Ana içeriğe atla

Kur'an Keşfedilmeyi Bekleyen Bir Işıktır, Nurdur.



Kur’an keşfedilmeyi bekleyen bir ışıktır, nurdur. Evet, Kur’an tüm zamanlara hitap eden, her çağın ve ilmin ışığın da toplumu aydınlatan, eşi benzeri olmayan bir rehberdir, Allah'ın tebliğidir, mesajıdır. Bugün biz Müslüman toplumlar olarak İslam'ı ne yazık ki, yüzlerce yıl önceki toplumların geleneklerinin etkisiyle onların Kur'an'dan ne  anladıkları şekliyle bugün bizler anlamaya ve yaşamaya çalıştığımız için, Kur’an gerçekleri ile bulaşamıyoruz. Çünkü onların, gerçekten Kur’an'ı nasıl anladığını, tam olarak bizler bilmiyoruz. Bizlerin bildiği, doğruluğundan emin olamayacağımız rivayet bilgiler. Bu bilgilerin kişiden kişiye nakille günümüze değişmeden doğru gelme ihtimali çok zayıf. Onun içindir ki, bu bilgilerin doğruluğunu, mutlaka Kur'an'dan onaylatmalıyız.
 
Bizler Kur’an'ı anladığımızı zannediyoruz. Ama düşünmeden, ayetlerin özüne inmeden, hatta anlamını bilmeden okuyoruz. Bir başka deyişle, sorgulamadan bizlere öğretilenleri, din diye yaşıyoruz. Hâlbuki Kur’an her çağda, tüm toplumlara çağın gerçekleri ile hitap eden bir rehberdir. KUR’AN'IN EMİRLERİ, AMACA YÖNELİKTİR ONUN İÇİN HER ÇAĞIN İHTİYAÇLARINA HİTAP EDER. TOPLUMLARIN GELENEKLERİ, SOSYAL FARKLIKLARI, DİNİN SINIRLARI İÇİNE ALINMAMIŞTIR.  Allah bizlerden ne istiyorsa, açıkça söyler Kur’an'da. Bizler ayetleri çoğunlukla geleneklerimiz, toplumun anlayışı hatta mezheplerin baskısıyla, kendi değer yargılarımızla  Allah'ın hükümlerini yerine getirmeye, ayetleri anlamaya çalışırız. Allah bizlerden ne istiyor, onu anlamaya çalışarak ayetin özüne ne yazık ki inemiyoruz. Bugün bizler İslam'ı, günümüz ilmin ışığında değil, yüzlerce yıl öncesinden günümüze ulaşan rivayet ve sanı bilgiler ışığında yaşamaya ve Kur’an'ı o bilgilerle anlamaya çalışıyoruz. Onun içinde, Allah'ın bizlerden ne istediğini doğru anlayamıyoruz. Bizlerin yapması gereken Allah'ın uyardığı gibi, yalnız Kur’an'ın ipine sarılarak, onu keşfetmeye çalışmak olmalıdır. Kur'an emin olmadığınız bilginin ardına düşmeyin, bunun hesabını sorarım diyorsa, lütfen bu uyarıyı dikkate alalım. Allah Kur’an sizler için rehberdir der ve sorumlu tutulacağımız tüm bilgilerinde, Kur’an'da açıklandığını söyler. Bakın bizlerin nasıl dikkatini çekiyor.
 
İsra 9: ŞÜPHESİZ Kİ BU KUR'ÂN, İNSANLARI EN DOĞRU VE EN SAĞLAM YOLA İLETİR VE SALİH AMEL İŞLEYEN MÜMİNLERE, BÜYÜK BİR ECİR OLDUĞUNU MÜJDELER. 
 
Kur’an bizleri, en doğru ve en sağlam yola iletecekse, onun yanında dini yaşamak adına, başka kaynaklarında olduğunun söylenmesi, bizleri Kur’an'dan uzaklaştıracaktır. Allah Enam suresi 114. ayette, "ALLAH'DAN BAŞKA BİR HAKEM Mİ ARAYACAĞIM? HALBUKİ SİZE KİTAB'I AÇIK OLARAK İNDİREN O'DUR" diyorsa, lütfen inancımızı yaşarken, Kur'an dan başka kendimize HAKEM, delil, kanıt aramayalım. Dinde sakın bölünmeyin diyen Rabbimize inat, bölünmekte bereket, zenginlik vardır diyenler, kendilerine öyle bir yol çizmişlerdir ki, Kur’an yüksek bir yere asılıp, her bilginin olmadığı ve de herkesin anlayamayacağı bir kitap ilan edilmiştir. Onun içindir ki Kur’an, adeta ŞİFRELİ ANLAŞILMASI ZOR, SAKLI KİTAP konumuna sokulmuştur. Kur’an'ın üstünü örtenler, onun keşfedilmesini önleyenler, ATALARININ HURAFE VE BATIL İNANÇLARININ DEVAMINI YAŞAMAK İSTEYENLERDİR. Lütfen bu gerçeklerin artık farkına varalım. Bizlere din diye öğretilen birçok konunun, aslında dinden olmadığını, gelin Kur’an'ı keşfederek farkına varalım. Bakın Yaradan bizlere Kur’an için ne diyor.
 
Enbiya 10:  ANDOLSUN SİZE ÖYLE BİR KİTAP İNDİRDİK Kİ, SİZİN BÜTÜN ŞEREF VE ŞANINIZ ONDADIR. HÂLÂ AKLINIZI KULLANMAYACAK MISINIZ? (Diyanet meali)
 
Allah yemin ederek bizlere çok açık, bakın ne söylüyor. Kur’an öyle bir rehber kitaptır ki, bütün şanınız, tüm ihtiyaçlarınız, dayanacağınız, yardım isteyeceğiniz, kurtuluşumuz yalnız ondadır diyor. Ama bizler Allah'ın sözlerine inanmak yerine batılın sanı ve rivayetlerin ardına düşerek, ne yazık ki Kur’an'ı duymuyoruz bile. Onun içinde, yolumuzu şaşırdık, birbirimize düşman olduk. DEĞERLİ DİN KARDEŞLERİM. VAKİT BİR SU MİSALİ GEÇİYOR. GELİN İMTİHANIMIZ SONA ERMEDEN, İNANCIMIZI ÖĞRENMEYİ, KEŞFETMEYİ BİRİLERİNE EMANET ETMEKTEN VAZ GEÇELİM VE BİZZAT KENDİMİZ KUR’AN' I KEŞFETMEYE, BUGÜNDEN BAŞLAYARAK ÇABA HARCAYALIM. ÇÜNKÜ İMTİHAN TOPLU DEĞİL, TEK BAŞINA YAŞANIR LÜTFEN BU GERÇEĞİ UNUTMAYALIM. Bunu yapmak içinde, Kur’an'ı bolca anladığımız dilden, ayetler üzerinde düşünerek okuyalım. Daha sonrada ayetleri Kur’an bütünlüğünde anlamaya çalışalım. Çünkü Kur’an bir bütündür, ayetleri de onun parçaları kollarıdır ve ayetler birbirini açıklar. Allah bir ayetinde bir hüküm verdiyse, asla bir başka ayetinde, onun tersini söylemez. Önce bunu unutmayalım.
 
Örneğin, şefaat tümden bana aittir, hiçbir şefaatin kabul görmediği o günden sakının diyorsa Allah, lütfen başka şefaatçiler aramayalım. Ayetleri eğip bükerek, farklı anlamlar çıkarmayalım. Birileri kelimelere farklı anlamlar verip, bunun tersini kanıtlamaya çalışıyorsa, onlardan uzak duralım. Çünkü onlar batıl inançlarını, nefislerinde harmanlayıp, Allah'ın sözlerini değiştirerek, dine fitne sokmaya çalışanlardır, bununda farkında olalım. Günümüzde inancımıza, öyle yalan yanlış hurafeleri din diye sokmuşlardır ki, bunların farkına varabilmemiz için, önce Kur’an ile buluşmamız gerekir. Allah Kur’an'a yakınlık gösterene, onu anlamaya çalışana çok daha yakın olacak ve BİZLERİN GÖNÜL GÖZLERİNİ AÇARAK, dine sokulan hurafe, batıl inançlarımızın farkına varmamızı sağlayacaktır. Allah çok açık bir hüküm veriyor ve bakın ne diyor.
 
Zuhruf 44: ŞÜPHESİZ BU KUR’AN, SANA VE KAVMİNE BİR ÖĞÜT VE BİR ŞEREFTİR, ONDAN HESABA ÇEKİLECEKSİNİZ. (Diyanet meali)
 
Allah sizleri Kur’an'dan hesaba çekeceğim diye hükmünü verdiği halde, bugün birileri yalnız Kur’an ile İslam yaşanmaz diyor da, Kur’an'ın hiç bahsetmediği yüzlerce hükmü dine sokmaya çalışıyorlarsa, bizleri Allah ile aldatmaya çalışanlar, batıl inançlarını İslam dinine sokmak isteyenler var demektir. Lütfen bunların tuzaklarına düşmeyelim, Allah ile aldatıcılara değil, Rabbimize kulak verelim. Dilerim Allah'ın en doğru yolunu, Kur’an'ı keşfederek, onun ışığıyla aydınlanarak farkında olan, Allah'ın halis kulları arasında oluruz.
 
Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İmtihanımızda, Kaybedenlerden Olmak İstemiyorsak.

  Allah Asr suresinde, iman ettiğini söyleyen kullarım, birbirine Hak olanı,  YANİ YALNIZ ALLAH KATINDAN GELENİ, KUR’AN’I TAVSİYE ETMEDİĞİ SURECE ZİYANDADIR  diyor. Çünkü hak olanın yalnız Allah katından geldiğini yine Kur’an’da bildiriyor. Bizler böylemi yapıyoruz? Rabbimiz iman ettiğini söyleyen kullarını uyarmak için,  “ONLARIN ÇOĞU ALLAH’A, ANCAK ORTAK/ŞİRK KOŞARAK İNANIRLAR”  diyerek, iman ettiğini zannedenlerin, nasıl büyük bir yanılgı içinde oldukları uyarısını yapıyor. Tabi bir başka ayetinde de kendisine  ŞİRK/ORTAK KOŞANIDA AFFETMEYECEĞİ  bilgisini veriyor. Peki, bizler böyle büyük hatalar yapıyor muyuz? İnancımızı Kur’an ile sorguladık mı? Gelin sorgulayalım. Bizler yalnız Allah’ın katından gelen HAK olan Kur’an’a mı iman ediyoruz? Yoksa yalnız Kur’an ile İslam yaşanmaz,  KUR’AN+RESULÜN SÜNNETİ+MEZHEP İMAMLARININ İCHATLARI ile birlikte  mi yaşanır diyoruz.  Eğer bunu söylüyorsak, Allah’ın uyardığı gibi...

Enam Suresi 38. Ayet. “Biz Kitapta Hiç Bir Şeyi Eksik Bırakmadık.”

Bizler Kur’an ayetlerini doğru anlamak istiyorsak, mutlaka yine Kur’an’ın açıklamalarından, verdiği örneklerden yola çıkarak, anlamanın yolunu yöntemini seçmeliyiz. Bu konuda bir örnek vermek istiyorum, önce ayeti yazalım daha sonra üstünde birlikte düşünelim. Enam 38:  Yeryüzünde gezen her türlü canlı ve (gökte) iki kanadıyla uçan her tür kuş, sizin gibi birer topluluktan başka bir şey değildir. BİZ KİTAP’TA HİÇBİR ŞEYİ EKSİK BIRAKMADIK. Sonunda hepsi Rablerinin huzuruna toplanıp getirilecekler. (Diyanet meali) Bu ayette geçen çok dikkat çekici bir cümle var.  BİZ KİTAP’TA HİÇBİR ŞEYİ EKSİK BIRAKMADIK . Sizce Allah, hangi kitaptan bahsediyor olabilir? Ne yazık ki geleneksel İslam anlayışı bu ayette geçen, bu cümleden çok rahatsız, onun içinde bu cümleye öyle bir anlam yüklüyorlar ki, ayette geçen bu cümlenin, neredeyse bizlere vermesi gereken anlamını alıp götürüyor. Siz ayeti okuduğunuzda ne anladınız? Yani Allah hangi kitapta, hiçbir eksik bırakmadığından bahsedi...

İslam’ı Sorumlu Olduğumuz Kur’an’dan Öğrenmezsek, Sonucuda İşte Böyle Olur.

  Bizler hiç düşünmeden, sorgulamadan Kur’an’dan uzak öyle bir din yaşıyoruz ki, adeta Allah’ın kitabı Kuran’ı küçümsediğimizin farkında olmadığımız gibi,  yalnız Kur’an ile İslam’ı yaşayamayacağımıza inandırıldık. İman ettik dediğimiz Kur’an, bu düşünceye onay veriyor mu, hiç baktık mı? Elbette hiç bakmadık, hatta bakmaya teşebbüs bile etmemizi engelleyip, sen Kur’an’ı anlayamazsın senin ilmin ne ki, Arapça bir kelimenin bilmem kaç anlamı var, sen hangisinin olduğunu nereden bileceksin diyerek, aklın mantığın kabul etmeyeceği düşünceleri, her nedense kabul etmekte sakınca görmedik. Arapça olan Kur’an’a bunları söyleyenler, her ne hikmetse yine Arapça olan rivayet hadislere, neden bunları söylemediklerini hala fark edemediysek, Allah ile aldatılmaktan da asla kurtulamayız.  İSLAM’I SORUMLU OLDUĞUMUZ KUR’AN’DAN ÖĞRENMEZSEK, SONUCUDA İŞTE BÖYLE OLUR . Mezheplerin hatta cemaat ve tarikatların şekillendirdiği İslam inancımızda şu mantık ve Kur’an dışı inancı, her nedense...