Ana içeriğe atla

ALLAH IN RESULÜNÜN BİZLERE ÖRNEK OLUŞUNU, HANGİ KAYNAKTAN ÖĞRENMELİYİZ?



Şöyle bir başlık okumuştum, Peygamberimizin örnek oluşunu bizler, yalnız Kur’an dan mı öğrenip anlamalıyız? Aslında bu sorunun, tuzak bir soru olduğunu düşündüğüm için, yazımda bu konu üzerinde sizlerin, düşünmenize vesile olmak istedim. Bu sorunun cevabını mantık ve Kur’an süzgecinden geçirerek, birlikte önce düşünelim. Allah Kur’an da, Resulünü bakın nasıl bizlere örnek gösteriyor

Ahzab 21: Andolsun, ALLAH’IN RESULÜNDE sizin için; Allah’a ve ahiret gününe kavuşmayı uman, Allah’ı çok zikreden kimseler için GÜZEL BİR ÖRNEK VARDIR. (Diyanet meali)

Allah ayetinde bizlere bir emir verip, tavsiyede bulunduysa, onu mutlaka Kur’an da açıklamış, izah etmiştir. Kur’an dan bu konuyu doğru anlamalıyız ki, bizlerde doğrunun yolcusu olabilelim, rivayet ve sanı bilgilerin etkisinde kalmayalım.  Allah ın Resulünün zamanında yaşayan Müslümanların işi kolay. Onu bizzat görüyorlar, şahit oluyorlar, böylece örnek alıyorlar. Ama bizlerin böyle bir imkânımız yok. Bu durumda bizler, Allah ın Resulünün örnek oluşundan faydalanamayacak mıyız? Elbette hayır. Allah Kur’an da bir hüküm verip Resulünü örnek gösterdiyse, onun hangi konularda bizlere örnek olduğundan da bahsetmiş olması gerekmez mi? Çünkü her şeyden nice örnekleri, değişik ifadelerle verdik, sizleri Kur’an dan sorumlu tutuyoruz, diyor Kur’an da. 

Diyelim ki, Allah ın Resulünün  bizler için örnek oluşunu, yalnız Kur’an dan öğrenmemiz bizlere yetmez. Peki, bu durumda nereden, hangi kaynaklardan öğrenmeliyiz? Bakın inanılmaz, tedirgin edici bir soru ile karşılaştık bu durumda. Bizlere yüzlerce yıl öncesinden, rivayet yolla ulaşan bilgiler, sözler hadislerden öğrenebiliriz diyebilirsiniz. Peki, Allah böyle bir yolu öneriyor mu? Yani Allah ın tüm Müslümanlara örnek gösterdiği Resulünü bugün günümüzde bizler, doğruluğundan emin olamayacağımız, rivayet edilen sözlerden, bilgilerden öğrenmemiz ne kadar doğru olur? Eğer yanlış bir örnek bilgiye inanırsak, Allah korusun yoldan saparız. Eğer Allah ın bu hükmü yani Resulünün örnek oluşunu, bizler yalnız Kur’an dan öğrenemiyorsak, rivayet edilen bilgilerden öğreniyorsak, bu kapıyı diğer ayetleri öğrenmek içinde sonuna kadar açmış oluruz. Buda bizler için büyük bir tehlike olduğu gibi, Kur’an ayetlerinede ters düşer.

EVET DOSTLAR AMAÇ AKLI, ZİHNİ BULANDIRMAK, TOPLUMDA ŞÜPHE UYANDIRMAK VE BÖYLECE BATIL VE RİVAYET KAPISINI ARALAYIP, BATILI HAK GÖSTERMEK, DOĞRU İZLENECEK, FAYDALANILACAK KAYNAKLAR ARASINA, RİVAYET VE SANI BİLGİLERİ ALMAKTIR ASIL AMAÇ.

İslam toplumunun genel çoğunluğu, ne yazık ki Kur’an ı yeterli görmediği için, tıpkı cahiliye toplumu Kitap ehli gibi, bölündü parçalandı ve ALLAH IN GÖNDERDİĞİ KİTAP, ATALARININ İNANÇLARINI YAŞAYABİLMEK ADINA YETERLİ GÖRÜLMEDİ. İlginçtir, Allah kitap ehline Ankebut 51. ayetinde, “KARŞILARINDA OKUNUP DURAN BIR KITABI, SANA İNDIRMİŞ OLMAMIZ ONLARA YETMİYOR MU?” diye uyardığı ve gönderdiği kitabın yeteceğini açıkça bizlere bildirdiği halde, günümüzde bizler, bu ve benzeri ayetlere gözlerimizi kapatıp, yalnız Kur’an ile İslam yaşanmaz diyebiliyoruz. Daha da ilginci, bu ayet bizlere değil, Kitap ehline söylenmiştir diyor, kendimizi bu ayetlerden sorumlu tutmuyoruz. Tabi bu durumda derste almıyoruz. Hatta yazımızın konusu olan konuda bile, Allah ın Resulünün bizlere örnek oluşunu, bizler yalnız Kur’an dan öğrenemeyiz, deme cesaretini gösteriyoruz. Bakın aynı konuda bir arkadaşım neler söylüyor, sırf rivayet ve sanı bilgileri meşrulaştırmak adına. MADEM PEYGAMBERİ SEVDİĞİNE İDDİA EDİYORSUN. SEVDİĞİNİ TANIMADAN NASIL SEVECEKSİN. TANIMAK İÇİN HAYATINI, HADİSLERİ OKUMAN GEREK.”

Ahzab 21. Ayetin de Allah, Resulüm sizler için örnektir derken, özellikle Resul ismini kullanıyor NEBİ demiyor. Sizce neden olabilir? Hatırlayınız Allah Kur’an da eğer, bizlere bir ayet tebliğ etmek istiyorsa, özellikle RESULÜM diye geçer. Yani ayetlerin tebliğinde Nebi diye geçmez. Ya da konu daha iyi anlaşılsın diye, şöyle söylemek isterim. ALLAH NEBİYE UYUN DEĞİL, RESULE UYUN DER. ÇÜNKÜ RESUL YALNIZ VE YALNIZ BİZLERE ALLAH IN AYETİNİ TEBLİĞ ETMEKLE GÖREVLİDİRDE ONDAN. Tabi bu sözlerimden, Nebi ye uymayın anlamı çıkartılmamalıdır. Amacımız Kur’an ı doğru anlamak. Onun içi Allah, Resulüm sizler için örnektir diyor. Hatta Resulüme uymak, bana uymak gibidir diye de bizleri uyarır. Peki, neden söylüyor bu sözü Allah? Çünkü Allah diğer ayetlerinde, elçisini de uyarıp ve bizlere bakın neler söylemesini istiyor. “BEN SADECE BANA VAHYEDİLENE UYARIM. BEN SADECE APAÇIK BİR UYARICIYIM. (Ahkaf 9 ) RESULE DÜŞEN APAÇIK TEBLİĞDEN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİLDİR. (Ankebut 18) ARTIK SEN ÖĞÜT VER! SEN ANCAK BIR ÖĞÜT VERICISIN. (Gaşiye 21).” Allah ın bunca açık ayetlerini tebliğ alıp, iman ettiğini söyleyen bazı kişiler, NE YANİ PEYGAMBERİMİZ POSTACIMIYDI, deme gafletine düşmektedirler. Batıl inançlarını yaşayabilmek adına, Allah ın ayetlerine kafa tuttuklarının, farkında bile değiller.

Ne yazık ki,  batıla kapı aralamaya çalışanlar, Allah ın elçisinin bizlere hangi konularda örnek olduğunu, Kur’an dan anlamak istemiyorlar. ÇÜNKÜ KUR’AN DA Kİ RESUL ÖRNEĞİ, ONLARIN BATIL VE ATALARININ RİVAYET İNANÇLARINI DOĞRULAMIYOR, KABUL ETMİYOR DA ONDAN. Kur’an da ki Resul örneği, Allah ın dinine batıl ve hurafe karışmış ise ondan uzak duracaksın ve hakkın arayışında olacaksın gerçeğini gösteriyor. Hatırlayınız Allah ın Resulü ÜMMİYDİ. Atalarının batıl inançlarını yaşayan, Kitap ehline tabi değildi ama doğruların ve gerçeklerin arayışındaydı.  Allah ın Resulü bugün aramızda olsa, İslam ı cemaat ve tarikatlar yoluyla yaşayan, yalnız Kur’an ile İslam yaşanmaz diyen, batıl yolcularının asla yanına bile gitmezdi. ONUN İÇİN BUNLAR, ALLAH IN RESULÜNÜ KUR’AN DAN DEĞİL, SANI VE RİVAYET BİLGİLERDEN ÖRNEK ALIRLAR. ONUN İÇİNDE HEP YANILIR, KUR’AN IN, ALLAH IN YOLUNDAN SAPARLAR.

Allah ın elçisini örnek almak isteyen, onun nasıl bir davranış içinde olduğunu, insanlara nasıl davrandığını Kur’an dan örnek almalıdır. Allah ın Resulünün insanlara karşı SABIRLI, HOŞGÖRÜLÜ, GÜVENİLİR olduğunu Kur’an dan anlıyoruz ve Allah diyor ki ayetinde, “ŞÂYET SEN, KABA VE KATI YÜREKLİ OLSAYDIN, HİÇ ŞÜPHESİZ, ETRAFINDAN AYRILIP GİDERLERDİ..” Bizler Allah ın Resulü nün bu davranışını hangimiz örnek alıp, hayatımıza geçiriyoruz? Allah ın Resulü, Allah ın hazineleri benim yanımda değil, bende sizler gibi bir insanım. Ben yalnız Allah ın vah yettiğini hayatıma geçiririm dediği halde, bizler Allah ın Resulünün bu örnekliğini Kur’an dan almayıp, batıl ve rivayetlerden aldığımız için, akla gelmez olayları, davranışları, yanlış bilgileri, olağan üstü olayları, Allah ın Resulüne nispet etmekten çekinmiyoruz. Allah ın Resulünün tek rehberi Kur’an dı. Elbette böyle olunca, bazı kişiler Allah ın Resulünün örnek oluşunu, Kur’an dan değil, rivayetlerden öğrenmek isteyecek, onlara Kur’an yetmeyecektir.

Allah ın Resulü uyarıcıdır, şahittir, müjdecidir diyor Kur’an. Peki, hangi kitapla uyarır, ona şahitlik yapar ve müjde verir? YALNIZ VE YALNIZ KUR’AN İLE VERDİĞİNİ ALLAH SÖYLÜYOR. Allah ın Resulünü örnek alan, yalnız Kur’an a uyar ve yalnız Kur’an ı din kardeşlerine hatırlatır, anlatır. Allah ın elçisi şunu söylüyor Kur’an da. “BİLİYORSUNUZ Kİ SİZLERE TEBLİĞ ETTİĞİM BU İŞE KARŞILIK, SİZDEN HİÇBİR ÜCRET ALMIYORUM, MÜKÂFATIMI ALLAH VERECEKTİR.” Bu örnekliği tebliğ alan bir Müslüman, asla maddi çıkarları peşinde olup, farklı isimler altında paralar toplayan, altında son model arabalarda gezip, saraylarda oturan insanların ardı sıra gitmez. Hiçbir mesleği olmadığı halde, zenginliğinin hesabı tutulamayan şeyhlerin, velilerin ardından gidenler, ALLAH IN RESULÜNÜ ÖRNEK ALMAYANLARDIR.

Bir insanı doğru örnek almak istiyorsak, önce onu doğru tanımalıyız ki, onu doğru örnek alalım. Allah Nisa suresi 87. ayetinde, SÖZ BAKIMINDAN ALLAH DAN DAHA DOĞRU KİM VARDIR diyorsa, bizler Allah ın Resulünü, emin olamayacağımız sözler ışığında değil, Allah ın sözleri Kur’an ışığın da tanımalıyız ve örnek almalıyız. Eğer bizler Allah ın Resulünü, doğru bilgilerle örnek alırsak, ondan istifade eder, ondan faydalanırız. Yanlış bilgilerle örnek alırsak, hem ona iftira atmış, hem de kendimize şeytanı, şeytanlaşmış insanları örnek almış oluruz, ama farkında bile olamayız. Hz. Muhammed i örnek almak isteyen, batıldan ve hurafeden uzak, yalnız Kur’an ın ipine sarılır. Çünkü Allah ın Resulü yalnız vahye uymuş, asla onun dışına çıkmamıştır. Bu konuda İsra suresi 74 ve 75. ayetlerinde Allah, elçisinin neredeyse onlara birazcık meyledecektin derken, batıl yolcusu kitap ehlinin, bazı sözlerini din adına kabul etmek üzereyken, vazgeçtiği örneği verilir. Eğer bunu yapsaydın, yani vah yettiğimizin dışına çıksaydın,  ölümün ve acının sıkıntılarını sana, kat kat tattırırdık diyerek uyarıyor. 

İşte Resulün, bizler için örnekleri bunlardır. Ama Kur’an ı yeterli görmeyen, atalarının rivayet inançlarını da din zannedenler, Resulün Kur’an da ki bu örnekliğini görmek, hatta duymak bile istemezler. Onların varsa yoksa örnekliği, emin olamayacakları rivayet, sanı sözlerdir.

Değerli din kardeşlerim. Allah ın Resulü bizler için örnektir. Yazdıklarımın dışında, Allah ın Resulünün daha birçok, bizler için örnek oluşunu, lütfen Kur’an ı anlayarak ve düşünerek okuyarak anlamaya çalışalım. Onun örnekliğini lütfen emin olamayacağımız kaynaklardan değil, kesin emin olduğumuz Kur’an dan öğrenelim ve hayatımıza geçirelim. 

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

HACER ÜL ESVED TAŞI VE GERÇEKLER.

Bugünkü yazımın konusu, Kâbe yi tavaf ederken elle selamlanan ve kutsallığına inanılan, Hacer’ül Esved taşı hakkında olacaktır. Gelin önce geleneksel İslam’ın, bu konuda kabul ettiği rivayetlere ve inançlarına bakalım kısaca. Bakalım da batıla inandığımızda, bizleri nasıl aklın mantığın ötesinde akıl almaz şeylere nasıl inandırıldığımızı da farkında olalım. Konuyla ilgili erişebildiğim tüm rivayetleri yazıyorum. Ders alabilene ne mutlu. Allah onun için, emin olmadığın bilgilerin ardına düşmeyin, hesabını sorarım diye boşuna uyarmıyor. “RİVAYETE GÖRE, HZ. İBRAHİM, KÂBE’NİN İNŞASINI BİTİRDİKTEN SONRA, OĞLU İSMAİL İLE TAVAFA BAŞLANGIÇ SIRASINI BİLDİRMEK İÇİN: “İSMAİL, BANA BİR TAŞ GETİR DE TAVAFIN NEREDEN BAŞLAYACAĞINI İŞARET EDEYİM” DEDİ. HZ. İSMAİL DE CEBEL-İ KUBEYS’TEN BİR TAŞ ALIP BABASINA VERDİ. O DA TAVAFIN BAŞLAYACAĞI BUGÜNKÜ KÂBE’NİN KÖŞESİNE TAŞI KOYDU.” “RİVAYETE GÖRE İBRAHİM PEYGAMBERİMİZ, BU TAŞI KÂBE NİN KÖŞESİNE YERLEŞTİRMİŞTİR. EBU DAVUD’UN RİVAYET ETTİĞİ BİR HADİSE GÖRE,

İSLAM DİNİNDE, HAREMLİK SELAMLIK VAR MIDIR?

Değerli din kardeşlerim, bizler Kur’an ayetlerini eğer, Allah’ın örnek verdiği diğer ayetlerinden yardım alarak anlamaya çalışmaz da geleneğin, rivayetlerin ve Mezheplerin dayattığı beşeri fıkıh inancının etkisiyle anlamaya çalışırsak, Allah’ın istediğini değil, kendi nefislerimizde yarattığımız dini yaşamış oluruz. Bugünkü makalemin konusu  İSLAM DİNİNDE, HAREMLİK SELAMLIK VAR MIDIR  ve bir kadın evli olmadığı bir erkeklerle beraber aynı ortamda oturamaz mı, bu konuda sizleri Kur’an’ı rehber alarak, düşünmeye davet etmek istiyorum.  Günümüz Mezheplerin, beşeri FIKIH inancının öğretisine baktığımızda, bir kadın evli olmadığı başka bir erkekle aynı ortamda oturamaz, ya da toplu halde bulunamaz şeklinde anlatılır. Bunun detayına girmek istemiyorum, çünkü bizler için beşeri fikirler değil, Allah’ın bizleri sorumlu tutacağına hükmettiği Kur’an önemlidir. Bu konudaki Kur’an ayetlerine bakmadan önce, genel anlamda düşünelim.  Bir kadının yalnız başına dışarı çıkamayacağına dair, bir hüküm v

BATIL VE RİVAYETLERDEN UZAK, KUR’AN’IN EMRETTİĞİ SALATIN, ÖZÜNÜ ANLAYABİLMEK….

  Salat/Namaz konusu İslam toplumunda, en çok konuşulan ama çok fazla fikirlerin, düşünce ve inancın ortaya atıldığı bir konudur. Bildiğiniz gibi günümüzde bizlerin namaz dediğimiz konu, aslında bu isimle Kur’an’da geçmez.  SALAT  diye geçer ama bu kelimenin öyle farklı anlamları da vardır ki, bu gerçek ne yazık ki İslam toplumunda hiç konuşulmaz, hatta her ayette geçen  SALAT  kelimesine, namaz adını verip gerçek anlamından saptırılarak yanlış anlaşılmıştır. Bu konu İslam toplumu tarafından çok fazla tahrif edilmiş ve farklı anlamlara çekilerek topluma anlatılmıştır. Onun için makalem biraz uzun oldu. Sabırla lütfen okuyunuz. Kur’an’da geçen  SALAT  kelimesine direk namaz anlamını verirsek, namazın detaylarını ve bu konudaki emirleri Kur’an’ın başında değil, daha sonra ki ayetlerde indirildiğini görürüz. Kur’an’ın indiriliş, nüzul sırası konusunu da araştırdığınızda net ve güvenilir bir bilgiye ulaşamazsınız. Çünkü farklı sure sıralamaları görürsünüz.  BAKIN SURE DİYORUM, AYET DEĞİL .