Ana içeriğe atla

BİZLERE İSLAM I ANLATANLARA, BAKAR MISINIZ LÜTFEN.





Cuma namazına gittiğimde, hutbede görevli hatip, öyle bir hadis örneği verdi ve topluma bunu önerdi ki, duyduğumda içinde yaşadığımız İslam’ın, bizleri getirdiği noktayı çok daha iyi anladım. Bakın hutbede topluma verdiği hadis örneğinde, neler anlatılıyor.

“KİM Kİ CUMA GÜNÜ BANA 80 SALÂVAT GETİRİRSE, O KİMSENİN 80 SENELİK GÜNAHLARI AFFOLUNUR.” 

“KİM Kİ CUMA GÜNÜ BANA 100 SALÂVAT GETİRİRSE, O KİMSENİN 100 SENELİK GÜNAHLARI AFFOLUNUR.”

Hatırlatırım bunu söyleyenler eğitimsiz, bilinçsiz insanlar değil. Diyanetin kontrolünde, bir camide vaaz vermeye yetkili bir kişinin söyledikleridir. Doğrusu söyleyecek söz bulamıyorum. Allah’a ve Elçisine, söylemediği sözleri söylemiş gibi gösterenlerin cezasını bilmeyenlere, Kur’an’ı dikkatle okumalarını öneririm. Cuma salatı, toplantı namazıdır. Burada Resulün bizlere emanet ettiği, Allah’ın kitabı tebliğ edilir ve yalnız Allah’ın vahyi anlatılır. Allah’ın kadın, erkek diye ayırmadan tüm iman edenlerin, işi gücü bırakıp gitmesini istediği, önemsediği bu toplantı namazında ki asıl amaç, halkın Kur’an’a davet edilerek bilgilendirilmesi, toplum arasında sosyal birliktelik sağlanması ve cemaatin sorunlarının dile getirildiği, çok önemli bir yerdir.

Peki, bunlar mı yapılıyor günümüzde cuma salatında, yoksa Allah’ın hiç bahsetmediği, Resulünün ise asla söylemesi mümkün olmayan, hatta Kur’an öğretisine tamamen ters, düşüncelere mi yönlendiriliyor toplum? Tabi kadınlarımızın, bu namazdan mahrum bırakılmasının acısını, toplum olarak çektiğimizi de unutmayalım. ONUN İÇİNDİR Kİ SOSYAL BİR TOPLUM OLAMADIK, BÖYLE DEVAM EDERSE, OLMAMIZDA MÜMKÜN GÖRÜLMÜYOR. Bunun yorumunu sizlere bırakıyorum. Kur’an’ı anlayarak v düşünerek bir kez okuyan bir insan bile, bu sözleri Allah’ın Elçisinin asla söylemeyeceğini bilir. Peki, onca dini eğitimden geçmiş ve devletin kontrolündeki bir camide,  bu sözler nasıl söylenir? Hatırlayınız Allah’ın Elçisi bir hadisinde bizleri nasıl uyarmıştı. “HER KİM Kİ, BEN SÖYLEMEDİĞİM HALDE BU SÖZÜ PEYGAMBER SÖYLEDİ DESE, BUYURSUN KENDİNİ CEHENNEMDEKİ YERİNE HAZIRLASIN.” Rivayetleri İslam’ın emri, hatta Kur’an değerinde gören kardeşlerim, rivayet hadislere inanacaksanız, İŞTE BÖYLE KUR’AN’IN ONAYINI ALAN SÖZLERE/HADİSLERE İNANIN. ÇÜNKÜ BU VE BUNUN GİBİ KUR’AN’IN ONAYINI ALAN HADİSLSERİ, ALLAH’IN RESULÜ SÖYLEMİŞ OLMASI BÜYÜK İHTİMALDİR DİYEBİLİRİZ.

İslam âlemi dini inancını, Kur’an merkezli yaşamadığı sürece, Allah’ın hışmından da asla kurtulamayacağını bilmelidir. Bizler Allah’ın rehberi Kur’an’ı anlaşılması zor ilan ederek, beşerin hurafe ve batıl rehberliği ile Kur’an’ı anlamaya devam ettiğimiz sürece,  Allah’ın bizlere nasıl bir yol çizdiğini, bizlerden neler istediğini, öğrenmemizde mümkün olmayacaktır. Bakın Allah, Kur’an’ı yeterli görmeyen, cahiliye dönemi toplumunu nasıl uyarıyor. Sizce o devrin cahiliye toplumundan, bugün bizlerin farkı var mı?

Araf 185: Allah’ın göklerdeki ve yerdeki mülkiyet ve tasarrufuna, Allah’ın yaratmış olduğu herhangi bir şeye ve ecellerinin gerçekten yaklaşmış olması ihtimaline hiç bakmadılar mı? ARTIK BU KUR’ÂN’DAN SONRA, BAŞKA HANGİ SÖZE İNANACAKLAR.

Ankebut 51: KENDİLERİNE OKUNAN KİTABI, SANA İNDİRMİŞ OLMAMIZ ONLARA YETMEDİ Mİ? Şüphesiz bunda inanan bir kavim için, bir rahmet ve bir öğüt vardır.

O günkü toplum, atalarından rivayetler yoluyla gelen inançlarından vazgeçmek istemedikleri için, Allah’ta bu toplumu bakın ne kadar açık ve net uyararak, bu Kur’an’dan başka hangi söze inanacaklar, sizlere indirdiğimiz Kur’an yetmiyor mu diye ikaz ediyor ve uyarıyor. Hala bu ayetlerden ders almayıp, Kur’an’da her bilgi detaylı yoktur, özet bilgiler vardır. İslam’ı doğru öğrenmek ve yaşamak için mezheplerin öğretisi olan, fıkıh kitaplarından ve Resulün rivayet hadislerinden yararlanmalıyız diyenlere, bu ayetleri tekrar düşünmeye davet ediyorum. Gerçi bu rivayetlere inananlar, bu ayetler bize değil cahiliye toplumuna hitap ediyor diyerek, işin içinden sıyrılabileceklerini sanıyorlar.

Günahlarımızı affettirmek için, Allah’a dua edip, yaptığımız yanlışların bağışlanması için, hayırda ve barışta yarışmak yerine, işin nasılda kolayına kaçıp, günahlarımızı sahte yöntemlerle affettirme yolunu seçiyoruz. ÖYLE YAĞMA YOK, NE YAPTIYSAK ONUN KARŞILIĞINI MUTLAKA GÖRECEĞİZ. ALLAH BAĞIŞLANMAYACAK BÜYÜK GÜNAHLARDAN, BİZLERİ KORUSUN İNŞALLAH. Bakın ayetlerin bir kısmını görmezden gelip, hala atalarının rivayetlerini Kur’an ile karşılaştırmadan peşi sıra gidenleri, nasıl uyarıyor Rabbimiz.

Zühruf 36: KİM RAHMAN’IN ZİKRİ’Nİ GÖRMEZLİKTEN GELİP ONDAN UZAKLAŞIRSA, BİZ ONA BİR ŞEYTANI MUSALLAT EDERİZ DE O ONA CAN YOLDAŞI OLUR.

Allah hükmünü çok açık vermiş ve uyarmış bizleri. Kur’an’ı anlamaya çalışıp düşünen, aklını kullanan, imtihanında geçer notunu kesinlikle alacaktır. Onlarca salavatla yaptığımız günahlardan asla kurtulamayacağımızı, lütfen unutmayalım. GÜNAHLARDAN KURTULMAK AFFEDİLMEK İSTİYORSAK, GELİN HAYIRDA, BARIŞTA VAR GÜCÜMÜZLE YARIŞALIM. İŞTE O ZAMAN NASIL, ALLAH’IN SONSUZ ŞEFKATİYLE BULUŞARAK, BAĞIŞLANACAĞIMIZI GÖRECEKSİNİZ. Hurafe, batıl inançlara inanmak adına, Allah’ın bazı ayetlerini görmezden gelen, üzerini örtenlerin vay haline. Kur’an bir nurdur, ışıktır. Onu anlayarak ve düşünerek okuyanın, gönül gözlerinin açılacağını söylüyorsa Allah, bu kitap ta hiçbir eksik bırakmadığının da hükmünü veriyorsa, gelin bizler birilerinin MASALLARINA, ALDATICI SÖZLERİNE değil, en güvenilir en doğru sorumlu olduğumuz, Allah’ın sözlerinin ardı sıra gidelim.

İşin kolayına kaçmak yerine, zoru başararak gerçek kurtuluşa erelim. ALLAH SİZLERİ KUR’AN’DAN SORUMLU TUTUYORUM DİYORSA, KURTULUŞUMUZ SİZCE YALNIZ KUR’AN’DA DEĞİL MİDİR? Dilerim Allah’tan, işlediğimiz günahlarımızı affettirmek adına yaptığımız dualar, hayata geçirdiğimiz güzel davranışlar Rabbimiz katında kabul görür. Yine dilerim cümlemiz, günahlarımızın bağışlanması adına, hayırda ve barışta yarışan, Allah’ın halis kullarından oluruz.

Saygılarımla 

Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İmtihanımızda, Kaybedenlerden Olmak İstemiyorsak.

  Allah Asr suresinde, iman ettiğini söyleyen kullarım, birbirine Hak olanı,  YANİ YALNIZ ALLAH KATINDAN GELENİ, KUR’AN’I TAVSİYE ETMEDİĞİ SURECE ZİYANDADIR  diyor. Çünkü hak olanın yalnız Allah katından geldiğini yine Kur’an’da bildiriyor. Bizler böylemi yapıyoruz? Rabbimiz iman ettiğini söyleyen kullarını uyarmak için,  “ONLARIN ÇOĞU ALLAH’A, ANCAK ORTAK/ŞİRK KOŞARAK İNANIRLAR”  diyerek, iman ettiğini zannedenlerin, nasıl büyük bir yanılgı içinde oldukları uyarısını yapıyor. Tabi bir başka ayetinde de kendisine  ŞİRK/ORTAK KOŞANIDA AFFETMEYECEĞİ  bilgisini veriyor. Peki, bizler böyle büyük hatalar yapıyor muyuz? İnancımızı Kur’an ile sorguladık mı? Gelin sorgulayalım. Bizler yalnız Allah’ın katından gelen HAK olan Kur’an’a mı iman ediyoruz? Yoksa yalnız Kur’an ile İslam yaşanmaz,  KUR’AN+RESULÜN SÜNNETİ+MEZHEP İMAMLARININ İCHATLARI ile birlikte  mi yaşanır diyoruz.  Eğer bunu söylüyorsak, Allah’ın uyardığı gibi...

İslam’ı Sorumlu Olduğumuz Kur’an’dan Öğrenmezsek, Sonucuda İşte Böyle Olur.

  Bizler hiç düşünmeden, sorgulamadan Kur’an’dan uzak öyle bir din yaşıyoruz ki, adeta Allah’ın kitabı Kuran’ı küçümsediğimizin farkında olmadığımız gibi,  yalnız Kur’an ile İslam’ı yaşayamayacağımıza inandırıldık. İman ettik dediğimiz Kur’an, bu düşünceye onay veriyor mu, hiç baktık mı? Elbette hiç bakmadık, hatta bakmaya teşebbüs bile etmemizi engelleyip, sen Kur’an’ı anlayamazsın senin ilmin ne ki, Arapça bir kelimenin bilmem kaç anlamı var, sen hangisinin olduğunu nereden bileceksin diyerek, aklın mantığın kabul etmeyeceği düşünceleri, her nedense kabul etmekte sakınca görmedik. Arapça olan Kur’an’a bunları söyleyenler, her ne hikmetse yine Arapça olan rivayet hadislere, neden bunları söylemediklerini hala fark edemediysek, Allah ile aldatılmaktan da asla kurtulamayız.  İSLAM’I SORUMLU OLDUĞUMUZ KUR’AN’DAN ÖĞRENMEZSEK, SONUCUDA İŞTE BÖYLE OLUR . Mezheplerin hatta cemaat ve tarikatların şekillendirdiği İslam inancımızda şu mantık ve Kur’an dışı inancı, her nedense...

Enam Suresi 38. Ayet. “Biz Kitapta Hiç Bir Şeyi Eksik Bırakmadık.”

Bizler Kur’an ayetlerini doğru anlamak istiyorsak, mutlaka yine Kur’an’ın açıklamalarından, verdiği örneklerden yola çıkarak, anlamanın yolunu yöntemini seçmeliyiz. Bu konuda bir örnek vermek istiyorum, önce ayeti yazalım daha sonra üstünde birlikte düşünelim. Enam 38:  Yeryüzünde gezen her türlü canlı ve (gökte) iki kanadıyla uçan her tür kuş, sizin gibi birer topluluktan başka bir şey değildir. BİZ KİTAP’TA HİÇBİR ŞEYİ EKSİK BIRAKMADIK. Sonunda hepsi Rablerinin huzuruna toplanıp getirilecekler. (Diyanet meali) Bu ayette geçen çok dikkat çekici bir cümle var.  BİZ KİTAP’TA HİÇBİR ŞEYİ EKSİK BIRAKMADIK . Sizce Allah, hangi kitaptan bahsediyor olabilir? Ne yazık ki geleneksel İslam anlayışı bu ayette geçen, bu cümleden çok rahatsız, onun içinde bu cümleye öyle bir anlam yüklüyorlar ki, ayette geçen bu cümlenin, neredeyse bizlere vermesi gereken anlamını alıp götürüyor. Siz ayeti okuduğunuzda ne anladınız? Yani Allah hangi kitapta, hiçbir eksik bırakmadığından bahsedi...