Ana içeriğe atla

NAHL SURESİ 35. AYETE KULAK VERELİM, YOKSA CAHİLİYE TOPLUMUNUN YANLIŞLARINI TEKRAR EDERİZ.


NAHL SURESİ 35. AYETE KULAK VERELİM, YOKSA CAHİLİYE TOPLUMUNUN YANLIŞLARINI TEKRAR EDER, BİZLERDE YAŞARIZ.

Bizler eğer Kur’an ı tarafsız ve rivayet edilen hadislerin etkisinde olmadan okumuyorsak, Allah ın verdiği örneklerden zerre kadar ders almayız, gerçeklerle asla buluşamayız. Bu makalemde sizlere vereceğim ibretlik ayet üzerinde, lütfen tarafsız bir şekilde, sizlerin düşünmesini rica ediyorum. Bakın Allah geçmiş toplumların yaptığı yanlışları ve söylediği sözlerden nasıl örnekler veriyor. Acaba bizler ders alıyor muyuz?

Nahl 35: Ortak koşanlar dediler ki: "Eğer Allah isteseydi biz de atalarımız da Allah dışında bir şeye kulluk etmez, O'NA RAĞMEN HİÇBİR ŞEYİ HARAM KILMAZDIK." Onlardan öncekiler de aynen böyle yaptılar. RESULLERE DÜŞEN, AÇIK BİR TEBLİĞDEN BAŞKASI DEĞİLDİR. (Yaşar Nuri meali)

Bakın Allah ne diyor. Ortak koşanlar dediler ki diye söze başlıyor. Önce bu söz üzerinde dikkatle düşünelim, konu yanlış anlaşılmasın. Ortak koşanlar kimler? Allah dan başka ilah vardır diyenler mi? Kesinlikle hayır.  Bu ayette, Allah ın bahsettiği Ehli kitap, yani bir tek Allah ı ilah kabul edenler. Peki, Allah ortak koşan sözünü ne anlamda, kimler için kullanıyor olabilir? Aslında devamındaki cümleden bunu anlıyoruz.

Eğer Allah isteseydi bizde, atalarımızda Allah dışında bir şeye kulluk etmezdik diyor. YANİ BİZLERİN YAPTIKLARI, ALLAH IN TAKDİRİ VE İSTEĞİDİR DİYORLAR. Demek ki Allah ı tek ilah olarak biliyorlar ama Allah ın yetki ve sorumluluklarını, yaratılmış beşeri kişilere de vererek, onları Allah katında kutsal, ya da sözü dinlenen insan konumuna getirip, adeta yarı ilah gibi gördükleri anlaşılıyor. Daha da ilginci bu bizim yaptıklarımız, ALLAH IN TAKDİRİDİR DİYE İNANIYORLAR.

Ayetin devamında, eğer Allah isteseydi, Allah a rağmen hiçbir şeyi haram kılmazdık diyor, Ehli kitap. Ne yazık ki aynı yanlışlardan ders almadığımız için, bizler günümüzde bu yanlışları tekrar ediyoruz. Peki, ne diyoruz? “ALLAH BİZLERE BİR KADER YAZMIŞ VE BİZLER BU KADERİ YAŞIYORUZ. BUNUN DIŞINA ÇIKAMAYIZ. BAŞIMIZA KÖTÜ BİR KAZA GELMİŞSE, BUNU ALLAH YAZDIĞI İÇİN OLMUŞTUR. BİRİSİ BİR BAŞKA KİŞİYİ ÖLDÜRMÜŞSE, BUNU KADERİMİZE ALLAH YAZMIŞTIR.” Bu yanlış kader anlayışı, geçmiş Ehli kitap anlayışının aynısı. Onlarda bakın aynı zihniyetle ne diyorlar. “EĞER ALLAH İSTESEYDİ BİZDE, ATALARIMIZDA ALLAH DIŞINDA BİR ŞEYE KULLUK ETMEZDİK.” Bu yanlış kader anlayışı,  hala ne yazık ki günümüzde devam ediyor.

Hâlbuki Allah Kur’an da ve daha önceki kitaplarda da aynısını yazdığını bildiriyor ve ne diyordu? Sizleri bu dünyada özgür iradenizle imtihan ediyorum. Mülk 2. ayetinde bakın ne diyor Allah. “O Kİ, HANGİNİZİN DAHA GÜZEL DAVRANACAĞINI SINAMAK İÇİN, ÖLÜMÜ VE HAYATI YARATMIŞTIR” diye açıkça bildiriyordu. Kaderinizi sizin boynunuza bağladım, sizler iyiyi de kötüyü de düşünerek, nefsinizin esiri olmadan, bizzat kendiniz yaşayacaksınız. Başınıza gelen kötü şeyler, sizin ellerinizle yaptıklarınızın karşılığıdır. Benden sizlere şer gelmez, güzellik gelir diye onlarca ayetinde bizleri Allah uyarmış ve bilgilendirmiştir. Ama Kur’an ile bağımızı kesenler, Kur’an ı anlamadan okumamızı isteyenler, ne yazık ki başarılı olmuş ve bizlerinde cahiliye toplumu gibi, aynı yanlışları yapmamıza neden olmuşlardır. 

Ayette üzerinde durmamız gereken, dikkatinizi çekmek istediğim bir başka konu ise, eğer Allah isteseydi, bizler Allah ın açıklamadığı hiçbir şeyi, haram kılmazdık sözleri üzerine olacak. Hatırlayınız lütfen, Allah Kur’an da Nahl suresi 116. ayetinde bakın ne diyor. “YALAN DÜZEREK ALLAH'A İFTİRA ETMEK İÇİN, DİLLERİNİZİN UYDURMA NİTELENDİRMELERİYLE "ŞU HELALDİR, ŞU DA HARAMDIR DEMEYİN.”  Demek ki Allah, Kur’an da açıkladıklarım dışında hiç kimse haramlar koyamaz diyor. Allah Enam 119. Ayetinde, haram kıldığım şeyleri size Kur’an da açıkladım diyede belirtmiştir. Maide 3. Ayetinde, Bakara 173. Ayetinde de haram kıldıklarını açıklamıştır.

Allah Kur’an da açıkladığı ve bizleri uyardığı halde, Allah ın sözünü mü dinlemişiz, isterseniz bir düşünün. Beşeri fıkıh inancının ve mezheplerin şekillendirdiği öyle bir haram listesi vardır ki, bu yanlış bilgileri İslam toplumunun inancından çıkarmak ne yazık ki imkânsız görünüyor, ALLAH APAÇIK AYETLERİNİ BİZLERE BİLDİRDİĞİ HALDE. 

Allah ayetinde, ortak koşanlar sözünü kullanıyor. Böyle insanlar Allah ın gönderdiği hükümlerin yanında Allah ın Elçilerine ve edindiği veli kişilere, yalnız Allah a ait olan yetkileri de vererek ne yazık ki Allah a ortak koşmuş oluyorlar. Böyle yapınca da buna inanan kişiler, yalnız Allah a kulluk etmeleri gerekirken, edindikleri ve bu kişilere yükledikleri yetkilerle onlara da kulluk etmiş oluyorlar. Allah şefaat tümden bana aittir, hiçbir şefaatin fayda etmediği o günden sakının dediği halde, günümüzde onca edindikleri şefaatçilerin, onları cennete götüreceklerine inanmıyorlar mı? Böylece bunlara inananlar, Allah ın yanında bu insanlara da farkında olmadan tapmış, onlara kulluk etmiş oluyorlar.  ALLAH GEÇMİŞ TOPLUMLAR, BU HATALARI ISRARLA YAPTI, SİZLER YAPMAYIN DİYE BU ÖRNEKLERİ VERİYORUM DEMESİNDEN, NE YAZIK Kİ BİZLER ÇOK FAZLA DERSLER ALMADIK. Allah ayetin sonunda, günümüzde bizlerinde, en az cahiliye toplumunun yaptığı yanlışa dikkat çekiyor ve ne diyor tekrar hatırlayalım. 

“RESULLERE DÜŞEN, AÇIK BİR TEBLİĞDEN BAŞKASI DEĞİLDİR.”

Allah ın apaçık verdiği bu ve benzeri yüzlerce ayetleri gördüğümüz halde, geleneklerimizi yaşayabilmek adına bizler ne diyoruz, isterseniz onu da hatırlayalım. “ NE YANİ PEYGAMBERİMİZ POSTACIMIYDI?” Bizler gerçeklerden ve Kur’an dan uzak, işte böyle sözler söylemekten hiç korkmuyoruz. Allah ın sözlerine hiç aldırmadan. Bu sözleri söyleyenlere neden sormuyoruz, PEYGAMBERİMİZ ALLAH IN DİNDE HÜKÜM ORTAĞIMIYDI? Ben hükmüme hiç kimseyi ortak etmem dediği halde, bunu nasıl söyleriz.

Bizler İslam ı ne yazık ki cahiliye toplumundan farklı yaşamıyoruz. Yahudiler içimize sinsi bir yılan gibi girmiş ve kendi batıl ve hurafe inançlarını, zehirlerini bizlere enjekte etmişler ama bunun farkında bile değiliz. Farkında olmak istiyorsak, gelin yalnız KUR’AN IN İPİNE SARILALIM. ALLAH IN APAÇIK BİLDİRDİKLERİNİ İMANIMIZA GEÇİRELİM.  BEŞERİ FIKIH İNANCININ VE MEZHEPLERİN, DİNE YAPTIĞI İLAVELERİNİ KUR’AN DA GÖREMEDİĞİMİZDE, BAKIN KUR’AN DA HER ŞEY OLMUYORMUŞ DEMEYELİM. BÜYÜK HATA YAPARIZ.

Allah yemin olsun ki, sizler için kolaylaştırdığımız bir kitap/din gönderdik diyorsa, onu ellerimizle batıl inançlarla zorlaştırmayalım. Allah sizleri, Kur’an dan sorumlu tutuyorum diye hükmünü vermişse, unutmayalım lütfen, Allah açıklamadığı, detay vermediği hiçbir şeyden hesap sormaz. Allah ın açıkladıkları ve verdiği detayları hayatımıza geçirelim, beşeri ilaveler Kur’an a ters düşmüyorsa onları da isteyen hayatına geçirebilir, ama Allah ın kitabını, eşi benzeri olmayan nurunu detaysız ve açıklanmamış, yetersiz, anlaşılmayan bir kitap ilan etmeyelim. Hesabını veremeyiz.

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

HACER ÜL ESVED TAŞI VE GERÇEKLER.

Bugünkü yazımın konusu, Kâbe yi tavaf ederken elle selamlanan ve kutsallığına inanılan, Hacer’ül Esved taşı hakkında olacaktır. Gelin önce geleneksel İslam’ın, bu konuda kabul ettiği rivayetlere ve inançlarına bakalım kısaca. Bakalım da batıla inandığımızda, bizleri nasıl aklın mantığın ötesinde akıl almaz şeylere nasıl inandırıldığımızı da farkında olalım. Konuyla ilgili erişebildiğim tüm rivayetleri yazıyorum. Ders alabilene ne mutlu. Allah onun için, emin olmadığın bilgilerin ardına düşmeyin, hesabını sorarım diye boşuna uyarmıyor. “RİVAYETE GÖRE, HZ. İBRAHİM, KÂBE’NİN İNŞASINI BİTİRDİKTEN SONRA, OĞLU İSMAİL İLE TAVAFA BAŞLANGIÇ SIRASINI BİLDİRMEK İÇİN: “İSMAİL, BANA BİR TAŞ GETİR DE TAVAFIN NEREDEN BAŞLAYACAĞINI İŞARET EDEYİM” DEDİ. HZ. İSMAİL DE CEBEL-İ KUBEYS’TEN BİR TAŞ ALIP BABASINA VERDİ. O DA TAVAFIN BAŞLAYACAĞI BUGÜNKÜ KÂBE’NİN KÖŞESİNE TAŞI KOYDU.” “RİVAYETE GÖRE İBRAHİM PEYGAMBERİMİZ, BU TAŞI KÂBE NİN KÖŞESİNE YERLEŞTİRMİŞTİR. EBU DAVUD’UN RİVAYET ETTİĞİ BİR HADİSE GÖRE,

İSLAM DİNİNDE, HAREMLİK SELAMLIK VAR MIDIR?

Değerli din kardeşlerim, bizler Kur’an ayetlerini eğer, Allah’ın örnek verdiği diğer ayetlerinden yardım alarak anlamaya çalışmaz da geleneğin, rivayetlerin ve Mezheplerin dayattığı beşeri fıkıh inancının etkisiyle anlamaya çalışırsak, Allah’ın istediğini değil, kendi nefislerimizde yarattığımız dini yaşamış oluruz. Bugünkü makalemin konusu  İSLAM DİNİNDE, HAREMLİK SELAMLIK VAR MIDIR  ve bir kadın evli olmadığı bir erkeklerle beraber aynı ortamda oturamaz mı, bu konuda sizleri Kur’an’ı rehber alarak, düşünmeye davet etmek istiyorum.  Günümüz Mezheplerin, beşeri FIKIH inancının öğretisine baktığımızda, bir kadın evli olmadığı başka bir erkekle aynı ortamda oturamaz, ya da toplu halde bulunamaz şeklinde anlatılır. Bunun detayına girmek istemiyorum, çünkü bizler için beşeri fikirler değil, Allah’ın bizleri sorumlu tutacağına hükmettiği Kur’an önemlidir. Bu konudaki Kur’an ayetlerine bakmadan önce, genel anlamda düşünelim.  Bir kadının yalnız başına dışarı çıkamayacağına dair, bir hüküm v

BATIL VE RİVAYETLERDEN UZAK, KUR’AN’IN EMRETTİĞİ SALATIN, ÖZÜNÜ ANLAYABİLMEK….

  Salat/Namaz konusu İslam toplumunda, en çok konuşulan ama çok fazla fikirlerin, düşünce ve inancın ortaya atıldığı bir konudur. Bildiğiniz gibi günümüzde bizlerin namaz dediğimiz konu, aslında bu isimle Kur’an’da geçmez.  SALAT  diye geçer ama bu kelimenin öyle farklı anlamları da vardır ki, bu gerçek ne yazık ki İslam toplumunda hiç konuşulmaz, hatta her ayette geçen  SALAT  kelimesine, namaz adını verip gerçek anlamından saptırılarak yanlış anlaşılmıştır. Bu konu İslam toplumu tarafından çok fazla tahrif edilmiş ve farklı anlamlara çekilerek topluma anlatılmıştır. Onun için makalem biraz uzun oldu. Sabırla lütfen okuyunuz. Kur’an’da geçen  SALAT  kelimesine direk namaz anlamını verirsek, namazın detaylarını ve bu konudaki emirleri Kur’an’ın başında değil, daha sonra ki ayetlerde indirildiğini görürüz. Kur’an’ın indiriliş, nüzul sırası konusunu da araştırdığınızda net ve güvenilir bir bilgiye ulaşamazsınız. Çünkü farklı sure sıralamaları görürsünüz.  BAKIN SURE DİYORUM, AYET DEĞİL .