Ana içeriğe atla

KUR'AN DA BAZI AYETLER, NEDEN ERKEKLERE HİTAP EDER.



Toplumumuzda dini bilgisi çok fazla olmayan, ya da İslam ı küçümser tavırda olan bazı kişiler, kulaktan dolma söylemlerle şöyle derler. “KUR’AN ERKEKLERE HİTAP EDİYOR, BU DİN ERKEĞİ ÖNE ÇIKARAN, KADINI ÖNEMSEMEYEN BİR DİNDİR.” Tabi bu sözleri söyleyenler, Kur’an ı araştırmayan, okumayan art niyetli kişilerin düşünceleridir. Unutmayalım lütfen, Kur’an toplumların yanlış yaşantılarını düzeltmek,  doğruya yön vermek için gönderilmiş bir rehberdir uyarıdır, tebliğdir, ikazlardır. Kur’an yapılan yanlışları, erkek ya da kadın kimler yanlış yaptıysa, direk muhatap alarak ikazda, uyarıda bulunur. EĞER KUR’AN DA, UYARI AYETLERDE ERKEĞE DAHA ÇOK HİTAP VARSA, BU DEMEKTİR Kİ YANLIŞLARIN, HATALARIN, DÜZEN BOZUKLUĞUNUN, EN BÜYÜK SEBEBİ ERKEKLERDİR. Bu gerçeği lütfen söyleyelim ki, aynı yanlışları yapmaya devam etmeyelim.

Bu konuda bazı örnekler verelim. Güç ve mal mülk erkekte olduğu için, istediği kadar kadınla evlenmeye çalışmış, Allah da bu konuda erkekleri uyarmıştır. İnsanları köleleştiren erkeklerdir, kadını kafası bozulduğunda boşamaya çalışan erkekler olduğu için, yine bu konudaki uyarı ayetleri de erkeklere yöneliktir. Biraz dikkatle geriye doğru düşünüldüğünde, zinanın bile sorumlusu erkektir. Soy, kalıtımsal nesil erkekten geçtiği için, erkek kimlerle evlenemeyeceği konusunda uyarılmıştır. Tekrar etmek gerekirse, Kur’an kadın ya da erkek, sorumlulukları ölçüsünce uyarmıştır.

Şöyle düşünün, 1400 yıl öncesini bırakın, 200 yıl öncesinde bile, kadının adı yoktu toplumlarda. Yani toplumları, aileleri yöneten, dediğim dedik kurallar koyanların hepsi erkeklerdi. KADINDA SEÇME SEÇİLME HAKKI BİLE YOKTU. Alınıp satılan, önemsenmeyen bir konumdaydı. Bu durumda yapılan tüm yanlışlardan, neredeyse erkeklerin sorumlu olduğunu söylememiz, sizce yanlış olur mu? Elbette bu durumda Allah ın birçok konuda uyarısı da, erkeklere olacaktır.

Gelelim art niyetli söylenen sözün ne derece yanlış olduğu konusuna. Kur’an da Allah, erkeği özel olarak ilgilendiren konularda, direk erkeğe hitap etmiş, kadınların yaptığı yanlışlar konusunda da kadınları muhatap almıştır. Erkek yaratılış itibariyle görevi daha fazla olduğundan, muhatapta daha fazla olmuştur. Örneğin Nur suresi 30. ayette Mümin erkeklere söyle diye başlar uyarı. Nur 31. ayette de, Mümin kadınlara söyle diye başlar. Buradan da anlıyoruz ki ayet, uyarılacak her kimse, ona hitap edecek şekilde indirilmiştir. Lütfen Kur’an dan bu örnekleri araştırınız. İMAN ESASLARI, İSLAMIN TEMEL PİRENSİPLERİ, İBADETLERİMİZ KONUSUNDA Kİ AYETLERDE, ASLA YALNIZ ERKEĞE HİTAP YOKTUR. Tüm iman edenlere hitap vardır. Bu ayetlerin başında, Ey insanlar, ey iman edenler, ey âdemoğulları, cinsiyet ayrımı yapmadan DEKİ ONLARA, yine cinsiyet ayrımı yapmadan hitap ederek, RABBİNİZDEN SİZE İNDİRİLEN KUR’AN A UYUN, şeklinde Kur’an da geçer. Bildiğiniz gibi Âdemoğulları sözü, Âdem soyundan gelenler anlamındadır, cinsiyet belirtmez.

Nisa suresi 127. ayette, Allah’ın Resulünden kadınlar hakkında bir konuda fetva istiyorlar ve Allah hemen ayet indirerek, bakın şöyle diyor. “Senden kadınlar hakkında fetva soruyorlar. De ki: “ONLAR HAKKINDA FETVAYI SİZE ALLAH VERİYOR.” Buradan da anlaşılıyor ki, herhangi bir konuda, erkek ya da kadını ilgilendiren konuları Allah, ayrı ayrı açıklamış ve direk onlara hitap ederek anlatmıştır. Örneğin Resulün eşleri ile ilgili konularda muhatap, yine Resulün eşleri olmuştur. Allah erkekleri, kadınlara göre bedenen daha güçlü yaratıp, onlara daha çok güce dayalı görevler vermiştir. Tabi erkekler bu gücü, gerektiği yerlerin dışında da, kendi nefisleri etkisinde kullanmaya çalıştıklarından, uyarıların genel çoğuna Kur’an da muhatap olmuşlardır. 

Kur’an ı dikkatle incelediğimizde, Allah kadını çok açık, erkeğe karşı koruma altına aldığını görüyoruz. Uyarı ve ikaz ayetlerin genel çoğunluğunun, erkeği muhatap alması da bunun göstergesidir. Örneğin bir erkek eşine, kendisinden başka şahidi olmadığı durumda, zina isnat ettiğinde, hâkim böyle bir olayın doğruluğunu kadına sorduğunda, kadın yemin ederek, ben zina yapmadım diyorsa, Kur’an kadının sözünün doğruluğunun kabul edilmesini istiyor. Bu örnek, erkek zulmünün nerelere kadar varabileceğinin sınırını bizlere gösteriyor ve Allah ın çözümü ise kadını koruma altına almasıyla sonuçlanıyor. Allah Kur’an da, kadın ya da erkek asla ayrım yapmamış, bir diğerini küçümsememiş, tam tersine kadını, güçlü olan erkeğin zulmünden korumak adına önlemler almıştır ama herkes yaptıklarının karşılığını alacaktır diye de uyarmıştı. Kadın ve erkeği katında, asla ayırmadığını göstermek içinde, bakın neler söylemiş.

“Ben, ERKEK OLSUN, KADIN OLSUN, SİZDEN HİÇBİR ÇALIŞANIN AMELİNİ ZAYİ ETMEYECEĞİM. Sizler birbirinizdensiniz. (Ali İmran 195)

“ERKEK OLSUN KADIN OLSUN, HER KİM MÜMİN OLARAK İYİ İŞLER YAPARSA, işte onlar cennete girerler ve zerre kadar haksızlığa uğramazlar.” (Nisa 124)

“ERKEK VEYA KADIN, KİM MÜMİN OLARAK İYİ İŞ İŞLERSE, ELBETTE ONA HOŞ BİR HAYAT YAŞATACAĞIZ ve onların mükâfatlarını yapmakta olduklarının en güzeli ile vereceğiz.” (Nahl 97)

Kur’an bir rehberdir, uyarıcı bir tebliğdir. Onu eğer anlayarak ve düşünerek, bir öğrenci misali okumuyorsak, dersimizi Kur’an dan çalışmıyor da, emin olamayacağımız rivayetlerden çalışıyorsak, aldatılmaktan asla kurtulamayız. Bazı ayetlerin, erkeklere hitap etmesini, Arap dilinin özelliğinden kaynaklanıyor diye anlama yoluna gidersek, ayetlerde anlatılmaya çalışılan en önemli konuyu atlamış ve anlamamış oluruz. Kur’an yalnız Arapların anlayacağı şekilde gönderilmemiştir. Kur’an tüm âleme, toplumlara onların anlayacağı şekilde gönderilmiştir. DİLERİM KUR’AN GERÇEKLERİNİN FARKINDA OLAN, ALLAH’IN HALİS KULLARI ARASINDA OLURUZ.

Saygılarımla

Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İmtihanımızda, Kaybedenlerden Olmak İstemiyorsak.

  Allah Asr suresinde, iman ettiğini söyleyen kullarım, birbirine Hak olanı,  YANİ YALNIZ ALLAH KATINDAN GELENİ, KUR’AN’I TAVSİYE ETMEDİĞİ SURECE ZİYANDADIR  diyor. Çünkü hak olanın yalnız Allah katından geldiğini yine Kur’an’da bildiriyor. Bizler böylemi yapıyoruz? Rabbimiz iman ettiğini söyleyen kullarını uyarmak için,  “ONLARIN ÇOĞU ALLAH’A, ANCAK ORTAK/ŞİRK KOŞARAK İNANIRLAR”  diyerek, iman ettiğini zannedenlerin, nasıl büyük bir yanılgı içinde oldukları uyarısını yapıyor. Tabi bir başka ayetinde de kendisine  ŞİRK/ORTAK KOŞANIDA AFFETMEYECEĞİ  bilgisini veriyor. Peki, bizler böyle büyük hatalar yapıyor muyuz? İnancımızı Kur’an ile sorguladık mı? Gelin sorgulayalım. Bizler yalnız Allah’ın katından gelen HAK olan Kur’an’a mı iman ediyoruz? Yoksa yalnız Kur’an ile İslam yaşanmaz,  KUR’AN+RESULÜN SÜNNETİ+MEZHEP İMAMLARININ İCHATLARI ile birlikte  mi yaşanır diyoruz.  Eğer bunu söylüyorsak, Allah’ın uyardığı gibi...

İslam’ı Sorumlu Olduğumuz Kur’an’dan Öğrenmezsek, Sonucuda İşte Böyle Olur.

  Bizler hiç düşünmeden, sorgulamadan Kur’an’dan uzak öyle bir din yaşıyoruz ki, adeta Allah’ın kitabı Kuran’ı küçümsediğimizin farkında olmadığımız gibi,  yalnız Kur’an ile İslam’ı yaşayamayacağımıza inandırıldık. İman ettik dediğimiz Kur’an, bu düşünceye onay veriyor mu, hiç baktık mı? Elbette hiç bakmadık, hatta bakmaya teşebbüs bile etmemizi engelleyip, sen Kur’an’ı anlayamazsın senin ilmin ne ki, Arapça bir kelimenin bilmem kaç anlamı var, sen hangisinin olduğunu nereden bileceksin diyerek, aklın mantığın kabul etmeyeceği düşünceleri, her nedense kabul etmekte sakınca görmedik. Arapça olan Kur’an’a bunları söyleyenler, her ne hikmetse yine Arapça olan rivayet hadislere, neden bunları söylemediklerini hala fark edemediysek, Allah ile aldatılmaktan da asla kurtulamayız.  İSLAM’I SORUMLU OLDUĞUMUZ KUR’AN’DAN ÖĞRENMEZSEK, SONUCUDA İŞTE BÖYLE OLUR . Mezheplerin hatta cemaat ve tarikatların şekillendirdiği İslam inancımızda şu mantık ve Kur’an dışı inancı, her nedense...

Enam Suresi 38. Ayet. “Biz Kitapta Hiç Bir Şeyi Eksik Bırakmadık.”

Bizler Kur’an ayetlerini doğru anlamak istiyorsak, mutlaka yine Kur’an’ın açıklamalarından, verdiği örneklerden yola çıkarak, anlamanın yolunu yöntemini seçmeliyiz. Bu konuda bir örnek vermek istiyorum, önce ayeti yazalım daha sonra üstünde birlikte düşünelim. Enam 38:  Yeryüzünde gezen her türlü canlı ve (gökte) iki kanadıyla uçan her tür kuş, sizin gibi birer topluluktan başka bir şey değildir. BİZ KİTAP’TA HİÇBİR ŞEYİ EKSİK BIRAKMADIK. Sonunda hepsi Rablerinin huzuruna toplanıp getirilecekler. (Diyanet meali) Bu ayette geçen çok dikkat çekici bir cümle var.  BİZ KİTAP’TA HİÇBİR ŞEYİ EKSİK BIRAKMADIK . Sizce Allah, hangi kitaptan bahsediyor olabilir? Ne yazık ki geleneksel İslam anlayışı bu ayette geçen, bu cümleden çok rahatsız, onun içinde bu cümleye öyle bir anlam yüklüyorlar ki, ayette geçen bu cümlenin, neredeyse bizlere vermesi gereken anlamını alıp götürüyor. Siz ayeti okuduğunuzda ne anladınız? Yani Allah hangi kitapta, hiçbir eksik bırakmadığından bahsedi...