Ana içeriğe atla

ARAF SURESİ 40. AYET. GÖKLERİN KAPISI AÇILMAZ SÖZÜNDEN, NE ANLAMALIYIZ?


 

Kur’an da gökyüzü ve yeryüzü kelimeleri çok fazla geçer. Allah ın yarattığı bu eşi benzeri, ucu bucağı olmayan sonsuzluğun göstergesi gökyüzü tabiri, Allah ın yüceliğini gücünü anlatırken çok kullanılır.  Maide 120. ayetinde de: ”GÖKLERİN, YERİN VE İÇLERİNDEKİ HER ŞEYİN MÜLKİYETİ ALLAH’IN DIR, O, HER ŞEYE HAKKIYLA KADİRDİR.” Diyerek, Allah ın gücüne kuvvetine örnek verir. Allah indirdiği ayetlerinde de gökyüzünün azameti ve gücünü hatırlatmak adına da, teşbih benzetmeler yaparak, anlatmak istediği konuyu daha iyi anlamamızı sağlar.  Bu makalemde sizleri bahsettiğimiz konu ile ilgili, ARAF 40. ayeti hatırlatmak ve üzerinde düşünmenize vesile olmak istiyorum.  Önce ayeti yazalım.

ARAF 40: Ayetlerimizi yalanlayanlar ve o ayetlere uymayı kibirlerine yediremeyenler var ya, onlara GÖKLERİN KAPILARI AÇILMAZ. ONLAR, DEVE İĞNE DELİĞİNDEN GEÇİNCEYE KADAR CENNETE DE GİREMEZLER! Biz suçluları işte böyle cezalandırırız. (Diyanet meali)

Bu ayette bahsedilenler, Allah ın indirdiği kitaplara, elçilerine inanmayanlar ya da inanmış görünüp, atalarının batıl inançlarının ardına düşünlerden bahsediliyor. Bir başka deyişle batılı yaşamak için, Allah ın ayetlerini görmezden gelenlerden, kendi inançlarında inat edip kibirlenenler den bahsediliyor. Dikkat ederseniz, onlara GÖKLERİN KAPISI AÇILMAZ DEDİKTEN SONRA, öyle bir benzetme yapıyor ki, Allah ayetinde bizlere anlatmak istediği konuyu güçlendiriyor ve hatta kızgınlığını dile getiriyor ve diyor ki, “ONLAR, DEVE İĞNE DELİĞİNDEN GEÇİNCEYE KADAR CENNETE DE GİREMEZLER!” Yani bu yanlışı yapanlar, asla cennete giremeyecektir diyor. Buna benzer benzetme örnekleri çokça vardır Kur’an da.  

Bir örnek vermek gerekirse, Ankebut 41. ayetinde, Allah ın berisinden kendisine veliler edinen, ardı sıra gidenleri Allah, KENDİNE EV EDİNEN, ÖRÜMCEK ÖRNEĞİNE BENZETİR. Bu örneği araştırmayan, elbette bu ayetten ve benzetmeden asla ders alamaz. Örümcekte evi dişi örümcek yapar ve evini yalnız barınmak için değil, kapan olarak kullanırmış. Evini cazibeli ve göz alıcı yapar ki böcekler kurduğu tuzağa düşebilsin. Örümcek ağa takılan, yakalanan böcekleri yer ve hatta dişi örümcek çiftleştiği erkek örümceği bile, eğer kaçmadığı takdir de yediğini, bilim adamları araştırmalarında tespit etmişler. İşte Allah böyle örnekler veriyor, düşünüp dersler alanlara. Yine başka bir ayetinde Allah, farklı bir benzetme yaparak, bakın bizlerin dikkatini nasıl çeker. 

Bakara 171: Allah’ın indirdiğine tâbi olma çağrısına aldırış etmeyen kâfirlerin durumu, SADECE ÇOBANIN BAĞIRIP ÇAĞIRMASINI İŞİTEN, HAYVANLARIN DURUMUNA BENZER. Çünkü onlar manen sağır, dilsiz ve kördürler. Bu sebepten dolayı da düşünmezler. (Bayraktar Bayraklı)

Gelelim ayette geçen Göklerin kapıları açılmaz cümlesine. Burada da Allah bir benzetme yapıyor ve anlatmak istediği konunun anlamını güçlendirerek, dikkatimizi çekiyor. Gökyüzü bizler için huzurun ve sonsuzluğun sembolüdür. Hepimiz zaman zaman gökyüzüne bakarak, huzur bulur ve rahatlarız.  GÖKYÜZÜNE BAKTIĞIMIZDA, ALLAH IN GÜCÜNÜ FARK EDERİZ. Bakara 144. ayetinde Peygamberimizin sürekli gökyüzüne baktığını ve Allah a dua ederek gerçekleri aradığından bahseder. Onun içindir ki gökyüzü bizlerin gerçeklerle buluşma yolumuzdur. ALLAH BATILA SAPAN, HURAFE İNANÇLARIN PEŞİ SIRA GİDENLER İÇİN, GÖKLERİN KAPISI ONLARA KAPALIDIR, ONLAR GERÇEKLERLE BULUŞAMAZLAR DİYOR. Allah yeryüzü ve gökyüzünün yaratılmasını anlatırken, bakın ne diyor.

Mümin 57: ELBETTE GÖKLERİN VE YERİN YARATILMASI, İNSANLARIN YARATILMASINDAN DAHA BÜYÜK BİR ŞEYDİR. Fakat insanların çoğu bilmezler. (Diyanet mali)

Bu ayetten de anlıyoruz ki, gökyüzü örneği, sonsuzluğun, gücün, huzurun ve mutluluğun sembolüdür. Yaradan da bu konuya dikkatimizi çekiyor ve diyor ki, O gördüğünüz tamamıyla keşfetmenizin adeta imkânsız olduğu, sonsuz ucu bucağı olmayan gökyüzünü yaratmak, insanı yaratmaktan daha büyük bir olaydır. YANİ GÖKYÜZÜ KAPISI AÇILANLARIN, DUALARININ VE AMELLERİNİN KABUL EDİLDİĞİ, İMAN EDENLERİN SONSUZLUK, HUZURA YÖNELİŞ CENNET KAPISININ AÇILDIĞINI ANLAMALIYIZ. GÖKYÜZÜ KAPISININ AÇILMAYACAKLARI SÖZÜNDEN DE, İNKÂRCILARA UYARI VE HATTA TEHDİT NİTELİĞİNDE OLUP, ONLARIN DUALARI VE AMELLERİ KABUL EDİLMEYENLER OLDUĞUNU ANLATILIYOR. Örnekler verelim.

Ali İmran 133: Rabbinizin bağışına, GENİŞLİĞİ GÖKLERLE YER ARASI KADAR OLAN ve Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için HAZIRLANMIŞ BULUNAN CENNETE KOŞUN. (Diyanet meali)

Hud 107: Onlar, GÖKLER VE YERLER DURDUKÇA ORADA EBEDÎ OLARAK KALACAKLARDIR. Ancak Rabbinin dilemesi başka. Şüphesiz Rabbin istediğini yapandır. (Diyanet meali)

Nebe 19: GÖKYÜZÜ AÇILIR VE ORADA PEK ÇOK KAPILAR OLUŞUR. (Bayraktar Bayraklı meali)

Bu ayetlerde de dikkat ederseniz, gökyüzünün sonsuz uçsuz bucaksız oluşundan örnek vererek, iman edenlerin cennetinin tasviri yapılıyor. Özellikle Nebe 19. ayetinde, yine gökyüzü benzetmesiyle, kıyametten sonra olacak bir benzetme tasviri yapılmaktadır. Bu ayetlerden de gökyüzü tabirinin sonsuzluk ve Allah ın gücü özellikle hatırlatılarak, iman edenleri nasıl bir cennet beklediği vurgulanıyor ve anlatılıyor. Cuma suresi 1. ayet bu söylediklerime güzel bir örnek diyebilirim.

Cuma 1: GÖKLERDEKİ VE YERDEKİ HER ŞEY, MÜLKÜN SAHİBİ, MUKADDES, MUTLAK GÜÇ SAHİBİ, HÜKÜM VE HİKMET SAHİBİ OLAN ALLAH’I TESPİH EDER. (Diyanet meali)

Dilerim hesap günü, gökyüzü kapılarının ardına kadar açılan ve oradan sonsuzluk ve huzurun olduğu cennet mekâna gidebilen, Allah ın azınlık halis kulları arasına oluruz.

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

HACER ÜL ESVED TAŞI VE GERÇEKLER.

Bugünkü yazımın konusu, Kâbe yi tavaf ederken elle selamlanan ve kutsallığına inanılan, Hacer’ül Esved taşı hakkında olacaktır. Gelin önce geleneksel İslam’ın, bu konuda kabul ettiği rivayetlere ve inançlarına bakalım kısaca. Bakalım da batıla inandığımızda, bizleri nasıl aklın mantığın ötesinde akıl almaz şeylere nasıl inandırıldığımızı da farkında olalım. Konuyla ilgili erişebildiğim tüm rivayetleri yazıyorum. Ders alabilene ne mutlu. Allah onun için, emin olmadığın bilgilerin ardına düşmeyin, hesabını sorarım diye boşuna uyarmıyor. “RİVAYETE GÖRE, HZ. İBRAHİM, KÂBE’NİN İNŞASINI BİTİRDİKTEN SONRA, OĞLU İSMAİL İLE TAVAFA BAŞLANGIÇ SIRASINI BİLDİRMEK İÇİN: “İSMAİL, BANA BİR TAŞ GETİR DE TAVAFIN NEREDEN BAŞLAYACAĞINI İŞARET EDEYİM” DEDİ. HZ. İSMAİL DE CEBEL-İ KUBEYS’TEN BİR TAŞ ALIP BABASINA VERDİ. O DA TAVAFIN BAŞLAYACAĞI BUGÜNKÜ KÂBE’NİN KÖŞESİNE TAŞI KOYDU.” “RİVAYETE GÖRE İBRAHİM PEYGAMBERİMİZ, BU TAŞI KÂBE NİN KÖŞESİNE YERLEŞTİRMİŞTİR. EBU DAVUD’UN RİVAYET ETTİĞİ BİR HADİSE GÖRE,

İSLAM DİNİNDE, HAREMLİK SELAMLIK VAR MIDIR?

Değerli din kardeşlerim, bizler Kur’an ayetlerini eğer, Allah’ın örnek verdiği diğer ayetlerinden yardım alarak anlamaya çalışmaz da geleneğin, rivayetlerin ve Mezheplerin dayattığı beşeri fıkıh inancının etkisiyle anlamaya çalışırsak, Allah’ın istediğini değil, kendi nefislerimizde yarattığımız dini yaşamış oluruz. Bugünkü makalemin konusu  İSLAM DİNİNDE, HAREMLİK SELAMLIK VAR MIDIR  ve bir kadın evli olmadığı bir erkeklerle beraber aynı ortamda oturamaz mı, bu konuda sizleri Kur’an’ı rehber alarak, düşünmeye davet etmek istiyorum.  Günümüz Mezheplerin, beşeri FIKIH inancının öğretisine baktığımızda, bir kadın evli olmadığı başka bir erkekle aynı ortamda oturamaz, ya da toplu halde bulunamaz şeklinde anlatılır. Bunun detayına girmek istemiyorum, çünkü bizler için beşeri fikirler değil, Allah’ın bizleri sorumlu tutacağına hükmettiği Kur’an önemlidir. Bu konudaki Kur’an ayetlerine bakmadan önce, genel anlamda düşünelim.  Bir kadının yalnız başına dışarı çıkamayacağına dair, bir hüküm v

BATIL VE RİVAYETLERDEN UZAK, KUR’AN’IN EMRETTİĞİ SALATIN, ÖZÜNÜ ANLAYABİLMEK….

  Salat/Namaz konusu İslam toplumunda, en çok konuşulan ama çok fazla fikirlerin, düşünce ve inancın ortaya atıldığı bir konudur. Bildiğiniz gibi günümüzde bizlerin namaz dediğimiz konu, aslında bu isimle Kur’an’da geçmez.  SALAT  diye geçer ama bu kelimenin öyle farklı anlamları da vardır ki, bu gerçek ne yazık ki İslam toplumunda hiç konuşulmaz, hatta her ayette geçen  SALAT  kelimesine, namaz adını verip gerçek anlamından saptırılarak yanlış anlaşılmıştır. Bu konu İslam toplumu tarafından çok fazla tahrif edilmiş ve farklı anlamlara çekilerek topluma anlatılmıştır. Onun için makalem biraz uzun oldu. Sabırla lütfen okuyunuz. Kur’an’da geçen  SALAT  kelimesine direk namaz anlamını verirsek, namazın detaylarını ve bu konudaki emirleri Kur’an’ın başında değil, daha sonra ki ayetlerde indirildiğini görürüz. Kur’an’ın indiriliş, nüzul sırası konusunu da araştırdığınızda net ve güvenilir bir bilgiye ulaşamazsınız. Çünkü farklı sure sıralamaları görürsünüz.  BAKIN SURE DİYORUM, AYET DEĞİL .