Ana içeriğe atla

KUR'AN I ÖĞRENMEYE ÇALIŞIRKEN, DİKKAT ETMEMİZ GEREKEN KONULAR.



Bizler eğer Müslüman olduğumuzu söylüyorsak, Allah ın sizlere rehber olsun diye gönderdim dediği Kur’an ı, anlayarak ve üzerinde düşünerek imtihanımızı vermeliyiz. Çünkü bu yolu öneren, mülkün sahibi Allah dır. Allah anlaşılması zor, herkesin anlayamayacağı detaysız bir kitap olarak Kur’an ı göndermiş olsaydı, biz ayetler üzerinde düşünemez ve bu Kur’an bizlere rehberde olamazdı. Bu yalanları söyleyenlere, lütfen itibar etmeyelim. Bu Dünyada imtihanda olduğumuzu söylüyorsak, bu imtihana bizzat kendimizin hazırlanması gerektiğinin bilincinde olmalıyız. Yani imtihanımızı başkalarına havale etmekle, aldığımız riskin büyüklüğünün korkusunu, hem bedenimizde hem de ruhumuzda hissetmeliyiz. Birileri siz Kur’an dan anlayamazsınız, hüküm çıkartamazsınız diyerek, Allah ile aramıza girmeye çalışıyor ve bizleri kendi beşeri kitaplarına yönlendiriyorlarsa, şunu asla unutmayalım, bunu söyleyenlerin, bizlerden gizlemeye çalıştığı bir şeyler  var demektir. 

Allah sizleri bu kitaptan sorumlu tutacağım, ayetlerin üzerinde düşünün aklınızı kullanın diyorsa bizlere, o kitap asla zor anlaşılır olamaz. Hele bu rehber Allah katından geliyorsa, onu anlaşılması zor ilan ederek, birilerinin bu görevi yüklendiğini söylemesi, apaçık bizler için bir tuzaktır. Lütfen unutmayalım, islam dininde RUHBAN SINIFI yani dini anlatan, öğreten bir sınıf yoktur. Bu görev her Müslümanın, bizzat kendisine verilmiştir. İmtihanında gereği, bu değilmidir? Kur’an dan nasıl istifade etmeliyiz, Kur’an dan nasıl faydalanmalıyız konusundaki sorulara, çok güzel bir cevap olduğunu düşündüğüm, aşağıda İMAM KURTUBİ NİN BİR DÜŞÜNCESİNİ, SİZLERE HİÇ YORUMSUZ AKTARMAK İSTİYORUM. Her mezhebe, düşünceye saygısı olan bu âlim kişinin, aşağıdaki sözlerinden sanırım çıkaracağımız çok dersler olacaktır.

“İmam Kurtubi, El Cemiul li-Alkami’l Kur an adlı tefsir kitabının mukaddimesinde “Kur’an ı Öğrenen Kimsenin Dikkat Etmesi ve Gafil Olmaması Gereken Hususlar” konusunda şunları söylüyor:

“EZBERİNDEN KUR’ÂN-I KERİM’İN FARZ VE HÜKÜMLERİNİ EZBERE OKUDUĞU HALDE, OKUDUĞUNUN NE ANLAMA GELDİĞİNİ BİLMEYEN KİMSENİN, BU DURUMUNDAN DAHA ÇİRKİN NE OLABİLİR! BÖYLE BİR KİMSE, ANLAMINI BİLMEDİĞİ ŞEY İLE NASIL AMEL EDEBİLECEKTİR? OKUDUĞU KUR’ÂN’IN İNCELİKLERİ HAKKINDA KENDİSİNE SORU SORULDUĞU HALDE, BUNLARI BİLMEMESİ NE KADAR ÇİRKİNDİR? BU DURUMDA OLAN KİMSE, OLSA OLSA KOCA KOCA KİTAPLAR YÜKLENMİŞ EŞEĞE BENZER.”

Kur an Peygamberimize, hakkı batıldan ayıran, hidayet kaynağı, İnsanlara dosdoğru yolu gösteren bir rehber olarak vah yedildi. KUR AN I OKUMAKTAN BAZI MÜSLÜMANLAR YALNIZCA KİTAPTA YER ALAN ARAPÇA LAFIZLARIN TECVİD KURALLARINA UYGUN OLARAK SESLENDİRİLMESİNİ ANLIYORLAR. ARAPÇA BİLMEYEN BİR MÜSLÜMAN IN, YALNIZCA KUR AN HARFLERİNİ TECVİD KURALLARINA GÖRE SESLENDİRMESİ, KUR AN IN VAH YEDİLİŞ GAYESİNE UYGUN BİR KUR AN OKUMA OLAMAZ. ŞUURSUZ NE DEDİĞİNDEN HABERSİZ BİR SESLENDİRME, NASIL KUR AN IN İLK AYETİ OLAN “İKRA/OKU” EMRİNİN KARŞILIĞI OLABİLİR?”

Bu güzel yazıdan, fikir ve düşünceden gereken dersleri çıkarmamız dileklerimle.

Saygılarımla 

Haluk GÜMÜŞTABAK.

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

HACER ÜL ESVED TAŞI VE GERÇEKLER.

Bugünkü yazımın konusu, Kâbe yi tavaf ederken elle selamlanan ve kutsallığına inanılan, Hacer’ül Esved taşı hakkında olacaktır. Gelin önce geleneksel İslam’ın, bu konuda kabul ettiği rivayetlere ve inançlarına bakalım kısaca. Bakalım da batıla inandığımızda, bizleri nasıl aklın mantığın ötesinde akıl almaz şeylere nasıl inandırıldığımızı da farkında olalım. Konuyla ilgili erişebildiğim tüm rivayetleri yazıyorum. Ders alabilene ne mutlu. Allah onun için, emin olmadığın bilgilerin ardına düşmeyin, hesabını sorarım diye boşuna uyarmıyor. “RİVAYETE GÖRE, HZ. İBRAHİM, KÂBE’NİN İNŞASINI BİTİRDİKTEN SONRA, OĞLU İSMAİL İLE TAVAFA BAŞLANGIÇ SIRASINI BİLDİRMEK İÇİN: “İSMAİL, BANA BİR TAŞ GETİR DE TAVAFIN NEREDEN BAŞLAYACAĞINI İŞARET EDEYİM” DEDİ. HZ. İSMAİL DE CEBEL-İ KUBEYS’TEN BİR TAŞ ALIP BABASINA VERDİ. O DA TAVAFIN BAŞLAYACAĞI BUGÜNKÜ KÂBE’NİN KÖŞESİNE TAŞI KOYDU.” “RİVAYETE GÖRE İBRAHİM PEYGAMBERİMİZ, BU TAŞI KÂBE NİN KÖŞESİNE YERLEŞTİRMİŞTİR. EBU DAVUD’UN RİVAYET ETTİĞİ BİR HADİSE GÖRE,

İSLAM DİNİNDE, HAREMLİK SELAMLIK VAR MIDIR?

Değerli din kardeşlerim, bizler Kur’an ayetlerini eğer, Allah’ın örnek verdiği diğer ayetlerinden yardım alarak anlamaya çalışmaz da geleneğin, rivayetlerin ve Mezheplerin dayattığı beşeri fıkıh inancının etkisiyle anlamaya çalışırsak, Allah’ın istediğini değil, kendi nefislerimizde yarattığımız dini yaşamış oluruz. Bugünkü makalemin konusu  İSLAM DİNİNDE, HAREMLİK SELAMLIK VAR MIDIR  ve bir kadın evli olmadığı bir erkeklerle beraber aynı ortamda oturamaz mı, bu konuda sizleri Kur’an’ı rehber alarak, düşünmeye davet etmek istiyorum.  Günümüz Mezheplerin, beşeri FIKIH inancının öğretisine baktığımızda, bir kadın evli olmadığı başka bir erkekle aynı ortamda oturamaz, ya da toplu halde bulunamaz şeklinde anlatılır. Bunun detayına girmek istemiyorum, çünkü bizler için beşeri fikirler değil, Allah’ın bizleri sorumlu tutacağına hükmettiği Kur’an önemlidir. Bu konudaki Kur’an ayetlerine bakmadan önce, genel anlamda düşünelim.  Bir kadının yalnız başına dışarı çıkamayacağına dair, bir hüküm v

BATIL VE RİVAYETLERDEN UZAK, KUR’AN’IN EMRETTİĞİ SALATIN, ÖZÜNÜ ANLAYABİLMEK….

  Salat/Namaz konusu İslam toplumunda, en çok konuşulan ama çok fazla fikirlerin, düşünce ve inancın ortaya atıldığı bir konudur. Bildiğiniz gibi günümüzde bizlerin namaz dediğimiz konu, aslında bu isimle Kur’an’da geçmez.  SALAT  diye geçer ama bu kelimenin öyle farklı anlamları da vardır ki, bu gerçek ne yazık ki İslam toplumunda hiç konuşulmaz, hatta her ayette geçen  SALAT  kelimesine, namaz adını verip gerçek anlamından saptırılarak yanlış anlaşılmıştır. Bu konu İslam toplumu tarafından çok fazla tahrif edilmiş ve farklı anlamlara çekilerek topluma anlatılmıştır. Onun için makalem biraz uzun oldu. Sabırla lütfen okuyunuz. Kur’an’da geçen  SALAT  kelimesine direk namaz anlamını verirsek, namazın detaylarını ve bu konudaki emirleri Kur’an’ın başında değil, daha sonra ki ayetlerde indirildiğini görürüz. Kur’an’ın indiriliş, nüzul sırası konusunu da araştırdığınızda net ve güvenilir bir bilgiye ulaşamazsınız. Çünkü farklı sure sıralamaları görürsünüz.  BAKIN SURE DİYORUM, AYET DEĞİL .