Ana içeriğe atla

İSLAM İNANCINDA SAPKINLIĞIN ZİRVESİNE, İBRET VERİCİ BİR ÖRNEK.


Bizler günümüzde öyle bir din yaşıyoruz ki,  bizleri adeta şeytanın kucağına doğru itiyor. Allah ın sorumlu tuttuğu Kur’an ı anlayarak okuyan, neredeyse yok denecek kadar az. Anlamını bilmeden, Arapça okuyarak sevap kazandığımızı zannediyoruz. Anlamadan okuduğumuz içinde, Allah ın düşün aklını kullan emrini, ne yazık ki yerine getiremiyoruz. Kur’an Allah ın bizlere tebliğidir mesajıdır. Eğer bu mesajı anladığımız dilden okumadıysak, hayatımızda bizler hiç Kur’an okumamışız, yani Allah ın mesajı aracısız almamışız demektir.

İçimize giren din düşmanları, özellikle Yahudiler ve dini kendilerine menfaat aracı yapan bazı kişiler sayesinde, çok üzgünüm ama bunu söylemek zorundayım, BUGÜN MÜSLÜMAN TOPLUMLARIN GENEL ÇOĞUNLUĞUNUN YAŞADIĞI İSLAM, ALLAH IN EMRETTİĞİ İSLAM DEĞİL, ŞEYTANIN FISILDADIĞI RİVAYET, SANI VE BİRAZ SONRA VERECEĞİM ÖRNEKTE OLDUĞU GİBİ, SAPKIN DÜŞÜNCELERDİR. Bazı Müslüman kardeşlerimiz, ne yazık ki bu kişilerin sözlerine inandıklarından dolayı, din adına ne anlatılırsa kabul etmek zorunda kalıyorlar. Çünkü onlara anlatılan rivayetleri, Allah katından ya da Allah ın elçisinin emirleri, hükümleri zannediyorlar.  

Kur’an ile direk bir bağ kuramadığımız, Kur’an ı anlayarak ve düşünerek okumadığımız için, anlatılan yanlış bilgileri İslam dininden zannediyoruz. Sizlere nasıl bir sapkınlık içinde olduğumuza, çok çarpıcı bir örnek vermek istiyorum. Bu yazacaklarımı Kadir isminde bir arkadaşımız, bana Facebook ta kısa bir konuşmamızda söyledi, doğrusu ben inanamadım, gözlerim faltaşı gibi açıldı. Hatta kendisine, bu sözlerinizden güzel ve ibret verici bir makale çıkacağını da kendisine söyledim. Belki okuduğunuzda sizler de inanamayacaksınız. Ama yemin ederim ki bu sözler, bahsettiğim kişiye aittir. Bakın bana Kur’an ile ilgili, ALLAH DAN KORKMADAN, ŞU SÖZLERİ NASIL SÖYLEDİ.

“KUR AN KONUŞMAZ, YORUMCU ONU KONUŞTURUR. HER EKOLÜN KUR AN I KENDİLERİNİ ONAYLAYAN PASİF BİR KİTAPTIR KUR’AN. KUR’AN ÖZNE DEĞİL ELİ KOLU BAĞLI VE YORUMCUNUN İNSAFINA KALMIŞ CANSIZ BİR NESNEDİR. KUR AN A BİZ ŞEKİL VERİRİZ.”

Ben bunları yazarken ve okurken için titriyor üzüntüden ve yapılan saygısızlıktan. Ama bunu söyleyen, çok rahatlıkla söyleyebiliyor.  Bunları söyleyen bir insanın, akşam yatarken gözlerine uyku girmemesi gerekir. Ama bir insan Kur’an dan uzak batılın etkisinde düşünmeden, aklını kullanmadan imanını yaşıyor da batılı, hurafeyi, sanıyı din zannediyorsa, işte böyle hiçbir şeyden habersiz, şeytan demek ki böyle insanlara cesaret veriyor. Gönül gözleri de Kur’an ile açılmamış bir insanın, elbette Allah ın uyardığı gibi, GÖZLERİNDE PERDE KULAKLARINDA VE GÖNLÜNDE MÜHÜR OLACAKTIR.  Böyle bir insanında inatla batılın ardı sıra gittiğinden, gerçekleri görmesi, fark etmesi mümkün olamaz. ALLAH CÜMLEMİZİ, BÖYLE YANLIŞLARIN ARDI SIRA GİTMEKTEN, BİZLERİ KORUSUN İNŞALLAH. 

Bu yazımı da yazmamın nedeni, Allah şahittir ki,  bu yanlışların peşine düşmemeleri adına hem din kardeşlerimi uyarmak, hem de bu sözleri söyleyen kardeşimizi bir kez daha Kur’an ile düşünmeye davet etmek içindir. 

Bu arkadaşımızın söylediklerinin tamamı, Kur’an hükümlerinin tamamen tersi. Hangi ayetle uyaracağımı bilemiyorum. Kur’an konuşmaz, yorumcu onu konuşturur demek, Allah katından gelen bir kitap için, aklın ve mantığın ötesinde bir düşüncedir. Beşerin yazdığı herhangi bir bilimsel kitaba bile böyle akılsızca bir düşünce söylenemez. Her kitap, yazarı tarafından aktarılan bilgileri verir okuyana. Hele birde bu kitap Allah katından geliyorsa, nasıl olurda Allah ın HÂŞÂ anlatamadığını her okuyan kendisi yorumlar ona anlamlar verir, yani konuşturur deriz. İŞTE BU ZİHNİYETİN İNANCI, BİZLERİ DİNDE BÖLDÜ, PARÇALADI VE BİRBİRİMİZE DÜŞMAN YAPTI. Kur’an ın muhkem ayetlerine, hiç kimse yorum yapamaz. Yorum açık olmayan, anlaşılmayan sözlere yapılır. Allah MUHKEM yani anlaşılan, açık ayetlerini, tüm kullarının anlayacağı şekilde, nice örneklerle açıkladık dediği halde, bu yanlış düşünceyi Kur’an a nispet eden, Kur’an a iman etmiyor demektir.

KUR’AN A PASİF KİTAP DİYEN, ŞEYTANIN HİZMETÇİSİDİR. Kusura bakmayın, Allah ın kitabına bu sözleri nispet edene,  bunları söylemek zorundayım. Hele hele Kur’an için eli kolu bağlı, yorumcunun insafına kalmış yani açıklamaya izaha muhtaç cansız bir nesnedir demek, yine çok özür diliyorum okurlarımdan, KÂFİRLİĞİN, İNKÂRCILIĞIN TA KENDİSİDİR. Çünkü ben kolay kolay hiç kimseye kâfir sözünü kullanmam, çünkü onu Allah bilir ama bu sözleri söyleyenin sonunu, düşünmek bile istemiyorum. Son cümlesi ise sanırım şeytanın pabucunu dama attıracak kadar zalimce, saygısızca, akılsızca bir söz olduğunu söylemek zorundayım. Şu sözü nasıl söyleriz?” KUR AN A BİZ ŞEKİL VERİRİZ”

NE YAZIK İ BU DÜŞÜNCE,  CEMAAT VE TARİKATLARIN, AÇIKÇA SÖYLEYEMEDİKLERİ, AMA İNANÇLARININ ODAK NOKTASINI TEŞKİL ETMEKTEDİR. Bu toplumların içinde bulunan kardeşlerimizi lütfen uyaralım. Bu yol, düşünce ancak insanı cehennemin kalıcısı yapar Allah korusun. Ne yazık ki Allah ın şekillendirdiği, hadi bir benzerini getirin bakalım diyerek, bizlere meydan okuduğu Kur’an için, bu sapmış arkadaşlarımız neler söylüyor, Allah ın eşi benzeri olmayan NURUNA. Ne yazık i cemaatler ve tarikatlar işte böyle Kur’an ayetlerine, kendi sapkın inançları ile şekiller verdiler ve topluma da, bunlar Allah katındandır dediler. 

UYAN EY DİN KARDEŞİM, SENİ ALLAH İLE ALDATANLARIN TUZAĞINA DÜŞME. EĞER ELİNE KUR’AN I ALIP, ANLADIĞIN DİLDEN OKUYUP, ÜZERİNDE DÜŞÜNMÜYOR DA, BU DİN TACİRLERİNİN ANLATTIKLARINI, ALLAH KATINDANDIR DİYE İNANIYORSAN, HESABIN GÖRÜLECEĞİ O ÇETİN GÜN, ÇOK PİŞMAN OLANLARDAN OLUP, MUTLAKA EBEDİ CEHENNEMLİKLERİN SAFINDA BULURSUN KENDİNİ. DİN KARDEŞLERİME HATIRLATMAK İSTERİM.

Bu sözleri söyleyen Kadir Bey, sürekli yazılar yayımlıyor ve yayımladığı bir yazısında, bu seferde Allah ın kitabı Kur’an a yaptığı saygısızlığın yanında, Allah ın elçisine de çok büyük bir iftirada bulunarak, bakın ne diyor.

“23 SENELİK NÜZUL SÜRECİNDE DAİMA SÜNNET ÖNDEN GİTMİŞ, KURAN İSE ARKADAN GELMİŞTİR.”

Bunları söylemek, Allah ın kitabına ve elçisine yapılabilecek saygısızlığın ve sapkınlığın, İFTİRANIN zirve noktası olsa gerek. Benim dilim tutuldu, söyleyecek başka söz bulamıyorum. Kur’an ayetlerini de hatırlatmak hiçbir işe yaramayacak biliyorum. Çünkü bu sözleri söyleyen ve inanan bir insan, KUR’AN I TERK ETMİŞTİR.

DEĞERLİ DİN KARDEŞLERİM. TEKRAR HATIRLATMAK İSTİYORUM, BU DÜŞÜNCE VE İNANÇLAR, HER ZAMAN AÇIKÇA DİLE GETİRİLMEKTEN KORKULAN, AMA CEMAAT VE TARİKATLARIN OLUŞUMUNUN OMURGASINI TEŞKİL ETMEKTEDİR. Lütfen bu uyarıları tüm sevdiklerimize yapalım ve hatırlatalım. Sevdiklerimize yapabileceğimiz en güzel yardım, bu yanlışları yapmalarını engellemek olacaktır. Yakın geçmişte bir cemaatin, istediğinde din kardeşine ve devletine karşı cemaatini,  nasıl isyan ettirip din kardeşini nasıl öldürebileceğinin örneğini gördük. Lütfen bu hain başkaldırı dan ibret alalım ve benzeri cemaatlerden, tarikatlardan uzak duralım ki, ülkemiz böyle bir acıyı bir daha yaşamasın.

ALLAH CÜMLEMİZİN YARDIMCISI OLSUN VE BİZLERİ BÖYLE SAPKIN DÜŞÜNCE VE İNANÇLARDAN KORUSUN İNŞALLAH.

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

HACER ÜL ESVED TAŞI VE GERÇEKLER.

Bugünkü yazımın konusu, Kâbe yi tavaf ederken elle selamlanan ve kutsallığına inanılan, Hacer’ül Esved taşı hakkında olacaktır. Gelin önce geleneksel İslam’ın, bu konuda kabul ettiği rivayetlere ve inançlarına bakalım kısaca. Bakalım da batıla inandığımızda, bizleri nasıl aklın mantığın ötesinde akıl almaz şeylere nasıl inandırıldığımızı da farkında olalım. Konuyla ilgili erişebildiğim tüm rivayetleri yazıyorum. Ders alabilene ne mutlu. Allah onun için, emin olmadığın bilgilerin ardına düşmeyin, hesabını sorarım diye boşuna uyarmıyor. “RİVAYETE GÖRE, HZ. İBRAHİM, KÂBE’NİN İNŞASINI BİTİRDİKTEN SONRA, OĞLU İSMAİL İLE TAVAFA BAŞLANGIÇ SIRASINI BİLDİRMEK İÇİN: “İSMAİL, BANA BİR TAŞ GETİR DE TAVAFIN NEREDEN BAŞLAYACAĞINI İŞARET EDEYİM” DEDİ. HZ. İSMAİL DE CEBEL-İ KUBEYS’TEN BİR TAŞ ALIP BABASINA VERDİ. O DA TAVAFIN BAŞLAYACAĞI BUGÜNKÜ KÂBE’NİN KÖŞESİNE TAŞI KOYDU.” “RİVAYETE GÖRE İBRAHİM PEYGAMBERİMİZ, BU TAŞI KÂBE NİN KÖŞESİNE YERLEŞTİRMİŞTİR. EBU DAVUD’UN RİVAYET ETTİĞİ BİR HADİSE GÖRE,

İSLAM DİNİNDE, HAREMLİK SELAMLIK VAR MIDIR?

Değerli din kardeşlerim, bizler Kur’an ayetlerini eğer, Allah’ın örnek verdiği diğer ayetlerinden yardım alarak anlamaya çalışmaz da geleneğin, rivayetlerin ve Mezheplerin dayattığı beşeri fıkıh inancının etkisiyle anlamaya çalışırsak, Allah’ın istediğini değil, kendi nefislerimizde yarattığımız dini yaşamış oluruz. Bugünkü makalemin konusu  İSLAM DİNİNDE, HAREMLİK SELAMLIK VAR MIDIR  ve bir kadın evli olmadığı bir erkeklerle beraber aynı ortamda oturamaz mı, bu konuda sizleri Kur’an’ı rehber alarak, düşünmeye davet etmek istiyorum.  Günümüz Mezheplerin, beşeri FIKIH inancının öğretisine baktığımızda, bir kadın evli olmadığı başka bir erkekle aynı ortamda oturamaz, ya da toplu halde bulunamaz şeklinde anlatılır. Bunun detayına girmek istemiyorum, çünkü bizler için beşeri fikirler değil, Allah’ın bizleri sorumlu tutacağına hükmettiği Kur’an önemlidir. Bu konudaki Kur’an ayetlerine bakmadan önce, genel anlamda düşünelim.  Bir kadının yalnız başına dışarı çıkamayacağına dair, bir hüküm v

BATIL VE RİVAYETLERDEN UZAK, KUR’AN’IN EMRETTİĞİ SALATIN, ÖZÜNÜ ANLAYABİLMEK….

  Salat/Namaz konusu İslam toplumunda, en çok konuşulan ama çok fazla fikirlerin, düşünce ve inancın ortaya atıldığı bir konudur. Bildiğiniz gibi günümüzde bizlerin namaz dediğimiz konu, aslında bu isimle Kur’an’da geçmez.  SALAT  diye geçer ama bu kelimenin öyle farklı anlamları da vardır ki, bu gerçek ne yazık ki İslam toplumunda hiç konuşulmaz, hatta her ayette geçen  SALAT  kelimesine, namaz adını verip gerçek anlamından saptırılarak yanlış anlaşılmıştır. Bu konu İslam toplumu tarafından çok fazla tahrif edilmiş ve farklı anlamlara çekilerek topluma anlatılmıştır. Onun için makalem biraz uzun oldu. Sabırla lütfen okuyunuz. Kur’an’da geçen  SALAT  kelimesine direk namaz anlamını verirsek, namazın detaylarını ve bu konudaki emirleri Kur’an’ın başında değil, daha sonra ki ayetlerde indirildiğini görürüz. Kur’an’ın indiriliş, nüzul sırası konusunu da araştırdığınızda net ve güvenilir bir bilgiye ulaşamazsınız. Çünkü farklı sure sıralamaları görürsünüz.  BAKIN SURE DİYORUM, AYET DEĞİL .