki gerçeklerin, uyarıların farkına varmamızı engelliyor. Bizlere din ve iman adına, Kur’an ın yeterli olmadığını öğretenler hurafe, sanı bilgilerin, batılın fark edilmemesi içinde, Kur’an ı anladığımız dilden okumamızı engellemeye çalışmışlar ve ne yazık ki başarılıda olmuşlardır. Bunun asıl nedeni, bizlerin hatasından kaynaklanmaktadır. Bizler yaşantımızda, beşeri konularda gösterdiğimiz titizliği, inancımızda ne yazık ki hiç göstermedik, ne söylenirse inandık, Allah ın kitabından kontrol etme zahmetinde bulunmadık. Böyle olunca da sonuç ortada. 

İnancımızı en doğru bir şekilde yaşamak istiyorsak, emin olamayacağımız sanı ve rivayet bilgilere değil, Kur’an ın ipine sarılarak inancımızı yaşamalıyız. ÇÜNKÜ RABBİMİZ ÖZELLİKLE, YALNIZ KUR’AN A SARILMAMIZI VE BİZLERİ YALNIZ KUR’AN DAN SORUMLU TUTACAĞINI, AYETLERİNDE APAÇIK BİLDİRMİŞTİR. 

Bizlere Kur’an da her bilgi yoktur diyenler, atalarının dine yaptıkları ilaveleri, rivayet ve sanı inançlarını, Kur’an da bulamadıklarında, onları da yaşamaya devam etmek adına, bakın Kur’an da her bilgi yok diyerek, BATILIDA HAK IN İÇİNE SOKMANIN, YANILGISI İÇİNDE olmuşlardır. Lütfen bu gerçeği, artık fark edelim.  Yoksa hesap günü, çok ama çokkkkk pişman oluruz.

Allah ın elçisi Kur’an ı tebliğ ederken, o günkü toplumun bir kısmı, Kur’an ı kabullenmeye yanaşmış ama atalarının itikatlarını da yaşamaya devam etmek istemişlerdi. Allah gönderdiği uyarı ayetlerle, bunu asla kabul etmemiş, ONLARA İNDİRDİĞİMİZ KUR’AN YETMİYORMU, KUR’AN DAN SONRA HANGİ SÖZLERE İNANACAKLAR, şeklinde uyarılarda bulunmuştur. Bizlerde aynı yanlışları yapmadan bu uyarılar ışığında, Allah ın doğru yolunda olmak istiyorsak, yalnız Kur’an a sarılmalı, emin olamayacağımız, Kur’an ın onay vermediği bilgileri, inançları asla kabul etmemeliyiz. Kur’an verdiği kıssadan hisse ayetleriyle, bizlere öğütler verir ve Allah ın en doğru yolunu bizlere anlatır. Bu yazımda sizlere örnek vermek istediğim ayet, Şuara suresinde geçen, çok dikkat çeken ve düşündüren, ayetler olacaktır.

Şuara 78: “O, BENİ YARATAN VE BANA DOĞRU YOLU GÖSTERENDİR.” (Diyanet meali)

Bu ayette bu sözleri söyleyen, Allah ın övgüsüne mahsar olmuş, Allah ın Resulü Hz.İbrahim dir. Dikkat ederseniz Hz. İbrahim bana doğru yolu gösteren, beni yaratan Rabbimizdir diyor. Peki, neden ve ne maksatla neleri kast ederek bu sözleri söylüyor, gelin bir öncesi ayetlere bakalım şimdide.

Şuara 75-76-77: İbrahim, şöyle dedi: “Sizin ve geçmiş atalarınızın taptığı şeyleri gördünüz mü?” “Şüphesiz onlar benim düşmanımdır. ANCAK ÂLEMLERİN RABBİ OLAN ALLAH, DOSTUMDUR.” (Diyanet meali)

Bildiğiniz gibi, Hz İbrahim devrinde, Allah ın daha önce tebliğ ettiği emirleri göz ardı edilmiş, kendi nefislerinde yarattıkları bir inanç, toplum tarafından yaşanıyordu. Buna Hz. İbrahimin babası da dâhildi.  Ayette dikkat ederseniz Hz. İbrahim, atalarının inançlarından uzak olduğunu söylediği gibi, bu yanlışları yapanlar benim düşmanımdır diyor. Şuara suresi 78. ayetinde de, bana doğru yolu gösteren, yalnız Allah tır diyerek, bizlerinde takip etmesi gereken yolu apaçık gösteriyor.

DEMEK Kİ DİN VE İMAN ADINA ALLAH IN VAHYİNDEN BAŞKA, YANİ KUR’AN IN DIŞINDAN DOĞRU YOLU GÖSTERECEK BAŞKA KAYNAKLAR ARAMAK, BİZLERİ DOĞRU YOLDAN SAPTIRACAĞINI AÇIKÇA ANLIYORUZ. EĞER BİZLER YOL GÖSTERİCİ OLARAK BEŞERİ SÖZLERİN VE ONLARIN KİTAPLARININ ARDINA DÜŞERSEK, YOL GÖSTERİCİ ALLAH DAN BAŞKA DOSTLAR EDİNMİŞ OLURUZ, LÜTFEN BU YANLIŞI YAPMAYALIM.

Hem elçisine, hem de o günkü topluma doğru yolu gösteren, Allah ın gönderdiği VAHİY, gönderdiği rehber KİTAP olduğu çok açık vurgulanıyor. Elbette  bizlere de doğru yolu gösterecek, bizleri batıldan uzaklaştırarak, Allah a yaklaştıracak, yalnız Allah tır, onun gönderdiği KUR’AN dır.  ALLAH IN RESULÜ ÜMMİYDİ, DİN ADINA ALLAH IN VAHYİNDEN BAŞKA, HİÇ BİR BİLGİSİ YOKTU. BATILI YAŞADIKLARI İÇİN, KİTAP EHLİNE DAHA ÖNCE TABİ OLMAMIŞTI. ALLAH IN ELÇİSİNE, DOĞRU YOLU GÖSTEREN KUR’AN OLDUĞUNA GÖRE, NASIL OLURDA BİZLER KUR’AN I YETERLİ GÖRMEYİZ DE, BAŞKA KAYNAKLAR ARARIZ. Bunu yapmak, Allah ın Resulünün izinden sapmaktır, hatırlatırım.

Hz. İbrahim ve toplumu, Allah ın gönderdiği vahiyle, nasıl doğru yolu bulduysa, ÜMMİ olan O örnek insan Hz. Muammed,  o günkü toplumda, ALLAH IN DOĞRU YOLUNU YİNE RABBİMİZİN GÖNDERDİĞİ YALNIZ KUR’AN İLE BULMUŞTU. Tüm bu gerçekler ortadayken, bizler hala Kur’an özet bilgiler içerir, Kur’an da detay yoktur, her bilgiyi Kur’an da bulamayız diyerek, toplumu beşeri kitaplara yönlendiriyorsak, TOPLUM OLARAK HEM ALLAH IN RESULÜNÜN İZİNDEN GİTMEMİŞ OLURUZ, HEM DE ALLAH IN DOĞRU YOLUNDAN SAPMIŞ OLURUZ, lütfen bu gerçeği artık fark edelim. UNUTMAYALIM ALLAH VE KİTABI KUR’AN,  HEPİMİZE YETER.

Rabbimiz yemin ederek, Kur’an ı bizler için kolaylaştırdığını söylüyorsa, kitapta hiç bir eksik bırakmadığınıda üstüne basa basa bildiriyorsa, lütfen atalarımızın inançlarını Kur’an da bulamadığımızda, Kur’an a saygısızlık yaparak, bakın Kur’an da her şey olmuyormuş demeyelim. ALLAH KUR’AN DA BAHSETMEDİĞİ, AÇIKLAMA YAPMADIĞI HİÇ BİR ŞEYDEN BİZLERİ SORUMLU TUTMAZ.  BUNUN TERSİNİ SÖYLEYİP DÜŞÜNDÜĞÜMÜZDE, ALLAH KORUSUN KÂFİRLERDEN OLURUZ. Allah sizleri Kur’an dan sorumlu tutuyorum, sizleri Kur’an dan hesaba çekeceğim, yalnız Kur’an ın ipine sarılın diye hüküm verdikten sonra, sizce HAŞA Allah sözünden dönüp Kur’an da olmayan, Kur’an ın tek kelime bile bahsetmediği bir bilgiden, sorumlu tutar mı? Bunun tersini düşünmek, Allah a ve elçisine atılmış büyük bir iftiradır, bunun cezasını düşünmek bile istemiyorum.

Zuhruf 44: Şüphesiz bu Kur’an, sana ve kavmine bir öğüt ve bir şereftir, ONDAN HESABA ÇEKİLECEKSİNİZ. (Diyanet meali)

Saygılarımla

Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

HACER ÜL ESVED TAŞI VE GERÇEKLER.

Bugünkü yazımın konusu, Kâbe yi tavaf ederken elle selamlanan ve kutsallığına inanılan, Hacer’ül Esved taşı hakkında olacaktır. Gelin önce geleneksel İslam’ın, bu konuda kabul ettiği rivayetlere ve inançlarına bakalım kısaca. Bakalım da batıla inandığımızda, bizleri nasıl aklın mantığın ötesinde akıl almaz şeylere nasıl inandırıldığımızı da farkında olalım. Konuyla ilgili erişebildiğim tüm rivayetleri yazıyorum. Ders alabilene ne mutlu. Allah onun için, emin olmadığın bilgilerin ardına düşmeyin, hesabını sorarım diye boşuna uyarmıyor. “RİVAYETE GÖRE, HZ. İBRAHİM, KÂBE’NİN İNŞASINI BİTİRDİKTEN SONRA, OĞLU İSMAİL İLE TAVAFA BAŞLANGIÇ SIRASINI BİLDİRMEK İÇİN: “İSMAİL, BANA BİR TAŞ GETİR DE TAVAFIN NEREDEN BAŞLAYACAĞINI İŞARET EDEYİM” DEDİ. HZ. İSMAİL DE CEBEL-İ KUBEYS’TEN BİR TAŞ ALIP BABASINA VERDİ. O DA TAVAFIN BAŞLAYACAĞI BUGÜNKÜ KÂBE’NİN KÖŞESİNE TAŞI KOYDU.” “RİVAYETE GÖRE İBRAHİM PEYGAMBERİMİZ, BU TAŞI KÂBE NİN KÖŞESİNE YERLEŞTİRMİŞTİR. EBU DAVUD’UN RİVAYET ETTİĞİ BİR HADİSE GÖRE,

İSLAM DİNİNDE, HAREMLİK SELAMLIK VAR MIDIR?

Değerli din kardeşlerim, bizler Kur’an ayetlerini eğer, Allah’ın örnek verdiği diğer ayetlerinden yardım alarak anlamaya çalışmaz da geleneğin, rivayetlerin ve Mezheplerin dayattığı beşeri fıkıh inancının etkisiyle anlamaya çalışırsak, Allah’ın istediğini değil, kendi nefislerimizde yarattığımız dini yaşamış oluruz. Bugünkü makalemin konusu  İSLAM DİNİNDE, HAREMLİK SELAMLIK VAR MIDIR  ve bir kadın evli olmadığı bir erkeklerle beraber aynı ortamda oturamaz mı, bu konuda sizleri Kur’an’ı rehber alarak, düşünmeye davet etmek istiyorum.  Günümüz Mezheplerin, beşeri FIKIH inancının öğretisine baktığımızda, bir kadın evli olmadığı başka bir erkekle aynı ortamda oturamaz, ya da toplu halde bulunamaz şeklinde anlatılır. Bunun detayına girmek istemiyorum, çünkü bizler için beşeri fikirler değil, Allah’ın bizleri sorumlu tutacağına hükmettiği Kur’an önemlidir. Bu konudaki Kur’an ayetlerine bakmadan önce, genel anlamda düşünelim.  Bir kadının yalnız başına dışarı çıkamayacağına dair, bir hüküm v

BATIL VE RİVAYETLERDEN UZAK, KUR’AN’IN EMRETTİĞİ SALATIN, ÖZÜNÜ ANLAYABİLMEK….

  Salat/Namaz konusu İslam toplumunda, en çok konuşulan ama çok fazla fikirlerin, düşünce ve inancın ortaya atıldığı bir konudur. Bildiğiniz gibi günümüzde bizlerin namaz dediğimiz konu, aslında bu isimle Kur’an’da geçmez.  SALAT  diye geçer ama bu kelimenin öyle farklı anlamları da vardır ki, bu gerçek ne yazık ki İslam toplumunda hiç konuşulmaz, hatta her ayette geçen  SALAT  kelimesine, namaz adını verip gerçek anlamından saptırılarak yanlış anlaşılmıştır. Bu konu İslam toplumu tarafından çok fazla tahrif edilmiş ve farklı anlamlara çekilerek topluma anlatılmıştır. Onun için makalem biraz uzun oldu. Sabırla lütfen okuyunuz. Kur’an’da geçen  SALAT  kelimesine direk namaz anlamını verirsek, namazın detaylarını ve bu konudaki emirleri Kur’an’ın başında değil, daha sonra ki ayetlerde indirildiğini görürüz. Kur’an’ın indiriliş, nüzul sırası konusunu da araştırdığınızda net ve güvenilir bir bilgiye ulaşamazsınız. Çünkü farklı sure sıralamaları görürsünüz.  BAKIN SURE DİYORUM, AYET DEĞİL .