Ana içeriğe atla

KIYAMET SURESİ 16-17-18-19. AYETLERİ NASIL ANLAMALIYIZ?




Kıyamet suresi, 16–17–18–19. ayetleri delil göstererek, işte demek ki Kur’an okunduğunda anlaşılması zor bir kitap ki, Peygamberimiz bile önce ayetleri okuduğunda anlayamamış, ona Kur’an dışından daha sonra ayrıca ayetler öğretilmiştir. Detaylıca bilgi daha sonra verilmiştir deniyor. Önce ayetleri yazalım ve Allah ın yardımıyla, Kur’an ı bir bütün olarak düşünerek, tabi aklı ve mantığı da bir kenara koymadan, ayetleri anlamaya çalışalım Allah ın izniyle.

Kıyame 16: Vahyi ezberlemek için dilini acele kıpırdatma!

  1. Şüphesiz onu kalbinde toplamak ve sana okutturmak yalnızca bize aittir.
  2. Biz onu okuttuğumuz zaman, onun okunuşunu takip et!
  3. SONRA ONU AÇIKLAMAK DA YALNIZ BİZE DÜŞER.

Yukarıdaki ayetleri okuduğumuzda, Allah elçisine önce sakin ol diyor, telâşe gerek yok, çünkü biz onu sana indirdik ama sana indirdiklerimizi unutacağım telâşesine düşmene gerek yok diyor. Kitabı sana indiren biziz, onu okuduğumuzda iyice dinle, takip et. Ayetlerin sonunu bekle, ÇÜNKÜ BİZ SANA HER ŞEYİ AÇIKLAYACAĞIZ.

Kıyamet 19. ayette geçen, onuda açıklamak yalnız bize düşer sözüne, bunun dışında anlamlar verdiğinizde, Kur’an ın özüne ve onlarca, yüzlerce ayetine ters düşer. Bu sözden anlaşılması gereken, ilk okuduğunuzda anlayamadığınız konuları, biz daha sonra göndereceğimiz ayetlerle açıklayacağız, sizlere izah edeceğiz, örneklerini vereceğiz, anlamanızı sağlayacağız manasındadır. Lütfen dikkat ayetin sonunda, sonra onu yani ayeti açıklamak yalnız sadece bize düşer diyor. Demek ki Allah vahyini açıklama görevini, bir başkasına bırakmıyor ve diyor ki, ayetlerimizi açıklamak bizim görevimizdir. Aşağıdaki ayetler bunun kanıtıdır. BAKIN ALLAH KUR’AN AYETLERİNİ, YİNE KUR’AN İÇİNDE VERDİĞİ DEĞİŞİK ÖRNEKLERLE, NASIL AÇIKLADIĞINI ANLATIYOR.

İsra 89: MUHAKKAK Kİ BİZ, BU KUR’AN’DA İNSANLARA HER TÜRLÜ MİSALİ ÇEŞİTLİ ŞEKİLLERDE ANLATTIK. Yine de insanların çoğu inkârcılıktan başkasını kabullenmediler.

Kehf 54: Andolsun, BU KUR’AN’DA İNSANLAR İÇİN HER ÖRNEKTEN ÇEŞİTLİ AÇIKLAMALARDA BULUNDUK. İnsan, her şeyden çok tartışmacıdır.

Nur 34: Andolsun ki BİZ SİZE (GEREKENİ) AÇIK AÇIK BİLDİREN AYETLER, sizden önce yaşayıp gitmiş olanlardan örnekler ve takvaya ulaşmış kimseler için öğütler indirdik.

Demek ki Allah, onu açıklamak bize düşer derken, Kur’an ayetlerini yine kitabın içinde gönderdiği diğer ayetlerle açıkladığını, örneklerle izah ettiğini söylüyor. Hatırlayınız lütfen, Kur’anda aynı konuda bir çok tekrar örnekleri vardır. Bunun anlamı, konuyu iyice pekiştirmek ve anlaşılmasını sağlamaktır. Yoksa elçime ayetleri Kur’an dışından açıkladım, sen kullarıma anlat demiyor. Böyle olması zaten mümkün olamaz, çünkü Allah sizleri Kur’an dan sorumlu tutuyorum emrini vermiştir. Anlaşılmayan, açıklanmamış bir kitaptan Allah, kullarını nasıl sorumlu tutar. Hiç bir fikri yabana atmadan, Kur’an dan mutlaka araştırmalıyız. Kur’an ın onay vermediği hiçbir bilginin de ardından gitmemeliyiz. Bakın Allah Kur’an indirilirken, tedirgin olan hatta şaşıran topluma, Rabbimiz açıklama ihtiyacı duyuyor, bakın ne diyor ayet?

Maide 101; Ey iman sahipleri; SİZE AÇIKLANINCA HOŞUNUZA GİTMEYECEK ŞEYLERİ SORMAYIN. KUR AN İNDİRİLİRKEN ONLARI SORARSANIZ SİZE AÇIKLANIR. ALLAH ONLARI AFFETTİ. Allah Bağışlayandır, Merhametlidir.

Allah öyle bir kitap göndermiş ki, aklını kullanan ve onu anlamak için müracaat edenlerin tüm sorularına cevap veriyor. BEŞERİN RİVAYETLERİNİ DOĞRULAMAK ADINA KUR’AN A BAKANLARA DA, TAM İSTEDİKLERİ CEVABI VERİP, ONLARI OYALIYOR. DAHA AÇIKÇASI ALLAH İNSANLARIN NİYETİNE GÖRE, AMELLERİNİ YÖNLENDİRİYOR. Bakın Rabbimiz hem elçisine, hem de o günkü topluma Kur’an indirilirken, ayetlerin bazıları için tedirgin olanlara, bazı konuların hükümleri hoşlarına gitmeyenlere, yada daha önce farklı olanlara, atalarının batıl inançlarını gerçek doğru zannedenlere, ne kadar güzel açıklama yapıyor ve ne diyor?

“SİZE AÇIKLANINCA HOŞUNUZA GİTMEYECEK ŞEYLERİ SORMAYIN. KUR’AN İNDİRİLİRKEN ONLARI SORARSANIZ SİZE AÇIKLANIR. ALLAH ONLARI AFFETTİ.”

Allah bu ayetinde, bazı eski inançlarının hükümlerinin kaldırıldığını, onun yerine başka hükümler geldiğini gördüklerinde, toplum önce bazı ayetleri yadırgamış ki, Rabbimiz böyle bir ayet indirme gereği duymuş elçisine. Ayet indirilirken sormak istediğiniz bir konu varsa, elbette o zaman sorun size nedenleri, sebebi açıklanır diyor. Ayette anlatılmak istenen, Kur’an dışından başka bilgilerin, hükümlerin Resulüne hadisler yoluyla verilmesinden bahsetmiyor. Allah ın indirdiği ayetlerin, geçmiş toplumlara gelen vahyin değiştirilmesi, nesh edilmesi ya da kaldırılması esnasında, sorulan sorulara cevaplar ve o günkü toplumun şüphelerinin giderilmesi konusunda açıklamalar yapılıyor ayette. Bu bilgiler bizleri ilgilendiren, bağlayan konular olsaydı onlarda Kur’an da detaylı yer alır açıklanırdı. Toplumun kafası karışmasın diye detay verilmemiş.

Çünkü Allah uyarıyor ve diyor ki, bu soruları Kur’an indirilirken sorarsanız cevap alırsınız, yoksa daha sonra sormayın, emin olamayacağınız sözlere de inanmayın diyor. Demek ki bu konular konuşulacak, ya da sorulacak sorular değil ki, daha sonra sormayın diyor Allah. NEDENİNİ DE SÖYLÜYOR VE ALLAH ONLARI BAĞIŞLADI, KALDIRDI DİYOR. Demek ki Allah ın elçisine bir açıklama ve izahı var, ama o devrin Kur’an indirildiğinde şüpheye düşen toplumu, hoşlarına gitmeyen ayetlerin sebepleri konusunda bir izah, açıklama olduğu buradan çok net anlaşılıyor.

Şimdide diğer düşüncenin fikrini ele alalım. Diyelim ki onu açıklamak bize aittir sözünden, Rabbimiz elçisine, Kur’an dışından da bilgiler, ayetleri açıklayacak Kur’an da olmayan izahlar yapmıştır diyelim. Bunu kabul ettiğimizde, bakın onlarca, hatta yüzlerce ayet devre dışı nasıl kalıyor. Örnek verelim, eğer gerçekten bizler yalnız Kur’an dan sorumlu değil isek, Rabbimiz Kur’an dışından, kitabın ayetlerini açıklayıcı bilgiler verdiyse, yani Kur’an dışından da hükümlerden sorumlu isek, aşağıda yazdığım ayetlere nasıl cevap vereceğiz? Buna inanmakla yüzlerce Kur’an ayetlerine ters düştüğümüzü ve onları saf dışı bıraktığımızın farkında mıyız dersiniz?

Zühruf 44: Ve muhakkak ki o (Kur’an) hem senin için, HEM KAVMİN İÇİN BİR ŞEREFTİR VE İLERİDE BUNDAN SORULACAKSINIZ.

Nisa 174: Ey insanlar! ŞÜPHESİZ SİZE RABBİNİZDEN KESİN BİR DELİL GELDİ VE SİZE APAÇIK BİR NUR İNDİRDİK. 175. Allah’a iman edip O’NA SIMSIKI SARILANLARA GELİNCE, Allah onları kendinden bir rahmet ve lütuf (deryası) içine daldıracak ve onları kendine doğru (giden) bir yola götürecektir.

Hicr 1. Elif, Lam, Ra. BUNLAR, KİTABIN VE APAÇIK OLAN KUR’AN’IN AYETLERİDİR.

İbrahim 52: İşte bu (Kur’an), kendisiyle uyarılsınlar, Allah’ın ancak bir tek Tanrı olduğunu bilsinler ve AKIL SAHİPLERİ İYİCE DÜŞÜNÜP ÖĞÜT ALSINLAR DİYE İNSANLARA (GÖNDERİLMİŞ) BİR BİLDİRİDİR.

Araf 174: Belki inkârdan dönerler diye AYETLERİ BÖYLE AYRINTILI BİR ŞEKİLDE AÇIKLIYORUZ.

Araf 185: Göklerin ve yerin hükümranlığına, Allah’ın yarattığı her şeye ve ecellerinin yaklaşmış olabileceğine bakmadılar mı? O HALDE KUR’AN’DAN SONRA HANGİ SÖZE İNANACAKLAR.

Nisa 82.; KURAN’I, İYİCE OKUYUP DÜŞÜNMÜYORLAR MI? Eğer o, Allah’tan başka birinin katından gelseydi, elbette ki onun içinde birçok ihtilaf bulacaklardı.

Enam 98: O, sizi bir tek nefisten (Âdem’den) yaratandır. (Sizin için) bir kalma yeri, bir de emanet olarak konulacağınız yer vardır. ANLAYAN BİR TOPLUM İÇİN AYETLERİ AYRINTILI BİR ŞEKİLDE AÇIKLADIK.

Yukarıdaki ayetler üzerine düşünelim, Allah Zühruf suresi 44. ayetinde hesap günü bu kitaptan sorgu suale çekileceksiniz, yani bu kitaptan sorumlusunuz diyor. Bu durumda eğer Rabbimiz Kur’an dışından da elçisine bilgiler vahyedip, bizleri sorumlu tutsaydı, yada bizler Kur’an ı okuduğumuzda anlamasaydık, böyle söyler miydi? Yazdığım ayetleri okuduğunuzda, acaba bizlerin okuduğunda anlayamayacağı, mutlaka bir izaha, açıklamaya muhtaç olduğunu mu anladınız. Karar sizlerin.

Yukarıda verdiğim ayet örneklerinden, yüzlerce verebiliriz. Peki, bizler bu kadar açık ayetler dururken, sırf beşerin sözlerine delil aramak adına, nelere inanıyoruz hiç düşünüyor muyuz? Bunca ayeti bir kenara iterek, kıyamet suresi 19. ayette geçen, “SONRA ŞÜPHEN OLMASIN Kİ, ONU AÇIKLAMAK DA BİZE AİTTİR” cümlesini kendimize, beşerin öğretisine delil olarak alıp, Peygamberimize Kur’an dışından da din ve iman adına bilgiler, hükümler, açıklamalar geldiğinin deli olarak gösteriyoruz.

Allah Zuhruf 44. ayetinde, şüphesiz ki O, senin ve kavmin için gerçeği doğruyu hatırlatan öğüttür bilgilerdir, ileride ondan sorgulanacaksınız ayetinde geçen, O işaret zamirinden kastın, eğer yalnız Kur’an olmadığına inanırda, araya doğruluğundan emin olamayacağımız rivayetleride karıştırırsak, ancak kendimizi aldatmış, kandırmış oluruz. Lütfen dikkat Allah, Resulüne senin içinde öğüt olan kitaptan, vahiyden bahsediyor. Resulüne öğüt olan Kur’an dan başka bir şey değilse, Resulüne ve bizlerede öğüt olacak yol gösterecek, elbette bizler içinde yalnız Kur’an ın olacağı çok açıktır. Beşerin batıl, hurafe sözlerinin baş tacı edilmesi, sanırım bizlerin gerçek İslam dan çokkk ama çokkk uzaklaştığımızın üzücü bir kanıtıdır. Ne yazık ki mahşer günü peygamberimizin söyleyeceği o söz gerçek olmuş gibi görünüyor.

FURKAN 30 ; EY RABBİM! BENİM TOPLUMUM BU KURAN’ I DEVRE DIŞI BIRAKTILAR.

Demek ki hesabın görüleceği O çetin gün, Allah ın Resulü ümmetinin Kur’an ı anlaşılmaz, her bilginin detayın olmadığını iddia ettikleri kitap ilan ederek, batılın peşi sıra nasıl gittiğine şahit olduğunda, bu acı sözleri söyleceği anlaşılıyor. Ey Yüce Rabbim. Ne olur bizleri affet, biz kulların bu Dünyada bizlere bahşettiğin aklımızla değil, nefsimizle hareket eder olduk. Elbette bunu yaptığımız içinde senin rehberinden, güneşinden yararlanamadık.

Bizlere yol gösterici olarak indirdiğin Kur’an için, sen anlamazsın dediler onlara inandık. Önümüze koydukları emin olamayacağımız rivayet sanı bilgilerle dolu kitapları, senin kitabından sandık, ne olur O Yüce bağışlayıcılığınla bağışla bizleri. Sen bağışlayıcısın, affedicisin.

Ne olursun artık gözlerimizdeki perdeyi, gönüllerimizdeki mührü kaldır. Biz ettik sen etme Yarabbim. Sana kavuşma günümüz gelmeden önce, KUR’AN GERÇEKLERİNİN FARKINDA OLMAMIZI SAĞLA BİZLERİN. SENİN HERŞEYE GÜCÜN YETER.

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KABEYİ İLK KİM YAPMIŞTIR?

Biz Müslümanlar her konuda olduğu gibi, Allah’ın emri Hac görevini yerine getirdiğimiz Kâbe nin, ne zaman ve kim tarafından yapıldığı konusunda bile, tam anlaşamıyor, Kur’an açıklamasına rağmen, Kur’an’ın bilgilerine inanacağımıza rivayetlerin etkisinde kalıyoruz. Televizyonlarda izlemişsinizdir, hatta kafanız da karışmıştır. Kâbe yi ilk yapanın, Hz. Âdem olduğu anlatılır. İlginçtir bu bilgilerin tamamı rivayetlerde geçer, sorumlu olduğumuz Kur’an’da tek kelime geçemez. Bakın bu konuda neler söyleniyor, önce bu rivayetlere göz atalım, daha sonra sorumlu olduğumuz Kur’an’dan gerçekleri öğrenelim. “İSLAM’DA GENEL GÖRÜŞ OLARAK KÂBE’NİN, İLK OLARAK HZ. ÂDEM TARAFINDAN YAPILDIĞI SÖYLENİR. ANCAK ONDAN GERİYE, SADECE TEMELLERİNİN KALDIĞI, SONRA HZ. ŞİT PEYGAMBER TARAFINDAN YENİDEN İNŞA EDİLDİĞİ VE NUH TUFANI SIRASINDA KUMLARA GÖMÜLDÜĞÜ ANLATILIR. DAHA SONRASINDA, KUR’AN’DA BELİRTİLDİĞİ ÜZERE, HZ İBRAHİM’İN ALLAH’IN EMRİ İLE KÂBE’NİN BULUNDUĞU YERE GİTTİĞİ VE KÂBE’NİN TEMELLERİNİ BULARAK, O

ÖLMÜŞLERİMİZE KUR’AN OKUMAK, KURBAN KESMEK DOĞRU MUDUR?

Sizce Kur’an ölmüşlerimize okunur mu, okunursa faydası olur mu? Bildiğiniz gibi günümüz İslam toplumunda, çok fazla kabul gören ve her ölen yakınlarımızın ardından Kur’an okuruz, ya da okuturuz. Kabir ziyaretlerinde görürsünüz, ölmüş kişinin mezarı başında ona Kur'an okurlar. Bu davranışımız ne kadar doğru. Gelin bu sorumuzu Kur’an'a soralım, bakalım ne cevap verecek. Allah Kur’an'ı neden ve ne amaçla indirdiğini, bakın nasıl açık bir şekilde bizlere bildiriyor. Yasin 70:   DİRİ OLANLARI UYARABİLSİN ve kâfirlere ceza hak olsun diye. ( Bayraktar Bayraklı) Fatır 22:  DİRİLER İLE ÖLÜLER DE BİR OLMAZ. Allah, dilediğine işittirir. SEN, KABİRDE BULUNANLARA İŞİTTİRECEK DEĞİLSİN. (Diyanet meali) Neml 80:  Bil ki SEN ÖLÜLERE İŞİTTİREMEZSİN, arkalarını dönüp giderlerken sağırlara da DAVETİ DUYURAMAZSIN. ( Diyanet vakfı) Aslında bu ayetleri okuyan ve iman ettiğini söyleyen bir Müslüman, Kur’an'ın yaşayan bizler için bir tebliğ, uyarı  HAKKIN YOLUNA DAVETİYE  olduğunu anlayacaktır

SALAT'IN BİR ANLAMININDA, NAMAZ OLMADIĞINI SÖYLEYEN KARDEŞLERİMİZE.

  Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu, Kur’an’da geçen SALAT kelimesi üzerinde olacak. Salat Allah’a dua etmek, toplumun birbirine destek olması ve bizlerin farsça namaz dediğimiz kıyam, rükû ve secde ile yapılan şekilsel bir dua ibadeti anlamlarına gelir. Bu makalemde üzerinde durmak istediğim konu, bazı arkadaşlarımızın kıyam, rükû ve secde ile yaptığımız ibadetin aslında, Kur'an'da geçmediğini iddia ettikleri konusu üzerinde olacak.  Her düşünceye saygılı olurda, hiç bir etki altında kalmadan, derinlemesine Kur’an ayetleri üzerinde düşünürsek, inanıyorum ki en doğru sonuca ulaşabiliriz. Eğer birbirimize saygısız tavırlar içinde olurda, bizim gibi inanmadığı için, karşımızdaki kişiyi dinsizlikle suçlarsak, daha baştan büyük hata yapmış oluruz.  ÖNCE ŞUNU ÇOK AÇIK BİR ŞEKİLDE, YAZIMIN BAŞINDA SÖYLEMEK İSTERİM. ŞU AN KILDIĞIMIZ NAMAZIN AYNISINI, DETAYLARINI KUR’AN’DA ARAMAYALIM, BULAMAYIZ. ÇÜNKÜ ALLAH BU ŞEKLİYLE, YANİ DETAYI İLE NAMAZI KUR’A