Ana içeriğe atla

Bizleri Dinden Saptıran, En Büyük Yanlışımız.



                                         


Genelde her yazımda anlatmaya çalıştığım ve üzerinde durduğum bir konu vardır. Bizler ile Kur’an'ın arasına girenler, Allah'ın mesajlarını anlamamızı engellemiş ve bizleri Allah'ın istediği doğru yoldan saptırmışlardır. Bu yazımda da, bu sapkınlığın zirve yaptığı bir örnek verip, dikkatinizi bu konuya tekrar çekmek ve sizleri düşünmeye davet etmek istiyorum. Çünkü Allah ile kulu arasında Resulü bile yoktur. Rabbimiz Elçisine senin görevin tebliğ etmektir, hesap görmek bize düşer diyerek, bizlerin Allah ile baş başa olduğumuz örneklerini verir Kur'an. Bizleri Allah ile aldatanlar, bakın yüzlerce yıldır topluma neler anlattılar ve Kur’an'dan nasıl uzaklaştırıyorlar bizleri.
 
“KUR'AN'DAN KENDİ AKLI İLE, KENDİ DÜŞÜNCESİ VE BİLGİSİ İLE MANA ÇIKARAN KÂFİRDİR! "[MEK. RABBANİ]

"YANİ KENDİLİĞİNDEN VERDİĞİ MANA DOĞRU OLSA BİLE, MEŞRU YOLDAN ÇIKARMADIĞI İÇİN HATA OLUR. VERDİĞİ MANA YANLIŞ İSE İMANI GİDER."

"KUR'AN-I KERİM, HİÇBİR DİLE, HATTA ARAPÇAYA BİLE TERCÜME EDİLEMEZ. HER HANGİ BİR ŞİİRİN KENDİ DİLİNE BİLE TAM OLARAK TERCÜMESİNE İMKÂN YOKTUR. HADİS-İ ŞERİFLERDE DE DURUM AYNIDIR. HADİS KİTAPLARINDAN HADİS NAKLETMEK İÇİN, HADİS ÂLİMLERİNDEN İCAZET ALMAK GEREKİR." (BERİKA C.1)

"HADİS-İ ŞERİFLERİ VE ÂYET-İ KERİMELERİ, HADİS KİTAPLARINDAN VE KUR'AN-I KERİMDEN DEĞİL, HAKİKİ İSLAM ÂLİMLERİNİN KİTAPLARINDAN NAKLETMELİDİR. MESELA, (İHYA’DAKİ HADİS-İ ŞERİFTE) VEYA (MEKTUBAT’TAKİ ÂYET-İ KERİMEDE BUYURULUYOR Kİ...) DİYEREK NAKLETMEK GEREKİR."

"PEYGAMBER EFENDİMİZ BİR GÜN, BİR AYETİN MANASINI HZ. EBU BEKİR’E ANLATIRKEN, ORADA BULUNAN HZ. ÖMER, YAPILAN İZAHTAN HİÇBİR ŞEY ANLAMAMIŞTIR. HALBUKİ HADİS-İ ŞERİFTE (EĞER BENDEN SONRA PEYGAMBER GELSEYDİ, ÖMER PEYGAMBER OLURDU) BUYURULDU. BÖYLE YÜKSEK OLDUĞU VE ARABİYİ ÇOK İYİ BİLDİĞİ HALDE, HZ. ÖMER KUR'AN-I KERİMİ DEĞİL, TEFSİRİNİ BİLE ANLAYAMADI. KUR'AN-I KERİMİN MANASINI YALNIZ MUHAMMED ALEYHİSSELAM ANLAMIŞ VE HADİS-İ ŞERİFLERİ İLE BİLDİRMİŞTİR. HADİS-İ ŞERİFLER KUR'AN-I KERİMİ, MEZHEP İMAMLARI HADİS-İ ŞERİFLERİ, İSLAM ÂLİMLERİ DE MEZHEP İMAMLARININ SÖZLERİNİ AÇIKLAMIŞLARDIR. KUR'AN-I KERİMDE, NAMAZLARIN KAÇ REKÂT OLDUĞU, BAYRAM VE CENAZE NAMAZLARININ NASIL KILINACAĞI, ZEKÂT NİSABI, ORUCUN VE HACCIN FARZLARI İLE HUKUK BİLGİLERİ AÇIKÇA BİLDİRİLMEMİŞTİR."

"KUR'AN-I KERİMİN HAKİKİ MANASINI ÖĞRENMEK İSTEYEN BİR KİMSE, DİN ÂLİMLERİNİN KELAM, FIKIH VE AHLAK KİTAPLARINI OKUMALIDIR."

Bu yazılanlara inanan bir Müslüman, zerre kadar Kur'an ile buluşmamış, neye inandığının da farkında değil demektir. Bizleri Allah ile aldatanlar, işte böyle Kur'an'a tamamen ters düşen, bu rivayet sanı fikirlerle toplumu korkutuyorlar ve böylece istediklerine inandırıyorlar. Bunlar dinimizi bozmak isteyen YAHUDİ FİTNESİDİR, LÜTFEN UYANIK OLALIM. Yahudiler, cemaatler aracılığıyla içimize girmişler ve bizlerin inancını kendi inançlarına benzetmişlerdir. Bu söylenenlere inanan bir toplumun, Kur’an ile direk bağı tamamen kesilir ve birilerinin düşünceleri ile inancını yaşamaya başlar. Bu yanlış fikirlere inandırıldığımız için, Kur'an ile uyardığımız kardeşlerimiz şöyle cevap verebiliyorlar. "PEYGAMBERİMİZİN HADİSLERİNİ ÇÖPE Mİ ATALIM?" BU RİVAYETLERE İNANDIĞIN ANDAN İTİBAREN, KUR'AN DEVRE DIŞI KALIR BUNUN FARKINDA MISINIZ? Allah'ın elçisi, Kur'an'ı tebliğ etme görevi aldı ve onun dışında tek kelime bile ilave etmeyeceğini hatta Kur'an'ı bizzat açıklayanın Allah, bizzat kendisi olduğunu söylemiyor muydu Kur'an'da? Kur'an'ı anlayarak okuyan bir Müslüman anlar, çünkü anlayalım hiç kimseye muhtaç olmayalım diye yemin ederek Allah kolaylaştırdığını söylüyor.  Anlayamayacak olsaydık, nasıl sorumlu olurduk Kur'an'dan, bunuda mı akıl edemiyoruz? Ama bunu düşünmemizi engellediler ve siz ayetleri anlayamazsınız dediler. Böylece Allah'ın yolundan değil, şeytanlaşmış insanların yolundan gider oldu genel çoğunluğumuz. Düşünebiliyor musunuz, akıl bir kenara konuyor ve birilerinin aklıyla İslam yaşanıyor. BU SÖZLER KUR’AN'IN TAMAMEN KARŞITI SÖZLERİDİR, HATIRLATMAK İSTERİM. HÂŞÂ ALLAH'IN KULLARINA ANLATAMADIĞINI, BİRİLERİ Mİ ANLATMA ÇABASI İÇİNDELER. BUNLARI DA BİZLER RİVAYET ZİNCİRİ İLE Mİ ÖĞRENECEĞİZ? ALLAH AKIL FİKİR VERSİN.
 
Allah birçok kez kimseye muhtaç olmayalım diye, Kur’an'ı yemin ederek kolaylaştırdığını söyleyecek, ama Kur’an'ı okuyan aklı başında Allah'ın tüm kulları, sorumlu tutulduğu kitabı anlayamayacak, bunu çok az veli, alim dedikleri kişiler anlayacak öylemi? Bizlerde buna inanacağız. Ne yazık ki inandırılmışız yüzlerce yıldır, inanmaya da devam ediyoruz. Kur’an'a göre aklını kullanmayanın Allah üzerine, pislik yağdırdığını ve cezalandırdığını söyler. Allah'ın mesajlarıyla, ah bir buluşabilsek. Öyle sapkın ve öyle yanlış bilgilerle ayetleri anlıyor ve yaşıyoruz ki, bu sözlere inanan bir insan, Kur’an'a şirk koştuğu gibi, Allah'ın kitabına da saygısızlık yapmış olur. Bir insan kendi aklıyla, düşünerek ayete verdiği mana doğru olsa bile, meşru yoldan anlamını çıkarmadığı için, hata olur diyebiliyor. YANİ İNSANLARI APAÇIK KENDİLERİNE BAĞLAMAYA ÇALIŞIYORLAR, HALA FARKINDA DEĞİL MİYİZ? BUNLARA GÖRE, ALLAH'IN KİTABINA DİREK MÜRACAAT ETMEK MEŞRU YOL DEĞİL, EDİNDİĞİMİZ VELİ KİŞİLERDEN ÖĞRENMEMİZ, MEŞRU BİR YOL OLARAK GÖSTERİLİYORTOPLUMU KENDİLERİNE, İŞTE BÖYLE BAĞLAMAYA ÇALIŞIYORLAR. HALBUKİ ALLAH, SAKIN VELİELR EDİNİP ARDI SIRA GİTMEYİN, GÜVENİLECEK VELİNİZ YALNIZ BENİM DİYE UYARMAMIUŞ MIYDI? LÜTFEN BU GERÇEKLERİ ARTIK GÖRELİM​ . Bu düşünce ve inanç KUR’AN'A saygısızlığın en büyüğüdür.
 
Kur’an'ın hiçbir dile, hatta Arapçaya bile tam çevrilemeyeceğini söylemek, sapkınlığın tepe noktası olsa gerek. İşte toplumlar böyle korkutuluyor, ALLAH'A BAĞLANMAK YERİNE, KENDİLERİNE BAĞLANMALARI SAĞLANIYOR. Hadisleri ve ayetleri kitaplardan, Kur’an'dan değil, hakiki İslam alimlerinin kitaplarından nakletmelidir diyorlar. TABİ BU YOLLA ALLAH'IN KİTABI DEVRE DIŞI KALIYOR, VELİ EDİNİLEN KİŞİLERİN KİTAPLARI ÖN PLANA ÇIKIYOR VE ONLAR ADETA İLAHLAŞTIRILIYORTABİ HER GRUBUN, TOPLUMUN, MEZHEBİN, CEMAATİN GÜVENDİĞİ VELİ, ALİM DEDİĞİ KİŞİLER HER NE HİKMETSE FARKLI, BİRDE BİRBİRİNİ KAFİRLİKLE SUÇLUYORLAR. Verdiği örnek, işin ne derece tehlikeli boyutta olduğunu gösteriyor ve diyorlar ki, “Mektubat’taki ayet-i kerimede buyuruluyor ki...” diyerek nakletmek gerekir. Bu kitapların hangi kitaplar olduğunu, Hangi kitaplardan bahsedildiğini sanırım anlamışsınızdır. Bugün Risalei nur mektubatlarını okuyanlar, hesap günü pişman olmak istemiyorlarsa, lütfen bir kez daha düşünsünler.
 
Tam bu esnada, Said Nursi nin kitaplarını okuyan, bir cemaat ile yaşadığım bir anımı nakletmek istiyorum sizlere. Toplantılarına davet ettikleri ve bahsettiğim kişinin kitaplarını okudukları bir günde, bende söz almak istedim ve kendilerine şu sözleri söyledim. “Elbette her kitabı okuyalım ama Allah'ın kitabı Kur’an'ı da  önce okuyalım ki, okuduğumuz kitapların doğru bilgiler verip vermediği anlaşılsın dediğimde, aldığım cevabı hatırladıkça, beni çok üzmektedir. “ SİZ KUR’AN'I OKUYUN, BİZLERİN KAYBEDECEK VAKTİMİZ YOK. BİZ BU KİTAPLARDAN, KUR’AN'I DAHA DOĞRU ANLIYORUZ.” 
 
Bizler öyle kandırıldık, aldatıldık ki Ülkesine ihanet edebilecek, hatta kendi vatandaşını öldürmekten çekinmeyerek devletine, milletine isyan edecek duruma geldik. Şimdide neyin doğru, neyin yanlış olduğunun farkında bile değiliz.  İlginç olan, HÂŞÂ ALLAH'IN VE ELÇİSİNİN BİLE ANLATAMADIĞINI, ARAMIZDAN ÇIKAN BAZI KİŞİLERİN ANLATABİLECEĞİNE İNANABİLMEMİZDİR. Allah yüzlerce ayetinde akla, düşünmeye önem verdiğini söylediği halde, veliler edinip ardı sıra sakın gitmeyin, sizleri Allah ile aldatıcılar çıkacaktır, onun için kitabı anlayasınız ve doğru yolda gidesiniz diye kolaylaştırdık dediği halde, bizler bunca ayetleri ve uyarıları görmezden geliyor ve şeytanın kazdığı karanlığa düşüyoruz, yani kendi ellerimizle aldanıyoruz. Bunun tek nedeni, Kur’an ile bağımızın hiç olmamasındandır. Çünkü anladığımız dilden Kur’an'ın okunmasının önüne geçmişler ve bunun günah olduğunu topluma kabul ettirmişlerdir. İMTİHANIMIZI KENDİMİZ KUR’AN'DAN YAŞAMADIĞIMIZ SÜRECE, HER ZAMAN ALDANACAĞIMIZI LÜTFEN UNUTMAYALIM.
 
Kur’an'ın gerçek manasını, yalnız peygamberimizin bileceğini söyleyen bir zihniyete sormak isterim. HZ. ÖMER'İN BİLE ANLAYAMADIĞINI, ARAMIZDAN ÇIKAN BAZI KİŞİLER Mİ ANLADI DA, ONLARIN KİTAPLARINDAN KUR’AN'I ANLAMANIN EN DOĞRU YOL OLDUĞUNU İDDİA EDİYORSUNUZ. Bu ne saygısızlıktır, bu ne mantıksızlıktır. Kur’an'ı yalnız Allah'ın elçisinin anladığını söyleyenlere tekrar sormak isterim. Allah'ın Resulü sağlığında, kendi sözlerini yazdırmamış, hatta yazımını yasaklamıştır. Bu yasak dört halife devrinde de devam etmiştir. Zaten günümüze ulaşan rivayet hadisler, Resulün vefatından yaklaşık 250 yıl sonra toplanıp yazılmaya başlanmış. Bizler bu bilgiler ışığında mı ayetleri anlayacağız? Bunuda mı akıl edemiyoruz? Eğer dedikleri doğru olsaydı, böylemi yapardı? Allah'ın Resulü Kur'an'ı kayda aldırdığı gibi, kendi açıklamalarınıda yazdırır bizlere ulaştırırdı? YOKSA HÂŞÂ, PEYGAMBERİMİZİN EKSİKLİĞİNİ DÜZELTMEYE KALKAN, AYETLERİ AÇIKLAMAYA ÇALIŞANLAR MI VAR ARAMIZDA.
 
Tüm verdiğim örnekleri bir kenara bırakalım ve onların kullanmamızı istemediği aklımızı kullanarak düşünelim. SÖYLEDİKLERİNİN DOĞRU OLDUĞUNU, BİR AN DÜŞÜNELİM. ALLAH BİZLERİN ANLAYABİLECEĞİ BİR REHBER, NEDEN GÖNDERMEDİ? NEDEN YALNIZ ELÇİSİNİN ANLAYACAĞI ŞEKİLDE GÖNDERDİ DE, DAHA SONRA ALLAH TÜM KULLARINI, SİZLERİ KUR’AN'DAN SORUMLU TUTUYORUM DİYE HÜKMÜNÜ VERDİ. BAKIN BÖYLE KABUL EDERSEK NASIL MANTIKSIZ, ADALETSİZ BİR SONUÇ ÇIKIYOR ORTAYA. Allah'ın adaleti ile böyle oynayanlar, mutlaka karşılığını bulacaklardır. Bu yalanların ardı sıra gidip, Kur’an'dan uzaklaşanlarda, aynı sonu yaşamaktan kaçamayacaklardır. Allah ile aldatıp, dini kendi menfaatleri doğrultusunda kullanan dinden saptırıcılar, Kur’an'ın asıl manasını öğrenmek isteyenlerin veliler, efendiler, gavslar, âlimler diye adlandırdığı kişilerin Kur’an'ı anlama metotlarını, yani beşerin yazdığı kuralların olduğu FIKIH kelam ve ahlak kitaplarını okumamızı öneriyorlar. 
 
HÂŞÂ RABBİMİZ KULLARINA ÖĞRETMENLİK YAPAMIYOR DA, YARATILMIŞ KULLARIMI ÖĞRETMENLİK YAPMA CESARETİNİ GÖSTERİYOR ve sorumlu tutulacağımıza Allah'ın hükmettiği kitabı anlatıyorlar, bizlere öğretmenlik yapıp yol mu gösteriyorlar. BUNU SÖYLEMEK, KİMİN HADDİNE. Söyleyecek çok şeyler var ama Kur’an'dan habersiz İnancımızı yaşıyorsak, söylenenlerin hiçbir faydası olmayacaktır. Lütfen şunu asla unutmayalım. Allah hiçbir dile çevrilmeyen bir REHBER, NUR, IŞIK gönderip, daha sonrada tüm kullarını bu kitaptan hesaba çekmez. Bu adaletsizliği Allah'a nispet edenlere Allah, Kur’an'ın kapalı olduğunu bildiriyor bizlere. Allah'ın bizleri uyarıları ile sizleri baş başa bırakıyorum. Karar ve yorum sizlerin.
 
Kamer 22: Andolsun biz, Kur’an’ı DÜŞÜNÜP ÖĞÜT ALMAK İÇİN KOLAYLAŞTIRDIK. Var mı düşünüp öğüt alan? (Diyanet meali)
 
Araf 174: Hakka dönsünler diye işte ayetleri böylece AYRI AYRI AÇIKLIYORUZ. (Diyanet meali)
 
Ankebut 18: “Eğer siz yalanlarsanız bilin ki, sizden önce geçen birtakım ümmetler de yalanlamışlardı. RESULE DÜŞEN APAÇIK TEBLİĞDEN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİLDİR.” (Diyanet meali)
 
Nisa 87: Allah, kendisinden başka hiçbir ilâh olmayandır. Andolsun, sizi kıyamet gününde mutlaka bir araya toplayacaktır. Bunda asla şüphe yoktur. KİMDİR SÖZÜ ALLAH’INKİNDEN DAHA DOĞRU OLAN? (Diyanet meali)
 
Araf 185: Göklerin ve yerin hükümranlığı konusunda, Allah'ın yarattığı her şeyi ve ecellerinin yaklaşmış olabileceğini düşünmediler mi? O HALDE KUR'ÂN'DAN SONRA, HANGİ SÖZE İNANACAKLAR?(Bayraktar Bayraklı meali)
 
Muhammed 24: ONLAR KUR'AN'I DÜŞÜNMÜYORLAR MI? YOKSA KALPLERİNİN ÜZERİNDE KİLİTLERİ Mİ VAR? (Elmalılı meali)
 
Rad 19: Rabbinden sana indirilenin hak olduğunu bilen kişi, kör olan biri ile aynı mıdır? SADECE AKIL SAHİPLERİ DÜŞÜNÜRLER. ( Bayraktar Bayraklı meali)
 
Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nahl Suresi 98. Ayet. Kovulmuş Şeytandan, Allah'a Sığınırım. "Her Müslümanın Dikkatle Okuyup Düşünmesi Gereken Bir Ayet."

Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, Nahl suresi 98. ayet olacaktır. Bu ayet öne sürülerek, Kur’an okumaya başlarken Allah,  EÛZÜBİLLÂHİMİNEŞŞEYTÂNİRRACÎM” , diye okumaya başlayın, emri veriyor diye anlatılır. Bu ayetin gerçek uyarısını, İslam toplumundan gizledikleri için, ne yazık ki Kur’an’ı okumaya başlamadan önce, Allah’ın ikazını yerine getirmediğimizden her okuyan yanlış anlıyor, neden mi? Her şeyin bir kuralı var, Kur’an’ı okumanın da elbette bir kuralı olmalı değil mi? Makalemi lütfen sonuna kadar okuyunuz. Gelin bu konu üzerinde önce ayeti yazalım, daha sonrada birlikte düşünelim. Nahl 98:   ŞİMDİ KUR’ÂN OKUMAK İSTEDİĞİN ZAMAN, ÖNCE O KOVULMUŞ ŞEYTANDAN ALLAH’A SIĞIN.  (Elmalı meali) Önce ayeti lütfen doğru anlayalım. Sizce Allah bu ayette, Kur’an’ı okumaya başlamadan önce, Eûzübillâhimineşşeytânirracîm” Yani, kovulmuş şeytanın şerrinden Allah’a sığınırım, diye başlayarak okuyun emrini mi veriyor? Bizler ne yazı...

Allah’ın Resulüne Verdiği Görev Yetki Ve Sorumluluk.

Bugün sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim konu, İslam toplumunun hala farkında olmadığı ve onun içindir ki, Allah ile aldatanların tuzağına rahatlıkla düşütüğü bir konu üzerinde düşünmenizi rica ediyorum. Sizce Allah Resulüne, nasıl bir görev verip yetkilendirmiştir? Şöyle demiş olabilir mi, Resulüm ben sana Kur'an'da ana başlıkları indiriyorum, detayına girmeden gönderiyorum. Sen kullarıma ayetlerimi açıklayıp, nasıl hayata geçireceklerini anlatırsın diyor olabilir mi? Yada şöylemi diyor. Sana verdiğim görevin tanımını izahını yapıyorum, sakın sana indirdiğimin sınırlarını aşma. Senin görevin sadece tebliğ etmek ve toplumu sana verdiğim ilim ve bilgelikle ikna edip, Kur'an'a davet etmektir mi diyor? Bu konuya geçmeden önce, Allah'ın Resulünün Kur’an'ı daha rahat tebliğ edebilmesi, sözlerinin dinlenmesi için, bakın Resulüne kesinlikle itaat edilmesini nasıl emrediyor.    Ali İmran 32:   ŞUNU DA SÖYLE: “ALLAH’A VE RESULE İTAAT EDİN.”EĞ...

İslam’ı Sorumlu Olduğumuz Kur’an’dan Öğrenmezsek, Sonucuda İşte Böyle Olur.

  Bizler hiç düşünmeden, sorgulamadan Kur’an’dan uzak öyle bir din yaşıyoruz ki, adeta Allah’ın kitabı Kuran’ı küçümsediğimizin farkında olmadığımız gibi,  yalnız Kur’an ile İslam’ı yaşayamayacağımıza inandırıldık. İman ettik dediğimiz Kur’an, bu düşünceye onay veriyor mu, hiç baktık mı? Elbette hiç bakmadık, hatta bakmaya teşebbüs bile etmemizi engelleyip, sen Kur’an’ı anlayamazsın senin ilmin ne ki, Arapça bir kelimenin bilmem kaç anlamı var, sen hangisinin olduğunu nereden bileceksin diyerek, aklın mantığın kabul etmeyeceği düşünceleri, her nedense kabul etmekte sakınca görmedik. Arapça olan Kur’an’a bunları söyleyenler, her ne hikmetse yine Arapça olan rivayet hadislere, neden bunları söylemediklerini hala fark edemediysek, Allah ile aldatılmaktan da asla kurtulamayız.  İSLAM’I SORUMLU OLDUĞUMUZ KUR’AN’DAN ÖĞRENMEZSEK, SONUCUDA İŞTE BÖYLE OLUR . Mezheplerin hatta cemaat ve tarikatların şekillendirdiği İslam inancımızda şu mantık ve Kur’an dışı inancı, her nedense...