Ana içeriğe atla

KADİR GECESİ VE KUR'AN........


Bu yazımda, Kadir gecesi konusunu konuşmak ve sizleri bu konuda düşünmeye davet etmek istiyorum. Önce konuyla ilgili ayetlere bakalım, daha sonrada geleneksel İslam’ın inandığı bilgilerle, Kur’an’ı karşılaştıralım. Bakalım gerçekten belli olan bir KADİR gecesi var mı? Allah bu geceyi arayın ve bulun mu diyor, yoksa ayette anlatılmak istenen çok farklı bir şey mi var. Onun üzerinde düşünerek, daha doğruyu bulmaya çalışalım. Önce ayetleri yazalım.

Bakara 185: Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak, KUR’AN’IN İNDİRİLMEYE BAŞLANDIĞI AYDIR. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun……….

Kadir 1: Biz onu KADİR Gecesi’nde indirdik.

       2:  Bilir misin nedir Kadir Gecesi?

       3: KADİR GECESİ BİN AYDAN DAHA HAYIRLIDIR.

      4:  Melekler ve Ruh, Rablerinin izniyle o gecede her iş için iner de iner!

Allah bu ayette elçisini ve iman eden tüm kullarına bilgi veriyor ve Kur’an’ı Kadir gecesinde indirmeye başladık diyor. Kadir kelimesinin anlamı, HÜKÜM, GÜÇ, YÜCELİK, DEĞERLİ, KIYMETLİ, HERŞEYE GÜCÜ YETEN anlamlarındadır. Çünkü devamında Kadir gecesinin ne olduğunu biliyor musun, yada bunun bilincinde misin diyerek, BU GECEDE İNDİRİLENİN DEĞERİNİ Elçisinin ve bizlerin GEREKTİĞİ KADAR BİLEMEYECEĞİMİZİN, dikkati çekiliyor. NE YAZIK Kİ BİZLER, BU KELİMENİN NE ANLAMA GELDİĞİNİ ANLAYAMADIK. ALLAH IN BAHSETTİĞİ GERÇEKLE DE BULUŞAMADIK.

Ayette dikkat çekilen o gecenin önemi mi, yoksa O gece indirilen KADR, ALLAH’IN HÜKMÜ KUR’AN MI? NE DERSİNİZ?  Ne yazık ki Allah’ın bizlere anlatmak istediği gerçeği, bizlere anlatılan batılın etkisiyle görmek istemedik, böylece ayetin hiç bahsetmediği bir anlamı ayete yükleyerek, gerçekleri ellerimizle gizledik. Hâlbuki Allah bu gecede indirilmeye başlayan Kur’an, bin aydan hayırlıdır derken, SİZLERİN ÖMRÜNÜZE BEDEL, KURTULUŞUNUZUN KAYNAĞI OLAN KUR’AN’I BU GECEDE İNDİRMEYE BAŞLADIK, Onun nuruyla aydınlanın, KUR’AN’I KENDİNİZE İNDİRİN, YANİ KADR İLE BULUŞUN DİYOR.  Ayette Kur’an’ın indirilmeye başlandığı gecenin, bin aydan hayırlıdır benzetmesinde Allah, sizlerin ömrünüz boyunca yapacağınız hayırlar bile, o gecenin değerini karşılayamaz benzetmesi ile Allah bizlerin Kur’an’a yönelerek, onu anlayıp hayatımıza geçirmemizin önemini bizlere hatırlatmıştır. YANİ AYETTE ATFEDİLEN ÖNEM GECEYE DEĞİL, ÖZELLİKLE KUR’AN’A DIR.

Dikkat ederseniz ayetin sonunda, bu gecede ayetleri elçisine tebliğ için, meleklerin Allah’ın emriyle indiğinden bahsediyor. Ama bizler ayetin anlattığı asıl gerçeklerden uzak, ayette anlatılmak istenen gerçekleri bir kenara bırakarak, ayete farklı anlamlar verip, bu gecenin hangi gece olduğunun arayışıyla vakit kaybederek, bütün günahlarımızı bu gecede yapacağımız ibadetlerle affettireceğimize inandık ve Kur’an dan uzak, boşa vakit geçirmeye devam ediyoruz. Özellikle tekrar etmek istiyorum. BİN AYDAN HAYIRLI OLAN GECE DEĞİL, O GECEDE İNDİRİLMEYE BAŞLAYAN, ALLAH’IN HÜKÜMLERİ ONUN GÜCÜNÜ GÖSTEREN KUR’AN DIR.

Allah bizlerin Kur’an seferberliği yapmamızı özellikle istiyor. Elbette her zaman ama özellikle indirilmeye başlanan Ramazan ayı boyunca durmadan, Allah’ın istediği doğru, dürüst, hayırda, barışta yarışan ibadet ederek ruhunu temizleyen, DAHA AÇIKÇASI, İNDİRİLEN KUR’AN’I ANLAYARAK VE DÜŞÜNEREK OKUYUP HAYATINA GEÇİREN bir kul olmanın yarışışında olalım. Ama bu yarış yalnız Ramazan ayı içinde olmamalı, tüm yaşamımızda etkisini göstermelidir.  Tabi bu yarış sanırım bizlere zor gelmiş. Bunu Allah’ın Resulünün devrinde de zaten görüyoruz. İlle de Allah’ın Resulünden, bu gecenin hangi gece olduğunu öğrenmek için, birçok çaba gösterildiğini, bizlere ulaşan rivayet hadislerden anlıyoruz. Bu rivayet hadislerden bazı örnekler vermek istiyorum. Rivayetler bile, günümüzde yaşanan karmaşanın, batılın yaşanan İslam’ın, nasıl Kur’an dan toplumu uzaklaştırdığını gösteriyor.

“Ubade b. Sâmit diyor ki:

“RESULULLAH, KADİR GECESİNİN NE ZAMAN OLDUĞUNU BİLDİRMEK İÇİN DIŞARI ÇIKTI. O SIRADA MÜSLİM ANİ ARDAN İKİ KİŞİ BİRBİRLERİYLE TARTIŞIYORLARDI. RESULULLAH BUYURDU Kİ: “BEN, KADİR GECESİNİ SİZE BİLDİRMEK İÇİN DIŞARI ÇIKMIŞTIM. FAKAT FALAN VE FİLAN TARTIŞTILAR. GECENİN BİLGİSİ BENDEN ALINDI (UNUTTURULDU). BELKİ DE BU SİZİN İÇİN DAHA HAYIRLIDIR. SİZ ONU, DOKUZUNCU, YEDİNCİ VE BEŞİNCİ GÜNLERDE ARAYIN.”

Yine bir başka rivayetlerde şu bilgiler yer alıyor.

“KADİR GECESİNİ RAMAZANIN SON ON GÜNÜNDE ARAYIN.) [MÜSLİM](KADİR GECESİNİ, RAMAZANIN SON ON GÜNÜNÜN 21, 23, 25, 27 VE 29 GİBİ TEK GECELERİNDE VEYA RAMAZANIN SON GECESİNDE ARAYIN. SEVABINI UMARAK KADİR GECESİNİ İBADETLE GEÇİRENİN GÜNAHLARI AFFOLUR.) [İ. AHMED](KADİR GECESİ RAMAZANIN 27. GECESİDİR.) [EBU DAVUD]İMAM-I A’ZAM HAZRETLERİ, KADİR GECESİNİN, RAMAZANIN 27. GECESİNE ÇOK İSABET ETTİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR. (KADİR GECESİNE RASTLAMIŞ OLAN BİR GECEYİ İHYA EDEN, KADİR GECESİNİ İHYA ETMİŞ GİBİ SEVAP KAZANIR) HADİS-İ ŞERİFİNİ DÜŞÜNEREK, SIK SIK VAKİ OLAN 27. GECE İHYA EDİLİRSE, O GECE KADİR GECESİ OLMASA BİLE, BÜYÜK SEVABA KAVUŞULUR.”

Şimdi de tüm bilgiler ışığında, bir değerlendirme yapalım. Allah Kur’an’ın indirilmeye başlandığı ayın Ramazan ayı olduğunu söylemiş, fakat asla Ramazanın hangi gecesi olduğu konusunda hiçbir ipucu vermediği gibi, tam tersine Allah’ın Resulünü sıkıştırmaya çalışıp, illa o gecenin hangi gece olduğunu öğrenmeye çalışanlara da bir ders verip, Resulüne o gecenin hangi gece olduğunu Rabbimiz unutturmuştur. Resulün sözleri de aslında düşündürücüdür.

“GECENİN BİLGİSİ BENDEN ALINDI (UNUTTURULDU).  BELKİ DE BU SİZİN İÇİN DAHA HAYIRLIDIR.” 

Bizler Allah’ın Resulünün, bu sözlerinden dahi ders almadığımız, hala kendimize bir gece edinmenin çabası içinde, çırpındığımız çok üzücüdür. Bu sözlerden sonra, Allah’ın Resulü kadir gecesi için, belli günleri işaret edip etmediğinin yorumunu sizlere bırakıyorum. Din ve inancımızı rivayetlere göre değil, Allah’ın bizleri sorumlu tuttuğu, Kur’an’a göre yaşamalıyız. Rivayetlerin dine hüküm koyamayacağını, asla unutmayalım. EĞER BİZLER KUR’AN’I TEBLİĞ ALIP, YOL GÖSTERİCİ OLARAK HAYATIMIZA GEÇİRMEDİYSEK, O BİN AYDAN HAYIRLI OLAN KADİR GECESİ, BİZLERE İNMEMİŞ  DEMEKTİR. ONUN İÇİNDE O GECEYİ ARAMAMIZ, İNANIN BOŞUNA OLACAKTIR.  ÇÜNKÜ ÖNEMLİ OLAN KUR’AN’IN İNDİĞİ GECE DEĞİL, O KUR’AN IN NURUYLA, ŞEREFİYLE BULUŞABİLMEKTİR.

Şimdi gelin birlikte düşünelim, acaba Allah elçisine hangi gece Kur’an ı indirmeye başladığını, unutturmasının asıl nedeni ne olabilir? İslam âlemi ay takvimini kullanır, çünkü Kur’an da bu takvimden bahseder. Ay takvimin özelliği, ayların sabit olmaması ve diğer güneş takvimine göre 11 gün erken gelmesidir. Böylece Ramazan tüm mevsimleri dolaşır. Allah hangi yıl ve hangi Ramazan ayında indirildiğini Resulüne özellikle unutturup, haber vermemekle, bakın bizleri nasıl yaşamaya yönlendiriyor, özendiriyor. Lütfen bu konuda dikkatle düşünelim. ÇÜNKÜ ALLAH KULLARINI ÇOK İYİ TANIYOR VE İŞİN KOLAYINA KAÇACAKLARINI BİLİYOR.

Böylece Allah bizlerin, Ramazanın her gününü, gecesini KADİR gecesi gibi yaşamamızı istemiştir. Bu yetmiyor, çünkü içinde yaşadığımız Ramazan ayının, acaba gerçekten Allah’ın Kur’an’ı indirmeye başladığı aynı mevsimde, zamanda olup olmadığını da bilemediğimiz için, Allah bizleri 33 yılda aynı aya gelen tüm Ramazanlarda da, aynı huşu ve güzellikte Ramazanı yaşamamızı, KUR’AN’I ANLAYABİLMEK İÇİN ÇABA HARCAMAMIZI arzu ediyor. Bu inanılmaz bir fırsattır, hatta belki de ömür boyu, en az iki kez yakalayabileceğimiz heyecanını yaşatıyor bizlere. ASLINDA BURADAKİ ASIL AMAÇ, O GECEYİ BULMAK DEĞİL, EĞRİYİ DOĞRUDAN AYIRAN FURKAN İLE ALLAH’IN NURU KUR’AN LA BULUŞMAKTIR. YANİ KADİRİ NEFSİMİZE, BENLİĞİMİZE, YAŞAMIMIZA İNDİRMEKTİR. Ne yazık ki bizler, bu gerçeğin farkında değiliz. Çünkü kendi nefsimiz ağır basmış ve Allah katındaki övgüye mazhar olmuş O geceyi aramak ve O gece için her Ramazan gecesi çaba harcamak yerine, bir geceye indirerek, büyük kayıplar, ziyanlar içinde olmuşuz. 

Hayatımızda tüm Ramazan aylarının tüm gecelerini, KADİR gecesi olarak bilip, gereği gibi yaşayan, KUR’AN’I ANLAYARAK VE DÜŞÜNEREK OKUYARAK, ALLAH’IN VAHYİNİ TEBLİĞ ALAN VE KADİRİ RUHUMUZA, BENLİĞİMİZE İNDİREN, Rabbin HALİS kullarından olmamız dileklerimle. 

Saygılarımla 

Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/


Yorumlar

  1. Ramazân ayı ki, Kur’ân, insanlara bir kılavuz olarak ve furkândan, yol göstermeden açık seçik açıklamalar olarak kendisinde indirilmiştir.
    İnsanın duygularını,düşüncelerini kontrol altına almasıdır ORUÇ.
    Hatta Kurana dilediğimizi söyletiyoruz.Olmaması için
    https://t.co/HyQNi6pybj

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

HACER ÜL ESVED TAŞI VE GERÇEKLER.

Bugünkü yazımın konusu, Kâbe yi tavaf ederken elle selamlanan ve kutsallığına inanılan, Hacer’ül Esved taşı hakkında olacaktır. Gelin önce geleneksel İslam’ın, bu konuda kabul ettiği rivayetlere ve inançlarına bakalım kısaca. Bakalım da batıla inandığımızda, bizleri nasıl aklın mantığın ötesinde akıl almaz şeylere nasıl inandırıldığımızı da farkında olalım. Konuyla ilgili erişebildiğim tüm rivayetleri yazıyorum. Ders alabilene ne mutlu. Allah onun için, emin olmadığın bilgilerin ardına düşmeyin, hesabını sorarım diye boşuna uyarmıyor. “RİVAYETE GÖRE, HZ. İBRAHİM, KÂBE’NİN İNŞASINI BİTİRDİKTEN SONRA, OĞLU İSMAİL İLE TAVAFA BAŞLANGIÇ SIRASINI BİLDİRMEK İÇİN: “İSMAİL, BANA BİR TAŞ GETİR DE TAVAFIN NEREDEN BAŞLAYACAĞINI İŞARET EDEYİM” DEDİ. HZ. İSMAİL DE CEBEL-İ KUBEYS’TEN BİR TAŞ ALIP BABASINA VERDİ. O DA TAVAFIN BAŞLAYACAĞI BUGÜNKÜ KÂBE’NİN KÖŞESİNE TAŞI KOYDU.” “RİVAYETE GÖRE İBRAHİM PEYGAMBERİMİZ, BU TAŞI KÂBE NİN KÖŞESİNE YERLEŞTİRMİŞTİR. EBU DAVUD’UN RİVAYET ETTİĞİ BİR HADİSE GÖRE,

İSLAM DİNİNDE, HAREMLİK SELAMLIK VAR MIDIR?

Değerli din kardeşlerim, bizler Kur’an ayetlerini eğer, Allah’ın örnek verdiği diğer ayetlerinden yardım alarak anlamaya çalışmaz da geleneğin, rivayetlerin ve Mezheplerin dayattığı beşeri fıkıh inancının etkisiyle anlamaya çalışırsak, Allah’ın istediğini değil, kendi nefislerimizde yarattığımız dini yaşamış oluruz. Bugünkü makalemin konusu  İSLAM DİNİNDE, HAREMLİK SELAMLIK VAR MIDIR  ve bir kadın evli olmadığı bir erkeklerle beraber aynı ortamda oturamaz mı, bu konuda sizleri Kur’an’ı rehber alarak, düşünmeye davet etmek istiyorum.  Günümüz Mezheplerin, beşeri FIKIH inancının öğretisine baktığımızda, bir kadın evli olmadığı başka bir erkekle aynı ortamda oturamaz, ya da toplu halde bulunamaz şeklinde anlatılır. Bunun detayına girmek istemiyorum, çünkü bizler için beşeri fikirler değil, Allah’ın bizleri sorumlu tutacağına hükmettiği Kur’an önemlidir. Bu konudaki Kur’an ayetlerine bakmadan önce, genel anlamda düşünelim.  Bir kadının yalnız başına dışarı çıkamayacağına dair, bir hüküm v

BATIL VE RİVAYETLERDEN UZAK, KUR’AN’IN EMRETTİĞİ SALATIN, ÖZÜNÜ ANLAYABİLMEK….

  Salat/Namaz konusu İslam toplumunda, en çok konuşulan ama çok fazla fikirlerin, düşünce ve inancın ortaya atıldığı bir konudur. Bildiğiniz gibi günümüzde bizlerin namaz dediğimiz konu, aslında bu isimle Kur’an’da geçmez.  SALAT  diye geçer ama bu kelimenin öyle farklı anlamları da vardır ki, bu gerçek ne yazık ki İslam toplumunda hiç konuşulmaz, hatta her ayette geçen  SALAT  kelimesine, namaz adını verip gerçek anlamından saptırılarak yanlış anlaşılmıştır. Bu konu İslam toplumu tarafından çok fazla tahrif edilmiş ve farklı anlamlara çekilerek topluma anlatılmıştır. Onun için makalem biraz uzun oldu. Sabırla lütfen okuyunuz. Kur’an’da geçen  SALAT  kelimesine direk namaz anlamını verirsek, namazın detaylarını ve bu konudaki emirleri Kur’an’ın başında değil, daha sonra ki ayetlerde indirildiğini görürüz. Kur’an’ın indiriliş, nüzul sırası konusunu da araştırdığınızda net ve güvenilir bir bilgiye ulaşamazsınız. Çünkü farklı sure sıralamaları görürsünüz.  BAKIN SURE DİYORUM, AYET DEĞİL .