Ana içeriğe atla

MUHAMMED SURESİ 2 VE 3. AYETLERİN UYARILARI....



Bizler ne yazık ki inancımızı, imanımızı sorumlu olduğumuz Allah'ın rehberine bizzat müracaat etmek yerine, aracı koyarak bir başkasından İslam'ı öğrenmenin, daha doğru olduğuna inandırılmışız. Çünkü bizlerin, Allah'ın kelamını okuduğumuzda, anlayamayacağımız öğretildi. Böyle olunca da, özellikle Kur’an'ın muhkem ayetlerine müracaat edeceğimiz yerde, bizlere önerilen ve her mezhebin farklı fıkıh kitaplarına yönlendirilerek İslam'ı yaşamamız, İslam dininde bölünmemize hatta birbirimize düşman olmamıza sebep olmuştur. İşin kötüsü her mezhep kendi fıkıh inancını yarattığı içinde, Allah'ın rehberliğinden uzaklaşan bizler, hangi kapıya sığınacağımızın telâşesin de, imanımızı yaşayıp gidiyoruz. Sizlere bu makalemde, Muhammed Suresi 2 ve 3. ayetleri hatırlatarak, üzerinde düşünmenize vesile olmak istiyorum. Aşağıda yazdığım ayetler Allah'ın Resulünün devrinde, ona inanan ve inanmamakta ısrar eden toplumun, dikkatini çekmek adına indirilmiştir. Ayetlere çok dikkat edelim ve sözcüklerin üzerinde iyice düşünelim. Önce ayetleri yazalım.
 
Muhammed 2-3: İMAN EDİP YARARLI İŞLER YAPANLARIN, RABLERİ TARAFINDAN HAK OLARAK MUHAMMED'E İNDİRİLENE İNANANLARIN GÜNAHLARINI ALLAH ÖRTMÜŞ VE HALLERİNİ DÜZELTMİŞTİR. BUNUN SEBEBİ, İNKÂR EDENLERİN BATILA UYMALARI, İNANANLARIN DA RABLERİNDEN GELEN HAKKA UYMUŞ OLMALARIDIR. İŞTE BÖYLECE ALLAH, İNSANLARA KENDİLERİNDEN MİSALLERİNİ ANLATIR.
 
Muhammed suresi 2. ayette, Allah iman edip yararlı işler yapanların dedikten sonra, bakın daha sonra ne diyor? "Rableri tarafından hak olarak Muhammed'e indirilene inananların…" Burada özellikle dikkat çekilen konu üzerinde durmak istiyorum. Allah'ın günahlarını affettiği ve hallerini düzelttiği kullarının neye, kime, hangi kitaba inandığını söylüyor Allah?  "HAK OLARAK MUHAMMED'E İNDİRİLENE.." Peki, bize böylemi öğrettiler? Bizler bu şekilde mi iman ediyoruz? Yoksa Kur’an da her bilgi detaylı yoktur, O özet bilgidir, Kur'an'ı herkes anlayamaz demiyor muyuz? Önümüze Kur’an yerine, ciltlerce dolusu beşerin rivayet kitaplarını koymadılar mı? Kur'an'ı anlayamazsın ama bu kitapları anlarsın demiyorlar mı? HAŞA ALLAH'IN KULUNA ANLATAMADIĞI VARDA, YARATILMIŞ İNSANLAR MI BAŞARIYOR BUNU? Demek ki bize öğretilen ile Allah'ın vahyi/sözleri arasında çok büyük farklar var. 
 
Allah hem gönderdiğim kitaba sarılın ondan sorumlusunuz diyecek, ama O kitapta her bilgi detaylı olmayacak ve anlaşılması zor olacak öylemi dostlar? Nasıl bir adalet anlayışını, Allah'a nispet ettiğimizin farkında mısınız? Hiç sanmıyorum. Bu sözlere inanmakla, nasıl büyük bir hata yaptığımızı, sanırım mahşerde hesap günü fark edeceğiz. Çünkü gözlerimiz perdeli, gönüller taş gibi batıla hurafeye iman eder olmuşuz. Allah bizleri affetsin. Ayetin devamında, aslında gerçek iman etmeyen ama iman ettiğini zanneden, Allah'ın vahyini yeterli görmeyip, atalarından kendilerine intikal eden hurafe ve batıl yolcusu olanlara bir sesleniş var. Fakat sanırım buradan bizler, günümüzde de çok büyük dersler çıkarmalıyız. Bakın Allah ne diyor batıl yolcularına?  "BUNUN SEBEBİ, İNKÂR EDENLERİN BATILA UYMALARI, İNANANLARIN DA RABLERİNDEN GELEN HAKKA UYMUŞ OLMALARIDIR."
 
Allah'a şükürler olsun, bu kadar açık sözleri/ayetleri de anlayamıyorsak, önce elimizi başımızın arasına koyup çok iyi düşünmeliyiz. Ayette geçen inkar edenlerin, batıla uymaları sözünden, Allah'ın vahyini yada Allah'ı tamamen inkar edenlerden bahsetmiyor. Allah'ın gönderdiği Ayetlerden bir kısmını, atalarının inancını yaşayabilmek adına, görmezden gelip hayatlarına geçirmediklerinden bahsediliyor. Günümüzde aynı yanlış yapılmıyor mu? Bakın Allah'tan gelen ve Hak olan Kur’an'ı yeterli görmeyip, batıl yolundan gidenlere ne diyor? (İNKÂR EDENLERİN BATILA UYMALARI.)  Gerçek iman edenler için ne diyor, burası çok önemli. İNANANLARIN DA, RABLERİNDEN GELEN HAKKA, YANİ KUR'AN'A UYMUŞ OLMALARIDIR. Allah dan gelen hakkın da Kur’an olduğunu, ayetin başından anlıyoruz. 
 
Şimdide inkâr edenler ve iman etmeyenler için Allah, nereye iman ediyorlar diyordu? " İNKÂR EDENLERİN BATILA UYMALARI." Burada bahsedilen batıl ne olabilir sizce? Elbette emin olmadığımız rivayet, sanı bilgiler. Ya da Kur’an'ın onayından geçmeyen sözler/hadisler de batıl diyebiliriz. Emin olunan bilgi ise elbette yalnız Allah katından indirilen vahiy, yani günümüzde KUR’AN. Ayette bahsedilen batıla inananlar, Allah'ı ve kitabı inkâr edenler olmadığını bir kez daha söylemek isterim, çünkü burası çok önemli. Kitap Ehli Allah'ın gönderdiği kitapları yeterli görmeyip, hakkı batıl ile karıştırıyorlardı. ONUN İÇİN ALLAH BU ÖRNEKLERİ VERİYORKİ BİZLERE, AYNI HATALARI BİZLER YAPMAYALIM. Peki ibret, ders alıyor muyuz? Kitap Ehli Allah'tan gelen, ellerinde ki hak olan kitabı bir kenara bırakmış,  atalarından intikal eden  batılın takipçileri olduğu için, Allah yeni bir resul ve rehber kitap göndermiştir. Peki bizler kitap ehlinin yaptığı bu yanlışları yapmıyor muyuz? Ne dersiniz?
 
Allah'ın Elçisinin, bizlere Kur’an ile hükmetme görevi aldığı, birçok ayette açıkça belirtilmiştir. Allah'ın Elçisi aldığı görev gereği, Kur’an dışına asla çıkmayacağına göre, onun sözüdür/hadisidir diye nakledilen her bilgiyi, Kur’an süzgecinden geçirip öyle kabul etmeliyiz. Eğer Allah'ın Resulünün ümmeti olduğunu söylüyorsak, onun yolundan gittiğimizi iddia ediyorsak, ona saygı duyuyorsak, bunu mutlaka yapmalıyızONUN ADINA UYDURULAN HER SÖZE/HADİSE KUŞKU DUYMADAN İNANMAYARAK, DOĞRULUĞUNU KONTROL EDİP KUR'AN SÜZGECİNDEN GEÇİREREK, ALLAH'IN RESULÜNE KARŞI SEVGİMİZİ, SAYGIMIZI GÖSTERMELİYİZ. Bu ayetten çıkarmamız gereken en önemli ders, Allah'ın Resulünün devrinde, yalnız Allah'ın vahyini yeterli görmeyip iman etmeyerek, atalarından gelen inançlardan vazgeçmeyenlerden bahsedilmektedir. Kur’an atalarının hurafe inançlarından vazgeçmek istemeyenlere karşı, ikazlarla doludur. Allah hakka batıl karıştırmayın derken, Allah'ın ne anlatmak istediğini, lütfen dikkatle düşünerek anlamaya çalışalım.
 
Allah'ın Resulü sağlığında, kendi sözlerinin nasıl çarpıtılıp değiştirildiğini görmüş ve bu konuda ümmetini uyararak, benim sözüm olup olmadığını anlamak için, Kur’an ile karşılaştırınız demiştir. Daha da ileri giderek, kim ben söylemediğim halde, bu Resulün sözüdür derse, cehennemdeki yerini hazırlasın diyerek, dikkatli olmamız gerektiğinin ikazını yapmıştır. Kendisinin Kur’an'dan başka hiçbir bilgiyi tebliğ etmediğini, kayda almadığını özellikle Kur'an'dan öğreniyoruz. hatta rivayet hadislere çok değer veren kardeşlerimede hatırlatmak isterim, O hadisler bile bu gerçeği onaylıyor. Örnek vermek isterim. 
 
"Allah bazı farizalar vazetmiştir, onları aşmayın. Bazı hadler koymuştur, onlara yaklaşmayın. Bazı şeyleri haram kılmıştır, onları yapmayın. Bazı şeyleri de unutmaksızın size rahmet olması için hatırlatmamıştır, onları da araştırmayın." Mahmud Ebu Reyye, Muhammedi Sünnetin Aydınlatılması, sayfa 403 
 
"Ey insanlar ateş tutuşturuldu ve karanlık gecenin parçaları gibi fitneler yakınlaştı. Allah’a yemin ederim ki aleyhimde tutunacak bir şeyiniz yoktur; Kuran’ın helal kıldıkları dışında bir şeyi helal kılmadım. Kur an’ın haram kıldıkları dışındakileri de haram kılmadım. "İbni Hişam Siret 4 sayfa 332 
 
Bu rivayet hadisleri, neden örnek verdiğime gelince. Bu sözleri Allah'ın Resulünün söyleyip söylemediğini elbette kesinlikle bilemeyiz. Ama bu sözleri söyleme ihtimali çok yüksek diyebiliriz, çünkü bu sözleri Kur'an onaylıyor. İşte bizler bu kadar güzel ve asil bir Resulün takipçileriyiz, şükürler olsun Rabbimize. Sizlere son olarak bir ayet daha hatırlatmak istiyorum. Batıl inançlarını yaşayabilmek adına, Kur'an'ın bazı ayetlerine İman etmekte nazlananlara hitaben yazılan bu ayetten, sanırım bizler günümüzde daha çok ders almalıyız. Kur’an'ı herkez anlayamaz, onu veli insanlar anlar diyenlere de, güzel bir cevabı, Allah onlara veriyor.
 
Muhammed 24: PEKİ BUNLAR, KUR'AN'IN ANLAMINI İNCEDEN İNCEYE DÜŞÜNMÜYORLAR MI? YOKSA KALPLER ÜZERİNDE O KALPLERİN KİLİTLERİ Mİ VAR?
 
Allah, iman ettiğini söyledikleri halde, Kur’an'ı anlaşılması zor ilan ederek, atalarının inançlarından vazgeçemeyen batıl yolcularına bakın ne diyor? Kur’an'ın anlamını inceden inceye düşünmüyorlar mı? Demek ki düşündüğünüzde, bizlerin sorumlu olduğumuz muhkem ayetler, anlaşılması zor değil, anlaşılabilecek bir kitapmış. Fakat bizler sanırım Kur’an'ı anladığımız dilden düşünerek hiç okumadığımızdan, bunun farkına bile varamıyoruz. Ya ayetin devamındaki sözlere ne dersiniz? Ben buna yorum yapmak istemiyorum. Kalplerinde mühür olmayanlar, hemen Allah'ın ne söylediğini anlayacaktır. "YOKSA KALPLER ÜZERİNDE O KALPLERİN KİLİTLERİ Mİ VAR?"
 
DİLERİM ALLAH' TAN KALPLERİ MÜHÜRLENMEYEN, GÖZLERİNE PERDE ÇEKİLMEMİŞ BATIL VE RİVAYETLERDEN UZAK, ELLERİNDEN ALLAH'IN VAHYİ KUR'AN'I İNDİRMEYEN, ALLAH'IN HALİS KULLARINDAN OLURUZ.
 
Saygılarımla 
Haluk GÜMÜŞTABAK
 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KABEYİ İLK KİM YAPMIŞTIR?

Biz Müslümanlar her konuda olduğu gibi, Allah’ın emri Hac görevini yerine getirdiğimiz Kâbe nin, ne zaman ve kim tarafından yapıldığı konusunda bile, tam anlaşamıyor, Kur’an açıklamasına rağmen, Kur’an’ın bilgilerine inanacağımıza rivayetlerin etkisinde kalıyoruz. Televizyonlarda izlemişsinizdir, hatta kafanız da karışmıştır. Kâbe yi ilk yapanın, Hz. Âdem olduğu anlatılır. İlginçtir bu bilgilerin tamamı rivayetlerde geçer, sorumlu olduğumuz Kur’an’da tek kelime geçemez. Bakın bu konuda neler söyleniyor, önce bu rivayetlere göz atalım, daha sonra sorumlu olduğumuz Kur’an’dan gerçekleri öğrenelim. “İSLAM’DA GENEL GÖRÜŞ OLARAK KÂBE’NİN, İLK OLARAK HZ. ÂDEM TARAFINDAN YAPILDIĞI SÖYLENİR. ANCAK ONDAN GERİYE, SADECE TEMELLERİNİN KALDIĞI, SONRA HZ. ŞİT PEYGAMBER TARAFINDAN YENİDEN İNŞA EDİLDİĞİ VE NUH TUFANI SIRASINDA KUMLARA GÖMÜLDÜĞÜ ANLATILIR. DAHA SONRASINDA, KUR’AN’DA BELİRTİLDİĞİ ÜZERE, HZ İBRAHİM’İN ALLAH’IN EMRİ İLE KÂBE’NİN BULUNDUĞU YERE GİTTİĞİ VE KÂBE’NİN TEMELLERİNİ BULARAK, O

İmtihanımızda, Kaybedenlerden Olmak İstemiyorsak.

  Allah Asr suresinde, iman ettiğini söyleyen kullarım, birbirine Hak olanı,  YANİ YALNIZ ALLAH KATINDAN GELENİ, KUR’AN’I TAVSİYE ETMEDİĞİ SURECE ZİYANDADIR  diyor. Çünkü hak olanın yalnız Allah katından geldiğini yine Kur’an’da bildiriyor. Bizler böylemi yapıyoruz? Rabbimiz iman ettiğini söyleyen kullarını uyarmak için,  “ONLARIN ÇOĞU ALLAH’A, ANCAK ORTAK/ŞİRK KOŞARAK İNANIRLAR”  diyerek, iman ettiğini zannedenlerin, nasıl büyük bir yanılgı içinde oldukları uyarısını yapıyor. Tabi bir başka ayetinde de kendisine  ŞİRK/ORTAK KOŞANIDA AFFETMEYECEĞİ  bilgisini veriyor. Peki, bizler böyle büyük hatalar yapıyor muyuz? İnancımızı Kur’an ile sorguladık mı? Gelin sorgulayalım. Bizler yalnız Allah’ın katından gelen HAK olan Kur’an’a mı iman ediyoruz? Yoksa yalnız Kur’an ile İslam yaşanmaz,  KUR’AN+RESULÜN SÜNNETİ+MEZHEP İMAMLARININ İCHATLARI ile birlikte  mi yaşanır diyoruz.  Eğer bunu söylüyorsak, Allah’ın uyardığı gibi  ZİYANDAYIZ  yani kaybedenlerdeniz demektir. Allah ayetlerinde bizleri uy

ÖLMÜŞLERİMİZE KUR’AN OKUMAK, KURBAN KESMEK DOĞRU MUDUR?

Sizce Kur’an ölmüşlerimize okunur mu, okunursa faydası olur mu? Bildiğiniz gibi günümüz İslam toplumunda, çok fazla kabul gören ve her ölen yakınlarımızın ardından Kur’an okuruz, ya da okuturuz. Kabir ziyaretlerinde görürsünüz, ölmüş kişinin mezarı başında ona Kur'an okurlar. Bu davranışımız ne kadar doğru. Gelin bu sorumuzu Kur’an'a soralım, bakalım ne cevap verecek. Allah Kur’an'ı neden ve ne amaçla indirdiğini, bakın nasıl açık bir şekilde bizlere bildiriyor. Yasin 70:   DİRİ OLANLARI UYARABİLSİN ve kâfirlere ceza hak olsun diye. ( Bayraktar Bayraklı) Fatır 22:  DİRİLER İLE ÖLÜLER DE BİR OLMAZ. Allah, dilediğine işittirir. SEN, KABİRDE BULUNANLARA İŞİTTİRECEK DEĞİLSİN. (Diyanet meali) Neml 80:  Bil ki SEN ÖLÜLERE İŞİTTİREMEZSİN, arkalarını dönüp giderlerken sağırlara da DAVETİ DUYURAMAZSIN. ( Diyanet vakfı) Aslında bu ayetleri okuyan ve iman ettiğini söyleyen bir Müslüman, Kur’an'ın yaşayan bizler için bir tebliğ, uyarı  HAKKIN YOLUNA DAVETİYE  olduğunu anlayacaktır