Ana içeriğe atla

İSLAM İNANCINDA GEÇEN, AREFE GÜNÜ VE KUR'AN.





Bu makalemde geleneksel İslam inancında, çok önemli bir yeri olduğu anlatılan, AREFE günü üzerinde konuşmak ve sizleri bu konu üzerinde düşünmeye davet etmek istiyorum. Bu konuda diğer konu gibi rivayetlerin dine yaptığı ve Kur'an'ın onayını almayan beşeri ilavelerdir ve din değildir önce bunu unutmayalım. Kur’an'a baktığımızda, bizlere öneminden bahsedilen, Arefe gününden hiç bahsedilmez, tek kelime dahi geçmez Kur’an'da. Fakat bizlere ulaşan rivayetlerde ise, bu güne atıfta bulunarak, çok şeyler anlatılır. Bizlere bu konu ile ilgili anlatılan, dikkat çekici ve düşündürücü bir örnek vermek istiyorum.

"Ebu Katade Radiyallâhu Anh anlatıyor: RESULULLAH SALLALLÂHU ALEYHİ VESELLEM ŞÖYLE BUYURMUŞTUR: “AREFE GÜNÜ TUTULAN ORUCUN, GEÇEN YILIN VE GELECEK YILIN GÜNAHLARINA KEFFARET OLACAĞINA ALLAH'IN RAHMETİNDEN ÜMİDİM VAR.” AREFE GÜNÜ ÖZELLİKLE BİN ADET İHLAS OKUMAK BÜYÜK ZATLAR TARAFINDAN TAVSİYE EDİLMİŞTİR."

"AREFE GÜNÜNE HÜRMET EDİNİZ! ÇÜNKÜ AREFE, ALLAHÜ TEÂLÂNIN KIYMET VERDİĞİ BİR GÜNDÜR. "(Hadîs-i şerîf-Riyâd-un-Nâsihîn)

Zikir ehli olup Kur'an'ı dikkatle anlayarak okuyan bir Müslüman, bu rivayet sözlere/hadislere inanmaz. Çünkü bunlara inanan, Allah'ın Resulüne iftira atma riski çok büyük demektir. Allah'ın Resulü çok açık bir çok ayetinde, biz ümmetini Kur'an ile uyarma görevi aldığınmı bilir. Bu rivayet hadisler üzerinde dikkatle düşünelim. Allah sizlere rehber olsun diye gönderdim dediği Kur’an'da, her şeyden nice örnekleri verdim dediği halde, ALLAH'IN KIYMET VERDİĞİNİ SÖYLEDİKLERİ AREFE GÜNÜ HAKKINDA, RABBİMİZ KUR’AN'DA HİÇ SÖZ ETMEMESİ NORMAL MİDİR?  Allah boşuna aklını kullan ey kulum demiyor. Kullanmayanada zaten sözümüz yok.

Arefe günü Allah'ın, çok özel ve kıymet verdiği bir gün olsaydı, bizlere bu konuda KUR’AN da gerekli, detaylı açıklama yapmaz mıydı sizce? Elbette yapardı. Eğer günümüzde bizlere öğretilen, Kur’an'da her şey yazmaz, O özet bilgidir, fikrine inanmış isek bu düşüncenin, inancın bizleri nerelere götüreceğini, kimlerin oyuncağı yapacağını lütfen iyi düşünelim. Allah ne diyordu Kur’an ayetleri için? Biz Kur’an'da her şeyden nice örnekleri, sizlere sıraladık ki anlayasınız, ders alasınız demiyor muydu? Allah ayetlerini, detaylı açıkladığı örneklerini veriyordu. Hiçbir şey eksik bırakmadık, sizleri Kur’an'dan sorumlu tutuyorum, emin olmadığınız bilginin ardı sıra gitmeyin diyen Rabbin ikazlarını nasıl unuturuz. Bizlere mezheplerin öğrettiği ama Kur’an'ın hiç bahsetmediği bu bilgilerden ne kadar eminsiniz? Hani Allah Kur'an'ın sınırlarını aşmayın, yalnız Kur'an'ın ipine sarılın diye uyarıyordu bizleri, unuttukmu bu uyarıyı? Bu soruları kendimize hiç sorduk mu? Bence iş işten geçmeden, bu soruları kendimize soralım. Arefe günü konusu üzerinde daha iyi düşebilmemiz için, önce günümüzde rivayet bilgiler bu gün hakkında, bakalım bizlere daha nasıl detaylar veriyor ona göz atalım.

"AREFE, ZİLHİCCE AYININ DOKUZUNCU GÜNÜDÜR. PEYGAMBER EFENDİMİZ ALEYHİSSALÂTÜ VESSELAM BU AYIN İLK ON GÜNÜ HAKKINDA BÜYÜK MÜJDE VE TEŞVİKLERDE BULUNMUŞLARDIR. BU TEŞVİKLERDE KURBAN BAYRAMI AREFESİNİN AYRI BİR YERİ VARDIR. ÇÜNKÜ İNSANLARA GÖNDERİLEN İLAHİ HÜKÜMLERİN ARTIK TAMAMLANDIĞINI BİLDİREN "BUGÜN DİNİNİZİ TAMAMLADIM" (1) MEALİNDEKİ ÂYET-İ KERİME BUGÜNDE NAZİL OLMUŞTUR."

Önce yukarıdaki bilgiler üzerinde düşünelim. Kurban Bayramı ve Ramazan bayramı bildiğiniz gibi Kur’an'ın emri ile değildir, KUR'AN'DA HİÇ BAHSEDİLMEZ, Allah'ın Resulünün ve o günkü toplumun aldığı bir karar ile Müslüman toplumlar arasında kutlanan özel günlerdir. Allah Kurban kesin der, ama hacca gittiğimizde kesmemizi emreder. Allah Ramazan ayına girdiğinizde o ayı oruçlu geçirin der, ama sonunda bayram yapın demez. Elbette Allah için, istediğimiz zamanda Kurban kesebiliriz. Çünkü Allah için Kurban kesme iznini Rabbimiz vermiş ve bir çok örneklerle bizlere izah etmiştir. Elbette Kurban Bayramında da kurban keselim, ama unutmayalım Allah için Kurban yalnız bugünde değil, her gün her zaman kesebiliriz.

Ramazan bayramı ve Kurban bayramının birgün öncesindeki günlere, Arefe günü dendiğini hatırlatmak isterim. Bu durumda Allah emri olmayan, Kurban ve Ramazan bayramının bir gün öncesine verilen isim olan Arefe günü, sizce Allah katında çok önemi olan bir gün olabilir mi? EĞER OLSAYDI BİZLERE ALLAH BİLDİRMEZ MİYDİ KUR’AN'DA? ELBETTE BİLDİRİRDİ. Bizlere gönderilen İlahi hükümlerin, artık tamamlandığını bildiren ( Bugün dininiz tamamlandı) ayeti bugünde nazil olduğunu rivayet etmeleri, acaba bu günü kutsallaştırır mı?  Bizler çok özel günleri, kendi nefsimizce edinip, birde o günlere çok özel kutsallıklar yükleyerek neler söylüyoruz. İsterseniz bu gün üzerine yüklediğimiz, kutsal değerlerden bazı örnekler verelim.

"Arefe ne güzel gündür. O gün rahmet kapıları açılır. " "Arefe gününe hürmet edin! Arefe, Allah’ın kıymet verdiği bir gündür." (Hürmet etmek, günah işlememekle olur.)

 "Duanın faziletlisi, Arefe günü yapılanıdır."   "Arefe gecesi ibadet eden, Cehennemden azat olunur."  "Arefe günü oruç tutana, Âdem aleyhisselamdan, Sur’a üfürülünceye kadar yaşamış bütün insanların sayısının iki katı kadar sevap yazılır." 

"AREFE GÜNÜNDEN ÜSTÜN BİR GÜN YOKTUR. O GÜN ALLAHÜ TEÂLÂ, YERYÜZÜNDEKİLERLE İFTİHAR EDEREK GÖKTEKİLERE, “Ey gök ehli, kullarıma bakın, rahmetime kavuşmak ve azabımdan kaçmak için uzak yerlerden geldiler…” buyurur. AREFE GÜNÜ CEHENNEMDEN O KADAR ÇOK KUL AZAT EDİLİR Kİ, BAŞKA GÜNLERDE BU KADAR AZAT OLMAZ." 

Sanırım tüm bunlar yaşadığımız İslam'ın Allah'ın indirdiği İslam değil, ellerimizle yarattığımız taklit, batıl İslam olduğu çok açık anlaşılıyor. BİZLER HAKKA UYMAK YERİNE, HAKKI KENDİMİZE UYDURARAK, KURTULUŞA ERECEĞİMİZİ ZANNEDİYORUZ. Arefe günü oruç tutan, BİN GÜN oruç tutmuş gibi olacağını, o gün yapılan duaların daha faziletli olduğunu ve buna benzer gerçeği hak olanı yansıtmayan birçok hüküm bazında verilen görüşlerin doğruluğunu nasıl kabul ederiz? Allah sorumlu olduğumuz Kur’an'da tek kelime dahi bahsetmediyse, nasıl olurda bizler bunlara inanıp da, inancımızı bu bilgilere göre yön verirde yaşarız? ÇÜNKÜ BUNLAR İŞİMİZE GELİYORDA ONDAN. Bizler İslam'ı ne yazık ki her konuda böyle yaşıyoruz. Bu hataya benzer o kadar çok yanlışlar yapıyoruz ki. Kur’an'dan delili, kanıtı olmadan, rivayetlere dayanan bir inanç yaratmışız kendimize. Allah'ın bu konudaki ikazlarına kulaklarımızı tıkamış yaşayıp gidiyoruz. Sizce yürüdüğümüz bu yol, Allah'a ulaşır mı? Yorumunu sizlere bırakıyorum.

Hemen şu soruyu soralım kendimize. Kur’an'ın tek kelime bile bahsetmediği, açıklık getirmediği, AREFE günü ve bu güne yüklediğimiz onca kutsallığı, kimler haber verdi bizlere? Allah'ın Resulünün bu sözleri söylediğine emin misiniz, kimler garanti veriyor doğruluğunu?hani Allah sorumlu olduğumuz kitabın Kur'an olduğunu söylüyordu, yoksa aramızda bu ve benzeri ayetlere iman etmeyenler mi var? Allah hesap günü, bu rivayetlere inananlara, şahitlerinizi getirin bakalım derse, ne cevap vereceklerini iyice düşündüler mi? Lütfen unutmayalım ALLAH'IN RESULÜ BİZLERİ YALNIZ KUR'AN İLE UYARMA GÖREVİ ALDIĞINI, BİZLER KUR'AN'DAN TEBLİĞ ALDIK VE İMAN ETTİK DEDİK. ALLAH'IN HUZURUNDA RESULÜNE İFTİRA ATMAK İSTEMEYEN RİVAYET VE SANI BİLGİLERE DEĞİL, ALLAH'IN VAHYİ KUR'AN'A SARILIR.

Çok üzgünüm İslam âleminin büyük bir bölümü, Kur'an'ın onaylamadığı çok büyük yanlışların ardı sıra giderek, Allah'ın halis dininden sapmaktadır. Kurtuluşumuzu, Kur’an'ın ipine sarılmakta aramalıyız.  KUR'AN'A SARILAN VE ONUN ONAYINI ALMADAN HİÇBİR BİLGİNİN ARDI SIRA GİTMEYEN, KURTULUŞA ERECEKTİR. BUNU SÖYLEYEN ALLAH VE RESULÜDÜR. Dilerim Kur'an gerçeklerinin farkında olarak, batıl ve rivayetlerden uzak, Allah'ın dini İslam'ı yaşayan, Allah'ın halis kulları arasında oluruz.

Saygılarımla 

Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KABEYİ İLK KİM YAPMIŞTIR?

Biz Müslümanlar her konuda olduğu gibi, Allah’ın emri Hac görevini yerine getirdiğimiz Kâbe nin, ne zaman ve kim tarafından yapıldığı konusunda bile, tam anlaşamıyor, Kur’an açıklamasına rağmen, Kur’an’ın bilgilerine inanacağımıza rivayetlerin etkisinde kalıyoruz. Televizyonlarda izlemişsinizdir, hatta kafanız da karışmıştır. Kâbe yi ilk yapanın, Hz. Âdem olduğu anlatılır. İlginçtir bu bilgilerin tamamı rivayetlerde geçer, sorumlu olduğumuz Kur’an’da tek kelime geçemez. Bakın bu konuda neler söyleniyor, önce bu rivayetlere göz atalım, daha sonra sorumlu olduğumuz Kur’an’dan gerçekleri öğrenelim. “İSLAM’DA GENEL GÖRÜŞ OLARAK KÂBE’NİN, İLK OLARAK HZ. ÂDEM TARAFINDAN YAPILDIĞI SÖYLENİR. ANCAK ONDAN GERİYE, SADECE TEMELLERİNİN KALDIĞI, SONRA HZ. ŞİT PEYGAMBER TARAFINDAN YENİDEN İNŞA EDİLDİĞİ VE NUH TUFANI SIRASINDA KUMLARA GÖMÜLDÜĞÜ ANLATILIR. DAHA SONRASINDA, KUR’AN’DA BELİRTİLDİĞİ ÜZERE, HZ İBRAHİM’İN ALLAH’IN EMRİ İLE KÂBE’NİN BULUNDUĞU YERE GİTTİĞİ VE KÂBE’NİN TEMELLERİNİ BULARAK, O

ÖLMÜŞLERİMİZE KUR’AN OKUMAK, KURBAN KESMEK DOĞRU MUDUR?

Sizce Kur’an ölmüşlerimize okunur mu, okunursa faydası olur mu? Bildiğiniz gibi günümüz İslam toplumunda, çok fazla kabul gören ve her ölen yakınlarımızın ardından Kur’an okuruz, ya da okuturuz. Kabir ziyaretlerinde görürsünüz, ölmüş kişinin mezarı başında ona Kur'an okurlar. Bu davranışımız ne kadar doğru. Gelin bu sorumuzu Kur’an'a soralım, bakalım ne cevap verecek. Allah Kur’an'ı neden ve ne amaçla indirdiğini, bakın nasıl açık bir şekilde bizlere bildiriyor. Yasin 70:   DİRİ OLANLARI UYARABİLSİN ve kâfirlere ceza hak olsun diye. ( Bayraktar Bayraklı) Fatır 22:  DİRİLER İLE ÖLÜLER DE BİR OLMAZ. Allah, dilediğine işittirir. SEN, KABİRDE BULUNANLARA İŞİTTİRECEK DEĞİLSİN. (Diyanet meali) Neml 80:  Bil ki SEN ÖLÜLERE İŞİTTİREMEZSİN, arkalarını dönüp giderlerken sağırlara da DAVETİ DUYURAMAZSIN. ( Diyanet vakfı) Aslında bu ayetleri okuyan ve iman ettiğini söyleyen bir Müslüman, Kur’an'ın yaşayan bizler için bir tebliğ, uyarı  HAKKIN YOLUNA DAVETİYE  olduğunu anlayacaktır

SALAT'IN BİR ANLAMININDA, NAMAZ OLMADIĞINI SÖYLEYEN KARDEŞLERİMİZE.

  Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu, Kur’an’da geçen SALAT kelimesi üzerinde olacak. Salat Allah’a dua etmek, toplumun birbirine destek olması ve bizlerin farsça namaz dediğimiz kıyam, rükû ve secde ile yapılan şekilsel bir dua ibadeti anlamlarına gelir. Bu makalemde üzerinde durmak istediğim konu, bazı arkadaşlarımızın kıyam, rükû ve secde ile yaptığımız ibadetin aslında, Kur'an'da geçmediğini iddia ettikleri konusu üzerinde olacak.  Her düşünceye saygılı olurda, hiç bir etki altında kalmadan, derinlemesine Kur’an ayetleri üzerinde düşünürsek, inanıyorum ki en doğru sonuca ulaşabiliriz. Eğer birbirimize saygısız tavırlar içinde olurda, bizim gibi inanmadığı için, karşımızdaki kişiyi dinsizlikle suçlarsak, daha baştan büyük hata yapmış oluruz.  ÖNCE ŞUNU ÇOK AÇIK BİR ŞEKİLDE, YAZIMIN BAŞINDA SÖYLEMEK İSTERİM. ŞU AN KILDIĞIMIZ NAMAZIN AYNISINI, DETAYLARINI KUR’AN’DA ARAMAYALIM, BULAMAYIZ. ÇÜNKÜ ALLAH BU ŞEKLİYLE, YANİ DETAYI İLE NAMAZI KUR’A