Ana içeriğe atla

Yaptıklarımızın Hesabını Vermeye Hazırlıklı Mıyız?



Biz iman edenler olarak, OKU diye başlayan Allah’ın mesajına, tebliğine iman eden bizler, acaba Kur’an’ı dikkatle düşünerek okuyup okumadığımızı mahşer günü Allah sorduğunda, Rabbimize ne diyeceğiz? Okuyamadık Rabbimiz, bizim dilimizden değildi mi diyeceğiz, yoksa herkesin anlayamayacağı bir kitap göndermişsin bize öyle dediler, onun için bizim yerimize güvendiğimiz, edindiğimiz VELİ kişiler okudular ve bize anlattılar diyerek, işin içinden sıyrılmayı mı hesaplıyoruz. Lütfen unutmayalım bu gelişmiş çağda, asla bu bahanelerle işin içinden çıkacağımızı zannetmeyiniz. Çünkü hepimiz okuma yazma biliyoruz ve hepimizin elinde hem orijinal Kur’an var, hem de onun tercümesi var. GELİN BİRLİKTE KENDİMİZİ BU GÜNDEN HAZIRLAYABİLMEK İÇİN, MAHŞER GÜNÜ YAPILACAK SORGULAMANIN BİR TATBİKATINI BİRLİKTE YAPALIM, BAKALIM SONUÇ NE OLACAK.

Kur’an’ın ipine sarılın, emin olmadığınız bilginin ardına düşmeyin diye uyarmıştım sizleri, öğüdümü tuttunuz mu diye Allah sorduğunda, sizce cevap verecek yüzümüz olacak mı? Yoksa Rabbimiz siz bize rehber olsun diye gönderdiğin kitapta, her şeyden örnekler verdik diyordun ama biz babalarımızdan, atalarımızdan öğrendiklerimizi Kur’an’da göremedik. Namaz kıl, oruç tur, Hacca git, zekât verin demiştin, ama bu konularda bizim atalarımızdan öğrendiğimiz detayları Kur’an’da bulamadık. Onun için bizde âlimlerimizin, velilerimizin, şeyhlerimizin öğretisine uymak zorunda kaldık diye, Allah’a cevap verebilecek gücü, kendinizde bulabiliyor musunuz? Allah, şefaat tümden bana aittir, hiçbir şefaatçinin fayda vermeyeceği o günden sakının diye öğüt vermiştim, bu öğüdümü tutarak şeyhler, veliler, gavslar şefaatçiler edinmediniz değil mi kullarım diye Rabbimiz sorduğunda, YETİŞ EY RESULÜM KURTAR BENİ ALLAH’IN AZABINDAN diyerek, kurtulacağınızı mı sanıyorsunuz?

Sizleri Kur’an’dan sorumlu tutuyorum, imtihanınız Kur’an’dan olacak diye hükmederek, sakın Kur’an’ın sınırlarını aşmayın diye uyarmıştım, sizler bu uyarılarımı dinleyerek, bana güvenerek dünyadaki imtihanınıza yalnız Kur’an’dan çalıştınız değil mi ey kullarım dediğinde, Allah’a nasıl bir cevap vereceğinizi şimdiden düşünüyor musunuz. Sizlere haram olanları, yasakladıklarımı sorumlu olduğunuz Kur’an’da saymıştım, BUNLARIN DIŞINDA HER TEMİZ ŞEY SİZLERE HELALDİR DEMİŞTİM. Bu uyarılarıma uydunuz mu, yoksa BANA ve Elçime iftira atarak, benim haram demediğim şeylere, haram diyenlere mi uydunuz dediğinde, verilecek cevabınız hazır mı? Ben hükmüme hiç kimseyi ortak etmem dedim ve sizlere bildirdim. Benim sözüme mi uydunuz, yoksa sizi Allah ile aldatanlara mı uydunuz? Ne dersiniz, bu soruya da hazırlıklı mısınız?

Hak olan, benim katından sizlere indirilen Kur’an’dır demiştim, emirlerime batıl karıştırmadan mı yerine getirdiniz, yoksa cahiliye toplumunun yaptığı gibi, hakka batıl mı karıştırdınız, diye Rabbimiz sorduğunda, ACABA KAÇIMIZ BU SORUYA VERECEĞİMİZ CEVABA HAZIRIZ? Ben Kur’an’ın anlamını, manasını inceden inceye düşünerek okuduğunuzda, kesinlikle anlayacaksınız ve Kur’an sizin gönül gözünüzü açacak demiştim. Kur’an’ı okumaya başlamadan önce, şeytanın sizlere dayattığı batıldan kurtulup, onları reddedip ondan sonra Kur’an’ı tertemiz aklınızla okumaya başlayın, yoksa Kur’an’ı anlayamazsınız demiştim. Bu tavsiyemi yerine getirdiniz mi, yoksa sen Kur’an’dan anlayamazsın, Kur’an’da her bilgi detaylı yoktur kelimelerin onlarca anlamı vardır, onu veli insanlar anlar diyen aldatıcılara mı uydunuz dediğinde, içimiz rahat verebileceğimiz cevap var mı Allah’a. 

Benim dışında sizlerin güveneceği yardım isteyeceği, şefaat dileyeceği kimse yoktur demiştim. Bu uyarıma kulak verdiniz mi, yoksa beni dinlemeyip veliler, şeyhler, efendiler edinip, kendinizi mi aldattınız, sorusuna vereceğimiz cevap, İMTİHANIMIZIN EN YÜKSEK PUANI OLACAĞINI LÜTFEN UNUTMAYALIM. Görev verdiğim elçim sizlere, ben sadece bir uyarıcıyım, benim görevim sadece açık bir tebliğ den ibarettir demişti. Sizden öncekilerin yaptığı gibi, elçimi sizlerde ilahlaştırıp, ona vermediğim görev ve yetkileri sizlerde mi verdiniz? Yoksa Elçimin uyarılarını, kulak arkası mı ettiniz diye sorduğunda, VERECEK CEVABINIZ HAZIR MI? O gün üzülmek istemiyorsak, bu soruya yaşarken doğru cevabı vermeliyiz, lütfen unutmayınız. Sizlere birçok kez uyarıda bulunup, sizden öncekiler gibi, dininizde sakın bölünmeyin demiştim. Bölünmediniz değil mi diye soran Yaradan’a, nasıl bir cevap vereceksiniz?

Size öyle bir kitap göndermiştim ki, SİZLERİN BÜTÜN ŞAN VE ŞEREFİNİZ, YOL GÖSTERİCİNİZ KUR’AN’DIR DEMİŞTİM, bu sözlerime uyarak benim dışımdan, yol göstericiler edinmediniz değil mi, sorusuna acaba YUTKUNMADAN, KEKELEMEDEN VEREBİLECEĞİNİZ CEVABINIZ ŞİMDİDEN HAZIR MI? Ey kullarım, sizlere gönderdiğim rehberde, birçok kez sizleri uyardım ve ayetlerim üzerinde düşünün, aklınızı kullanın demiştim. Bunu yaptınız mı diye sorduğunda, Rabbimiz herkesin anlayamayacağı bir rehber göndermişsin, bize öyle dediler, korktuk anlayamayız diye, ONUN İÇİN BİZLER DİNLEDİK, BİZİM YERİMİZE ÂLİMLERİMİZ OKUDU VE DÜŞÜNDÜ, BİZDE ONLAR NE SÖYLEDİYSE YAPTIK, DİYECEK CESARETİ KENDİNİZDE BULUYOR MUSUNUZ?

Değerli din kardeşlerim, bu ve buna benzer Kur’an’dan sorularla, hesap günü karşılaşacağımızı lütfen unutmayalım. O çetin gün pişman olmak istemiyorsak, örneklerini verdiğim, Allah’ın Kur’an’da bizzat geçen uyarılarını, lütfen dikkate alalım. Kur’an’ı anlayarak ve üzerinde düşünerek okuyalım. İMTİHANIMIZI HİÇ KİMSEYE EMANET ETMEYELİM. Unutmayalım ben cahilim eğitimim yok demeyelim, Allah adaletlidir ve gücümüz nispetinde bizleri imtihan ettiğini de unutmayalım. KUR’AN’I VE İSLAM’I DOĞRU ANLAMAK İÇİN ÇABA GÖSTERMEK BİZDEN, GÖNÜL GÖZLERİMİZİ AÇARAK GERÇEKLERLE BULUŞTURMAK ALLAH’TAN’DIR, UNUTMAYALIM. Çünkü hesap günü, yanı başımızda hiç kimseyi bulamayacağız.  Allah imtihan olduğunuz kitap KUR’AN DIR diyorsa, şunu lütfen unutmayalım: 

ALLAH SİZLERİ, KUR’AN’DAN İMTİHAN EDİYORUM DİYORSA, KUR’AN ANLAŞILMASI ZOR VE HER BİLGİNİN OLMADIĞI, AÇIKLANMADIĞI BİR KİTAP ASLA OLAMAZ. GELENEKLERİMİZİN, FIKIH İNANCININ ÖĞRETİSİNİ KUR’AN’DA BULAMADIĞIMIZDA, BAKIN KUR’AN’DA HERŞEY YOKMUŞ DEMEYELİM, BU ŞİRKTİR, İFTİRADIR. BİLELİM Kİ ALLAH UNUTUCU DEĞİLDİR. KUR’AN’DA VERİLMEYEN BİLGİ VE DETAYDAN SORUMLU OLMADIĞIMIZIN BİLİNCİNDE OLALIM. YEMİN OLSUN Kİ SİZLER İÇİN KOLAYLAŞTIRDIM DEDİĞİ KUR’AN’I, ELLERİMİZLE ZORLAŞTIRMAYALIM, YOKSA HESAP GÜNÜ ÇOK, AMA ÇOK PİŞMAN OLURUZ.

Saygılarımla

Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nahl Suresi 98. Ayet. Kovulmuş Şeytandan, Allah'a Sığınırım. "Her Müslümanın Dikkatle Okuyup Düşünmesi Gereken Bir Ayet."

Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, Nahl suresi 98. ayet olacaktır. Bu ayet öne sürülerek, Kur’an okumaya başlarken Allah,  EÛZÜBİLLÂHİMİNEŞŞEYTÂNİRRACÎM” , diye okumaya başlayın, emri veriyor diye anlatılır. Bu ayetin gerçek uyarısını, İslam toplumundan gizledikleri için, ne yazık ki Kur’an’ı okumaya başlamadan önce, Allah’ın ikazını yerine getirmediğimizden her okuyan yanlış anlıyor, neden mi? Her şeyin bir kuralı var, Kur’an’ı okumanın da elbette bir kuralı olmalı değil mi? Makalemi lütfen sonuna kadar okuyunuz. Gelin bu konu üzerinde önce ayeti yazalım, daha sonrada birlikte düşünelim. Nahl 98:   ŞİMDİ KUR’ÂN OKUMAK İSTEDİĞİN ZAMAN, ÖNCE O KOVULMUŞ ŞEYTANDAN ALLAH’A SIĞIN.  (Elmalı meali) Önce ayeti lütfen doğru anlayalım. Sizce Allah bu ayette, Kur’an’ı okumaya başlamadan önce, Eûzübillâhimineşşeytânirracîm” Yani, kovulmuş şeytanın şerrinden Allah’a sığınırım, diye başlayarak okuyun emrini mi veriyor? Bizler ne yazı...

Allah’ın Resulüne Verdiği Görev Yetki Ve Sorumluluk.

Bugün sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu, İslam toplumunun hala farkında olmadığı ve onun içindir ki, Allah ile aldatanların tuzağına rahatlıkla düşütüğü bir konu üzerinde düşünmenizi rica ediyorum. Sizce Allah Resulüne, nasıl bir görev verip yetkilendirmiştir? Şöyle demiş olabilir mi, Resulüm ben sana Kur'an'da ana başlıkları indiriyorum, detayına girmeden gönderiyorum. Sen kullarıma ayetlerimi açıklayıp, nasıl hayata geçireceklerini anlatırsın diyor olabilir mi? Yada şöylemi diyor. Sana verdiğim görevin tanımını izahını yapıyorum, sakın sana indirdiğimin sınırlarını aşma. Senin görevin sadece tebliğ etmek ve toplumu sana verdiğim ilim ve bilgelikle ikna edip, Kur'an'a davet etmektir mi diyor? Bu konuya geçmeden önce, Allah'ın Resulünün Kur’an'ı daha rahat tebliğ edebilmesi, sözlerinin dinlenmesi için, bakın Resulüne kesinlikle itaat edilmesini nasıl emrediyor.    Ali İmran 32:   ŞUNU DA SÖYLE: “ALLAH’A VE RESULE İTAAT EDİN.”EĞ...

İslam’ı Sorumlu Olduğumuz Kur’an’dan Öğrenmezsek, Sonucuda İşte Böyle Olur.

  Bizler hiç düşünmeden, sorgulamadan Kur’an’dan uzak öyle bir din yaşıyoruz ki, adeta Allah’ın kitabı Kuran’ı küçümsediğimizin farkında olmadığımız gibi,  yalnız Kur’an ile İslam’ı yaşayamayacağımıza inandırıldık. İman ettik dediğimiz Kur’an, bu düşünceye onay veriyor mu, hiç baktık mı? Elbette hiç bakmadık, hatta bakmaya teşebbüs bile etmemizi engelleyip, sen Kur’an’ı anlayamazsın senin ilmin ne ki, Arapça bir kelimenin bilmem kaç anlamı var, sen hangisinin olduğunu nereden bileceksin diyerek, aklın mantığın kabul etmeyeceği düşünceleri, her nedense kabul etmekte sakınca görmedik. Arapça olan Kur’an’a bunları söyleyenler, her ne hikmetse yine Arapça olan rivayet hadislere, neden bunları söylemediklerini hala fark edemediysek, Allah ile aldatılmaktan da asla kurtulamayız.  İSLAM’I SORUMLU OLDUĞUMUZ KUR’AN’DAN ÖĞRENMEZSEK, SONUCUDA İŞTE BÖYLE OLUR . Mezheplerin hatta cemaat ve tarikatların şekillendirdiği İslam inancımızda şu mantık ve Kur’an dışı inancı, her nedense...